Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/273 E. 2022/1296 K. 07.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/273 Esas – 2022/1296
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/273 Esas
KARAR NO : 2022/1296

HAKİM :…
KATİP :…

DAVACI :…
VEKİLLERİ :…
DAVALI : …
VEKİLLERİ :…

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/12/2021
KARAR TARİHİ : 07/07/2022
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 07/07/2022

Geyve Asliye Hukuk Mahkemesinin …Tarih ve…-Esas …Karar sayılı görevsizlik kararı ile dosya mahkememize gelmiş olmakla Mahkememizde 2022/273 Esas sırasına kaydı yapılmış ve Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket aleyhine davacı şirket ile hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacak, sözleşmenin haksız feshinden kaynaklı oluşan zarar ve sözleşmeden kaynaklı cezai şarttan doğan alacak olarak hesaplanan ve o tarihe kadar işlenen yasal faizle birlikte 129.205,40 TL.bedeli borçların tahsili amacıyla Geyve İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığı fakat başlatılan bu ilamsız icra takibine davalı tarafından yapılan itiraz sonucunda takibin durdurulduğunu, arabuluculuk yoluna gidildiğini ancak anlaşmama arabuluculuk tutanağı düzenlendiğini, davalının icra takibine yaptığı itirazının iptali ile takibin devamına, karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki sözleşme hükümleri gereğince tesiste güvenlik hizmetlerinin sağlanmasında görevli olan şirketin bu yükümlülüğünü gereğini ve özenle yerine getirmemesinden ötürü fesih bildirisi gerçekleştiğini, güvenlik şirketine ait olan personeller tesisin genel güvenliğini ve denetimini sağlayamamakla birlikte kendisinden beklenen diğer yükümlülükleri de yerine getirmediğini, bu durum tesisin genel güvenliği açısından tehlike oluşturduğunu , söz konusu şirketle ilgili sözleşmesel ilişkiyi sonlandırma kararı alındığını , sözleşmesel ilişkiyi haklı sebeplerle fesih ettiğini, haklı fesihten sonra meydana gelen hak kayıplarının davalı şirketinin herhangi bir yükümlülüğünün bulunmadığını, biten bir sözleşmeden sonra karşı tarafın bünyesine personel alması ve bu kişilere ücret ödemesi şirketin kendi sorumluluğu olduğunu, davalı şirketin bu işlemlere ilişkin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını beyan etmiştir.
Geyve İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası sistem üzerinden celp edilmiş dosyanın incelenmesinden davacı tarafından davalı hakkında 129.205,40 TL alacak için takip yapıldığı görülmüştür. Bakırköy …. Noterliğinin … Tarih ve … TL yevmiye nolu ihtarnamesi ile taraflar arasında düzenlenmiş hizmet sözleşmesi ve sözleme ile ilgili tüm belgeler celp edilmiş incelenmiştir.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde;
Dava, Geyve İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Davacının davalı aleyhine başlattığı icra takibinde takip talebinde takip dayanağı olarak borcun sebebini “18.06.2018 tarihli, 128.006,00 TL tutarlı, asıl alacak” olarak gösterdiği, davacının takip talebinde tarih ve miktar haricinde alacağın kaynağına dair herhangi bir açıklamaya yer vermediği gibi, takip talebine ek olarak da herhangi bir belge sunmadığı, alacağın dayanağı olarak miktar ve tarih haricinde herhangi bir sebebin gösterilmediği, 07.07.2022 tarihli celsede takip talebindeki borcun sebebi olan 18/06/2018 tarihinin neye ilişkin olduğu davacı vekiline sorulduğu, davacı vekili tarafından 18/06/2018 tarihinin davalı tarafından sözleşmenin fesih edildiğine ilişkin gönderilen ihtarname tarihi olduğunun belirtildiği, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 11.02.2020 Tarih 2017/19-2076 Esas, 2020/117 Karar sayılı kararında da bahsedildiği üzere ihtarnamenin genel amacının genel olarak borcun varlığına delalet etmeyip, borçluyu temerrüde düşürmekten ibaret olduğu, İcra İflas Kanununun 58/4 maddesi gereğince ilamsız icra takibinde takip senede dayanıyorsa senet, senet yoksa borcun sebebinin takip talebinde belirtilmesi gerekmekte olup, “….itirazın iptali davası itirazın hükümden düşürülmesi ana başlığı altında düzenlenmekle takip hukuku içinde ve takip talebiyle sıkı sıkıya bağlantılı ele alınması gereken, sonucuyla takibin devamına etkili bir dava türü olarak karşımıza çıkmaktadır ve takip talepnamesinde dayanılan borç ve borcun sebebi ile bağlılık asıldır. … Bu davada, ispat yükü kural olarak davayı açan alacaklıda olup, alacaklı alacağını ispatla yükümlüdür. Genel hükümler dairesinde her türlü delille ispat edilecek alacak da yine takip talepnamesine konu olan ve borçlu yanca itiraza uğrayan alacaktır. Zira aynı maddede itirazın haksızlığı borçlu açısından, takibin haksız ve kötü niyetli yapılması da alacaklı açısından tazminat müeyyidesine bağlanmıştır. . itirazın iptali davasında ispat edilecek olanın takibe ve borçlunun itirazına konu alacak olduğunda ve itirazın iptali davası için bu alacağın sebebinin değiştirilme olanağının bulunmadığında kuşku bulunmamaktadır. …. Genel hükümlere göre her türlü ispat olanağının varlığı, takip talebinde yer alan borç sebebinden ve takip dayanağından uzaklaşmak anlamında düşünülmemelidir…. İtirazın iptali davalarında alacaklı, takipte dayanmadığı belgeler dışındaki başka belgelere dayanamaz….” Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2020/117 K sayılı ilamında da belirtildiği üzere davacının takip talebinde dayandığı borcun sebebinden başka sebebe dayanamayacağı ve itirazın iptali davasının takip ile sıkı sıkıya bağlı olması hususu nazara alındığında, İcra İflas Kanununun 58/4 maddesine aykırı şekilde tanzim edilmiş ve borç sebebini içermeyen takip talebinin yasanın aradığı koşulları da taşımadığı buna göre itirazın iptali davası için elzem olan usulüne uygun takip yapılmış olması koşulu bulunmadığından açılan davanın HMK’nın 114/2, 115/1-2 Maddesi gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın HMK’nın 114/2, 115/1-2 Maddesi gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 80,70-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 1.487,70-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-7) göre hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Arabuluculuk nedeniyle hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL ücretin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
6-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek yada aynı sürede başka yer Asliye Ticaret Mahkemesi aracılığıyla mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 07/07/2022

Katip…
e-imzalı

Hakim…
e-imzalı