Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/764 E. 2023/47 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/764 Esas – 2023/47
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/764 Esas
KARAR NO : 2023/47

HAKİM : ….
KATİP : ….

DAVACI :….
VEKİLİ : Av….

DAVALI :….
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/08/2022
KARAR TARİHİ : 24/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı şirket ile davalı şirketin kurmuş oldukları ticari ilişkiye dayalı olarak 13.08.2021 tarihli, ….000000319 numaralı faturayı tanzim ediliğini, davacı şirket ise anılan fatura istinaden davacı şirkete fatura bedelini 19.11.2021 ve 26.11.2021 tarihlerinden sehven mükerrer olarak ödediğini, davacı şirket yetkilileri tarafından yapılan mükerrer ödemenin iadesi hususunda davalı şirket yetkilileri ile görüşüldüğünü, davalı şirketçe tarafından iade gerçekleşmediği bu sebeple ……….. İcra Daiesi’nin …./…. Esas sayılı icra dosyası kapsamında 17.12.2021 tarihinde takibe geçildiğini, Davalı şirketin ödeme emri tebliğ edilmeden 20.12.2021 tarihinde takibe konu asıl alacak tutarını davacıya harice ödediğini, 22.12.2022 tarihinde takip harç ve masrafları, işlemiş faiz ile vekalet ücretinden sorumlu olmadığından bahisle borcun tamamına itiraz ederek, hakkında başlatılan icra takibini kötüniyetli olarak durdurduğunu ve bu sebeple İİK 257. Maddesi uyarınca teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmasını ile Davalı şirketin …. … İcra Dairesi’nin …./…. Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu hukuki dayanaktan yoksun itirazının şimdilik dava değeri olan 1.000,00 TL. tutarı itibariyle iptali ile mezkûr icra takibinin, itirazın iptal edilen tutarları yönünden devamına , davalı yan tarafından haksız ve kötü niyetli olarak mezkûr icra takibine itiraz edilmesi nedeniyle dava değerinin % 20 sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi ile birlikte duruşma günü tebliğ edilmiş, davalı duruşmalara katılmadığı gibi beyanda da bulunmamıştır.
……..icra dairesinin ./…. Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden incelenmiştir.
Davacı vekili 06/12/2022 tarihli dilekçesi ile davasının dava değerini 1.923,84 TL olarak ıslah etmiş, ıslah dilekçesi davalıya tebliğ edilmiştir.
Olaya ilişkin yasal düzenlemeler ve yargı içtihatları değerlendirilecek olursa;
1- İcra Takibine İtiraz etmek istiyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. (2004 sayılı kanun 62.madde)Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. (2004 sayılı kanun 67.madde)
2- Ne var ki, icra takiplerinde takip çıkışı üzerinden 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarifenin B/l- 3. fıkrasında belirtilen ve takip safhalarına göre tahsil harcı alınır, ancak bu tahsil harcının doğabilmesi için takibin o safhasının yerine getirilmesi gerekir. Ödeme veya icra emrinin tebliği, haciz işleminin yapılması veya satış işleminin kesinleşmesi gibi ödeme emri veya icra emrinin tebliğe çıkarılması fakat tebliğ edilmesinden önce yapılan ödemelerden ve icra takibinden vazgeçme halinde tahsil harcı almak mümkün değildir. 492 sayılı Harçlar Kanunu’nda harç alacağının doğması için ödeme veya icra emrinin tebliği gereklidir. Ödeme emri veya icra emrinin tebliğinden önce yapılan ödemelerden tahsil harcı alınmaz 492 Sayılı harçlar kanuna ekli I sayılı tarifenin icra iflas harçları B bölümünün 1-3 maddesindeki tahsil harcının ancak ödeme emri veya icra emri tebliğinden sonraki işlemler nedeniyle alınacağı öngörülmüştür ( Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 10/03/2003 tarihli, 1505 – 4760 Esas- Karar sayılı; aynı Dairenin 06/10/2011 tarih ve 2011/9508 Esas – 2011/26895 Karar sayılı emsal ilamları). Hal böyle olunca, dava konusu icra takiplerinde takip konusu borçların ödeme emrinin tebliğinden önce ödendiği gözetilerek davacıdan tahsil harcı alınmasının hukuki dayanağının bulunmadığı, bu nedenle başvurma harcı ve vekalet harcına hükmedilmesi gerekir.(Gaziantep BAM 11. Hukuk Dairesinin 2019/2278 esas 2021/1562 karar)(Ankara BAM 21 Hukuk Dairesinin 2020/612 esas 2022/664 karar)
