Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/309 E. 2023/363 K. 14.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/309 Esas – 2023/363
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/309 Esas
KARAR NO : 2023/363

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE :…
KATİP : …

DAVACI : ….
VEKİLLERİ :…

DAVALI : …
VEKİLLERİ :…
DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/03/2022
KARAR TARİHİ : 14/06/2023
G. KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 10/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; İhale sonucunda davalı ile 25.03.2021 tarihinde “…Hücreli … WP Monokristal Fotovoltaik Güneş Paneli Temini’ sözleşmesi imzalandığını, süreçte yaşanan pandemi sebebiyle %8 ilave iş artışı yapılarak süre uzatımı alınarak iş bitim tarihi 30.09.2021 olarak revize edildiğini, Temmuz/2021 ayı içerisinde tüm ülkeyi etkileyen orman yangınları sebebiyle üreticinin bulunduğu mahalde yaşanan elektrik kesintileri sebebiyle tedarikte aksamalar meydana geldiğini, davacının yaşanan doğal afet ve mücbir sebep nedeniyle mal teslimini gerçekleştiremeyeceğini belirterek süre uzatımı talebini davalıya dört farklı yazı ile bildirdiğini, doğal afetin etkilerinin azalması ve üretici firmanın çalışmaya başlamasıyla da ürün teslimatına başlandığını, ancak davalı tarafça sözleşmenin feshedilerek teminatların irat kaydedildiğini, davalının sözleşmeyi feshinin haksız olduğunu, arabuluculuk girişiminin sonuçsuz kaldığını, davacının mücbir sebeple gecikmede ve ifa edememekte kusurunun bulunmadığını, İhale konusu ürünlerin Türkiye içinde temin edilebileceği başka bir üretici firmanında bulunmadığını, davalı sözleşme konusu işi tekrar ihaleye çıkarmış ise de dava tarihine kadar hiçbir firmanın ihaleye girip teklif veremediğini, davalının mücbir sebebin varlığına rağmen sözleşmeyi feshedip davacının yatırdığı 923.331.14 TL teminat ve 76.130.27 TL ek teminatın irat kaydedilmesinin yasaya ve hukuka aykırı olduğunu belirterek açtığı kısmi davada şimdilik 100 TL teminat bedelinin ve 100 TL tazminatın avans faizleriyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Dava belirsiz alacak davası olarak açılmış ise de uyuşmazlık konusunun belirli olması sebebiyle (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2016/22-1166 E, 2019/576 K sayılı emsal kararında da belirtildiği üzere) davanın kısmi dava olduğunun tespitine karar verilerek yargılamaya devam edilmiştir.

Davacının dava dilekçesinin talep sonucunda bildirdiği ve harçlandırdığı dava değeri itibariyle basit yargılama usulünün uygulanması gerektiği değerlendirilmiş, bu doğrultuda tensip düzenlenmiş ve yargılamanın dilekçeler aşaması tek hakim tarafından sürdürülmüştür. Ancak davacı vekilinin dava dilekçesinde açıklamalar kısmında irat kaydedilen 923.331.14 TL teminat ve 76.130.27 TL ek teminatın iadesinin gerektiğini belirttiği ve talebin açıklanması niteliği de taşıyan 25/05/2022 tarihli dilekçesinde dava konusu yaptıkları taleplerinin davalı tarafından irat kaydedilen 923.331.14 TL teminatın ve 76.130.27 TL ek teminatın iadesi olduğunu bildirdiği dolayısıyla dava değerinin bu rakamların toplamı (999.461,41 TL) olduğu, yargılamanın heyetçe icrasının gerektiği ve yazılı yargılama usulüne tabi olduğu anlaşılmış ve dosya heyete tevdi edilmiş, harç ikmali için muhtıra gönderilmiş, muhtıranın davacı vekiline 21/06/2022 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen kesin süre içinde harcın yatırılmaması sebebiyle 07/07/2022 tarihinde 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 30. maddesinin son cümlesi ve 6100 sayılı HMK’nın 150. maddesi uyarınca dosya işlemden kaldırılmış, davacı vekili 06/10/2022 tarihli dilekçesi ile yeniden harç yatırarak ve eksik nispi harcı tamamlayarak davasını yenilemiştir.
Davalı taraf; davanın zamanaşımına uğradığını, davacının sözleşme kapsamında edimini süresinde yerine getirmemesi sebebiyle sözleşmenin feshedildiğini, davacıya 05/04/2021 tarihinde 3.638.700 TL avans ödemesi yapıldığını, sözleşmeye göre ifa süresinin sonunun 23/06/2021 olmasına rağmen talep üzerine sürenin 30/09/2021 tarihine kadar uzatıldığını, yapılan avans ödemesine rağmen süresinde hiç bir panel tesliminin yapılmadığını, davacıya 06/10/2021 tarihli yazı ile 10 günlük süre tanınarak sözleşme konusu malların tesliminin istendiğini ve aksi halde sözleşmenin 04/11/2021 tarihi itibariyle feshedilip teminatların irat kaydedileceğinin ihtar edildiğini, ancak teslimatın yine yapılmaması üzerine sözleşmenin feshedildiğini ve teminatların irat kaydedildiğini, davacının kusurlu olduğunu, davacı hakkında Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca kamu ihalelerine katılmaktan yasaklılığına dair verilen kararın yürütmesinin durdurulması talebinin idare mahkemesince reddedildiğini, davacı tarafça ileri sürülen orman yangınlarının ve bağlantılı olarak bildirilen elektrik kesintilerinin somut olayda mücbir sebep oluşturmadığını, iddia edilen elektrik kesintilerinin de olmadığını davacının 223 günlük sürede bir tek panel dahi teslim etmediğini, mücbir sebep kabul edilse dahi sürecin bu kesintilerin etkili olduğu süre kadar uzayabileceğini, verilen süre uzatımının iddia edilen sebebi fazlasıyla karşıladığını, davacının üreticisi … AŞ nin bulunduğu …’ta yangının etkisinin bulunmadığını, … sayılı yasanın 10. Maddesine göre mücbir sebep halinde ortaya çıkışından (28/07/2021) itibaren 20 gün içinde idareye başvuru ve bildirimin de yapılmadığını yine buna ilişkin bir belgenin de idareye sunulmadığını, dolayısıyla mücbir sebep şartlarının somut olayda oluşmadığını, davacıdan alınan teminatların yasa gereği olduğunu ve teminat mektuplarına ilişkin masrafların da talep konusu yapılamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
Taraflar arasında 25.03.2021 tarihinde “… Hücreli … WP …Güneş Paneli Temini’ sözleşmesi imzalandığı, süreçte yaşanan pandemi sebebiyle %8 ilave iş artışı yapılarak süre uzatımı alınarak iş bitim tarihinin 30.09.2021 olarak revize edildiği, teslim ediminin yerine getirilmediğinden bahisle davalı tarafça sözleşmenin feshedilerek teminatların irat kaydedildiği hususu tarafların ortak kabulündedir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık ;
a)Davacının teslim edimini yerine getirememesinin orman yangınları ve bağlantılı olarak elektrik kesintileri kaynaklı doğal afet ve mücbir sebebe dayanıp dayanmadığı,
b)Davacının kusurlu olup olmadığı,
c)Davalının teslimde temerrüt gerekçesiyle sözleşmeyi fesihte ve teminatları irat kaydetmekte haklı olup olmadığı,
d)Davacının irat kaydedilen teminatların iadesini isteyip isteyemeyeceği hususlarındadır.

