Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/632 E. 2022/1543 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/632 Esas – 2022/1543
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/632 Esas
KARAR NO : 2022/1543

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLLERİ :…
DAVALI : …
VEKİLLERİ :…
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/06/2022
KARAR TARİHİ : 13/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 19/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı tarafın 10/08/2021 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle davacının aracının pert olduğunu, davalı sigorta tarafından araç bedeli 184.000,00-TL belirlenerek sovtaj bedeli düşüldükten sonra 22/09/2022 tarihinde davacıya 35.770,00-TL bedel ödendiğini, davacının bedel ödenirken fazlaya dair haklarını saklı tuttuğunu, kasko şirketi olan davalının aracın rayiç değerini belirlerken düşük olarak belirlediğini, dolayısıyla davacının zararının daha fazla olduğunu, fark bedel için davalıya yapılan başvurunun olumsuz sonuçlandığını beyan ederek şimdilik 1.000,00-TL üzerinden aracın rayiç değer tazminatını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin süresinde verdiği cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafa kasko poliçesi kapsamında 184.000,00 TL rayiç bedel üzerinden sovtaj bedeli düşüldükten sonra 35.770,00-TL ödeme yapıldığını, bu kapsamda davacının ibraname verdiğini, ibranameye herhangi bir itirazının olmadığını dolayısıyla davanın reddini talep etmiştir.
…26/06/2022 tarihli yazı cevabında dava konusu trafik kazasına ilişkin kasko poliçesi, hasar dosyası, aktüerya/ekspertiz raporu, trafik kazası nedeniyle yapılmış ödeme miktarı ve dayanakları, davacı tarafça yapılan başvuru ve verilen cevapları göndermiştir.
Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi 05/07/2022 havale tarihli yazı cevabında … plakalı aracın trafik sigortası hasar bilgisi, kasko sigortası hasar bilgisi, ekspertiz rapor bilgisi, kaza tespit tutanağı bilgilerini göndermiştir.
Türkiye Noterler Birliği … tarihli yazı cevabında …(yeni …) plakalı aracın tescil bilgileri ve güncel bilgilerine ilişkin araç tescil özet raporunu göndermiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
1-6102 sayılı TTK’nın 1421. maddesi uyarınca, sigortacı geçerli bir sigorta ilişkisi kurulduktan sonra oluşan rizikolardan sorumlu olduğu gibi aynı yasanın 1409. maddesinde sigortacının sözleşmede öngörülen rizikonun gerçekleşmesinden doğan zarardan veya bedelden sorumlu olup, sözleşmede öngörülen rizikolardan herhangi birinin veya bazılarının sigorta teminatı dışında kaldığının ispat yükünün sigortacıya aittir. Kasko Sigortası Genel Şartları B.3.3.1.maddesinde “Sigorta Bedeli” düzenlenmiş olup, B.3.3.1.1.maddesinde; “Sigorta şirketi aracı hasar tarihi itibariyle rayiç değerine kadar teminat altına almıştır. Sigorta tazminatının hesabında sigortalı menfaatlerin rizikonun gerçekleşmesi anındaki rayiç değerleri esas tutulur. ” şeklinde düzenlenmiştir. 6102 Sayılı TTK 1409. Maddesine göre “Sigortacı, sözleşmede öngörülen rizikonun gerçekleşmesinden doğan zarardan veya bedelden sorumludur.” 6102 Sayılı TTK 1459.maddesine göre ise;” Sigortacı, sigortalının uğradığı zararı tazmin eder.” 6102 sayılı TTK 1486/1 maddesine göre, TTK 1459. madde hükmüne aykırı yapılan sözleşmelerin geçersiz olduğu düzenlenmiştir.Poliçe ve riziko tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1427/2. maddesi hükmüne göre; “Sigorta tazminatı veya bedeli, rizikonun gerçekleşmesini müteakip ve rizikoyla ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince ve her hâlde 1446. maddeye göre yapılacak ihbardan kırkbeş gün sonra muaccel olur.” Kaza tarihinde yürürlükte olan Kasko Genel Şartlarının B.3.3.4.1. maddesi “Sigortacı hasar ihbarı üzerine talep ettiği belgelerin kendisine eksiksiz olarak verilmesi ve zararın eksper vasıtasıyla tespiti kararlaştırılmış ise eksper raporunun tesliminden itibaren en geç 10 işgünü içinde Genel ve Özel Şartlar kapsamında gerekli incelemeleri tamamlamak ve ödemeye engel bir durumun bulunmaması halinde tazminat miktarını tespit edip sigortalıya ödemek zorundadır. Tazminat ödeme borcu her halde hasarın ihbarından itibaren 45 gün sonra muaccel olur” düzenlemesini getirmiştir.
2-Borcu doğuran işlem kanunen veya taraflarca belli bir şekle bağlı tutulmuş olsa bile borç, tarafların şekle bağlı olmaksızın yapacakları ibra sözleşmesiyle tamamen veya kısmen ortadan kaldırılabilir. (6098 sayılı TBK’nın 132.maddesi)
3-2918 sayılı KTK’nin hem işletenleri, hem de onların hukuki sorumluluğunu üzerine alan zorunlu mali sorumluluk sigortalarını bağlayan emredici nitelikteki 111. maddesinin 1. fıkrasında bu Kanunla öngörülen hukuki sorumluluğu kaldıran veya daraltan anlaşmaların geçersiz olduğu belirtilmiş 2. fıkrasında ise “Tazminat miktarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebilir” hükmüne yer verilmiş bulunmaktadır. Görüldüğü gibi madde, ibranamenin iptali için zarar görene yetersizlik, zarar verene de fahişlik iddiası ile iptal hakkı tanımış, iptal sebebi olarak da objektif bir unsur olarak bu yetersizliğin veya fahişliğin açıkça belli olması halini kabul etmiştir. Bu durumdan anlaşılacağı gibi, maddede aşırı yararlanmayı düzenleyen BK’nin 28. maddesinde öngörülen zarar görenin zor durumda kalmasından veya düşüncesizliğinden ya da deneyimsizliğinden yararlanılmış olması gibi halleri aranmamış diğer bir deyişle sübjektif unsurlara yer verilmemiş, BK’de öngörülen aşırı yararlanmanın şartları aranmaksızın sadece açıkça yetersizlik veya fahişlik objektif unsurunun yeterli olacağı kabul edilmiştir. Ayrıca, davacı tarafından dava dilekçesinde BK.28. maddeye de dayanılmamıştır. KTK.111. maddenin kasko sözleşmelerinde uygulanamayacağı, davacı tarafından, dava dilekçesinde BK’nin 28. maddesine de dayanılmadığı hususu da dikkate alınarak mutabakatname gereği yapılan ödeme kabul edilirken davacı tarafından herhangi bir ihtirazi kayıt ileri sürülüp sürülmediğinin araştırılarak ihtirazi kayıt ileri sürülmediyse davanın reddine karar verilmesi gerekir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/14093 esas – 2017/6940 karar sayılı ilamı) (Benzer yönde Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 25/09/2017 tarih 2016/15159 Esas 2017/8079 Karar sayılı içtihatı, Ankara BAM 21 Hukuk Dairesinin 2020/1467 esas- 2022/907 karar sayılı ilamı)
Somut olayda;
4-Davacı yanca, davalı sigorta şirketince ödenen hasar bedelinin pert total işlemine tabi tutulan sigortalı aracın piyasa değerinin altında kaldığı ve bu nedenle eksik ödeme yapıldığı, ödeme alınırken fazlaya ilişkin hakların saklı tutulduğunu iddia edilmiş ise de, taraflar arasında imzalanan varlığı inkar edilmeyen 03.09.2021 tarihli “Mutabakatname”de açıkça sigortalı aracın piyasa güncel değerinin 184.000,00 TL olduğu yönünde tarafların mutabık kaldığı, davacının mutabakatnamede yazılı miktarın kendisine ödenmesi kaydıyla davalı şirketi ibra ettiği, aracını hasarlı hali ile sigorta şirketine terk etmek suretiyle aracın satış ve devrini sağlayacak belgeleri ibraz ederek davalı şirkete aracı hasarlı hali ile terk ettiği ve aracın ağır hasarlı olarak işlem görmesini talep ettiği yazılmıştır. Mutabakatnamede tazminat bedelinin nakden ve tamamen ödendiğinin belirtildiği halde araç bedelinin 22.09.2021 tarihinde ödendiği, yapılan ödemeler sırasında davacının herhangi bir ihtirazi kayıt ileri sürmediği dosyadaki evraklardan ve davacı vekilinin 24.10.2022 tarihli yazılı beyanından anlaşılmaktadır. Taraflar arasında düzenlenen 03.09.2021 tarihli mutabakatname içeriği itibariyle TBK’nın 132.maddesi uyarınca tam bir ibradır. ZMMS kapsamında düzenlenen ibraname olmadığından KTK’nın 111.maddesi uygulanmayacaktır. Davacı taraf kayıtsız şartsız şekilde ibranameyi imzalamış olup, davacı yanca eldeki davada TBK’nın 28.maddesinde düzenlenen aşırı yararlanma hükümlerine dayanılmamış, zararın tamamının karşılanmadığından bahisle bakiye tazminat talebinde bulunulmuştur. Esasen ödemeyi kabul edip ibraname veren sigortalının müzayaka halinde olduğu da kabul edilemez. Bu durumda mahkememizce, borcu doğuran sebeplerden olan ödeme ve ibraname uyarınca davanın reddine karar verilmesi (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 25/09/2017 tarih 2016/15159 Esas 2017/8079 Karar sayılı içtihatı). (Ankara BAM 21 Hukuk Dairesinin 2020/1467 esas- 2022/907 karar sayılı ilamı) gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Arabuluculuk nedeniyle hazine tarafından karşılanan 1.560,00-TL’nin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Davalı tarafından karşılanan toplam 11,50-TL vekalet harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca belirlenen 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından karşılanan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Bakiye gider avansının karar tebliğ giderleri karşılandıktan sonra karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda verilen kararın, taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, 6100 sayılı yasanın 321/2. Maddesi uyarınca gerekçeli kararın en geç bir ay içinde re’sen tebliğe çıkarılacağı hususu da bildirilerek verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
13/12/2022

Katip…
e-imzalıdır

Hakim…
e-imzalıdır