3- Borçlu tarafından takipten sonra, ödeme emrinin tebliğinden ve davadan önce asıl borç ödenmiş ise de itiraz sonucu takip tamamen durmuş olmakla, icra giderleri, vekalet ücreti ve faiz vs. yönünden duran takibin devamı için itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar vardır. İcra takibindeki fer’iler yönünden hesaplama İcra Müdürlüğü tarafından yapılır. Bu durumda takibin asıl alacağın ödendiği tarihe kadar işlemiş faiz, icra harç, masraf ve vekalet ücreti yönünden İcra Müdürlüğü tarafından hesaplama yapılması istenmiş olup bu hesabın denetlenmesi gerekir.
4-Yapılan takip haklı olduğundan davalının icra masrafları ve icra vekalet ücreti yönünden takibi devam ettirme hakkı bulunmaktadır (Bu yönde Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 11/02/2004 tarihli 2004/12-70 E.-2004/56 K. sayılı ilamı). İcra emri tebliğ edilmeden önce ödeme yapıldığı için tahsil harcı tahakkuk etmeyeceği gibi, icra vekalet ücretinin 3/4 oranında hesaplanması gerekecektir.(Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/17313 Esas 2015/4697 Karar)
5-6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nın 89’ncu maddesi gereğince, para borçları ödeme zamanındaki alacaklı yerleşim yerinde ifa edilir. Yani para borcu götürülecek borçlardan olduğundan, alacaklıya bizzat ya da bildirdiği yere götürülerek ödenerek sonlandırılabilir. 6098 sayılı TBK’nun 100. maddesinde, ”Borçlu faiz veya masrafları tediyede gecikmiş değil ise, kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir” hükmü yer almaktadır. Bu durumda, banka hesap numarasına yapılan ödemeden takipten sonra alacaklının yada vekilinin haberdar edildiği ispatlanamadığından ve alacaklının her gün ve saatte banka hesabını denetlemesi hayatın olağan akışı içinde mümkün bulunmadığından dolayı bu ödemenin kısmi ödeme olduğunun kabulü gerekir. O halde, mahkemece takip günü yapılan ödemenin takipten önce yapılan ödeme olarak kabul edilemeyeceği ve alacaklının takipte haklı olduğu gözetilerek, takip tarihi itibarıyla tespit edilen toplam borç üzerinden borçlunun icra vekalet ücreti ve takip masraflarından sorumlu olacağı kabul edilerek buna göre bir karar verilmesi gerekir. (Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 2022/895 esas 2022/1288 karar)
Somut olay yukarıdaki açıklamalar ile birlikte değerlendirilecek olursa;
6-Davacı tarafından davalı aleyhine dava konusu edilen fatura ile ilgili olarak….cra Müdürlüğü …./…. sayılı takip dosyası ile ilamsız takip başlattığı, başlatılan takipteki ödeme emrinin davalıya 22.12.2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalının ödeme emrine 22.12.2021 tarihinde 2004 sayılı yasanın 62.maddesindeki yedi günlük sürede itiraz ettiği, itiraz dilekçelerinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, eldeki bu davanın 31.08.2022 tarihinde 2004 sayılı yasanın 67.maddesindeki bir yıllık sürede açıldığı, davadan önce arabuluculuğun tamamlandığı anlaşılmış ve esasa geçilmiştir.
7-Taraflar arasında …. numaralı, 1.770,00 TL bedelli faturaya dayalı bir ticari ilişkinin bulunduğu, davacının fatura numarasını açıkça yazarak davalıya fatura bedelini 19.11.2021 tarihinde ödediği, yine davacının fatura bedelini açıkça yazmak suretiyle davalıya 26.11.2021 tarihinde mükerrer bir ödemede bulunduğu anlaşılmış, davacının mükerrer ödeme nedeniyle 17.12.2021 tarihinde davaya konu takibi açtığı anlaşılmıştır.
8- Davaya konu takibin davacı tarafından 17.12.2021 tarihinde açılmasından sonra, fakat ödeme emrinin davalıya tebliğinden önce, mükerrer ödemeye konu borcun davalı tarafından davacıya ödendiği anlaşılmış ve bu nedenle gönderilen ödeme emrine itiraz ederek takibin durmasını sağladığı anlaşılmıştır.
