Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/912 E. 2022/1522 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/912 Esas – 2022/1522
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/912 Esas
KARAR NO : 2022/1522

HAKİM : ….
KATİP :….

DAVACI : ….
VEKİLLERİ : Av…..
DAVALI :….
VEKİLİ : Av. ….
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/11/2021
KARAR TARİHİ : 01/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında ticari ilişki gereği faturalar düzenlendiğini, faturalara istinaden oluşan cari hesap konusu alacağın ödenmediğini, alacağın tahsili amacıyla …….. İcra Müdürlüğünün …./…. Esas sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu, arabuluculuk görüşmesi sonucu anlaşma sağlanamadığını, itirazın iptalini, takibin devamını, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacının faturaya konu malın teslim edildiğini ispat yükümlülüğünün bulunduğunu, cari hesap ilişkisine dayalı alacağın likit olmadığını, mahkeme aksi kanaatte olması halinde icra inkar tazminatı ve vekalet ücretinin tespit edilen borç miktarı üzerinden olabileceğini, davanın reddini, takibin iptalini ve davacının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Tarafların 2020-2021 yıllarına ait bilanço alış, bilanço satış formları celp edilmiştir.
…… İcra Müdürlüğünün …./…. sayılı takip dosyasının bir sureti celp edilmiştir.
…. …. davacının davalıya gönderdiği kargoya ilişkin teslim bilgileri celp edilmiştir.
Muhasebeci bilirkişisi …………. raporunda özetle; davacı ticari yevmiye ve kebir defterlerinin e defter olduğu , envanter defterinin noter açılışının zamanında yapıldığı, ticari defterleri TTK ve VUK’na göre tutulduğu, davacı tarafın ticari defter kayıtlarına göre davalı tarafın son cari hesap hareket tarihi olan 11/06/2021 itibariyle 2.495,39-TL olduğu, …………. İcra Müdürlüğünün …./…. Esas numaralı icra dosyasında davacının talep tarihi olan 05/10/2021 tarihi itibariyle 2.495,39-TL asıl alacaklı olduğu, alacak tutarını oluşturan faturanın davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı ve davalı tarafın 2021 yılı bs/ba bildirimlerinin uyumlu olduğu, her iki tarafın bildiriminin olmadığı şeklinde rapor düzenlemiştir.
Muhasebeci bilirkişisi …. …. raporunda özetle; davalı firmanın 2021 yılı e-ticari defter kayıtları değerlendirildiğinde; davalı tarafından dava konusu edilen faturanın ödemesinin yapılmadığı, davalı şirketin davacı şirketin ticari defter kayıtlarına göre 2.495,39-TL borcu olduğu, davacı firmanın defter kayıtları ile davalı firmanın defter kayıtlarının dava konusu tutar açısından uyumlu olduğu şeklinde rapor düzenlemiştir.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde;
Açılan dava; …. ….icra Müdürlüğü’nün …./…. Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Dosya kapsamında davacı tarafın davalı ile aralarındaki cari hesap alacağına dayanarak eldeki takibi açtığı anlaşılmıştır.
Faturalar tek başına taraflar arasındaki akdi ilişkiyi gösteren bir delil olmayıp, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2017/(19)11-944 Esas. 2021/197 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; satıcı tarafından gönderilen faturanın alıcı tarafından ticari defterlerine kaydedilmesi durumunda, alıcı ile satıcı arasındaki akdi ilişkinin var olduğu kabul edilebilir. Yine TTK’nın 21.maddesine göre faturanın bir alacağı mevcudiyetine delil teşkil etmesi, karşı tarafa tebliğinden itibaren sekiz gün içinde hiçbir itiraza uğramamış olması koşuluna bağlıdır. Bu bağlamda taraflar arasındaki akdi ilişkinin olup olmadığının tespiti amacıyla tarafların delil olarak dayandıkları ticari defterlerinin incelenmesi gerekmiş, bu hususta dosyamıza sunulan 27.06.2022 ve 02.06.2022 tarihli raporlara göre; taraflar arasında cari hesaba dayalı bir ticari ilişkinin bulunduğu, tarafların ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin olduğu, her iki tarafın ticari defterlerine göre davaya konu edilen cari hesaba kayıtlı faturaların tarafların ticari defterlerine de işlendiği, davacı firmanın davalı firmadan 2.495,39 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
Davalı her ne kadar malların davalıya teslim edilip edilmediğinin kesin olarak tespit edilmediğini belirtmiş ise de davalı tarafından cari hesap alacağına ilişkin faturaların ticari defterlerine kaydedildiği, süresi içerisinde faturalara itiraz edilmediği, faturaların davalının ticari defterlerine kaydedildiği, davalının fatura nedeniyle mal ve hizmet alınmadığını, malların teslim edilmediği şeklindeki iddiaların dinlenemeyeceği anlaşılmıştır. (Yargıtay19.Hukuk Dairesinin 2004/7898 Esas, 2005/2012 Karar sayılı kararı)
Ticari uyuşmazlıklarda mahkeme tarafların ticari defterlerinin ibrazına, resen veya taraflardan birinin istemi üzerine karar verebilir (HMK m 222/1, TTK m. 83/1). HMK’nın 222/2. maddesi uyarınca, ticari defterlerin ticari delil olarak kullanılabilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının bir birini doğrulamış olması gerekmektedir. Öte yandan aynı Kanunun 222/3. maddesi uyarınca da, ticari defterlerin sahibi lehine delil olarak kabul edilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekmektedir.
Dosya kapsamında alınan raporlara göre, her iki tarafın ticari defterlerinin birbirini doğrulaması, defterlerin usulüne uygun tutulması ve dosyada defter kayıtlarının aksini gösteren kesin delilin de bulunmaması ve davacının dayandığı faturaların davalının ticari defterlerine işlenmesi nedeniyle taraflar arasında akdi ilişkinin kurulduğu anlaşılmış, faturaların davalının ticari defterlerine kaydedildiği, TTK’nın 21. maddesindeki 8 günlük itiraz süresinde fatura içeriklerine itiraz etmediği, dolayısıyla davalının fatura içeriğini kabul ettiği anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK’nın 222/2 ve 3 maddelerine göre birbirlerini doğrulayan ticari defterler nedeniyle davalının faturalar gereği davalıdan 2.495,39 TL takip tarihi itibariyle alacaklı olduğu kanaatine varılmış, açıklanan gerekçelerle yasal süresinde açılan davanın kabulüne, davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, alacak likit olduğundan hükmolunan değer üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile; Davalı borçlunun …. ….. İcra Müdürlüğünün …./…. Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile, takibin aynen devamına,
2-Asıl alacak miktarı olan 2.495,39-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 170,46-TL harçtan peşin alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 111,16-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan tebligat, müzekkere, bilirkişi ücreti, posta masrafı olarak yapılan 3.293,00-TL yargılama gideri ile dava açılışında yatırılan (peşin harç, başvurma harcı, vekalet harcı) 127,10-TL olmak üzere toplam 3.420,10-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 2.495,39-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Arabuluculuk nedeniyle hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL ücretin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Karar tebliğ giderleri düşüldükten sonra artan gider avansının karar kesinleşmesi ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin(e-duruşma vasıtasıyla) ve davalı vekilinin yüzüne karşı miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen kararın, 6100 sayılı yasanın 321/2. Maddesi uyarınca gerekçeli kararın en geç bir ay içinde re’sen tebliğe çıkarılacağı hususu da bildirilerek verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/12/2022

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır