Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/657 E. 2023/591 K. 31.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/657 Esas – 2023/591
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/657 Esas
KARAR NO : 2023/591

HAKİM :…
KATİP : …

DAVACILAR : 1-…
2-…
VEKİLİ : …
DAVALI : …
VEKİLLERİ : …

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/06/2022
KARAR TARİHİ : 31/10/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili aleyhine Sakarya …. İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı ile 22/09/2021 düzenleme tarihli kambiyo senedine dayalı olarak davalı tarafından icra takibi başlatıldığını, davalı … ile müvekkili şirket arasında… İli, ….. Düğün Salonu elektrik işlerinin yaptırılması ve düzenlenmesi adına ticari ilişki kurulduğunu, iş bu ilişki çerçevesinde müvekkili şirketin bahsi geçen işleri tamamladıktan sonra davalı şirket tarafından belirli bir ödeme alacak olup, iş bu alacak miktarının hak edişlerin hesaplanmasıyla birlikte 3.800,00 TL olarak hesaplandığını, müvekkili şirketin her ne kadar bahsi geçen ödeme miktarına malzemeleri de üstlenecek şekilde anlaşmış olsa da yaşanan ekonomik zorluklar dolayısıyla iş bu malzeme masrafının karşılanamamış olup teminat niteliğinde olan iş bu senedin imzalandığını, müvekkilinin akabinde alacağı olan 3.800,00 TL’den bahsi geçen teminat senedi miktarı düştüğünü, davalı ile müvekkili arasında aslında davalı tarafından müvekkiline teslim edilen inşaat malzemelerine karşılık olarak verilen çeklerin, inşaat yapılırken kullanılması, malzemelerin davalı adına önce satın alınması sırası tahsil edilmesi söz konusu olduğunu, bu inşaatın henüz daha davalıya bir teslim söz konusu edilmeden bu malzemelere karşılık teminat olarak söz konusu bononun davalıda kaldığını, davalının bu bonoyu icra takibine konu ettiğini, bahsi geçen icra takibinin tedbiren durdurulmasını talep etmiştir.
Davalı vekili 08/08/2023 Tarihli cevap dilekçesi ile; Dava konusu edilen senedin teminat senedi olmadığı, malzeme temini için taraflar arasında çek alışverişi olmadığı ve davanın reddini talep ettiği,
Sakarya … İcra Müdürlüğü’nün …/…. Esas sayılı dosyasının bir sureti UYAP sistemi üzerinden mahkememiz dosyası arasına gönderilmiş, evrak çıktıları dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce davacı tarafa dava dilekçesinde bildirdiği mail yazışmaları, fatura, taraflar arasındaki sözleşme ve çeklere ait bilgileri sunması için 2 hafta süre verildiği, davacı tarafın sadece muavin defter kayıtlarını dosyaya sunmuş olduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafın ticari defterlerini CD ortamında dosyaya ibraz ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş olup, ara kararın taraflara tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce Ankara Ticaret Sicili Müdürlüğü’ne,….Odası Başkanlığı’na, … Başkanlığı’na, …. Başkanlığı’na davalının tacir veya esnaf kaydı olup olmadığının, ticari işletmesinin bulunup bulunmadığı hususlarında mahkememize bilgi verilmesi için müzekkere yazılmış ve müzekkere cevapları dosyamız arasına alınmıştır.
Davacılar vekilinin arabuluculuk son tutanağını dosyaya sunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce 17/01/2023 Celse Tarihli Duruşma zaptı (2) nolu ara kararı uyarınca; “Dosyanın bir inşaat mühendisi, bir elektrik mühendisi ve bir muhasebeci bilirkişi heyetine tevdi edilerek, tarafların sunmuş oldukları ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin bulunup bulunmadığı, usulüne uygun tutulup tutulmadığı, defter kayıtlarının birbirini doğrulayıp doğrulamadığı hususlarını içerecek şekilde taraflar arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı varsa tarafların birbirlerinden alacaklı borçlu olup olmadığı varsa miktarı , dava konusu senedin teminat olarak verildiğine dair defterlerde herhangi bir kayıt bulunup bulunmadığı yine sözleşme kapsamındaki işler nedeniyle davacının alacaklı olup olmadığı, işe ilişkin herhangi bir ödeme olup olmadığı ,….Belediyesinden gelen ihale evraklarından kesin kabulün yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise hangi tarihte yapıldığı, taraflar arasındaki sözleşmenin 14. Maddesindeki ödeme taahhukunun yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise davacının aldığı malzeme hariç davacının alacağının ödenip ödenmediği, davacının aldığı malzeme olup olmadığının tespitinin istenilmesine ayrıca taraf iddialarının da değerlendirilerek rapor tanziminin istenilmesine,” şeklinde karar verildiği, mahkememizce istenilen hususlarda rapor düzenlenmek üzere dosya aslının bilirkişilere 01/02/2023 Tarihinde tevdi edildiği anlaşılmıştır.
İnşaat Mühendisi Bilirkişisi…., Elektrik Mühendisi Bilirkişisi …., Muhasebeci Bilirkişisi …. 29/04/2023 Tarihli Bilirkişi raporunda özetle; “Sonuç olarak; dava konusu firmalar arasında Ticari münasebetin olduğu, defter kayıtlarına göre Davac….Şirketi’nin Davalı …e 239.302,59.-TL borçlu olduğu görüş ve kanaatindeyiz”, şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğu, taraflara tebliğ edildiği, taraf vekillerinin rapora karşı beyanda bulunmuş oldukları anlaşılmıştır.
Mahkememizce 06/06/2023 Celse Tarihli Duruşma zaptı (1) nolu ara kararı uyarınca; “Davacı tarafa senedin teminat senedi olup olmadığı hususunda yemin delilini kullanıp kullanmayacakları hususunda beyanda bulunmaları için 2 haftalık süre verilmesine,” şeklinde karar verildiği, davacı vekilinin süresi içerisinde mahkememize beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 16/06/2023 Tarihli beyan dilekçesi ile; Yemin delilinin son başvurulacak yol olup somut olayda ispat yükünün taraflarınca yerine getirildiğinden yemin deliline gerek olmadığı, çeklere karşı alınan ve icraya koyulan senet ile miktarların birbiri ile örtüşmekte olduğunun, dosyada mevcut mail içeriklerinin de senet miktarında borcun olmadığını doğruladığını, davanın ispatlanmış durumda olduğunu, ayrıca dosyada mevcut bilirkişi raporunda diğer imalatlara ilişkin hesaplarının bilirkişi tarafından incelenmediğini, davayı ve ispat yükünü yerine getiremedikleri hususunun kabul anlamına gelmemekle birlikte mahkemece taraflarına yemin teklifi ve metni konusunda süre verilmiş olması nedeniyle iş bu beyanı sunduklarını, fakat taraflarınca davalı yana yemin teklif edilmemekte olduğu, tüm bu nedenlerle; dosyadaki eksik delillerin dosyaya kazandırılarak incelenmesini aksi kanaat halinde ispatlanan davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Davacı taraf davaya konu edilen Sakarya … İcra Müdürlüğü’nün …/… E. Sayılı takip dosyasına dayanak edilen, Davacılardan ….. Şti.’nin düzenleyeni, davacı ….ın kefili( aval vereni) olduğu, 22.09.2021 tanzim tarihli, 31.01.2022 ödeme tarihli, 469.000,00 TL bedelli bononun teminat senedi olduğundan dolayı borçlu olmadıklarının tespitini talep etmişlerdir.
Senedin yapılan incelemesinde düzenleme nedeni olarak “nakden” ibaresinin bulunduğu, davacıların ise senedin ihdas nedenini değiştirerek teminat senedi olduklarını iddia ettikleri, senedin kambiyo senedi olması nedeniyle ispat yükünün davacılar üzerinde olduğu, bu iddianın yazılı delillerle ispat edilebileceği, (Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 2018/2939 Esas, 2019/4786 Karar sayılı 2017/3521 Esas, 2019/1844 Karar sayılı kararları) anlaşılmış, davacı tarafından dosyaya sunulan belgelerde ve senet metninde anılan senedin teminat senedi olduğuna dair bir ibarenin bulunmadığı, dosyaya sunulan 29.04.2023 tarihli bilirkişi heyet raporunda da, tarafların ticari defterlerinde dava konusu bononun teminat senedi olduğuna dair bir kaydın da bulunmadığı, kaldı ki kambiyo senetlerinin deftere kayıt zorunluluğu bulunmadığı hususu da(Gaziantep Bölge Adiye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2018/1480-2020/42 E-K, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2020/4500 esas 2021/6797 karar) nazara alındığında davacıların iddialarını yazılı olarak ispat edemedikleri anlaşılmıştır.
