Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/580 E. 2022/1403 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/580 Esas – 2022/1403
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/580 Esas
KARAR NO : 2022/1403 Karar

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/06/2022
KARAR TARİHİ : 04/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … … dava dilekçesinde özetle; davalı … … dava konusu … Bankası BBVA … Şubesi’nin 31/08/2021 ödeme tarihli, keşidecisi … İnşaat Ltd. Şti., … Seri numaralı, 140.000,00-TL bedelli çekle ilgili olarak … …İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyasından kendisi hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlattığını, davaya konu … Bankası A.Ş. BBVA Hendek Şubesinin 31/08/2021 ödeme tarihli, 140.000,00-TL bedelli, keşidecisi … İnşaat Ltd. Şti., … Madencilik San. Tic. Ltd. Şti. Emrine yazılı düzenlenmiş, … Seri numaralı çekin ödemesi tarafına çek keşideci … İnş. Yetkilisi … … çekin ödeme günü gelmeden 29/06/2020 tarihinde elden teslim ettiğini, davaya konu çeki teslim ettiğine dair keşideci … İnş. Ltd. Şti. Yetkilisi … … 29/06/2020 tarihinde ”Tarafımızdan elden alınmıştır.29/06/2020” yazılı çek fotokopisine … İnş. Ltd. Şti.’nin imzalı kaşesini ve yetkilisi … … imzasını aldığını çeki keşideci … inş yetkilisi … … teslim ettiğine dair evrak aslı olduğunu ve dava dilekçesi ekinde dosyaya sunduğunu beyan etmiştir.
Keşidecisi … İnş. Ltd. Şti. ve yetkilisi … … olan çekin arkasına hem şirket kaşesini hemde kendi adını soyadını yazarak imzaladığını, daha sonra ciro yolu ile davalı … … geçirildiğini, çek ile ilgili söz konusu cironun karalanmadan keşideci … İnş. Ltd. Şti. tarafından çek arkası cirolanmak suretiyle kendisine keşideci tarafından borçlu hale getirilip tekrardan işleme konulduğunu, dava konusu çekin tahrifata uğradığından hukuka aykırı ciro yapıldığından geçersiz olduğunu, dava konusu çeke ilişkin bir borcunun bulunmadığını, çekin … …. icra Müdürlüğü’nün …/… esas sayılı dosyasından haklarında takip başlatılan ve çekte cirosu bulunan … Madencilik San. Tic. Ltd. Şti., … İnş. Ltd. Şti., … …, … … ve … … … sorumlu olduğunu, tüm bu sebeplerle davalının %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibe konu çekin davalı tarafından ciro yolu ile çekin hamili olduğunu, davacının cirosundan sonra ise başka borçluların cirosunun bulunduğunu, davanın reddini, davacının %20 den az olmamak kaydıyla inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 07/06/2022 tarihli ara kararı ile davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
…. icra Dairesi’nin …/… esas sayılı dosyası celp edilmiş ve 137.330,00-TL toplam alacak olduğu anlaşılmıştır.
Olaya İlişkin Yasal Düzenlemeler ve Yargı İçtihatları Değerlendirilecek olursa;
1-2004 sayılı İİK’nun 72.maddesine göre; Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir. Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde yüzde yirmiden aşağı tayin edilemez. Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırşa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olamaz. Davacı istirdat davasında yalnız paranın verilmesi lazım gelmediğini ispata mecburdur.
2-Çekin bedelsiz olarak keşideciye iade edildiği iddiasının, davacı tarafından yazılı belge ile kanıtlanması gerekmektedir. (Yargıtay 19 Hukuk Dairesinin 2016/8776 esas -2017/3059 karar)
3-Bu durumda çekin keşide tarihine göre uygulanması gereken 6762 Sayılı TTK’nun 702. maddesine göre son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde alacaklı yetkili hamil sayılacaktır (6102 Sayılı TTK’nun 790. maddesi). Aynı Yasanın TTK’nun 788/1. maddesi uyarınca, emre yazılı veya belirli bir kimse lehine düzenlenen çek, ciro ve teslim yolu ile devredilebilir. Çekin emre yazılı veya belirli bir kişi lehine düzenlenmesi halinde ilk cironun lehdara ait olması gerekir. Lehdarın cirosundan sonra senedi devralan hamiller yetkili hamil olurlar (6102 Sayılı TTK ‘nun 788/l.maddesi). Yukarıda açıklandığı üzere, borçlulara karşı müracaat borçlusu durumunda olan keşidecinin çeki ciro yoluyla eline geçirmesi halinde TTK’nun 788/3. maddesi gereğince çeki yeniden tedavüle koyarak başkasına ciro etmesi mümkün ise de, bu şekilde ciro yoluyla çeki devraldıktan sonra keşidecinin sorumlu olduğu kişiye karşı başvurması mümkün değildir. Zira, geriye dönüş cirosuyla çeki devralan keşidecinin durumu, çeki devretmeden önceki durumda olup çeki keşideciden ciro ile alan alacaklının keşideciden önceki cirantaya başvurma imkanı yoktur. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2014/9691 esas 2014/12623karar)
Somut olayda;
4-Davacının da aralarında bulunduğu bir kısım borçlular hakkında davalı alacaklı tarafından … …İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyası ile Keşidecisi dava dışı … İnşaat…Ltd. Şti olan, 140.000 TL bedelli, …Bankası … Şubesine ait 31.08.2021 keşide tarihli çek ile ilgili kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, davacının 2004 sayılı yasanın 72.maddesine göre menfi tespit davası açtığı anlaşılmıştır.
5- ….icra Müdürlüğünün v/… Esas sayılı takip dosyasına dayanak çekin incelenmesinde; keşidecisinin dava dışı … İnşaat…Ltd. Şti olduğu, 140.000 TL bedelli, … Bankası … Şubesine ait 31.08.2021 keşide tarihli çek olduğu, çekin lehtarının dava dışı … … Ltd.Şti olduğu, ilk cironun bu lehtar tarafından yapıldığı, ondan … …’a geçtiği, daha sonra onun cirosuyla davacıya geçtiği, davacıdan da keşideciye cirolandığı… daha sonra keşideci tarafından yeniden dolaşıma sokulduğu anlaşılmıştır. Yukarıda 3 numaralı paragrafta detaylandırıldığı üzere; 6102 sayılı yasanın788/1.maddesine göre; emre yazılı veya belirli bir kimse lehine düzenlenen çek, ciro ve teslim yolu ile devredilebilir. Çekin emre yazılı veya belirli bir kişi lehine düzenlenmesi halinde ilk cironun lehdara ait olması gerekir. Lehdarın cirosundan sonra senedi devralan hamiller yetkili hamil olurlar. borçlulara karşı müracaat borçlusu durumunda olan keşidecinin çeki ciro yoluyla eline geçirmesi halinde TTK’nun 788/3. maddesi gereğince çeki yeniden tedavüle koyarak başkasına ciro etmesi mümkün ise de, bu şekilde ciro yoluyla çeki devraldıktan sonra keşidecinin sorumlu olduğu kişiye karşı başvurması mümkün değildir. Zira, geriye dönüş cirosuyla çeki devralan keşidecinin durumu, çeki devretmeden önceki durumda olup çeki keşideciden ciro ile alan alacaklının keşideciden önceki cirantaya başvurma imkanı yoktur. Anılan nedenlerle, çekin arkasındaki ciro zincirine göre; ciranta olan davacıdan sonra çekin keşideciye geçmesi ve keşideci tarafından yeniden tedavüle sokulması nazara alındığında davacının anlan takip borcundan sorumlu olmayacağı anlaşılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
6- 2004 sayılı yasanın 72/5.maddesine göre davalı alacaklı aleyhine kötü niyet tazminatıan hükmedilmesi için alacaklının kötü niyetli olmasının gerektiği, dosyaya sunulan belgeler incelendiğinde davalının kötü niyetli olduğuna dair bir delil bulunmadığından davacının tazminat talebi yerinde görülmemiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile davacını davalıya … İcra müdürlüğünün …/… sayılı takip dosyası nedeniyle borçlu olmadığının tespitine,
2-Davacı tarafın kötü niyet tazminat talebinin reddine,
3-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 10.387,99-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 2.597,00-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 7.790,99-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan; 80,70-TL Başvuru Harcı, 2.597,00-TL Peşin/nisbi Harcı, 93,75-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 2.771,45TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Artan gider avansının talep halinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yokluğunda verilen kararın, taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, 6100 sayılı yasanın 321/2. Maddesi uyarınca gerekçeli kararın en geç bir ay içinde re’sen tebliğe çıkarılacağı hususu da bildirilerek verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/10/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı