Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/67 E. 2022/874 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/67 Esas – 2022/874
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/67 Esas
KARAR NO : 2022/874

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACILAR :…

VEKİLLERİ : Av. …
DAVALI :…
VEKİLLERİ : Av….
DAVALILAR : …
DAVA İHBAR OLUNAN : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA İHBAR OLUNAN :…

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 24/07/2012
KARAR TARİHİ : 17/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin … A.Ş. ne ait … Sigara Fabrikası Müdürlüğünden … ve … Sigara Fabrikalarına muhtelif sigara taşıma işlerini ortak girişim olarak üstlendiğini, 20.10.2004 tasdik tarihli sözleşmeye göre edimini yerine getireceğini davacı şirketin üstendiği işi kendi araçları ile yapabileceği gibi başka araçla da anlaşarak yapabileceğini, davacı firmaların … Genel Müdürlüğüne karşı meydana gelen her türlü hasardan dolayı direk sorumlu olduğunu, 14.09.2005 günü davalılardan … …’ ın sevk ve idaresindeki dier davalı … …’ a ait ve diğer davalı … Nakliyat (… …) tarafından görevlendirilen …plaka sayılı aracın davacı firma adına İstanbul Sigara Fabrikalarından yüklediği sigara imal malzemelerini … sigara fabrikasına teslim edilmek üzere, …’ a hareket ettiğini, davalı şoför … …’ ın idaresindeki aracın Sakarya-Hendek TEM Otoyolu Kargalı Yeniköy mevkiinde alev alarak içindeki malzemelerin tamamının yandığını ve kullanılmaz hale geldiğini, olaydan heben sonra … İl Jandarma Komutanlığı tarafından tutulan suç yeri inceleme tutanağında yangının ” sağ arka çekici teker noktasında balataların aşırı ısınmasından kaynaklanabileceğinin ” değerlendirildiğini, yine … Büyükşehir Belediyesi … … Başkanlığının da raporunda ” dorse içinde bulunan yükün bir tarafa yatması ile lastiklerin kasaya sürterek yanması sonucu, yangının meydana geldiğinin” belirlendiğini, böylece her iki halde de aşırı yükleme ve dikkatsizlik sonucu yangının oluştuğunu, davalıların davacıya karşı müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını bu nedenlerle, fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla 30.000,00 TL tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … vekili cevap dilekçesinde özetle, açılan davayı kabul etmediklerini, yüklemelerin idarece verilecek temrin doğrultusunda yapılacağını, tekel yetkililleri ile davacılar arasında akdedilen 20.10.2004 tarihli nakliye sözleşmesiinn 11. Maddesinde yüklemelerin idarece verilecek temrin doğrultusunda yapılacağını, yüklemenin bizzat tekel yetkilileri ve davacılar tarafından yapıldığını, fazla yük atıldığını, yüklemenin fazla olduğunu beyan edilmesine rağmen, istiap haddinin bir misli kadar fazla yük yüklendiğini, uyarıların dikkate alınmadığını, bu yüklemeden doğan yangından sorumlu olmadıklarını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … ……(… …) vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalardaki beyanında özetle, davacı fırmalar … A.Ş’ ne ait İstanbul Sigara Fabrikası Müdürlüğünden … …ora fabrikasına muhtelif sirgara malzemesi taşıma işini üstlendiğini, davacı … …… firması yetkilisi müvekkilini arayarak Tokat’ a yük olduğunu, araç temin etmesini istediğini, müvekkili firmanın da …plakalı araç sahibi olan … … ile … … firması arasında komisyon karşılığında aracılık yaptığını, müvekkiline husumet düşmediğini, müvekkili aleyhine açılan davanın haksız e hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … 25.04.2007 tarihli celsedeki beyanında özetle, kamyonuyla tekele yük almaya gittiğini 31 ton yük yüklendiğini, kamyonunun 15 tonluk olduğunu, fazla yük kayulduğunu söylemesine rağmen bir şey olmaz bu malın sın kısmı dediklerini, yüklenen malın 31 ton oludğunu kkantara çıkıp, tartılması nedeni ile bildiğini, malı yükleyen kişilerin kimliğini bilmediğini, tekelde çalışan işçiler olduğunu, yükü aldıktan sonra … Nakliyatın Gebze’ deki bürosuna gittiğini, tanımadığı bir yetkiliye söylediğini, fazla yükle yola gdemeyceğini belirttiğini, malın faturasını kesip, nakliye bedeli olarak da 1.300,00 TL taahhüt edildiği halde gitmek istemediğim için 300,00 TL parasını kestiklerini, kendisine 1.000,00 TL verdiğinni, yükü alıp yola çıkmak zorunda kaldığını, yolda yangın çıktığını, olayda kusurunun olmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/3. maddesinin yürürlükte bulunduğu dönemde Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisi iken, 6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesinde yapılan değişiklikle Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olarak değiştirilmiş ve bu durumda göreve ilişkin usul hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. 6335 sayılı Yasa’nın 38. maddesi uyarınca 6102 sayılı TTK’na eklenen geçici 9. madde ile bu kanunun göreve ilişkin hükümlerinin, bu kanunun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden önce açılan davalarda uygulanmayacağı, bu davaların açıldıkları tarihte yürürlükte bulunan kanun hükümlerine tabi olduğu belirtilmiştir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı Kanunun 5. maddesinde “…aksine hüküm olmadıkça, dava olunan şeyin değerine göre asliye hukuk veya sulh hukuk mahkemesi ticari davalara dahi bakmakla vazifelidir. Şu kadar ki; bir yerde ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu Kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalarla hususi hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere ticaret mahkemesinde bakılır. İkinci fıkrada yazılı hallerde, münhasıran iki tarafın arzularına tabi olmayan işler hariç olmak üzere, bir davanın ticari veya hukuki mahiyeti itibariyle mahkemenin iş sahasına girip girmediği yalnız iptidai itiraz şeklinde taraflarca dermeyan olunabilir. İtiraz varit görüldüğü takdirde dosya ilgili mahkemeye gönderilir; bu mahkeme davaya bakmaya mecburdur; ancak, davanın mahiyetine göre tatbiki gerekli usul ve kanun hükümlerini tatbik eder. Ticari bir davanın hukuk mahkemesi, ticari olmayan bir davanın ticaret mahkemesi tarafından görülmesi hükmün bozulması için yalnız başına kafi bir sebep teşkil etmez. Vazifesizlik sebebiyle dava dilekçesinin reddi halinde yapılacak muamelelere ve bunların tabi oldukları müddetlere dair usul hükümleri, iş sahasına ait iptidai itirazın kabulü halinde de tatbik olunur” hükmüne yer verilmiştir.
Ancak 6102 sayılı TTK’nun geçici 9. maddesinde “Bu Kanunun göreve ilişkin hükümleri, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalarda uygulanmaz. Bu davalar, açıldıkları tarihte yürürlükte bulunan Kanun hükümlerine tabidir” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda, davanın 20.04.2006 tarihinde açıldığı, anılan tarihte 6762 sayılı yasanın yürürlükte bulunduğu, dava tarihi itibariyle yürürlükteki 6762 sayılı TTK uyarınca ayrı ticaret mahkemesi bulunan yerlerdeki ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişki (görev değil) işbölümüne ilişkindir. Dava tarihinde Sakarya’da ayrı ticaret mahkemesi bulunmayıp, HSK’nun 07/07/2021 tarih 608 sayılı kararıyla Sakarya’da müstakil asliye ticaret mahkemesi kurulup 01/09/2021 tarihinde faaliyete geçmiştir. Dava tarihinde müstakil asliye ticaret mahkemesi bulunmadığından iş bölümü itirazından söz edilemeyeceği (benzer yönde Yargıtay 5. Hukuk Dairesi’nin 2020/10493 esas- 2020/10484 karar sayılı ilamı) … … Asliye Hukuk Mahkemesince her ne kadar taraflar arasındaki ilişki dikkate alınarak davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmişse de, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/3. maddesinin yürürlükte olduğu dönemde 20.04.2006 tarihinde açılan davada davalı tarafça iş bölümü itirazında bulunulmadığı ve Asliye Hukuk Mahkemesi ile Asliye Ticaret Mahkemesi arasındaki ilişkinin iş bölümü ilişkisi olduğu gözönüne alındığında görevsizlik kararı verilemeyeceğinden (YARGITAY 6. Hukuk Dairesi 2021/1635 esas 2021/2004 karar) anılan dosya bakımından mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereği davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal süresi içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli … … Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yargılama giderleri ve harçların görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içeirsinde görevli mahkemeye dosyanın gönderilmesi talep edildiği takdirde, dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine, süresi içerisinde gönderme talebinde bulunulmaması halinde mahkememizce dosyanın resen ele alınarak yargılama giderleri hakkında karar verilmesine,
Dair dosya üzerinden tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Yargıtay nezdinde TEMYİZ kanun yolu açık olmak üzere tensiben karar verildi. 17/03/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı