Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/445 E. 2022/1112 K. 18.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/445 Esas – 2022/1112
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/445 Esas
KARAR NO : 2022/1112

HAKİM : ….
KATİP : ….

DAVACI : ….
VEKİLİ : Av…
DAVALI : ….
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 01/02/2022
KARAR TARİHİ : 18/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; müvekkili nezdinde kasko sigorta poliçesi sigortalı bulunan aracın davalının maliki ve sürücüsü olduğu araçla karıştığı trafik kazasında sigortalı araçta oluşan hasar nedeniyle 49.000,00 TL’nin müvekkili sigorta şirketi tarafından ödendiğini, davalının …. tarafından karşılanan 39.000,00 TL mahsup edildiğinde bakiye kalan 10.600,00 TL’nin ödenmesi için takip başlattıklarını, başlatılan takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini, itirazın iptalini talep etmiştir.
…. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce …./…. esas, …./…. karar sayılı ilamı ile dosyanın ticari dava olduğundan bahisle 01.09.2021 tarihinde faaliyete geçen mahkememize devrine ve gönderilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Dava kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen alacak istemine dayalı itirazın iptaline ilişkindir.
Davacı sigorta şirketi, eldeki davayı sigortalısının halefi olarak açmış olmasına göre, görevli mahkemenin tayininde sigortalı ile davalı arasındaki ilişkinin hukuki mahiyeti nazara alınır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun 22.03.1944 tarihli 37 Esas ve 9 Karar sayılı ilamında bu husus “sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak, sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” şeklinde vurgulanmaktadır.
Öte yandan, TTK’nun “Halefiyet” başlığı altındaki 1472.(eski TTK 1301.) maddesinde; “sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder” hükmüne yer verilmiştir.
Bu durumda, davanın sigorta sözleşmesinden değil, davalının kusuru ile gerçekleşmesine sebebiyet verdiği iddia edilen haksız fiilden kaynaklandığı, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın UYAP sisteminde yapılan sorgulamasına göre davalının vergi kaydının “potansiyel” olduğu, dolayısıyla ticari bir işle uğraşmadığı, dava tarihinde SGK kayıtlarına göre …. de çalışma kaydının göründüğü, yine davalının kaza tarihinde adına kayıtlı aracın hususi kullanıma ait olduğunun anlaşılması karşısında davanın nispi ticari dava da olmadığı anlaşılarak uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; görev kurallarının kamu düzenine ilişkin olduğu ve yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerektiği, davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu gözetilerek; HMK’nun 114/1-c maddesine göre, görevsizlik nedeniyle HMK’nun 115/2. maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereği davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal süresi içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli …. ….Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Mahkememiz ile ….. Asliye Hukuk Mahkemesi arasında olumsuz görev uyuşmazlığı çıkmış olduğundan kararın istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde HMK’nın 21. maddesi gereği görevli mahkemenin belirlenmesi amacıyla dosyanın Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesine resen gönderilmesine,
4-Yargılama giderleri ve harçların görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair dosya üzerinden tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Sakarya Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere tensiben karar verildi.18/04/2022

Katip ….
e-imzalı

Hakim ….
e-imzalı