Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/267 E. 2022/1560 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/267 Esas – 2022/1560
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİKARAR
ESAS NO : 2022/267 Esas
KARAR NO : 2022/1560

HAKİM :…
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ :…
DAVALILAR : 1- …
2- …
VEKİLİ : …

DAVA : Ticari Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ : 25/02/2022
KARAR TARİHİ : 20/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı… …Ltd.Şti ve diğer davalı… ile müvekkili banka arasında imzalanan … nolu Kredi, … nolu Kredi, …nolu kredi ve… nolu Kredi Sözleşmelerindne kaynaklanan alacaklar ödenmeyince ihtarname gönderildiğini, ihtarnameye rağmen borç ödenmeyince alacakların tahsili amacıyla Sakarya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, ödeme emrini tebellüğ eden davalıların borca itiraz etmek suretiyle takibin durduğunu, açıklanan nedenlerle davalıların itirazının iptalini, alacak ve ferilerinin %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, dava konusu alacakların muaccel hale gelmediğini, müvekkillerinin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkili …’in talep konusu alacaklara ilişkin sorumluluğu bulunmadığını, izah edilen nedenlerle fazlaya ve sair hususlara ilişkin her türlü beyan, itiraz, talep ve dava ile diğer tüm yasal hakları saklı kalmak kaydıyla davanın reddini talep etmiştir.
Sakarya … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden dosya arasına alınarak incelenmiştir.
Davacı bankadan davalı şirketin ticari kredi kart üyelik formu, ticari kredili mevduat hesabı sözleşmesi, kredi sözleşmesi, ödeme planı, çek hesabı açılış sözleşmesi, kredi ve kredili mevduat hesabına ilişkin hesap hareketleri, kredi kartı ekstresi, çek hesabına ve 2.670,00 TL’lik dekont ve hesap hareketleri, faiz genelgesi, ihtarname, ihbarname ve almak haberi evrakları getirtilmiştir.
Mahkememizin 1 nolu celse ara kararı gereği dosyanın bankacıya bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bankacı bilirkişiden rapor aldırılmıştır.
Bankacı bilirkişi… 16/09/2022 tarihli raporunda; Davacı Bankanın davalı …. Ltd. Şti.’nden 30.11.2021 icra takip tarihi itibariyle dava konusu kredilerden kaynaklanan toplam alacağının 41.433,08 TL olduğunu, Davalı …ın Çek Hesabı Açılış Sözleşmesinde kefil imzasının bulunmadığını, Kredili Mevduat Hesabı Sözleşmesindeki kefalet imzasının azami tutarının da 5.000,00 TL olduğunu, Davalı …’ın sözleşmelere attığı kefalet imzası nedeniyle Başiskele…. Ltd. Şti. Firmasının kredilerinin 37.508,12 TL’sinden kefil sıfatıyla sorumlu olduğunu, Davacı Banka tarafından davalı …. Ltd. Şti. Firması hesabından 21.01.2022 tarihinde 2.670,00 TL’lik tahsilat yapıldığını ve bu tahsilatla 717/7928125 hesapta takip edilen Banka Çek Sorumluluk Tutarının anaparasının kapatıldığını, dava konusu kredilere ve 30.11.2021 tarihli icra takibinde talep edilen faiz oranlarının taraflar arasında düzenlenen sözleşme ve TCMB tarafından açıklanan azami faiz oranları sınırları kaldığı, faiz oranlarında bir problem bulunmadığını rapor etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
1- İcra Takibine İtiraz etmek istiyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. (2004 sayılı kanun 62.madde)Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. (2004 sayılı kanun 67.madde)
2- Bu davada, ispat yükü kural olarak davayı açan alacaklıda olup, alacaklı alacağını ispatla yükümlüdür. Genel hükümler dairesinde her türlü delille ispat edilecek alacak da yine takip talebine konu olan ve borçlu tarafça itiraza uğrayan alacaktır. Zira aynı maddede itirazın haksızlığı borçlu açısından, takibin haksız ve kötü niyetli yapılması da alacaklı açısından tazminat müeyyidesine bağlanmıştır. (HGK 2017/(19)11-1309 Esas. 2021/377 Karar)
3-Bankalar tarafından kredi kartlarına uygulanacak azami faiz oranları 5464 sayılı kanun kapsamında TCMB tarafından belirlenmekte ve basın duyurusu yoluyla kamu oyuna duyurulmaktadır.
4-6098 sayılı TBK.’nın 583. Maddesine göre kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azamî miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azamî miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır.
5-6098 sayılı TBK.’nın eşin rızası başlıklı 584. maddesinde; “eşlerden biri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı olmadıkça veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı doğmadıkça ancak diğerinin yazılı rızasıyla kefil olabilir; bu rızanın sözleşmenin kurulmasından önce ya da en geç kurulması anında verilmiş olması şarttır.
Kefalet sözleşmesinde sonradan yapılan ve kefilin sorumlu olacağı miktarın artmasına veya adi kefaletin müteselsil kefalete dönüşmesine ya da kefil yararına olan güvencelerin önemli ölçüde azalmasına sebep olmayan değişiklikler için eşin rızası gerekmez.
Ticaret siciline kayıtlı ticari işletmenin sahibi veya ticaret şirketinin ortak ya da yöneticisi tarafından işletme veya şirketle ilgili olarak verilecek kefaletler, mesleki faaliyetleri ile ilgili olarak esnaf ve sanatkârlar siciline kayıtlı esnaf veya sanatkârlar tarafından verilecek kefaletler, 27/12/2006 tarihli ve 5570 sayılı Kamu Sermayeli Bankalar Tarafından Yürütülen Faiz Destekli Kredi Kullandırılmasına Dair Kanun kapsamında kullanılacak kredilerde verilecek kefaletler ile tarım kredi, tarım satış ve esnaf ve sanatkârlar kredi ve kefalet kooperatifleri ile kamu kurum ve kuruluşlarınca kooperatif ortaklarına kullandırılacak kredilerde verilecek kefaletler için eşin rızası aranmaz” hükümleri düzenlenmiştir.
6-Kefalet sözleşmesi alacaklı ile kefil arasında kurulan ve alacaklıya kişisel güvence sağlayan bağımsız nitelikte bir borç ilişkisidir. Kefalet sözleşmesi kişisel bir teminat sözleşmesidir. Diğer sözleşmeler gibi kefil ile alacaklının karşılıklı ve birbirine uygun iradelerinin birleşmesi ile meydana gelir. Bu sözleşme ile kefil, asıl borçlunun borcunu alacaklıya karşı ifa edememesi tehlikesini kişisel olarak üstlenmektedir. 6098 saylı Türk Borçlar Kanunundaki düzenleme uyarınca kefalet sözleşmesinin geçerli olarak kurulması için hangi hallerde eşin rızasının gerektiği ayrıntılı bir şekilde hükme bağlanmıştır. Emredici olan bu düzenlemeden, eşlerin feragat etmesi mümkün değildir. Eşin yazılı rızasının verilmesi adi yazılı şekle tâbidir. Yani rıza beyanının eş tarafından imzalanması gerekli ve yeterlidir. Ancak rıza somut ve belirli bir kefalet sözleşmesinin kurulmasından önce veya en geç sözleşmenin kurulması anında verilmelidir. Dolayısıyla gelecekte yapılacak kefalet sözleşmelerini de kapsayacak şekilde genel bir rıza verilemeyeceği gibi sözleşmenin yapılmasından sonra (geçersiz sözleşmeye geçerlik kazandırmak için de) rıza verilemez.
7-Türk Borçlar Kanunu 584-(1) maddesine göre; rıza sonradan verilecek icazet ile tamamlanmadığından, eşin izni tamamlayıcı unsur değil geçerlilik unsurudur. Yani kefalet sözleşmesinin geçerli olarak kurulabilmesi için eşin rızası mutlaka gereklidir. Aksi halde kefalet sözleşmesi geçersiz olacaktır. Zira; rıza, eşin kefil olma ehliyetini sınırlar ve rızanın yokluğunun yaptırımı kesin hükümsüzlüktür. Bu geçersizlik hakim tarafından resen dikkate alınır (Gümüş, M.A. Borçlar Hukuku, Özel Hükümler, İstanbul 2014, s.348). (Yargıtay HGK. 24/05/2017 tarihli 2017/12-1135 Esas – 2017/1012 sayılı kararı).Hakim, Türk Hukukunu re’sen uygular (HMK. 33. madde). Mahkeme emredici düzenlemelerinin gereğini yerine getirmek zorundadır (Yargıtay HGK. 13/03/2013 tarihli 2013/802 Esas – 2013/347 sayılı Kararı).
Somut olayda;
8- Davacı tarafından davalılar aleyhine dava konusu kredi kartı ve kredilerden kaynaklanan alacak nedeniyle Sakarya… İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası ile toplam 39.453,53 TL asıl alacak, takip tarihine kadar işlemiş toplam 2.422,62 TL faiz ve 85.04 TL BSMV olam üzere toplam 41.961,00 TL alacak üzerinden ilamsız takip başlattığı, başlatılan takipteki ödeme emrinin davalılardan; …’a 07.12.202 tarihinde tebliğ edildiği, diğer borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmediği, borçlular vekili tarafından yapılan borca itirazın 09.12.2021 tarihinde, 2004 sayılı yasanın 62.maddesindeki yedi günlük yasal sürede olduğu, eldeki davanın 25.02.2022 tarihinde 2004 sayılı yasanın 67.maddesindeki bir yıllık yasal sürede açılmış olduğu, davadan önce arabuluculuk dava şartının da yerine getirildiği anlaşılarak esasa geçilmiştir.
9-Davaya konu edilen krediler ile kredi kartına ilişkin kredi kartı üyelik sözleşmesi, hesap kat ihtarı ve tebligatı, hesap özeti ve kredi kartı için TCMB’ye bildirilen faiz oranları dosyamız arasında alınmış, davacının anılan sözleşmeler nedeniyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı ve takip öncesi uygulanan faiz oranının yerinde olup olmadığı hususlarında inceleme yapılması için dosya bankacı bilirkişiye tevdi edilmiştir. Dosyaya sunulan 08.06.2022 tarihli bankacı bilirkişisinin raporunda, her bir kredi yönünden denetime elverişli bir hesaplama yapılmadığı gibi, uygulanan faiz oranlarının yerinde olup olmadığının denetime elverişli bir şekilde de irdelenmediği, anılan raporun hüküm vermeye elverişli olmadığı, anılan hususların ek rapor yoluyla giderilmesinin mümkün de olmadığı anlaşılarak dosya farklı bir bilirkişiye verilmiştir.
10-Bankacı bilirkişi…tarafından 16.09.2022 tarihli rapor dosyaya sunulmuştur. Anılan rapora ve dosya kapsamına göre;
-davacı banka ile davalı asıl borçlu… Ltd. Şti. Arasında 06.05.2020 tarihinde … numaralı 24 ay vadeli, 50.000,00 TL tutarlı kredi sözleşmesinin imzalandığı, kredinin ilk 14 taksitinin ödendiği, bakiyesinin ödenmediği, kredinin akdi faiz oranının yıllık %14,88 olduğu, temerrüt faiz oranın ise %48 olduğu, oranların sözleşmeye ve bankaca TCMB’ye bildirilen faiz oranları sınırında kaldığı, davalı …’ın da anılan sözleşmeyi müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla, 58.540,42 TL tutarla sınırlı olmak kaydıyla imzaladığı, müşterek kefil ibaresinin ve kefil olunan miktarın el yazısıyla yazıldığı, kefalet tarihinin yazılı olduğu, yine sözleşme tarihinde …’ın asıl borçlu şirketin ortağı ve yetkilisi olduğu, dolayısıyla eş rızasına gerek olmadığı, bu haliyle …’ın kefaletinin 6098 sayılı yasanın 583 ve 584/3. maddelerine göre yasaya uygun olduğu, kredi borcu için asıl davalı şirketin bankaya bildirilen adresine gönderilen hesap kat ihtarının 01.11.2021 tarihi adrese ulaştığı ancak tebliğ edilemediği, anılan adresin bankaya bildirilen adres olması nazara alındığında asıl borçlu yönünden 2004 sayılı yasanın 68/b maddesine göre tebliğ edilmiş sayıldığı, dolayısıyla asıl borçlu yönünden 02.11.2021 tarihi itibariyle temerrütün gerçekleştiği, kefil yönünden hesap kat ihtarı çıkarılmadığından temerrüt olmadığı, temerrütün takibin açılmasıyla gerçekleştiği, takip öncesi dönem için kefil için sadece akdi faiz talep edilebileceği, temerrüt faizi istenemeyeceği, buna göre takip tarihi itibariyle asıl borçlunun anılan kredi nedeniyle 23.906,54 TL asıl alacak, 892,51 TL temerrüt faizi, 44,63 TL BSMV olmak üzere toplam 24.843,68 TL borcunun olduğu, davalı kefil yönünden ise borcun 22.732,43 TL asıl borç,1.381,22 TL işlemiş akdi faiz ve 69,06 TL BSMV olmak üzere toplam 24.182,71 TL olduğu, anılan borcun kefalet sınırında kaldığı, temerrütün icra takibiyle oluştuğundan takipten sonra asıl alacağa temerrüt faizi işletilmesinin gerektiği,
-davacı banka ile davalı asıl borçlu…Ltd. Şti. Arasında 19.08.2020 tarihinde…numaralı kredili mevduat hesabı sözleşmesinin imzalandığı, hesaba ilişkin 4.904,33 TL olduğu, kredinin akdi faiz oranının yıllık %23,76 olduğu, oranın sözleşmeye ve bankaca TCMB’ye bildirilen faiz oranları sınırında kaldığı, davalı …’ın da anılan sözleşmeyi müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla, 5.000,00 TL tutarla sınırlı olmak kaydıyla imzaladığı, müşterek kefil ibaresinin ve kefil olunan miktarın el yazısıyla yazıldığı, kefalet tarihinin yazılı olduğu, yine sözleşme tarihinde …’ın asıl borçlu şirketin ortağı ve yetkilisi olduğu, dolayısıyla eş rızasına gerek olmadığı, bu haliyle …’ın kefaletinin 6098 sayılı yasanın 583 ve 584/3. maddelerine göre yasaya uygun olduğu, kredi borcu için asıl davalı şirketin bankaya bildirilen adresine gönderilen hesap kat ihtarının 01.11.2021 tarihi adrese ulaştığı ancak tebliğ edilemediği, anılan adresin bankaya bildirilen adres olması nazara alındığında asıl borçlu yönünden 2004 sayılı yasanın 68/b maddesine göre tebliğ edilmiş sayıldığı, dolayısıyla asıl borçlu yönünden 02.11.2021 tarihi itibariyle temerrütün gerçekleştiği, kefil yönünden hesap kat ihtarı çıkarılmadığından temerrüt olmadığı, temerrütün takibin açılmasıyla gerçekleştiği, takip öncesi dönem için kefil için sadece akdi faiz talep edilebileceği, temerrüt faizi istenemeyeceği, buna göre takip tarihi itibariyle asıl borçlunun anılan KMH nedeniyle 5.414,58 TL asıl alacak, 100,06 TL temerrüt faizi, 5,00 TL BSMV olmak üzere toplam 5.519,64 TL borcunun olduğu, davalı kefil yönünden ise borcun 4.904,33 TL asıl borç,596,02 TL işlemiş akdi faiz ve 29,80 TL BSMV olmak üzere toplam 5.530,00 TL olduğu, ancak davalı kefilin kefalet sınırının 5.000,00 TL olduğu nazara alındığında borcunun 5.000,00 TL ile sınırlı olduğu,
-davacı banka ile davalı asıl borçlu… Ltd. Şti. Arasında 12.09.2019 tarihinde… nolu Kredi Kartı üyelik sözleşmesinin imzalandığı, ödenmeyen kredi kartı asıl borcunun 7.666,60 TL olduğu, kredi kartının akdi faiz oranının yıllık %23,76 olduğu, temerrüt faiz oranın ise %27,36 olduğu, oranların sözleşmeye ve bankaca TCMB’ye bildirilen faiz oranları sınırında kaldığı, davalı …’ın da anılan sözleşmeyi müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla, 10.000,00 TL tutarla sınırlı olmak kaydıyla imzaladığı, müşterek kefil ibaresinin ve kefil olunan miktarın el yazısıyla yazıldığı, kefalet tarihinin yazılı olduğu, yine sözleşme tarihinde …’ın asıl borçlu şirketin ortağı ve yetkilisi olduğu, dolayısıyla eş rızasına gerek olmadığı, bu haliyle …’ın kefaletinin 6098 sayılı yasanın 583 ve 584/3. maddelerine göre yasaya uygun olduğu, kredi borcu için asıl davalı şirketin bankaya bildirilen adresine gönderilen hesap kat ihtarının 01.11.2021 tarihi adrese ulaştığı ancak tebliğ edilemediği, anılan adresin bankaya bildirilen adres olması nazara alındığında asıl borçlu yönünden 