Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/458 Esas – 2022/1200
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/458 Esas
KARAR NO : 2022/1200
HAKİM :….
KATİP : ….
DAVACI : ….
VEKİLİ : Av…..
DAVALI :….
VEKİLİ : Av…..
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/04/2022
KARAR TARİHİ : 31/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafın müvekkili şirketten çeşitli sayı ve ebatta sulama sisteminde kullanılmak üzere ürün aldığını, söz konusu ürünlerin toplam tutarının 50.000,00 TL olup müvekkili şirket tarafından davalı adına 23/08/2021 tarihinde fatura düzenlendiğini, söz konusu fatura ve içeriğinin davalının bilgisi dahilinde olmasına rağmen davalının satın ve teslim aldığı bu ürünlerin bedelini ödemediğini, bunun üzerine davalı hakkında 23/08/2021 tarihli faturaya istinaden …. İcra Müdürlüğü’nün …./…. Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalının açılan takipte yetkiye ve borca itiraz ettiğini, davalının borca itiraz etmesi üzerine …. İcra Müdürlüğünün …./…. Esas sayılı icra takibinin 15/02/2022 tarihinde durdurulduğunu, izah edilen nedenlerle davalının …. İcra Müdürlüğünün……./……..Esas sayılı icra dosyasında yaptığı haksız itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, davalı aleyhine takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı dava dilekçesinde davalının davacı şirketten çeşitli sayı ve ebatta sulama sisteminde kullanılmak üzere ürün aldığını, davalıya ürünler karşılığı fatura düzenlendiğini, davalının satın ve teslim aldığı ürünlerin bedelini ödemediğini, davalı tarafından ödenmesi gereken bedelin ödenmemesi nedeniyle icra takibi başlattığını, davalı tarafından icra takibine yapılan itirazın iptalini takibin devamını talep ve dava etmiştir.
Eldeki dava 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden sonra 18.04.2022 tarihinde açılmıştır. Burada öncelikli olarak Asliye Ticaret Mahkemesinin davaya bakmakla görevli olup olmadığının belirlenmesi gerekir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun 4.maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin, tarafların her ikisinin birden ticari işletmesi ile ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu’nunda veya diğer kanunlarda, o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir.
Diğer taraftan, 6102 sayılı TTK’nın 19/2.maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira, 6102 sayılı TTK, kanun gereği ticari dava sayılan davalar dışında, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
6335 Sayılı Kanununun 2.maddesi ile değişik 6102 Sayılı TTK’nın 5.maddesi uyarınca, ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, Asliye Ticaret Mahkemeleriyle diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunununda ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 6335 Sayılı kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı HMK’nın 1.maddesi uyarınca, kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce ve istinaf aşamasında Bölge Adliye Mahkemeleri tarafından re’sen incelenir. Bu kuralın tek istisnası, 6335 Sayılı Kanununun 2.maddesi ile değişik 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/(4).maddesinde düzenlenmiş olup, buna göre yargı çevresinde ayrı bir Asliye Ticaret Mahkemesi bulunmayan yerlerde Asliye Hukuk Mahkemelerine açılan ticari davalarda görev kuralına dayanılmamış olması, Asliye Ticaret Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesini gerektirmeyecektir. Başka bir anlatımla, yargı çevresinde, Asliye Ticaret Mahkemesi bulunmayan yerlerde bir ticari uyuşmazlığın çözümü için Asliye Hukuk Mahkemesine genel mahkeme sıfatıyla dava açılması halinde mahkemece görevsizlik kararı verilmeksizin işin görülmesi gerekir. Buna karşılık kanun aksi durumu düzenlememiş olduğundan, Asliye Hukuk Mahkemesinin ticari olmayan bir davayı Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla görmüş olması bir usule aykırılık halini oluşturmaktadır.
Bu durumda eldeki davada, Vergi dairesinden gelen yazı cevabında …. …. gelir vergisi mükellefiyet kaydının bulunmadığının belirtildiği, …. Ticaret Sicil Müdürlüğü ve ……….Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğinin cevabi yazılarında davalı …. …. ait bir kaydın bulunmadığının belirtildiği, davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde davalının çiftçilik faaliyetlerinde bulunduğunun tacir olmadığının ve ticaretle uğraşmadığının belirtildiği, cevap dilekçesi ekinde davalıya ait çiftçi kayıt sistemi belgesinin sunulduğu, yani hali hazırda davalının tacir olmadığı, az yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda davanın mutlak ticari dava olmadığı gibi davalının tacir olmaması nedeniyle de davanın nisbi ticari dava da olmadığı, bu haliyle görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu olduğu anlaşılarak 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereği mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereği görev dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Bu karara karşı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak görevsizlik kararının kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten itibaren, karara karşı kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, taraflardan birinin mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde, dosyanın görevli …. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yukarıda belirtilen yasal süre içinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde dosyanın resen ele alınarak verilecek ek kararla davanın açılmamış sayılacağı ve davacının yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edileceği hususunun İHTARINA,
4-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 216/1 maddesi uyarınca talep halinde gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek yada aynı sürede başka yer Asliye Ticaret Mahkemesi aracılığıyla mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere, tensiben karar verildi.31/05/2022
Katip ….
e-imzalı
Hakim ….
e-imzalı