Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/804 E. 2023/131 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/804 Esas – 2023/131
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/804 Esas
KARAR NO : 2023/131

HAKİM : ….
KATİP : ….

DAVACI :….
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI : ….
VEKİLİ : Av…..

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/09/2022
KARAR TARİHİ : 23/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Davacı …. …. MİMARLIK MÜH. LTD. ŞTİ tarafından davalı …. …. …. Korusu düzenleme işi ve proje dışı demir imalatı işi yapılması konusunda anlaşıldığını, davacının üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini, işin bedeli olan 26.040,45 TL’yi faturalandırıp borçluya gönderdiğini, gönderilen fatura neticesinde borçlu davalı şirketten ücret alacağını talep edildiğini, davalı şirket tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, bu sebeple davalıdan olan 26.040,45 TL’nin fatura tarihinden itibaren hesaplanacak olan ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini taleple dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; açılan davanın a haksız ve mesnetsiz olduğunu, davalının borcunun bulunmadığını, borca itiraz ettiklerini, Davacı taraf takibe dayanak fatura cari hesap içeriği hizmeti davalı şirkete vermediğini, faturanın tebliğ edilmediğini, Bu sebeple borca, faize, takibe itiraz ettiklerini, davacı tarafından evvelce Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi Başkanlığının …./…. Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası ikame ettiğini, davacı tarafın davasının açılmamış sayılmasına karar verildiğini, Davacı tarafın fatura tarihinden itibaren faiz talep etmesi mümkün olmadığını, Davacı tarafın tüm talepleri zaman aşımına uğradığını, zaman aşımı def’imiz nazara alınarak davanın reddedine karar verilmesini talep etmiştir.
Ankara Kahramankazan Vergi Dairesinden, Sakarya Gümrük Önü Vergi Dairesinden BS-BA kayıtları celp edilmiş, Arabuluculuk (…./….) anlaşamama tutanağı dosya arasına alınmıştır,
Mahkememizce Davacı şirketin ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış, bilirkişi Mahkememize ibraz etmiş olduğu 30/11/2022 tarihli raporunda “..Davacı …. …. …. Müh. İnş. İml. …. Taah. San. Ve Tic. Ltd. Şti.nin davalı şirket …. v Pey.İnş.Taah.San. ve Tic.Ltd.Şti.’nden 2020 yılından kalan 26.040,45 TL tutarında borç aslının olduğu, Alacağa fatura kesilmesinden itibaren ticari temerrüt faiz uygulanması halinde 2 yıl 2 ay 15 günlük faiz işletileceği, faiz işletilen tutarın 26.04.0,45 TL olduğu, 15.09.2020 ile 01.01.2021 tarihleri arası için yıllık % 13,75, 01.01.2021 ile 31.12.2021 tarihleri arası için % 16,75 faiz hesaplanacağı, 01.01.2022 ile 30.11.2022 tarihleri arası için % 15,75 faiz işletildiğinde toplam 9.163,03 TL faizin hesaplandığını; borç aslı ile faiz toplamının 35.203,48 TL olacağını..” şeklinde raporunu Mahkememize ibraz etmiştir.
Mahkememizce davalı şirketin ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış bilirkişi mahkememize ibraz etmiş olduğu 23/01/2023 tarihli raporunda “… Davacı tarafın 26.040,45 TL alacaklı olduğu
Sayın mahkemenizin takdirine sunulmak üzere Faize ilişkin hesaplama temerrüt faizi ve yasal faiz
olarak üzere ayrı ayrı hesaplanmıştır.
Temerrüt Faizi : 2 yıl 4 ay 8 gün faiz tutarı 10.097,63 TL. toplam ödenecek 36.138,08 TL.
Yasal Faiz : 2 yıl 4 ay 8 gün yasal faiz tutarı 5.522.- TL. toplam ödenecek tutar : 31.562,45 TL.
olarak hesaplandığı…” şeklinde raporunu mahkememize ibraz etmiştir.
Olaya ilişkin yasal düzenlemeler ve yargı içtihatları değerlendirilecek olursa;
Vergi Usul Kanunu’nun (VUK) 229. maddesinde “Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır” hükmünü haizdir.
Bu hüküm çerçevesinde, 24.12.2003 tarihli ve 25326 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulunun 27.06.2003 tarihli ve 2001/l E., 2003/l K. sayılı kararında fatura; “Ticari satışlarda satıcı tarafından alıcıya verilen ve satılan malın miktarını, vasıflarını, ölçüsünü, fiyatını ve sair hususları veya ifa edilmiş hizmetleri gösteren hesap pusulası olup, ticari belge niteliğindedir” şeklinde tanımlanmıştır.
TTK’nın 21. maddesine göre fatura düzenlenmesi için öncelikle taraflar arasında akdi bir ilişkinin bulunması gerekir. Madde hükmüne göre faturanın bir alacağı mevcudiyetine delil teşkil etmesi, karşı tarafa tebliğinden itibaren sekiz gün içinde hiçbir itiraza uğramamış olması koşuluna bağlıdır. Bunun için de öncelikle taraflar arasındaki sözleşmesel ilişkinin varlığının kanıtlanmış olması gerekir. Davalının sözleşmesel ilişkiyi inkâr etmesi durumunda davacının öncelikle aralarındaki akdi ilişkiyi yani alım-satım ilişkisini ispat etmesi gerekmektedir.
Bu nedenle, bir satım ilişkisinde davacı taraf sattığı malın miktarını ve alıcıya teslimini, davalı taraf ise yaptığı ödemeleri usulüne uygun bir şekilde ispat etmek zorundadır.
Tek başına fatura düzenlenmesi akdi ilişkinin varlığını ispat etmeye yeterli değilse de, satıcı tarafından gönderilen faturanın alıcı tarafından ticari defterlerine kaydedilmesi durumunda, alıcı ile satıcı arasındaki akdi ilişkinin var olduğu kabul edilebilir. Ancak, eğer fatura, alıcının ticari defterlerinde kayıtlı değilse, satıcı alacak iddiasını diğer delillerle ispat etmelidir. (HGK 2017/(19)11-944 Esas. 2021/197 Karar )
Ticari uyuşmazlıklarda mahkeme tarafların ticari defterlerinin ibrazına, resen veya taraflardan birinin istemi üzerine karar verebilir (HMK m 222/1, TTK m. 83/1). HMK’nın 222/2. maddesi uyarınca, ticari defterlerin ticari delil olarak kullanılabilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının bir birini doğrulamış olması gerekmektedir. Öte yandan aynı Kanunun 222/3. maddesi uyarınca da, ticari defterlerin sahibi lehine delil olarak kabul edilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekmektedir. Ayrıca Hukuk Muhakemeleri Kanunu, bazı belgelere senetle ispat kuralının aşılabilmesi ve hakimin delilleri değerlendirirken takdir yetkisini kullanabilmesi imkanını vermiştir. Ancak belgenin, kesin delille ispatlanması gereken bir vakıa karşısında bu kuralı aşıp değerlendirilmeye alınabilmesi için HMK m. 202’de belirtilen bütün unsurları karşılaması gerekmektedir. Hakimin bu konuda yani kurala istisna getiren “kanuni unsurlar” üzerinde ise herhangi bir takdir yetkisi yoktur; bu unsurların objektif olarak gerçekleşmesi gerekir. Bir belge ancak aleyhine kullanılacak kişiden kaynaklanmışsa ve hukuki işlemi muhtemel gösteriyorsa delil başlangıcı sayılabilir. Bu bağlamda elektronik veriler de delil başlangıcı teşkil edebilir. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/5327 esas- 2021/5363 karar)
Somut Olay Yukarıdaki Açıklamalar ile birlikte değerlendirilecek olursa;
Davacı tarafından davalı aleyhine dava konusu edilen 1 adet fatura nedeniyle alacak iddiasıyla eldeki dava açılmış, davadan önce arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği anlaşılarak esasa geçilmiştir.
Dosya kapsamında davacı tarafın 1 adet faturaya dayanarak eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır. Faturalar tek başına taraflar arasındaki akdi ilişkiyi gösteren bir delil olmayıp, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2017/(19)11-944 Esas. 2021/197 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; satıcı tarafından gönderilen faturanın alıcı tarafından ticari defterlerine kaydedilmesi durumunda, alıcı ile satıcı arasındaki akdi ilişkinin var olduğu kabul edilebilir. Yine TTK’nın 21.maddesine göre faturanın bir alacağı mevcudiyetine delil teşkil etmesi, karşı tarafa tebliğinden itibaren sekiz gün içinde hiçbir itiraza uğramamış olması koşuluna bağlıdır. Bu bağlamda taraflar arasındaki akdi ilişkinin olup olmadığının tespiti amacıyla tarafların delil olarak dayandıkları ticari defterlerinin incelenmesi gerekmiş, bu hususta dosyamıza sunulan 23.01.2023 ve 30.11.2022 tarihli raporlara göre; taraflar arasında faturaya dayalı bir ticari ilişkinin bulunduğu, tarafların ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin olduğu, her iki tarafın ticari defterlerine göre davaya konu edilen faturanın tarafların ticari defterlerine de işlendiği, davacı firmanın davalı firmadan 26.040,45 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
Ticari uyuşmazlıklarda mahkeme tarafların ticari defterlerinin ibrazına, resen veya taraflardan birinin istemi üzerine karar verebilir (HMK m 222/1, TTK m. 83/1). HMK’nın 222/2. maddesi uyarınca, ticari defterlerin ticari delil olarak kullanılabilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının bir birini doğrulamış olması gerekmektedir. Öte yandan aynı Kanunun 222/3. maddesi uyarınca da, ticari defterlerin sahibi lehine delil olarak kabul edilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekmektedir.
Dosya kapsamında alınan raporlara göre, her iki tarafın ticari defterlerinin birbirini doğrulaması, defterlerin usulüne uygun tutulması ve dosyada defter kayıtlarının aksini gösteren kesin delilin de bulunmaması ve davacının dayandığı faturanın davalının ticari defterlerine işlenmesi nedeniyle taraflar arasında akdi ilişkinin kurulduğu anlaşılmış, faturanın davalının ticari defterlerine kaydedildiği, TTK’nın 21. maddesindeki 8 günlük itiraz süresinde fatura içeriklerine itiraz etmediği, dolayısıyla davalının fatura içeriğini kabul ettiği anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK’nın 222/2 ve 3 maddelerine göre birbirlerini doğrulayan ticari defterler nedeniyle davalının fatura gereği davalıdan 26.040,45 TL alacaklı olduğu kanaatine varılmış, açıklanan gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından her ne kadar fatura tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi talep edilmiş ise de, dava tarihi itibariyle davalının temerrüde düşürüldüğü anlaşılmış, 26.040,45 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

HÜKÜM. Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; 26.040,45-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 1.778,82-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 444,71TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 1.334,11-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 80,70-TL Başvuru Harcı, 444,71-TL Peşin/nisbi Harcı, 2.097,5-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 2,622,91-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk nedeniyle hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL ücretin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
7-Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise karar kesinleştikten sonra istek halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda verilen kararın, taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, 6100 sayılı yasanın 321/2. Maddesi uyarınca gerekçeli kararın en geç bir ay içinde re’sen tebliğe çıkarılacağı hususu da bildirilerek verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/02/2023
Katip ….
e-imzalı

Hakim ….
e-imzalı