Davacının mücbir sebep olarak ileri sürdüğü hususların vaki olup olmadığı… AŞ den,…valiliğinden (Kuyucak Kaymakamlığından) ve … AŞ den sorulmuş, gelen cevaplar incelenmiştir.
Taraflar arasında 25.03.2021 tarihinde “…. Paneli Temini’ sözleşmesi imzalandığı, süreçte yaşanan pandemi sebebiyle %8 ilave iş artışı yapılarak süre uzatımı alınarak iş bitim tarihinin 30.09.2021 olarak revize edildiği, teslim ediminin yerine getirilmediğinden bahisle davalı tarafça sözleşmenin feshedilerek teminatların irat kaydedildiği sabittir. Davacı taraf teslimin kısmen yapıldığını dilekçelerinde belirtmiş ise de duuruşmadaki beyanında bir kısım malların teslimine hazır olduklarını bildirmelerine rağmen davalının kabul etmediğini ve fiilen bir teslimat bulunmadığını ifade ederek bu hususu açıklığa kavuşturmuştur. Davacı taraf tedarikçisi … AŞ nin bulunduğu bölgede yaşanan orman yangınlarından kaynaklı olarak yaşanan elekrtik kesintilerine bağlı üretim ve tedarik sıkıntısından kaynaklı mücbir sebeple teslimat yapılamadığını savunmaktadır.
… AŞ mahkememize verdiği cevapta 12/07/2021 tarihinde davacı firma ile anlaşmaya varılarak haftada bir ürün sevkiyatının kararlaştırılıp 04/08/2021 tarihinden itibaren cam sevkiyatına başlandığını ve 28/10/2021 tarihine kadar 12 tır mal sevkedildiğini, bu süreçte 28/07/2021 tarihinden itibaren elektrik kesintisi yaşanabileceği uyarısı sebebiyle durumun davacıya iletildiğini ancak olumsuzluğun davacıya minimum ölçüde yansıtıldığını bildirmiştir.
Kuyucak Kaymakamlığı cevabından ve ekli yazılarından belirtilen dönemlerde orman yangınları kaynaklı mücbir sebep halinin ve uzun süreli elektrik kesintisinin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
… AŞ cevabında abonesi olan … AŞ nin faaliyet gösterdiği bölgede orman yangınları kaynaklı olarak 2021 yılı ağustos ayında 38,88 dakika enerji kesintisi bulunduğu bildirilmiştir. Müzekkere cevabı ekindeki kayıt listesinin incelenmesinde 25.07.2021 tarihinde 4,32 dakikalık arıza kesintisi olduğu ve 24/08/2021 tarihinde 14,82 dakikalık ve 137,40 dakikalık arıza kesintilerinin bulunduğu ancak bu üç kesintinin orman yangınları kaynaklı olmadığı anlaşılmaktadır.
Dosyada mevcut evrak ve davacının iddiasının dayanağı ile gelen müzekkere cevapları karşısında hakimin hukuki değerlendirmesi ile meselenin çözümü mümkün olduğundan bilirkişi incelemesine gerek görülmemiştir.
TBK’nın 138. maddesinde düzenlenen aşırı ifa güçlüğü, öğreti ve uygulamada sözleşmeye bağlılık (ahde vefa) ilkesinin istisnalarından biri olarak kabul edilen, “işlem temelinin çökmesi”ne ilişkindir. Sözleşmeye bağlılık ilkesi esas olup, sözleşmeye müdahale müessesesi istisnai nitelikte bir kurum olmakla, yasa koyucu tarafından da bu kurumun uygulanması ancak anılan maddede belirtilen koşulların birlikte gerçekleşmesine bağlanmıştır. Bunlar; sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü durumun ortaya çıkması, bu durumun borçludan kaynaklanmaması, yine bu durumun sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları kendisinden ifanın istenmesini dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirmesi ve borçlunun borcunu henüz ifa etmemiş olması veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olması halidir.
Mücbir sebep, sorumlu veya borçlunun faaliyet ve işletmesi dışında meydana gelen, genel bir davranış normunun veya borcun ihlâline mutlak ve kaçınılmaz bir şekilde yol açan, öngörülmesi ve karşı konulması mümkün olmayan olağanüstü bir olaydır (Eren, s. 582 vd.).
Mücbir sebebin bir takım unsurları vardır. Öncelikle mücbir sebep, zorlayıcı bir olaydır. Bu olay doğal, sosyal veya hukuki bir olay olabileceği gibi insana bağlı beşeri bir olay da olabilir. Bu olay, zarar verenin faaliyet ve işletmesi dışında kalan bir olay olmalıdır. Mücbir sebep nedeniyle zarar veren, bir davranış normunu veya sözleşmeden doğan bir borcu ihlâl etmiş olmalıdır. Yine mücbir sebep, davranış normunun ihlâli ya da borca aykırılığın sebebi olmalı ve kaçınılmaz bir şekilde buna yol açmış olmalıdır. Kaçınılmazlık kavramı, mücbir sebep yönünden karşı konulmazlık ve önlenemezlik kavramını da kapsar. Mücbir sebebin bir diğer unsuru ise öngörülmezliktir.
Her tacirin, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerekir. (6102 sayılı TTK m18/2)
Somut olayda davacının sözleşme ile yüklendiği teslim edimini 23/06/2021 tarihinde yerine getirmekle yükümlü olmasına rağmen talebi üzerine davalı idarece sürenin 30/09/2021 tarihine uzatıldığı, davacının bu süreçte davalıya teslimat gerçekleştirmediği, gelen müzekkere cevaplarına göre davacının borcu ifasına engel mücbir sebep halinin bulunmadığı, iddia edildiği gibi tedarikçinin üretimini engeller nitelikte orman yangınları kaynaklı elektrik kesintilerinin bulunmadığı, aksine davacının tedarikçisi …AŞ den 04/08/2021 tarihinden itibaren 28/10/2021 tarihine kadar 12 tır mal aldığı, buna rağmen davacının edimini yerine getirmediği, davalı idarenin sözleşme hükümlerine ve mevzuata uygun şekilde 06/10/2021 tarihli yazı ile davacıya 10 günlük süre tanıyarak sözleşme konusu malların teslimini istediği fakat ihtara rağmen teslim ediminin yerine getirilmediği, bu haliyle davalı idarenin sözleşmeyi fesihte ve alınan teminatları irat kaydetmekte haklı olduğu, davacının sözleşmenin feshinde haksız taraf olması itibariyle bu teminatların iadesini ve tazminat talep edemeyeceği sonuç ve kanaatine varılmakla davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken maktu karar harcının tahsil edilen toplam peşin karar harcından mahsubu ile bakiye 16.888,40-TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 127.940,76-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Gerekçeli kararın talep halinde taraf vekillerine tebliğine,
6-Karar tebliğ giderleri düşüldükten sonra artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzünde, davacı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, oybirliği ile karar verildi. 14/06/2023

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı