Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/226 E. 2022/1232 K. 15.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/226 Esas – 2022/1232
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/226 Esas
KARAR NO : 2022/1232

BAŞKAN : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av….
DAVALI :…
VEKİLLERİ : Av. …
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/02/2022
KARAR TARİHİ : 15/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; Davacı taraf muhtelif tariflerde davalı … … … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’ne (eski ünvanı “… … Limited Şirketi) satmış olduğu çeşitli ürünlere ilişkin olarak fatura bedellerinin ödenmemesi ve verilen çeklerin karşılıksız çıkması sebebiyle o dönem davacının vekilliğini yapmış olan Av. … … … tarafından … …. İcra Dairesi’nin …/… E. Ve …/… … Sayılı dosyalarında alacağın tahsili amacıyla ilamsız takip yapıldığını, bu takiplerde faturalarda açıkça yazan aylık %5’lik faiz oranına rağmen yıllık %9’luk faiz oranı talep edildiğini, geri kalan faiz oranının talep edilmesinde hukuki açıdan bir engel bulunmadığını, Bakiye faiz alacağının tahsili amacıyla … …. İcra Dairesi’nin …/… E. Numarasıyla mükerrer olduğu sonradan anlaşılan bir takip daha başlatıldığını, bunun üzerine menfi tespit davası ile karşılaşmamak amacıyla …. İcra Dairesi’nin …/… E. Sayılı dosyasından ve yalnızca ana para ile hatalı %9’luk faizi içeren … …İcra Dairesi’nin …/… E. ve … …. İcra Dairesi’nin …/… E. Numaralı dosyalarından feragat edildiğini, takipten feragatin haktan feragat anlamında olmadığını ve alacağın tahsili için yeniden talepte bulunabileceğini, bakiye kalan ve henüz tahsil edilmeyen faiz alacakların feragati ile ilgili olarak bir ifadede bulunulmadığını, Fazlaya ilişkin faiz alacağının devam ettiğin belirterek şimdilik 300.000 TL bakiye faiz alacaklarının belirsiz alacak davası olarak tahsilini talep ettiklerini, davalılar arasında organik bağ bulunduğunu, “… … … Limited Şirketinin” alacaklılardan mal kaçırma gayesiyle kurulduğunu, Bir internet haberinde toplantıya … …. Danışmanlık Limited Şirketi adına katılanlardan birinin … … Yapı Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin tek ortağı ve yönetici olan … … … olduğunu, taşınır haczi için … … Danışmanlık Limited Şirketi’nin MERSİS adresinde hacze gidildiğinde … Group Yapı Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin tek ortağı ve yönetici olan … … Aliosmanoğlu’nun kendilerini karşıladığını, Ütopya Proje Danışmanlık Limited Şirketi’nin tek ortağı … T.C kimlik numaralı Nurdan Numal’ın Hda Group Yapı Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin eski çalışanı olduğunu, ayrıca Hda Group Yapı Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin eski çalışanlarının da halihazırda … Danışmanlık Limited Şirketi’nde çalıştığını, Her iki şirketin faaliyet gösterdikleri alan ve iş çevrelerinin de aynı olduğunu, … … Danışmanlık Limited Şirketi proje çalışmalarını yürütebilmesi için harita mühendisinin imzasına ihtiyaç duymakta olup bu imza bizzat … … Yapı Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi yöneticisi … … … tarafından sağlandığını, davalı şirketler arasında organik bağ bulunduğunu belirterek belirsiz alacak olarak açtıkları dava ile 300.000 TL bakiye faiz alacağının davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı … … Yapı San. Ve Tic. Ltd. Şti vekili 23/03/2022 havale tarihli cevap dilekçesi ile; Davacı tarafın dava dilekçesinde sözünü ettiği faturaların ve çeklerin tahsili amacıyla ….. İcra Müdürlüğü’nün ….Esas ve …/… Esas sayılı dosyalarında müvekkil davalı aleyhine icra takibi başlattığını, bu takipler devam ederken davacının …. İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyasında mükerrer bir takip daha başlattığını, bu mükerrer takip için kendilerine hacze gelindiğinde ödeme yapılması hususunda taahhüt alındığını, bu taahhüt kapsamında ilk taksit olarak 100.000,00 TL ödeme yapıldığını, ancak sonradan takibin mükerrer olduğu anlaşılması üzerine davacı taraf ile …icra Dairesi’nin v/… Esas ve …/… Esas sayılı dosyalarındaki alacakların haricen ödenmesi ve mükerrer takibe konu olan …. İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyasına yapılan ödemenin diğer dosya alacaklarına mahsup edilmesi konusunda anlaşma sağlandığını, anlaşma gereğince … …. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas ve …/… Esas sayılı dosya borçlarının faizler de dahil olmak üzere ödendiğini ve davacının da üç icra dosyasından feragat ettiğini, söz konusu fatura ve çeklere ilişkin herhangi bir borçlarının kalmadığını, icra takibinde faiz oranının hatalı belirtildiğinden bahisle bakiye faiz alacağı talep edilemeyeceğini, taraflar arasındaki anlaşmada da faiz farkından bahsedilmediğini, tanık dinlenilmesine muvafakatlerinin bulunmadığını, davalılar arasında organik bağ olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı …Danışmanlık Ltd. Şti vekili 24/03/2022 havale tarihli cevap dilekçesi ile: Diğer davalı ile aralarında organik bir bağ bulunmadığını, davacı tarafça ileri sürülen hususların organik bağın varlığını ispatlayamayacağını, davacı ile Diğer Davalı Hda Group Yapı San. Ve Tic. Ltd. Şti. arasında Yapılan Protokol Gereğince Tarafların Birbirlerinden Herhangi Bir Hak ve Alacağı Kalmadığını, Davalı … Ltd Şti’nin … … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas … 3. İcra Müdürlüğü’nün …/…Esas sayılı dosyasına konu olan alacak miktarlarını ödediğini ve bunun üzerine davacının ilgili icra dosyalarına konu alacak haklarından feragat ettiğini, ayrıca bu iki dosyayla bağlantılı olarak açılan mükerrer takip niteliğindeki ….. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyasından da feragat edildiğini, İlgili anlaşma doğrultusunda yapılan ödemelerin ardından da tarafların takip dosyalarında yer alan alacaklar konusunda ibralaştıklarını, İbra kapsamında asıl borç ve onun fer’isi olan faiz alacağının da sona erdiğini, ilgili icra dosyaları kapsamında takip açılışında yıllık %9’luk faiz oranı talebinde bulunulup ödeme emrinde de bu faiz oranına yer verildiğini, takiplerin bu şekilde kesinleştiğini, Tanık dinletme taleplerine muvafakatlerinin olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; ….. İcra Müdürlüğü’nün …/….ve …/… Esas sayılı dosyasına konu yapılan fatura ve kambiyo senetlerinden kaynaklanan alacak sebebi ile bu dosyalar kapsamında talep edilen yasal faizin dışında davacının faturada belirtildiği üzere aylık %5 oranı üzerinden hesaplanacak faiz farkı alacağının bulunup bulunulmadığını, bu icra dosyalarının ve mükerrer açıldığı belirtilen diğer icra dosyasının alacaklı davacının feragati üzerine sonuçlanması ve kapanması sebebi ile bu faiz farkının talep edilmesine engel olup olmadığı, taraflar arasında icra takiplerine konu alacakların ödenmesi ve icra takiplerinden vazgeçilmesi yönündeki karşılıklı ibralaşmanın ve anlaşmanın yine bu faiz farkı alacağının tahsiline ve talebine engel teşkil edip etmediği, varsa bu faiz farkı alacağının miktarının ne olduğu, davalılar arasında organik bağ bulunup bulunmadığı, davalıların iddia edilen bu faiz farkı alacağından sorumlu olup olmadıkları hususlarındadır.
…. İcra Müdürlüğünün …/… Esas ve …/… Esas sayılı ile … 4. İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyası incelenmiştir.
Türk Borçlar Kanununun asıl borca bağlı hak ve borçların sona ermesi başlığını taşıyan 131. Maddesinde Asıl borç ifa ya da diğer bir sebeple sona erdiği takdirde, rehin, kefalet, faiz ve ceza koşulu gibi buna bağlı hak ve borçlar da sona ermiş olur. İşlemiş faizin ve ceza koşulunun ifasını isteme hakkı sözleşmeyle veya ifa anına kadar yapılacak bir bildirimle saklı tutulmuş ise ya da durum ve koşullardan saklı tutulduğu anlaşılmaktaysa, bu faizler ve ceza koşulu istenebilir. hükmüne yer verilmiştir.
Borcu sona erdiren hallerden biri olan ibra sözleşmesini düzenleyen 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 132. maddesine göre ise, borcu doğuran işlem kanunen veya taraflarca belli bir şekle bağlı tutulmuş olsa bile borç, tarafların şekle bağlı olmaksızın yapacakları ibra sözleşmesiyle tamamen veya kısmen ortadan kaldırılabilir.
Borçlunun temerrütü halinde taraflar arasındaki hukuki ilişkinin niteliğine göre talep edilecek faiz türü hususunda seçim hakkı alacaklıya tanınmıştır. Seçim hakkı, hukuki niteliği itibariyle, tek taraflı, varması gerekli irade beyanıyla kullanılan yenilik doğuran bir haktır. İrade beyanı, karşı tarafa varmakla kendiliğinden sonuçlarını doğurur; borcun konusu, tek bir edim hâlinde kesin olarak belli olur. Böylece edim, sanki başlangıçtan beri borçlanılmış kesin ve belirli bir edim hâlini alır. Seçim beyanı, geçmişe etkili sonuçlar doğurur. Bu niteliği ve özelliğiyle seçim hakkı, yenilik doğuran bir hak olup, değiştirici yenilik doğuran haklar grubuna girer. Bunun sonucu olarak, seçim hakkının kullanılması ile mevcut hukukî (durum) ilişki değişir. Seçim hakkı, yenilik doğuran hak olduğu için kullanılmakla sona erer. Bu nedenle seçim beyanından dönülemez (Eren, s. 986-987). Örneğin, davacı, bir ticari alacağı için açmış olduğu dava dilekçesinde, sadece “faiz”, “kanunî faiz” veya “nizamî faiz” demekle yetinmiş ise (yani, açıkça “Merkez Bankasının kısa vadeli avanslar için uyguladığı oranda” faiz talep etmemişse), fazlaya ilişkin hakkını saklı tutmuş olsa bile, mahkeme, Merkez Bankasının kısa vadeli krediler için uyguladığı reeskont faizine karar verir. Çünkü, davacı, bu davranışı ile, Merkez Bankası’nın “kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz oranı” ile “kısa vadeli kredi işlemlerinde uyguladığı reeskont oranı” arasındaki farktan feragat etmiş sayılır (Kuru, B.: Hukuk Muhakemeleri Usulü, Cilt II, İstanbul 2001, s.1754).
TBK.’nun 131. ve 132. madde hükümleri ve yukarıda açıklanan hususlar somut olay ile birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalı aleyhinde başlattığı Sakarya 3. İcra Müdürlüğünün 2018/742 Esas ve 2018/743 Esas sayılı icra takiplerinde yıllık %9 yasal faiz talep ettiği, faturalarda yazan ve daha yüksek orandaki faiz talebinde bulunmadığı, taraflar arasında düzenlenen 31/08/2021 tarihli protokol ile Sakarya 3. İcra Müdürlüğünün 2018/742 Esas ve 2018/743 Esas sayılı icra takiplerine konu borç yönünden anlaşmaya vardıkları ve belirlenen ödemeler karşılığında ibralaştıkları, davacının takip talebinde istedikleri yıllık %9 yasal faiz dışında faturada yazılı faiz talepleri yönünden bakiye faiz alacağını saklı tutmaya yönelik bir beyanın bulunmadığı, ifa anına kadar yapılan herhangi bir bildirimin de olmadığı, durum ve koşullardan davacının bakiye faiz alacağını saklı tuttuğunun da anlaşılmadığı, ibra sözleşmesinin faiz alacağını da kapsadığı, bu haliyle davacının faiz alacağının sona erdiği anlaşılmakla davanın reddine karar verilmelidir.
Tacir olan davacının ticari işine ilişkin davaya konu alacağını davalıdan tahsil amacıyla icra takibine koyduğu sırada alacağına yasal faiz işletilmesini istemekle birlikte daha fazla faiz isteme hakkını saklı tuttuğunu belirtmiş olsa dahi faiz hakkının seçimlik ve yenilik doğuran bir hak olması nedeniyle seçim hakkı kullanılmakla tükenmiştir. Bu seçimden dönülmesi mümkün değildir. Davacının artık bakiye faizi talep edemeyecektir. Takip yapılır iken tercih hakkının yasal faiz yönünde kullanıldığı, bu sebeple takip sırasında talep edilebilecek faiz oranı net belli olduğundan daha sonra faiz oranının değiştirilemeyeceği gerekçesiyle de davanın reddine karar verilmelidir.(Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/4-1704 Esas 2020/534 Karar)
Hüküm: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan yargı harçları tarifesine göre alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının peşin olarak yatırılan 5.123,25-TL harcın mahsubu ile bakiye 5.042,55-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında harcanan kısmın mahsubu ile kalan gider avansının davacı tarafa karar kesinleştiğinde iadesine,
5-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden AAÜT uyarınca belirlenen 5100 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara eşit olarak verilmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı HDA Grup vekili ve davalı Ütopya vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek yada aynı sürede başka yer Asliye Ticaret Mahkemesi aracılığıyla mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.15/06/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı