Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/631 E. 2022/1418 K. 17.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/631 Esas – 2022/1418
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/631 Esas
KARAR NO : 2022/1418

BAŞKAN :….
ÜYE : ….
ÜYE :….
KATİP : ….

TALEP EDEN BORÇLU :….
VEKİLLERİ : Av. ….
DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 16/06/2022
KARAR TARİHİ : 17/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Talep eden borçlu vekili müvekkilinin son dönemlerdeki küresel kriz ve kurdaki dalgalanmalardan dolayı ham madde maliyetlerinin yükselmesi ve genel tahsilat sıkıntısı nedeniyle ödemelerin zamanında yapılmaması sebebiyle finansal açıdan sıkıntıya düştüklerini belirterek konkordato talebinde bulunmuştur.
Borçlu şirket ile birlikte aynı dilekçe ile şirketin ortağı ve yöneticisi …. …. hakkında da konkordato talep edilmiş, bu talep tefrik edilerek mahkememizin …./…. esas sırasına kaydedilmiş, şirket yönünden yargılamaya eldeki bu dosya kapsamında devam edilmiştir.
Mahkememizin 17/06/2022 tarihli ara kararı ile İİK 287. Maddesi gereğince üç ay süre ile geçici mühlet verilmiş, talep üzerine konkordato komiserinin de görüşü alınarak 16/09/2022 tarihli ara karar ile İİK 287/4 maddesi uyarınca borçlu hakkındaki geçici mühletin 17/10/2022 günü saat 17:00’a kadar uzatılmasına karar verilmiştir. 17/10/2022 tarihli duruşmada kesin mühlet talebi değerlendirilmiştir.

Konkordato komiseri 01/08/2022 ve 23/08/2022ve 15/09/2022 ve 14/10/2022 tarihli raporlarını dosyaya sunmuştur. Komiserin 14/10/2022 tarihli raporunun 6. Sayfasında şirketin aktif ve borç toplamları ile öz varlıklarının ters yazıldığı, buna göre 17/06/2022 itibariyle öz varlığın (+)25.657.453,09 TL ve 30/09/2022 tarihi itibariyle de (+) 25.611.457,31 TL olduğu anlaşılmıştır.
Borçlu şirketin duran varlıklarının rayiç değerlerinin tespiti ayrıca bilirkişiler marifetiyle tespit edilmiş ve raporları dosyaya eklenmiştir.
Borçlu şirketin UYAP kayıtlarında görülen borçlu olarak yer aldığı icra dosyaları ayrıca incelenmiş, bu dosyalar Uyap’tan eklenmiştir. Bu icra dosyalarının incelenmesinde;
…. ….icra…… esas sayılı dosyasında takip başlatan alacaklının…….. …. dayanağının 124.000,00 TL Miktarlı 20/05/2019 tanzim tarihli 01/11/2019 vade tarihli senet ile 100.000,00 TL miktarlı 20/05/2019 tanzim tarihli,15/09/2019 vade tarihli senet olduğu, borçlu şirketin senetlerde aval veren olarak sorumlu olduğu, takibin borçlu yönünden kesinleştiği, icra takibine konu alacağın 28/04/2021 tarihinde …. …. tarafından temlik alındığı, icra takibinin halen derdest olduğu ve borcun ödenmediği,
…. …. İcra …./…. esas sayılı kambiyo senetlerine mahsus icra takip dosyasında takip başlatan alacaklının …. …. takip dayanağının kambiyo senetleri olduğu, takipte kesinleşen borç miktarının 4.115.255,01 TL olduğu, borçlu şirketin senetlerde aval veren olarak sorumlu olduğu, takibin borçlu yönünden kesinleştiği, icra takibine konu bakiye 3.934.467,62 TL alacağın 28/04/2021 tarihinde …. …. tarafından temlik alındığı, icra takibinin halen derdest olduğu ve borcun ödenmediği,
……….. İcra ……./…. esas sayılı dosyasında takip başlatan alacaklının …. …. takip dayanağının 8.000.000,00 TL Miktarlı 26/02/2017 tanzim tarihli 01/07/2019 vade tarihli senet olduğu, borçlu şirketin senette aval veren olarak sorumlu olduğu, takibin borçlu yönünden kesinleştiği, icra takibine konu 9.879.417,24 TL alacağın 14/04/2021 tarihinde …..tarafından temlik alındığı, icra takibinin halen derdest olduğu ve borcun ödenmediği,
……… İcra ……./…. Esas sayılı dosyasında takip başlatan alacaklının …. …. takip dayanağının 8.000.000,00 TL Miktarlı 10/01/2017 tanzim tarihli 01/06/2019 vade tarihli senet olduğu, borçlu şirketin senette aval veren olarak sorumlu olduğu, takibin borçlu yönünden kesinleştiği, icra takibine konu 10.384.365,57 TL alacağın 14/04/2021 tarihinde …. …. tarafından temlik alındığı, icra takibinin halen derdest olduğu ve borcun ödenmediği, görülmektedir.