9-Davalının mükerrer ödeme ilişkin bedeli zamanında iade etmeyerek hakkında takip açılmasına sebebiyet verdiği, yukarıda 4 numaralı paragrafta açıklandığı üzere; Yapılan takip haklı olduğundan davacının icra masrafları ve icra vekalet ücreti yönünden takibi devam ettirme hakkı bulunduğu anlaşılmış, yine yukarıda 2 numaralı paragrafta detaylandırıldığı üzere, bedel iadesinin ödeme emrinin tebliğinden önce olduğu anlaşıldığından davalının tahsil harcından sorumlu olmadığı, başvuru ve vekalet harçları ile yapılan masrafları, takip tarihinden ödeme tarihine kadar işlemiş faiz ve AAÜT’nin 11/4.maddesi uyarınca ¾ oranında vekalet ücretinden davalının sorumlu olduğu, buna göre, yukarıda 3 numaralı paragrafta detaylandırıldığı üzere Sakarya 2.İcra Müdürlüğü tarafından bildirilen kapak hesabına göre; davalının tahsil harcı dışındaki harçların toplamı olan 80,54 TL toplam harç, 73,30 TL masraf, 1.327,50 TL AAÜT 11/4.maddesince hesaplanan icra vekalet ücreti ve takip tarihi olan 17.12.2021 tarihinden ödeme tarihi olan 20.12.2021 tarihi arasındaki 3 gün için yıllık %9 faiz uygulanarak %0,073972602739726 oranında faiz işletilmesi sonucu elde edilen faiz miktarı olan 1,77 TL faizden davalının sorumlu olduğu anlaşılmış ve davalının talebinin 1.770,00 TL vekalet ücreti, 73,30 TL takip masrafı ve 80,54 TL tahsil harcına yönelik olduğu anlaşılmış, 2 numaralı paragrafta detaylandırıldığı üzere, bedel iadesinin ödeme emrinin tebliğinden önce olduğu anlaşıldığından davalının tahsil harcından sorumlu olmadığı, başvuru ve vekalet harçları ile yapılan masrafları, takip tarihinden ödeme tarihine kadar işlemiş faiz ve AAÜT’nin 11/4.maddesi uyarınca ¾ oranında vekalet ücretinden davalının sorumlu olduğu, buna göre, yukarıda 3 numaralı paragrafta detaylandırıldığı üzere …. …İcra Müdürlüğü tarafından bildirilen kapak hesabına göre; davalının 73,30 TL masraf, 1.327,50 TL AAÜT 11/4.maddesince hesaplanan icra vekalet ücretinden sorumlu olduğu, tahsil harcından sorumlu olmadığı, faiz yönünden ve başvuru harçları yönünden ise davacının talebi olmadığı anlaşılarak, toplam 1.400,80 TL üzerinden davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
10- Her ne kadar davacı taraf icra inkar tazminatı talep etmiş ise de; Asıl borcun ödenmiş olması, icra harç, masraf ve vekalet ücretinin ödenmemiş olması nedeniyle açılan itirazın iptali davasında icra masraflarına inkar tazminatı uygulanamayacağından (Kayseri BAM 6 HD 2022/863 esas 2022/916 karar) davacının bu talebi yerinde görülmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; Davalının …. …. İcra Müdürlüğünün …./…. Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile 73,30 TL takip masrafı ve 1.327,50 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 1.400,80 TL üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 179,90-TL harçtan peşin olarak alınan 96,48-TL(peşin harç + ıslah harcı) harcın mahsubu ile bakiye 83,42-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70-TL başvuru harcı, 96,48-TL peşin harç, 11,50-TL vekalet harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 61,50 TL ( müzekkere , tebligat vs) giderinin red kabul oranına göre hesaplanan 44,780 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Arabuluculuk nedeniyle hazine tarafından karşılanan 1.560,00-TL ‘nin kabul-ret oranına göre; 1.135,85-TL’sinin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına; 424,15 TL’sinin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ne göre 1.400,80-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
9-Karar tebliğ giderleri düşüldükten sonra artan gider avansının karar kesinleşmesi ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi. 24/01/2023

Katip ….
e-imzalı

Hakim ….
e-imzalı