2004 sayılı yasanın 68/b maddesine göre tebliğ edilmiş sayıldığı, dolayısıyla asıl borçlu yönünden 02.11.2021 tarihi itibariyle temerrütün gerçekleştiği, kefil yönünden hesap kat ihtarı çıkarılmadığından temerrüt olmadığı, temerrütün takibin açılmasıyla gerçekleştiği, takip öncesi dönem için kefil için sadece akdi faiz talep edilebileceği, temerrüt faizi istenemeyeceği, buna göre takip tarihi itibariyle asıl borçlunun anılan kredi nedeniyle 7.666,60 TL asıl alacak, 485,76 TL işlemiş akdi faiz, 163,15 TL temerrüt faizi, toplam 42,45 TL BSMV olmak üzere toplam 8.347,95 TL borcunun olduğu, davalı kefil yönünden ise borcun 7.666,60 TL asıl borç, 627,43TL işlemiş akdi faiz ve 31,37 TL BSMV olmak üzere toplam 8.325,41 TL olduğu, anılan borcun kefalet sınırında kaldığı, temerrütün icra takibiyle oluştuğundan takipten sonra asıl alacağa temerrüt faizi işletilmesinin gerektiği,
-davacı banka ile davalı asıl borçlu …Ltd. Şti. Arasında 12.09.2019 tarihinde … nolu Kredi Kartı üyelik sözleşmesinin imzalandığı, ödenmeyen kredi kartı asıl borcunun 7.666,60 TL olduğu, kredi kartının akdi faiz oranının yıllık %23,76 olduğu, temerrüt faiz oranın ise %27,36 olduğu, oranların sözleşmeye ve bankaca TCMB’ye bildirilen faiz oranları sınırında kaldığı, davalı…’ın da anılan sözleşmeyi müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla, 10.000,00 TL tutarla sınırlı olmak kaydıyla imzaladığı, müşterek kefil ibaresinin ve kefil olunan miktarın el yazısıyla yazıldığı, kefalet tarihinin yazılı olduğu, yine sözleşme tarihinde …’ın asıl borçlu şirketin ortağı ve yetkilisi olduğu, dolayısıyla eş rızasına gerek olmadığı, bu haliyle …’ın kefaletinin 6098 sayılı yasanın 583 ve 584/3. maddelerine göre yasaya uygun olduğu, kredi borcu için asıl davalı şirketin bankaya bildirilen adresine gönderilen hesap kat ihtarının 01.11.2021 tarihi adrese ulaştığı ancak tebliğ edilemediği, anılan adresin bankaya bildirilen adres olması nazara alındığında asıl borçlu yönünden 2004 sayılı yasanın 68/b maddesine göre tebliğ edilmiş sayıldığı, dolayısıyla asıl borçlu yönünden 02.11.2021 tarihi itibariyle temerrütün gerçekleştiği, kefil yönünden hesap kat ihtarı çıkarılmadığından temerrüt olmadığı, temerrütün takibin açılmasıyla gerçekleştiği, takip öncesi dönem için kefil için sadece akdi faiz talep edilebileceği, temerrüt faizi istenemeyeceği, buna göre takip tarihi itibariyle asıl borçlunun anılan kredi nedeniyle 7.666,60 TL asıl alacak, 485,76 TL işlemiş akdi faiz, 163,15 TL temerrüt faizi, toplam 42,45 TL BSMV olmak üzere toplam 8.347,95 TL borcunun olduğu, davalı kefil yönünden ise borcun 7.666,60 TL asıl borç, 627,43TL işlemiş akdi faiz ve 31,37 TL BSMV olmak üzere toplam 8.325,41 TL olduğu, anılan borcun kefalet sınırında kaldığı, temerrütün icra takibiyle oluştuğundan takipten sonra asıl alacağa temerrüt faizi işletilmesinin gerektiği,
– 717/7928125 nolu çek sorumluluk tutarının davadan önce ödendiği ve davacının bu istem yönünden dava açmadığının dava dilekçesi içeriğinden ve 26.09.2022 tarihli yazılı beyanından anlaşıldığından bu kısım yönünden bir değerlendirme yapılmamasının gerektiği anlaşılarak, davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
12-Davalılar itirazında haksız çıktığından ve asıl alacak likit olduğundan, 2004 sayılı yasanın 67.maddesi gereği %20 oranında icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiştir.
13- Her ne kadar davalı taraf zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de, taraflar arasındaki sözleşmelerin 2019 ve 2020 yıllarında imzalandığı, sözleşme tarihlerinden takip tarihine kadar 6098 sayılı yasanın 146.maddesindeki 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılarak zamanaşımı itirazı yerinde görülmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; Sakarya …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasındaki itirazın kısmen iptali ile;
a- Davalı borçlu … Ltd. Şti. yönünden
– … numaralı kredi için; 23.906,54 TL asıl alacak, 892,51 TL temerrüt faizi, 44,63 TL BSMV olmak üzere toplam 24.843,68 TL üzerinden takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %48 oranında temerrüt faizi ve takip tarihinden sonra işleyecek temerrüt faizi için %5,00 BSMV uygulanmasına(kefil ile birlikte tahsilde mükerrer olmamak şartıyla)
– …numaralı kredili mevduat hesabı için; 5.414,58 TL asıl alacak, 100,06 TL temerrüt faizi, 5,00 TL BSMV olmak üzere toplam 5.519,64 TL üzerinden takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %23,76 oranında temerrüt faizi ve takip tarihinden sonra işleyecek temerrüt faizi için %5,00 BSMV uygulanmasına(kefil ile birlikte tahsilde mükerrer olmamak şartıyla)
… nolu Kredi Kartı üyelik sözleşmesi için; 7.666,60 TL asıl alacak, 485,76 TL işlemiş akdi faiz, 163,15 TL temerrüt faizi, toplam 42,45 TL BSMV olmak üzere toplam 8.347,95 TL üzerinden takibin devamına,asıl alacağa takip tarihinden itibaren %27,36 oranında temerrüt faizi ve takip tarihinden sonra işleyecek temerrüt faizi için %5,00 BSMV uygulanmasına, Fazlaya ilişkin istemin reddine(kefil ile birlikte tahsilde mükerrer olmamak şartıyla)
b- Davalı…yönünden;
– … numaralı kredi için; 22.732,43 TL asıl borç,1.381,22 TL işlemiş akdi faiz ve 69,06 TL BSMV olmak üzere toplam 24.182,71 TL üzerinden takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %48 oranında temerrüt faizi ve takip tarihinden sonra işleyecek temerrüt faizi için %5,00 BSMV uygulanmasına(asıl borçlu şirketle birlikte tahsilde mükerrer olmamak ve kefalet limitini aşmamak şartıyla)
– …numaralı kredili mevduat hesabı için; 4.904,33 TL asıl borç,596,02 TL işlemiş akdi faiz ve 29,80 TL BSMV olmak üzere toplam 5.530,00 TL olduğu, ancak davalı kefilin kefalet sınırının 5.000,00 TL olduğu nazara alındığında 5.000,00 TL üzerinden takibin devamına, (asıl borçlu şirketle birlikte tahsilde mükerrer olmamak şartıyla)
-… nolu Kredi Kartı üyelik sözleşmesi için; 7.666,60 TL asıl borç, 627,43TL işlemiş akdi faiz ve 31,37 TL BSMV olmak üzere toplam 8.325,41 TL üzerinden takibin devamına,asıl alacağa takip tarihinden itibaren %27,36 oranında temerrüt faizi ve takip tarihinden sonra işleyecek temerrüt faizi için %5,00 BSMV uygulanmasına, Fazlaya ilişkin istemin reddine(asıl borçlu şirketle birlikte tahsilde mükerrer olmamak ve kefalet limitini aşmamak şartıyla)
2-Davalılar itirazlarında haksız olduklarından;
a-asıl borçlu… Ltd. Şti. 36.987,72 tl nin %20’si oranında(kefil ile birlikte tahsilde mükerrer olmamak şartıyla)
b- Davalı … yönünden İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca hükmedilen alacak bedeli olan 35.303,36 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, (asıl borçlu şirketle birlikte tahsilde mükerrer olmamak kaydıyla)
3-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 2.644,37-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 461,19-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 2.183,18-TL harcın;
– 2.100,99 TL’sinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen,
– bakiye 82,19 TL’sinin davalı… Ltd. Şti.’inden tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre vekalet ücreti red edilen miktarı geçemeyeceğinden 579,73-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan; 80,70-TL Başvuru Harcı, 461,19-TL Peşin/nisbi Harcı, olmak üzere toplam 541,89TL harcın davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan; 2.049,50-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 2.049,50-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 2.019,26-TL lik kısmının davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise karar kesinleştikten sonra istek halinde talep eden tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalılar vekilinin yokluğunda verilen kararın, taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, 6100 sayılı yasanın 321/2. Maddesi uyarınca gerekçeli kararın en geç bir ay içinde re’sen tebliğe çıkarılacağı hususu da bildirilerek verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/12/2022

Katip…
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı