Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/555 E. 2023/103 K. 09.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/555 Esas – 2023/103
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/555 Esas
KARAR NO : 2023/103

HAKİM : ….
KATİP : ….

DAVACI : ….
VEKİLLERİ : Av…
DAVALI :….
VEKİLLERİ : Av. ….
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/05/2022
KARAR TARİHİ : 09/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davanın menfi tespit davası olup, davacının eldeki davayla davalının elindeki senetten dolayı borçlu olmadığının tespit edilmesini, Sakarya … İcra Müdürlüğü’nün …./…. Esas sayılı icra dosyası ile davalı …. …. Bankası Anonim Şirketi tarafından davacı aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibin başlatılmış olduğunu, davacının davalıya borcunun bulunmadığını, Sakarya …. İcra Müdürlüğü’nün …./…. Esas sayılı icra dosyasındaki takip dayanağı olan çek nedeniyle davacının davalı şirkete borcu olmadığının tespit edilmesini, icra dosyasındaki takip ve ödeme emrinin davacı yönünden iptaline karar verilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 03/06/2022 Tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava dilekçesinde de ikrar ettiği üzere, dava şartının zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulmadığından, davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesini, davacı borçlu tarafından davalı banka aleyhine açılan davada, davalı bankanın genel merkezinin Ümraniye / İstanbul olması sebebiyle, İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davacı borçlu tarafından iş bu davanın yetkisiz mahkemede açılmış olup, itirazlar doğrultusuna mahkeme tarafından dosyanın yetkili İstanbul Anadolu Mahkemelerine gönderilmesini, davacının iddialarını gereği gibi gerekçelendirmemiş olduğundan verilen çekin bedelinin ödenmemiş olduğundan davalı bankanın iş bu dava konusu çekin toplam bedeli oranında davacı cirantadan alacaklı olduğunu, iş bu nedenle, huzurda açılmış bulunan davanın usulden reddini, mahkeme aksi kanaatte ise, davanın esastan reddini, kötü niyetli davacının %20 oranında tazminata mahkum edilmesini, yargılama masraflarının ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce …. …. Bankası’na davaya konu 20/12/2018 Keşide Tarihli, 36.000,00-TL Bedelli çekin … tarafından hangi amaçla bankaya verildiği, bankaya rehin cirosu amacıyla mı verilip verilmediği hususlarında mahkememize bilgi verilmesi için müzekkere yazılmış ve müzekkere cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Sakarya … İcra Hukuk Mahkemesinin …./…. Esas sayılı dosyasının bir sureti UYAP sistemi üzerinden mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Tarafların usulüne uygun davetiye tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Davacı dava dilekçesinde özetle; Sakarya …. İcra Müdürlüğünün …./…. sayılı icra dosyasında davalı banka tarafından aleyhlerine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığını, takip konusu çekin rehin cirosu olarak bankaya verildiğini, bu sebeple bu çekten sorumlu olmadıklarını, çekte rehin cirosu yapılamayacağının, takip konusu çekin dava dışı üçüncü kişi tarafından bankaya verildiğini, çekin rehin cirosu maksadıyla bankaya verildiğini, bu nedenle Sakarya… İcra Müdürlüğünün …./…. sayılı icra dosyasına konu 20/12/2018 keşide tarihli, 36.000,00-TL bedelli çek nedeniyle davalıya borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili süresinde verdiği cevap dilekçesinde özetle; davanın arabuluculuk dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, yetki ilk itirazında bulunduklarını, çekte rehin cirosunun yapılmasının mümkün olmadığını, davacı tarafından aynı iddialarla Sakarya … İcra Hukuk Mahkemesinin …./…. Esas sayılı dosyasında dava açıldığını, bu dava çerçevesinde davacının davasını ispatlayamadığını bu nedenlerle davanın reddini karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafından yetki ilk itirazında bulunulmuş ise de İİK. 72/8. Maddesi uyarınca menfi tespit davasının takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yerde de açılabileceğinden yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
HMK’nın 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davası, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemez. Bu dava sonucunda, borçlunun borçlu olmadığının anlaşılması halinde borçlu olunmayan kısım belirtilmek suretiyle olumsuz tespit hükmü kurulmaktadır. Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştüğü hâllerde dahi olumsuz tespit hükmü kurulması gerekmektedir. Başka bir deyişle, menfi tespit davasının niteliği gereği verilen kararlarda, yalnızca davacının borçlu olup olmadığı belirlenmekte, borçlu olmadığı kısma ilişkin olumsuz tespit hükmü kurulmaktadır. Bu hüküm, herhangi bir alacağın tahsilini gerektirir nitelikte bir ilam olmadığından esasa yönelik olarak İİK’nın 32. maddesi uyarınca doğrudan ilamların icrası yolu ile takibe konulamaz. Oysa arabuluculuk sonucu verilen kararlar ilam hükmünde olup, cebri icra yoluna başvurulabilecek niteliktedir. Ancak menfi tespit davaları sonucunda verilen hükümler esasa yönelik olarak cebri icraya konu edilip infaz edilemeyeceğinden, ticari davalarda arabuluculuğa başvuruyu dava şartı olarak öngören madde hükmünün amaçsal yorumundan Yasa Koyucu’nun bilinçli olarak menfi tespit davalarını arabuluculuk dava şartına tabi tutmadığı anlaşılmaktadır. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 01.04.2021 Tarih 2020/4396 Esas, 2021/3198 Karar sayılı kararı)
Davalı vekili tarafından her ne kadar davanın arabuluculuk dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de yukarıda yer verilen Yargıtay kararında da belirtildiği üzere menfi tespit davalarının arabuluculuk dava şartına tabi olmadığından davalının bu yöndeki itirazlarının reddine karar verilmiştir.
…. bankasının 23.09.2022 tarihli cevabi yazısında …’ın bankanın kredili müşterisi olduğu, dava konusu çekin …’ın bankadan kullandığı ve kullanacağı kredilerin geri ödemesinde kullanılmak amacıyla … tarafından ciro edilerek bankaya verildiği, rehin cirosuyla verilmediği belirtilmiştir.
Davalı borçlu tarafından Sakarya … İcra Hukuk Mahkemesinde takip konusu çekin rehin cirosuyla bankaya verildiği iddiasını da içerir dava açıldığı, Sakarya… İcra Hukuk Mahkemesinin 09.12.2021 Tarih …./…. Esas, …./…. Karar sayılı kararı ile takip dayanağı çekin rehin cirosu ile devredildiği iddiasının İİK. Usulleri çerçevesinde ispatlanamadığı bildirilmekle açılan davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir. Sakarya … İcra Hukuk Mahkemesinin 09.12.2021 Tarih …./……Esas, …./……Karar sayılı kararı davacı vekili tarafından istinaf edilmiş, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 08.06.2022 Tarih 2022/559 Esas, 2022/1072 Karar sayılı ilamı ile “…6102 sayılı TTK’nun 790. maddesinde; “Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kimse son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. Çizilmiş cirolar yazılmamış hükmündedir. Bir beyaz ciroyu diğer bir ciro takip ederse bu son ciroyu imzalayan kimse çeki beyaz ciro ile iktisap etmiş sayılır” düzenlemesi yer almaktadır.
Takibe konu çekin incelenmesinde, dava dışı …. Temizlik…San. Ve tic.Ltd.Şti. tarafından keşide edilerek lehtar …. …. verildiği, lehtar tarafından …. …. cirolandığı, sonrasında beyaz ciro ile alacaklı bankaya devredildiği buna göre takip alacaklısı bankanın ibraz anında çeklerdeki ciro silsilesi içerisinde yer aldığı haliyle yetkili hamil olduğu görülmektedir. 36.000,00 TL bedelli çekte, çekin rehin amaçlı verildiğine yönelik bir açıklama olmadığı gibi, çekin takip alacaklısı bankaya rehin cirosu ile verildiği iddialarını senede açıkça atıf yapan bir sözleşmeyle de ispatlanamadığından davacının istinafında isabet bulunmamaktadır…” gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Sakarya … İcra Hukuk Mahkemesinin …./…. esas sayılı dosyası, …. bankasının 23.09.2022 tarihli cevabi yazısı, Sakarya … İcra Hukuk Mahkemesinin 09.12.2021 Tarih …….Esas, …./…. Karar sayılı dosyası, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 08.06.2022 Tarih 2022/559 Esas, 2022/1072 Karar sayılı ilamı ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde;Takibe konu çekin incelenmesinde, dava dışı …. Temizlik…San. Ve tic.Ltd.Şti. tarafından keşide edilerek lehtar …’a verildiği, lehtar tarafından …. …. cirolandığı, sonrasında beyaz ciro ile alacaklı bankaya devredildiği buna göre takip alacaklısı bankanın ibraz anında çeklerdeki ciro silsilesi içerisinde yer aldığı haliyle yetkili hamil olduğunun görüldüğü, 36.000,00 TL bedelli çekte, çekin rehin amaçlı verildiğine yönelik bir açıklama olmadığı gibi, çekin takip alacaklısı bankaya rehin cirosu ile verildiği iddialarını senede açıkça atıf yapan bir sözleşmeyle de ispatlanamadığı, …. bankasının 23.09.2022 tarihli cevabi yazısından çekin bankaya rehin cirosuyla verilmediğinin anlaşıldığı, ayrıca çekin dava dışı …. Temizlik…San. Ve tic.Ltd.Şti. tarafından keşide edilerek davacı lehtar …. …. verildiği, lehtar tarafından …. …. cirolandığı, sonrasında çekin … tarafından cirolanarak bankaya devredildiği, davacı çek lehtarı ile …. bankası arasında temel ilişkinin bulunmadığı bu nedenle davacının çekin rehin cirosu ile ………. tarafından bankaya verildiği iddiasını bankaya karşı ileri süremeyeceği anlaşılmış açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar davalı vekili cevap dilekçesinde kötüniyet tazminatı talep etmiş ise de davacının dava açmakta kötüniyetli olduğu ispat edilemediğinden talebin reddine karar verilmiştir.
Hüküm: Gerekçesi Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Yürürlükte Bulunan Yargı Harçları Tarifesine göre alınması gereken 179,90-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 561,31-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
7-Teminatın HMK 392/2 maddesi gereği dosya kesinleştikten bir ay sonra iadesine,
8-İİK’nın 72/4 maddesi uyarınca mahkememizin 27/05/2022 tarihli tensip ara kararı ile verilen icra dosyasına yatan paranın alacaklıya ödenmemesine yönelik tedbir kararının kaldırılmasına, bu hususta karar kesinleştiğinde icra müdürlüğüne müzekkere yazılmasına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin (E- Duruşma Vasıtasıyla) yüzüne karşı verilen kararın, taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, 6100 sayılı yasanın 321/2. Maddesi uyarınca gerekçeli kararın en geç bir ay içinde re’sen tebliğe çıkarılacağı hususu da bildirilerek verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/02/2023

Katip ….
e-imzalı

Hakim ….
e-imzalı