Borçlu şirketin sunduğu konkordato projesinde konkordatoya tabi borç olarak sadece 817.679,62 TL tutarında borç bildirdiği ancak belirtilen icra dosyalarında takip konusu olan 24 milyon TL yi aşan bu borçları ise bildirmediği ve şirketin bilançosunda da görünmediği anlaşılmaktadır. Borçlu şirketçe bu icra dosyalarına konu borçların ödendiğine dair bir belde de sunulmamıştır.
Konkordato komiseri 14/10/2022 tarihli nihali raporunda talep eden şirketin 17/06/2022 itibariyle öz varlığın (+)25.657.453,09 TL ve 30/09/2022 tarihi itibariyle de (+) 25.611.457,31 TL olduğu, şirketin aldığı inşaat işinin şu aşamada yetersiz kaldığı ve konkordato projesinde bahsi geçen inşaat işinin henüz sözleşme aşamasına gelmediği ancak konkordato ön projesinde planlanan nakit akışlarının yetersiz kalması halinde sabit varlık satışı ile ek konkordato kaynağı sağlanarak eksikliğin giderileceğinin taahhüt edildiği, şirkete ait taşınmazların rayiç değerleri dikkate alındığında taşınmaz satışı halinde konkordato projeksiyonlarındaki nakit akışlarının/konkordatoya tabi borçların ifasının her halükarda gerçekleştirebileceği, şirket yönünden konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğu, bu bağlamda İcra İflas Kanunu 289/III uyarınca davacı-borçlu şirkete 1 yıllık kesin mühlet verilebileceği kanaati bildirilmiştir.
Talep, borçlu hakkında, İİK’nın 285. vd. maddeleri uyarınca geçici ve kesin mühlet kararları verilmesi ile konkordato projesinin tasdiki istemine ilişkindir.
Konkordato, borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlunun, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için başvurabileceği kendine özgü bir cebri icra kurumudur. Konkordatoda amaç, elinde olmayan nedenlerle işleri iyi gitmeyen, mali durumu bozulmuş olan ve borçlarını ödeyip faaliyetlerini devam ettirmek isteyen dürüst borçluyu koruyarak mali durumunun iyileşmesini sağlamak ve alacaklıların, borçlunun muhtemel bir iflasına nazaran, daha fazla ölçüde alacaklarına kavuşma olanağı yaratmaktır. Konkordato ile alacaklılar, alacaklarının bir kısmından vazgeçerler ve/veya borçluya, ödeme konusunda belirli bir vade tanırlar. Bu durumdaki bir borçlunun iflas etmesi, faaliyetlerinin tümüyle sona ermesine ve alacaklıların alacaklarını büyük oranda tahsil edememelerine neden olur. İçinde bulunduğu mali koşullara göre borçluya borçlarını belirli bir oran veya vadeyle ödeme imkanı verilmesi hem borçlu bakımından ve hem de alacaklılar bakımından olumlu sonuçlar doğurur. Alacaklılar arasında eşitlik esasına dayalı bir ödeme sağlanır ve borçlu iktisadi faaliyetlerine devam eder. Böylece borçlu, piyasadaki varlığını sürdürürken, piyasadaki istikrar ve istihdam imkanları da korunmuş olur.
İİK’nun 285.maddesine göre; borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, vade verilmek suretiyle veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için konkordato talep edebilir.
Aynı yasanın 286. Maddesinde ise konkordato talebine eklenecek belgeler sayılmıştır. Borçlu alacaklılarını, alacak miktarlarını ve alacaklıların imtiyaz durumunu bildirmek zorundadır.
Konkordato vade verilmesi, tenzilat yapılması ve bu ikisinin birlikte istendiği kombine/karma konkordato şeklinde olabilir. Borçlu bu seçenekleri değerlendirirken alacaklılar arasındaki eşitliği ya da en azından denkliği sağlayacak ve onların kabul oyunu alacak uygun bir kombinasyona ulaşmaya çalışacaktır. Borçlunun tüm borçlarını bildirmesi alacaklılar arasındaki eşitlik ve alacaklının zararına hareket etmeme kuralının uygulanması açısından önemlidir.
Talep eden borçlu şirket yukarıda belirtilen icra dosyalarındaki kambiyo senedinde keşideci lehine aval veren sıfatıyla sorumluluktan kaynaklanan 24 milyon TL yi aşkın yüklü miktardaki borçlarını bildirmeyerek ve projesinde bu takip alacaklısına …….yer vermeyerek dürüstlük kuralını ve alacaklı zararına hareket etmeme ilkesini ve alacaklılar arasındaki eşitlik ilkesini ihlal etmiştir.
Bu hususta borçlu vekilinden açıklama istenmiş, borçlu vekili …. …. …. … .. ve Ticaret AŞ ile …. …. … ve …. .. Hizmetleri arasında düzenlenen 12/04/2021 tarihli “…. …. ….Hastanesinin” tüm unsurlarıyla satış ve devri konulu ön protokolü sunmuştur. Bu protokolün incelenmesinde hastane satış bedeli olarak ön görülen 35.000.000 TL nin bir kısmının (icra dosyalarındaki borç toplamı 20.000.000 TL olmasına rağmen 3.000.000,00 TL sinin) yukarıda bahsi geçen …. ….. İcra …./…. esas sayılı dosyasının ve …. ….. İcra …./…. Esas sayılı dosyasının .. adına temlik edilmesi ile ödeneceğinin ve yine ödemenin 3.500.000,00 TL sinin de yine yukarıda belirtilen …. İcra Müdürlüğünün …./…. esas sayılı dosyasının …. …. adına temlik edilmesi ile ödeneceğinin öngörüldüğü anlaşılmaktadır. İcra dosyalarında yapılan temlik işlemlerinin temelinde dava dışı şirketler arasındaki protokol olmakla birlikte yapılan temlik işlemi icra dosyalarında borçlu şirketin borçlu sıfatında bir değişikliğe yol açmamış, borç ortadan kalkmamış, takipler sonlandırılmamış sadece alacaklı değişmiştir. Dolayısıyla borçlu şirketin halen borçlu göründüğü bu icra dosyalarını bildirmemesi ve projesinde bu alacaklıya yer vermemesi yönünden kabul edilebilir geçerli bir mazeret bulunmamaktadır.
Dürüstlük Kuralı Medeni Kanunun Başlangıç Hükümlerinde md. 2/f. I’de düzenlenmiştir. Bu hükme göre: “Herkes haklarını kullanmakta ve borçlarını ifada hüsnüniyet kaidelerine riayetle mükelleftir”. Madde metninde sübjektif iyiniyete ilişkin MK md. 3’de olduğu gibi “hüsnüniyet” terimi kullanılmış ve “dürüstlük kuralı” deyimine yer verilmemişse de; bilindiği üzere MK md. 3’de yer alan “hüsnüniyet”, bir hakkın doğumu, kazanılması ve sonuçlarına ilişkindir. Buna karşılık MK md. 2’de ifadesini bulan “hüsnüniyet” kavramı ise; hakları kullanmada ve borçları ifada herkes için geçerli genel, objektif bir davranış yükümüne yöneliktir.(Özsunay, s.345 vd.; Tekinay, s.164, 166 vd.; Edis, s.299-300.)

7101 sayılı yasa ile değişiklikten önce konkordato hükümlerinde dürüstlük kuralı konkordato şartları içerisinde açıkça sayılmaktan çıkarılmış ise de 7101 sayılı yasa ile değişik 292/1-c , 331,333,334,ve 308/f maddeleri nazara alındığında konkordato uygulamasında dürüstlük kuralının devam ettiği anlaşılmaktadır.(Yeşilova/Şerh s477-478-20, Sarısözen 253)
Konkordato mühleti işlerinde doğrulukla hareket eden özenli davranan ancak buna rağmen mali durumu bozulan borçluya konkordato tasdik edilmeden konkordato hükümlerinden yararlanabilme imkanı sağlar (Pekcanıtaz/Atalay/Sungurtekin Özkan/Özekes s486)
MK md.2/f. I’de yer alan “Herkes haklarını kullanmakta ve borçlarını ifada hüsnüniyet kaidelerine riayetle mükelleftir” şeklindeki dürüstlük kuralı konkordato talebinin dikkate alınmasında ve borçluya konkordato mühleti verilmesinde yine konkordato mühletinin uzatılmasında ve konkordatonun tasdikinde dikkate alınacaktır. Yani konkordato prosedüründe borçlunun tutum ve davranışlarının, yaptığı işlemlerin MK md. 2/f. I’eki dürüstlük kuralına aykırı düşüp düşmediği gözönünde bulundurulmalıdır (Ansay, s.340; Berkin-Konkordato, s.83; Arslan, s.142.)
İİK 292/1c maddesinde borçlunun alacaklıları zarara uğratmak maksadıyla hareket etmesi halinde konkordato talebinin reddine karar verileceği düzenlenmiştir.
Borçlunun konkordato projesinde ve alacaklılarını bildirdiği listede yukarıda sayılan ve 24 Milyon TL alacağın konu yapıldığı kesinleşmiş icra takiplerindeki borçları bildirmeyerek dürüstlük kuralına aykırı davrandığı ve bu icra dosyasında alacaklı olan …. …. zararına sonuç doğuracak şekilde hareket ettiği (emsal Yargıtay 19 HD 01/06/2006, 2006/3976-5864 ve Yargıtay 19 HD 05/10/2000, 2000/5377-6459 ve Yargıtay 19 HD 25/05/2000, 2000/2688-3962 ve Yargıtay 19 HD 11/11/2004, 2004/571-11293) anlaşılmakla komiserin olumlu görüşüne rağmen konkordato kesin mühlet talebi ve konkordato talebi reddedilmiş, şirketin öz varlığın 30/09/2022 tarihi itibariyle (+)25.611.457,31- TL olması nazara alınarak borca batık olmadığı değerlendirilmekle iflasa karar verilmemiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Talep eden borçlu …. …. …. …. …. Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketinin konkordato kesin mühlet talebinin ve konkordato talebinin REDDİNE, borçlu şirket hakkında mahkememizce verilen geçici mühlet kararının ve bu kararla birlikte verilen tedbirlerin kaldırılmasına,
2-Şirket borca batık olmadığından iflasa karar verilmesine yer olmadığına,
3-Komiserin görevinin sona erdirilmesine,
4-Borçlu şirketin konkordato talebinin reddedildiğinin ve geçici mühlet ile tedbirlerin kaldırıldığının İİK’nun 288. maddesi gereğince ilanına ve ilgili yerlere bildirilmesine,
5-Yargılama giderlerinin borçlu üzerinde bırakılmasına,
Dair borçlu şirket vekilinin ve alacaklılar (….) vekillerinin yüzünde, borçlu yönünden kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde, mahkememize verilecek ya da başka yer ticaret mahkemesi aracılığıyla aynı süre içerisinde mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.17/10/2022 saat 15.27

Başkan ….
e-imzalıdır
Üye ….
e-imzalıdır
Üye ….
e-imzalıdır
Katip ….
e-imzalıdır