Ayrıca davacılardan….’ın aval veren olduğu, özellikle bonoda aval veren sıfatını taşıyan davacının şekle ait noksandan başka bir nedene dayanamayacak olması da (Yargıtay …. Hukuk Dairesi …/… esas …/…. karar) nazara alındığında, bu davacının senedin teminat senedi iddiasını ileri süremeyeceği anlaşılmıştır.
Davacı taraf, davalıdan alacaklı olduğunu beyan edip takas/mahsup talebinde bulunmuş, mahkememizce bu yönde araştırmaya girişilmiştir. Davacı taraf dava dilekçesinde bahsettiği bir kısım fatura ve yazışmaları tensip zaptının 13 numaralı ihtarına rağmen ön inceleme duruşmasına kadar dosyaya sunmadığı, dolayısıyla 6100 sayılı yasanın 140/5.maddesi uyarınca sunulmayan bu delillerden vazgeçmiş sayılmış ve yargılamaya mevcut delil durumuna göre devam edilmiştir. Bu kapsamda tarafların ticari defterleri alınmış, taraflar arasındaki eser sözleşmesine ilişkin sözleşme ve kayıtlar temin edilerek dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir. Usul ve yasaya uygun 29.04.2023 tarihli bilirkişi raporuna itibar edilmiştir. Davacı taraf her ne kadar taraflar arasında başka işler olduğundan dolayı ek rapor talep etmişler ise de, anılan hususların dava dilekçesinde belirtilmediği, davanın genişletilmesi mahiyetinde olduğu anlaşılarak bu hususta bir araştırma yapılmamıştır
29.04.2023 tarihli rapor göz önüne alındığında; davacının 2020 yılı defterleri dışındaki defterlerinin usulüne uygun tutulmaması ve açılış-kapanış tasdiklerinin eksik olması nedeniyle 6100 sayılı yasanın 222/….maddesi gereği davacı lehine delil olamayacağı, davalının defterlerinin ise usulüne uygun tutulduğu ve açılış kapanış tasdiklerinin olduğu, bu nedenle davalı lehine delil olabileceği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki sözleşme ve eklerine göre sözleşme konusu imalat bedellerinin toplamının 3.055.076,80 TL olduğu, daha sonra taraflar arasında imzalanan ek protokol ile malzemelerin davalı tarafından temin edildiği ve temin edilen malzeme bedellerinin 2.902.178,47 TL olduğunun protokolden anlaşıldığı, bu durumda sözleşme nedeniyle davacının talep edebileceği alacak miktarının 152.898,33 TL olduğu, taraflar arasındaki faturalar ile yapılan işlmeler nazara alındığında anılan bedelin ödenip ödenmediğinin tam olarak anlaşılamadığı, ancak davacının delil vasfı olan defter kayıtlarına göre davalının davacıdan 222.583,41 TL alacaklı olduğu nazara alındığında, davacının davalıdan alacaklı olduğunun dosya kapsamıyla ispat edilmediği, dolayısıyla takas/mahsup gerektiren bir davacı alacağının da bulunmadığı anlaşılarak bu talep de yerinde görülmemiş ve davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 16/06/2023 Tarihli beyan dilekçede yemin deliline dayanmayacaklarını da beyan etmesi üzerine ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Hüküm: Gerekçesi Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Yürürlükte Bulunan Yargı Harçları Tarifesine göre; alınması gereken 269,85-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 8.209,52-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 75.513,00-TL nisbi vekalet ücretinin davacılardan müştereken müteselsilen alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
6-Davacı tarafa ait ticari defterlerin talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı asilin, davacılar vekilinin ve davalı vekilinin yüzünde verilen kararın, taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.31/10/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı