Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/667 E. 2022/1476 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/892 Esas – 2022/1437

T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/892 Esas
KARAR NO : 2022/1437

BAŞKAN :….
ÜYE : ….
ÜYE : ….
KATİP :….

ASIL DAVA
DAVACI : ….
VEKİLİ : Av…
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. ….
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 16/11/2015

BİRLEŞEN DAVA :…. …. Asliye Hukuk Mahkemesi …./…. Esas sayılı
DAVACI ….
VEKİLİ :Av. ….
DAVALI :….
VEKİLİ :Av. ….
DAVA :Alacak
DAVA TARİHİ :20/04/2016

KARAR TARİHİ : 26/10/2022
G. KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 08/11/2022

Mahkememizin 27/01/2022 tarihli …./…. Esas – …./…. karar sayılı görevsizlik kararının davalı vekili tarafından istinafı üzerine Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 25/04/2022 tarihli 2022/1112-922 Esas/Karar sayılı kararı ile başvurunun esastan reddine karar verildiği,
Daha sonra süresinde gönderme talep edilmediği gerekçesiyle mahkememizin 20/07/2022 tarihli …. Esas – …./…. Karar sayılı ek kararı ile HMK’nın 20/1 maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği,
Bu karara karşı davacı vekilinin istinaf yoluna başvurması üzerine Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 13/10/2022 tarihli 2022/1900 Esas 2022/1781 Karar sayılı kararı ile “…açılmamış sayılan asıl dava dosyası ile birleşmiş olan …… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …./…. Esas (yeni mahkemenin kurulmasıyla devirden sonra …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …./…. Esas) sayılı dosyasının asıl dosya arasında bulunmadığı ve mahkememizce birleşen dosyanın değerlendirilmediği, birleşen bu dosyanın dava değerinin ….-TL olduğu, miktar itibariyle her iki dosyanın birlikte heyetçe değerlendirilmesi gerekirken tek hakimle değerlendirilmesinin hatalı olduğu, Dairece verilen 25/04/2022 tarih …./….-…. Esas/Karar sayılı kararın eksik dosya üzerinden yapılan incelemeye ve maddi hataya dayalı olması itibariyle taraflar yönünden usuli kazanılmış hak doğurmayacağı” gerekçeleriyle Mahkememizin 27/01/2022 tarih …./…. Esas-…./…. Karar sayılı görevsizlik kararının ve 20/07/2022 tarihli açılmamış sayılmaya dair ek kararının kaldırılmasına karar verilerek dosya mahkememize gönderildiği anlaşılmakla yukarıda belirtilen sırasına kaydı yapılan dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada; davacı …. Ltd Şti vekilinin 16/11/2015 tarihli dilekçesi ile davalı …….. AŞ aleyhinde ……Asliye Hukuk Mahkemesinin …./…. esas sayılı dosyasında açtığı alacak ve tazminat talepli davası devir neticesinde 24/07/2020 tarihinde yeni kurulan ……Asliye Hukuk Mahkemesinin ….esas sıra numarası almıştır.
Bu asıl dosya kapsamında 05/12/2016 tarihinde birleştirilen …. … Asliye Hukuk Mahkemesinin …..esas sayılı dosyasında ( önceki …. …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …./…. Esas) ise davacı …. AŞ vekili 20/04/2016 tarihli dilekçesi ile …. Ltd Şti aleyhinde …… TL değerde alacak davası açmıştır.
Bu asıl ve birleşen davaların …. ….Asliye Hukuk Mahkemesinin …./…. esas sayılı dosyasında yapılan yargılaması sırasında Hakimler ve Savcılar Kurulu 1.Dairesi’nin 08/07/2021 tarihli ve 568 sayılı kararı ile 01/09/2021 tarihi itibariyle Sakarya ilinde müstakil Asliye Ticaret Mahkemesi faaliyete geçtiği gerekçesiyle mahkemece …… Esas …. Karar sayılı görevsizlik kararı ile dosyanın mahkememize gönderilmesine karar verilmiş, (dosya kapsamında Uyapta kesinleşme şerhi bulunmamakla birlikte) tarafların görevsizlik kararını istinaf etmemesi üzerine karar kesinleşmiş ve talep üzerine dosya mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememizin kurulup faaliyete geçtiği 01/09/2021 tarihinden önce ticaret mahkemesi sıfatıyla …… Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmış olan bu asıl ve birleşen davanın görevsizlik kararı ile mahkememize gönderilip gönderilemeyeceği ve mahkememizin görevli olup olmadığı hususunun öncelikle incelenmesi gerekmektedir. Zira mahkemenin görevli olması kamu düzenine ilişkin olup dava şartlarındandır.
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi’nin 2022/1073 Esas 2022/2686 Karar sayılı 21/02/2022 tarihli güncel kararında konu hakkında Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesinin kesin kararları arasındaki uyuşmazlığın giderilmesi kararı verilmiştir. Bu kararda;
“Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Kanuni hakim güvencesi” başlığını taşıyan 37’nci maddesi; “Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz.” hükmünü öngörmektedir. Bilimsel çevrelerde ve uygulamada, kanuni hakim güvencesi, uyuşmazlığı yargılayacak ve çözecek olan mahkemenin o uyuşmazlığın doğmasından önce kanunen belli olması olarak kabul edilmektedir. 1982 tarihli Anayasa’yı kabul eden Danışma Meclisi’nin Anayasa Komisyonu’nun gerekçesinde “…bu suretle davanın olaydan sonra çıkarılacak bir kanunla yaratılan bir mahkeme önüne getirilmesi yasaklanmakta, yani kişiye yahut olaya göre kişiyi yahut olayı göz önünde tutarak mahkeme kurma imkanı ortadan kaldırılmaktadır. Bu ise tarafsız yargı merciinin ilk gereğidir.” denilmektedir.
Dikkat edilecek olursa Anayasa’daki bu düzenleme hukuk ya da ceza davaları yönünden herhangi bir ayrım gözetmemiş ve uyuşmazlığın doğduğu tarihte bu uyuşmazlığı çözecek olan mahkemenin belli olması durumunda yargılama yapacak veya yargılamaya devam edecek mahkemeyi gösteren yasal bir düzenleme yapılmadığı takdirde davanın, mutlaka bu mahkeme tarafından çözüme kavuşturulması öngörülmüştür. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere; uyuşmazlık konusunu teşkil eden her hukuki olay, meydana geldiği tarihteki yasal düzenlemelere tabidir ve olayın meydana geldiği zamanda mevcut olan mahkemeler tarafından çözümlenmelidir.
O halde yeni bir mahkeme kurulurken o mahkemenin kuruluş yasasında zaman bakımından faaliyete geçme gününden önceki uyuşmazlıklara bakacak mahkemelerle ilgili özel bir düzenleme bulunmadığı taktirde her uyuşmazlık, meydana geldiği tarihte bu işe bakacak olan mahkemece çözümlenecektir. Başka bir anlatımla her dava açıldığı koşullara göre görülüp sonuçlandırılacaktır. Nitekim aynı hususlar Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 04.04.2019 tarihli ve 2017/11-10 E., 2019/401 K. sayılı kararında da vurgulanmıştır.
Dava konusu edilen hukuki uyuşmazlığın meydana geldiği tarihte yürürlükte olan yasalara göre kurulmuş bulunan mahkemelerin uyuşmazlığı çözmesi ana kural olmakla birlikte bazen yasal düzenlemelerle böyle bir uyuşmazlığın çözümü yeni kurulan mahkemelere de verilebilmektedir.
4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun geçici 1. maddesi; “Aile Mahkemesi kurulan yerlerde bu mahkemeler faaliyete geçtiğinde, yargı çevresinde ve görev alanına giren sonuçlanmamış dava ve işler, yetkili ve görevli aile mahkemelerine devredilir.” hükmünü içerdiğinden, bu yasal düzenlemeye istinaden diğer mahkemeler, Aile Mahkemelerinin görev alanına giren dava ve işleri bu mahkemelere devretmiştir.
Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 07.07.2021 tarih ve 608 sayılı kararı ile yeni kurulan (Alanya, Aydın, Balıkesir, Diyarbakır, Manisa, Muğla, Sakarya ve Tekirdağ) asliye ticaret mahkemeleri ile mevcut bulunan (Adana, Ankara, Ankara Batı, Antalya, Bakırköy, Bursa, Denizli, Erzurum, Eskişehir, Gaziantep, Gebze, İskenderun, İstanbul, İstanbul Anadolu, İzmir, Karşıyaka, Kayseri, Kocaeli, Konya, Mersin, Samsun, Şanlıurfa ve Trabzon) asliye ticaret mahkemelerinin yargı çevreleri belirlenmiştir. Ancak halihazırda açılmış davaların yeni kurulan mahkemeye devredileceğine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir.
O halde, yeni bir mahkemenin faaliyete geçirildiği tarihten önce derdest bulunan davaların, istek üzerine veya doğrudan doğruya görevsizlik ya da gönderme kararı ile yeni kurulan mahkemeye gönderilmesine olanak bulunmadığından, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nin Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu’nun, 07.07.2021 tarih ve 608 sayılı kararı ile müstakil asliye ticaret mahkemelerinin görev sınırlarının belirlenmesi kararı sonrası asliye ticaret mahkemesi olmayan ilçelerde asliye hukuk mahkemesinin asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla baktığı derdest dosyaların devredilerek, asliye ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğine ilişkin kararı yerinde değildir.
Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesinin kesin kararları arasındaki uyuşmazlığın bu çerçevede giderilmesi gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu’nun, 07.07.2021 tarih ve 608 sayılı kararı ile müstakil asliye ticaret mahkemelerinin görev sınırlarının belirlenmesi kararı sonrası asliye ticaret mahkemesi olmayan ilçelerde asliye hukuk mahkemesinin asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla baktığı derdest dosyaların devredilerek, asliye ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğine ilişkin kararının usul ve yasaya uygun bulunmadığı, Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu’nun, 07.07.2021 tarih ve 608 sayılı kararı ile müstakil asliye ticaret mahkemelerinin görev sınırlarının belirlenmesi kararı öncesinde asliye ticaret mahkemesi olmayan ilçelerde asliye hukuk mahkemesinin asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla baktığı derdest dosyaların görülmeye devam edilmesi gerektiği ” belirtilmiştir.
Aynı husus Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2022/1760 esas 2022/2689 karar sayılı 21/02/2022 tarihli yargı yerinin belirlenmesi kararında da vurgulanmıştır.
Açıklanan gerekçelerle ve Hakimler ve Savcılar Kurulu 1.Dairesi’nin 08/07/2021 tarihli ve 568 sayılı kararında derdest dosyaların devredileceği yönünde bir ibare de bulunmadığı (Benzer yönde Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2021/6478 esas 2021/11561 karar), mahkememizin kurulup faaliyete geçtiği 01/09/2021 tarihinden önce açılmış olan eldeki davanın yargılamasına açıldığı Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla Asliye Hukuk Mahkemesince devam edilmesinin gerektiği düşüncesiyle mahkememizin görevsizliğine karar verilmiştir.
……. Asliye Hukuk Mahkemesinin …./…. Esas …./…. Karar sayılı görevsizlik kararı istinaf edilmeden kesinleşmiş olduğundan mahkememizce verilen bu görevsizlik kararı ile olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur.
Görevsizlik kararını veren …… Asliye Hukuk Mahkemesinin Hakimler ve Savcılar Kurulu 1.Dairesi’nin 08/07/2021 tarihli ve 568 sayılı kararı ile 01/09/2021 tarihi itibariyle kapatılmış olması ve mecvut dava ve işlerinin 1 ilâ 5. Asliye Hukuk Mahkemelerine genel tevziden dağıtılmasına karar verilmiş olması sebebiyle dosyanın talep halinde Sakarya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın görev dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Bu karara karşı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak görevsizlik kararının kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten itibaren, karara karşı kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, taraflardan birinin mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde, dosyanın görevli Sakarya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yargılama giderleri ve harçların görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Yukarıda belirtilen yasal süre içinde gönderme talep edilmemesi halinde dosyanın ele alınarak verilecek ek kararla davanın açılmamış sayılacağı hususunun İHTARINA,
5-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 216/1 maddesi uyarınca talep halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
6-Mahkememiz ile (Kapatılan) Sakarya 6. Asliye Ticaret mahkemesi arasında olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğundan uyuşmazlığın giderilmesi için dosyanın Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesine gönderilmesine,
Dair; tarafların yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oybirliğiyle tensiben karar verildi. 26/10/2022

Başkan ….
e-imzalıdır
Üye ….
e-imzalıdır
Üye ….
e-imzalıdır
Katip ….
e-imzalıdır