Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/377 E. 2022/1054 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/377 Esas – 2022/1054
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/377 Esas
KARAR NO : 2022/1054

HAKİM : …
KATİP :…

DAVACI : …
VEKİLİ : …
DAVALI :…

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 22/03/2022
KARAR TARİHİ : 29/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 05/08/2021 günü müvekkilinin yasal danışmanı olduğu ”sınırda zeka düzeyi+juvenil romatoid artrit” tanısı konulan oğlu…’ın bu özel durumundan faydalanıldığını, kandırıldığını ve elindeki telefon alınarak dolandırıldığını 38.300 TL kredi, 15.000 TL kredi kartı, 2.937 TL kmh, 3.000 TL cari hesapta bulunan para ve altın hesabında bulunan 5 gr altının Denizbank Adapazarı Şubesi hesabından çalınarak harcandığını, bu sebeple suç duyurusunda bulunulduğunu harcamalara itiraz edildiğini, bankaya bildirim yapıldığını ancak davalı banka tarafından hiç bir şekilde yardımcı olunmadığını, mobil bankacılık üzerinden kullanılan krediler kredi kartı kullanımları ve söz konusu kullanılan kredi için banka tarafından yapılan…ve … tahsilatları için hiç bir imza ve onay alınmadığını, bloke konulan harcamaların da daha sonra blokesinin kaldırıldığını ve hesaplardan çıkışı sağlandığını, …’ın Sakarya’da faaliyet gösteren A101’in deposunda getir götür işlerinde çalışmakta olup davalı bankada maaş hesabı bulunduğunu, ayrıca davalı banka tarafından bir de internet bankacılığı tanımlandığını,…’ın ”sınırda zeka” özel durumu bulunduğundan hiç bir bankacılık işlemi yapamayacağını, internet bankacılığı işlemleri için talebinin bulunup bulunmadığı, imza ve gerekli belgelerin usulünce tanzim edilip edilmediği, var ise imzanın kime ait olduğunun belli olmadığını, izah edilen nedenlerle mobil bankacılık üzerinden 38.000 TL kredi, 15.000 TL kredi kartı ve 2.937 TL kmh kullanımından dolayı …’ın hiç bir borcunun olmadığının tespitini, mobil bankacılık üzerinden çekilen cari hesaptaki 3.000 TL ve 5 gram altın bedeli 2.403,64 TL olmak üzere toplam 5.403,64 TL’nin çekim tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte geri ödenmesini, harcamaların tahsili amaçlı davalı bankanın …’ın maaş hesabından kendiliğinden yaptığı kesintilerin tedbiren durdurulmasını talep ve dava etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. Maddesi gereği bankalara ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Aynı yasanın 5/1 maddesinde ise “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.” hükmüne yer verilmiştir.
28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 2. maddesinde kanunun kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanun’un 83. maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenlenme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Dava tarihi itibariyle 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun yürürlüktedir ve uygulanması zorunludur.
Somut olayda; davacı vekili Ahmet Furkan Tarım’ın özel durumundan faydalanılıp kandırıldığını, elindeki telefon alınarak dolandırıldığını, 38.300,00 TL kredi, 15.000,00 TL kredi kartı, 2.937 TL kmh, 3.000 TL cari hesapta bulunan para ve altın hesabında bulunan 5 gr altının Denizbank Adapazarı şubesinden çalınarak zanlı tarafından harcandığını,…’ın Sakarya’da A101’in deposunda getir götür işlerinde çalıştığını ve davalı bankada bir maaş hesabı bulunduğunu, …’ın sınırda zeka düzeyine sahip olduğunu, ilk görüşte ve konuşmasında bu özel durumun hemen fark edilebileceğini, hiçbir bankacılık işlemini yapamayacağının anlaşılabileceğini, internet bankacılığı işlemlerinin açılmasında bankanın ihmali ve açık kusurunun bulunduğunu, mobil bankacılık üzerinden 38.300 TL kredi, 15.000 TL kredi kartı ve 2.937 TL kmh kullanımından dolayı …’ın hiç bir borcunun bulunmadığının tespiti ve yine mobil bankacılık üzerinden çekilen cari hesaptaki 3.000 TL’nin, altın hesabındaki 5 gram altının bedeli olan 2.403,64 TL’nin çekim tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte geri ödenmesini talep etmiştir.
Davacı … yasal danışmanı olduğu oğlu…’ın mobil bankacılık hesabından ve kredi kartı hesabından yapılan işlemlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemi ile dava açmıştır. Davalı banka ile … arasında mobil bankacılık ve kredi kartı işlemlerinden dolayı akdi bir ilişki olup davalının sorumluluğunun kaynağı davacıyla yaptığı bankacılık işlemlerinin usulüne uygun olup olmadığı, …’a usulüne uygun mobil bankacılık hesabı açılıp kredi kullandırılıp kullandırılmadığıdır. Davacının bireysel banka müşterisi olduğu ve dolayısıyla tüketici sıfatının bulunduğu açıktır. Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler gereğince somut olayda davanın görülmesinde tüketici mahkemeleri görevlidir. Davanın TTK 4 maddesi gereği ticari dava niteliğinde olması; TTK nun 5/1 maddesindeki “aksine hüküm bulunmadıkça” ifadesi ve 6502 Sayılı yasadaki hükümler karşısında tüketici mahkemesinin görevli olduğu sonucunu değiştirmemektedir. Sakarya Tüketici Mahkemesi 01/09/2021 tarihi itibariyle kurulmuş ve faaliyete geçmiştir.
Açıklanan sebepler ile mahkememizin görevsizliğine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın görev dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Bu karara karşı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak görevsizlik kararının kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten itibaren, karara karşı kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, taraflardan birinin mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde, dosyanın görevli Sakarya Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yargılama giderleri ve harçların görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Yukarıda belirtilen yasal süre içinde gönderme talep edilmemesi halinde dosyanın ele alınarak verilecek ek kararla davanın açılmamış sayılacağı hususunun İHTARINA,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek yada aynı sürede başka yer Asliye Ticaret Mahkemesi aracılığıyla mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.29/03/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı