Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/836 E. 2023/113 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/836 Esas – 2023/113
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/836 Esas
KARAR NO : 2023/113

BAŞKAN :…
ÜYE : …
ÜYE :…
KATİP : …

DAVACI :…
VEKİLLERİ : …
DAVALI :…
VEKİLLERİ : …

DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 09/11/2021
KARAR TARİHİ : 15/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; Davacı taraf davalı şirketin kendileri hakkında kaçak elektrik kullanıldığından bahisle tutanak düzenleyip 894.182,48-TL tutarlı fatura tahakkuk ettirdiğinin itirazın olumsuz sonuçlanması üzerine ihtirazi kayıt ile faturanın ödendiğini, yapılan işlemin sözleşmeye ve ilgili mevzuata aykırı olduğunu, kaçak kullanım bulunmadığını belirterek ödenen rakamın istirdadını talep etmiştir.
Davalı vekili 25/11/2021 Tarihli cevap dilekçesi ile; Davalı …’nin; kaçak elektrik kullanımını tespit ettiğinden kaçak tespit tutanağını düzenlediğini, davacı hakkında yapılan kaçak elektrik tespit işleminin yönetmelik hükümlerine uygun olduğunu ve tahakkuk işleminin doğru olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davacı vekili 11/12/2021 tarihli cevaba cevap dilekçesi ile; Davalı vekilinin iddia ettiği gibi Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nde tarif edildiği şekilde herhangi bir kaçak elektrik kullanımının söz konusu olmadığını, davalı kurumun şirket mahalline gelerek teknik ve yerinde herhangi bir inceleme yapmadığını, işin uzmanı ve ehli olmayan elemanlarıyla kaçak kullanım var diyerek işlem yaptığını, davalı kurum tarafından tutulmuş yönetmeliğe uygun bir kaçak tespit tutanağının olmadığını, davalı kurumun, söz konusu sayaçları incelemeye aldığını iddia etmişse de gerçekte böyle bir inceleme ve araştırma yapılmadığını, tüm bu nedenlerle, davanın kabulü ile, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 28/12/2021 Tarihli ikinci cevap dilekçesi ile; Davacı tarafın yönetmeliğe uygun olarak kaçak elektrik tespit tutanağının olmadığı yönünde beyanda bulunmuş ise de; 18.05.2021 tarih ve…seri numaralı, 01.07.2021 tarih ve…seri numaralı kaçak elektrik tespit tutanaklarının yönetmeliğe uygun şekilde düzenlendiğini, davacı tarafın teknik ve yerinde herhangi bir inceleme yapılmadığı yönündeki iddialarının ise hukuki mesnetten uzak olmakla birlikte soyut iddialardan ibaret olduğu, tüm bu nedenlerle; iş bu davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce; dava konusu elektrik sayacının üzerinde davalı şirket tarafından yapılmış olan teknik incelemelere ilişkin kayıtlar getirtilmiştir.
Mahkememizce dava konusu kaçak elektrik kullanımı ve faturalanması hususunda yönetmelik hükümleri de dikkate alınarak rapor düzenlemek üzere dosya aslı elektrik mühendisi bilirkişisi…’a 27/04/2022 tarihinde tevdi edilmiştir.
Elektrik Mühendisi Bilirkişisi … itiraz üzerine düzenlediği sonuç raporunda özetle; Davacı şirket tarafından 21/05/2021 – 01/07/2021 tarihleri arasında 42 günlük sürede kaçak elektrik enerjisi kullanıldığını, davacı şirketin mevzuata göre hesaplanan kaçak elektrik enerjisi tüketim bedelinin 892.128,38-TL olduğunu bildirmiştir.
Taraf vekillerinin itirazı üzerine talimat yoluyla üç kişiden oluşan bilirkişi heyetinden yeniden rapor alınmıştır. Elektrik Yüksek Mühendisi Bilirkişisi …, Elektrik Mühendisi Bilirkişisi …, Elektrik Mühendisi Bilirkişisi… 05/10/2022 Tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; Davalı dağıtım şirketi tarafından davacı şirket adına 10.09.2021 tarihinde KDV dahil 894.182,48,-TL. bedelli 27.09.2021 tarihli fatura tanzim edildiği, fatura bedelinin davacı şirket tarafından 30.09.2021 tarihinde ödendiği, Davalı dağıtım şirketi tarafından davacı şirket adına 18.05.2021 ve 01.07.2021 tarihlerinde olmak üzere 2 defa Kaçak / Usulsüz Elektrik Kullanım Tespit Tutanağının tanzim edildiği, tutanakların Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetlerine uygun olarak tanzim edildiği, Kaçak Elektrik Kullanım Tespit Tutanaklarının Açıklama ve Kaçak kullanım şekli başlıklı maddesinde, akım transformatörünün S1 ve S2 uçlarının köprülenmesi fiilinin kaçak elektrik kullanımı olarak kabul edildiği, Kaçak elektrik kullanımına bağlı olarak kaçak tahakkuk bedelinin hesaplanması gerektiği ve değerlendirmeler kısmında yapılan hesaplama sonucunda kaçak kullanım bedelinin 893.530,89,-TL. olduğu, davalı şirketin talebinin 894.182,48,-TL. olduğu ve hesaplanan bedelden 651,59,-TL. fazla olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce tarafların itirazları hususunda ek rapor alınmış ve ayrıca bilirkişi heyetinden tespit tarihinde yürürlükte bulunan yönetmeliğin 43/7 maddesi kapsamında yapılan tespit ve işlemlerin kullanım yerini de içerecek şekilde fotoğraflanır hükmü açısından da değerlendirilmesi istenmiştir.
Bilirkişi heyeti 06/01/2023 Tarihli Ek Raporunda 04/10/2022 tarihli kök rapordaki görüşlerinde hiçbir değişikliğe gidilmediği, davalı dağıtım şirketi tarafından davacı şirket adına 10.09.2021 tarihinde KDV dahil 894.182,48,-TL. bedelli 27.09.2021 tarihli fatura tanzim edildiği, fatura bedelinin davacı şirket tarafından 30.09.2021 tarihinde ödendiği, davalı dağıtım şirketi tarafından davacı şirket adına 18.05.2021 ve 01.07.2021 tarihlerinde olmak üzere 2 defa Kaçak / Usulsüz Elektrik Kullanım Tespit Tutanağının tanzim edildiği, tutanakların Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetlerine uygun olarak tanzim edildiği, Kaçak Elektrik Kullanım Tespit Tutanaklarının Açıklama ve Kaçak kullanım şekli başlıklı maddesinde, akım transformatörünün S1 ve S2 uçlarının köprülenmesi fiilinin kaçak elektrik kullanımı olarak kabul edildiği, Kaçak elektrik kullanımına bağlı olarak kaçak tahakkuk bedelinin hesaplanması gerektiği ve değerlendirmeler kısmında yapılan hesaplama sonucunda kaçak kullanım bedelinin 893.530,89,-TL. olduğu, davalı şirketin talebinin 894.182,48,-TL. olduğu ve hesaplanan bedelden 651,59,-TL. fazla olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi heyeti yönetmeliğin 43/7 maddesi açısından yaptığı değerlendirmede ise “Dosyaya mübrez belgeler arasında bulunan fotoğraflarda akım transformatörünün S1 ve S2 uçlarının köprülendiği görülmektedir. Yönetmeliğe göre kullanım yerini de içerecek şekilde fotoğraflanması gerektiği belirtilmiştir. Dosyaya mübrez belgeler arasında davacı şirketin tesisatını gösteren veya kullanım yerini gösteren bir fotoğraf bulunmamaktadır. Dosyada 3 adet fotoğraf bulunmakla birlikte bu fotoğraflarda sadece trafoların S1-S2 uçlarının köprülendiğini gösteren fotoğraflar bulunmaktadır. Aslında Yönetmeliğe göre yapılması gereken husus, kaçak tespitinin yapılması durumunda, kaçak yapılan mahalli net şekilde gösteren bir fotoğraf sonrasında, akım trafolarının yakın görüntüsünün zoom yapılarak çekilmesidir. Daha geniş anlatımla, görevliler kaçak tespiti yapılan mahalde etiketle yazılmış bir tesisat numarası veya elle yazılmış tesisat numarasının resmini çekmeli ve/veya trafonun resmini çekmeli mümkünse kaçak mahallini gösteren tanıtan bir tabelanın da resmini çekmek suretiyle dosyayı oluşturması gerekmektedir. Burada açıklanan nedenlerle Yönetmeliğe tam olarak uygun hareket edilmediği görülmüştür. Ancak davalı şirket görevlileri akım trafosundaki köprülemeyi net bir biçimde fotoğraflamış ve gerek Kaçak Elektrik Tüketimi Tespit Tutanağı gerekse 4 kişinin imzalamış olduğu ayrı bir tutanakla da kaçak elektrik kullanımı yapıldığı tespit etmiştir. Yol gösterici Yargıtay kararları gereğince aksi ispat edilinceye kadar görevlilerce tanzim edilmiş tutanaklar geçerlidir. Nihai takdir mutlak suretle Sayın Mahkemeye ait olmak üzere; davalı şirket görevlilerince tanzim edilen davaya dayanak oluşturan 01/07/2021 tarihli Kaçak Elektrik Tüketimi Tespit Tutanağı’nın Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’ne uygun olarak tanzim edildiğinden kaçak elektrik tahakkuk hesaplanması gerektiği düşüncemizde hiçbir değişiklik olmamıştır.” şeklinde görüş bildirmiştir.
Davacı tanığı …talimat yoluyla alınan beyanında; “Ben 2020 yılının Kasım ayından beri davacı şirkette çalışmaktayım, başladığım zamanlarda güvenlik görevlisi olarak görev yapmakta idim, şuan üretim sorumlusu olarak çalışmaktayım, 01/07/2021 tarihinden önce yeni kurulan trafonun işlemlerini yapmak üzere Sedaş yetkilileri bir kaç kez şirkete gelmişlerdi, ancak işlerini halledip giderlerdi, biz onları trafonun orada çalıştıklarını görürdük, 01/07/2021 günü son olayın olduğu zaman ben yine Sedaş yetkililerini bu trafonun önünde kapaklar açık vaziyette görmüştüm, akabinde davacı firma yetkililerine Sedaş yetkililerinin burada olduğunu ve bilgileri olup olmadığını teyit almak için sormuştum, bu konu ile ilgili kimsenin bilgisi yoktu, ben bilgi verdikten sonra firma yetkililerinin yanından ayrıldım, yaklaşık 30-40 dk sonra firma yetkilileri beni yanlarına çağırdılar ve mühürlerin söküldüğünü, bunu görüp görmediğini bana sordular, ben sabah ustaları gördüğümde saat 10-10:30 civarında mühürlerin yerinde olduğunu, benim yanımdayken herhangi bir sorun ve mühür sökme işleminin olmadığını söyledim, ayrıca … yetkilileri daha önce geldiklerinde de böyle bir sorun hiç yaşanmamıştı, yine aynı gün Sedaş yetkilileri mühürün bizim tarafımızdan söküldüğünü iddia ettiler, bu hususta yaklaşık bir saat sözlü konuşma yaşandı, akabinde kendileri de geldikleri zaman mührün sökülü olmadığını ve kendilerinin söktüğünü kabul ettiler, bildiğim kadarıyla o gün bir tutanak tutulmuştu, ben tutanağı görmedim ancak konuşmalardan çıkarım yapacak olursam mührü davacı şirketin söktüğü ve kaçak elektrik kullanıldığı yönünde bir tutanak olması gerekir, tutanak tutulduğunda oradaydım, davacı yetkililerinden tutanağı imzalayan olmadı diye biliyorum, sonrasında başka bir olay geliştiyse bunu bilemeyeceğim, ayrıca trafoyla ilgili yine Sedaş yetkilileri daha öncesinde bir düzeltme işleminde bulunmuşlardı, bahse konu işlem aktif-reaktif kullanıma ilişkin bir husustu, ayrıca bu husus olayın yaşanmasından yaklaşık bir ay önceydi, o zaman herhangi bir sorun yokken, bir ay sonra nasıl oldu da böyle bir sorun yaşandı, anlamış değilim, şunu da belirtmek isterim ki davacı şirketin elektrik faturaları çok yüklü miktarlarda gelmektedir ve davacı şirket bunları düzenli olarak ödemektedir, kaldı ki bazen gelen faturanın üstünde meblağlar da davalı kuruma önden ön ödeme olarak ödenmektedir, mühür söküldükten sonra … yetkilileri bize panonun içinde teknik tabiriyle atlama suretiyle bir müdahale olduğunu söylediler, en son kendileri mührün kendileri tarafından söküldüğünü kabul ettiklerinde biz onlara mühürlü olan bir panoda nasıl atlama suretiyle müdahale edebiliriz şeklinde sorduk, onlar da böyle bir müdahalenin mümkün olmayacağını söylediler, şirketin herhangi bir kaçak elektrik kullandığına ben şahit olmadım, o günden bugüne kadar elektrik tüketimimiz 2 katına çıkmıştır, bugünden sonra da yapılacak projeler doğrultusunda yine 2 katına çıkacaktır ve hepsi de denetimli bir şekilde denetimli firmalar tarafından denetlenmektedir, şunu da belirtmek isterim ki bahse konu denetim aşaması birden fazla firmanın kontrolünden geçme şeklinde olup en son da Sedaş tarafından denetim yapılmaktadır,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Davacı taraf davalı şirketin kendileri hakkında kaçak elektrik kullanıldığından bahisle tutanak düzenleyip 894.182,48 TL tutarlı fatura tahakkuk ettirdiğinin itirazın olumsuz sonuçlanması üzerine ihtirazi kayıt ile faturanın ödendiğini, yapılan işlemin sözleşmeye ve ilgili mevzuata aykırı olduğunu, kaçak kullanım bulunmadığını belirterek ödenen rakamın istirdadını talep etmiştir. Davalı ise davacı hakkında yapılan kaçak elektrik tespit işleminin yönetmelik hükümlerine uygun olduğunu ve tahakkuk işleminin doğru olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Taraflar arasında elektrik aboneliği sözleşmesinin bulunduğu ve 01/07/2021 tarihli kaçak elektrik tüketimi tespit tutanağına istinaden dava konusu 10/09/2021 tarihli kaçak elektrik faturasının tahakkuk ettirildiği bu faturanın ihtirazi kayıt ile dava tarafça ödendiği hususu tarafların ortak kabulündedir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının kurulu sayacında müdahalede bulunarak köprüleme yaparak sayacın tüketimi doğru tespitinin engellenip engellenmediği, kaçak kullanımının olup olmadığı, düzenlenen faturanın ve yapılan kaçak tespit işleminin yönetmelik hükümlerine uygun olup olmadığı, ödenen fatura bedelinin iadesinin gerekip gerekmediği hususundadır.
Dava menfi tespit ve istirdat talebine ilişkindir. Menfi tespit davasında ispat yükü, kural olarak davalı alacaklıya düşer. Davalı hukuki ilişkinin varlığını ve borcun doğumunu ispatlaması gerekmektedir.
Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin Kaçak elektrik enerjisi tespit süreci başlıklı 43. Maddenin 5. Fıkrasında “kaçak elektrik enerjisi tüketiminin tespit edilmesinde, ilgili tüzel kişinin tespitini doğru bulgu ve belgelere dayandırması ve tüketici haklarının ihlal edilmemesi esastır.” hükmüne yer verilmiştir. 20/2/2021 tarihinde yürürlüğe giren ek 7. Fıkrada da “Bu madde kapsamında yapılan tespit ve işlemler kullanım yerini de içerecek şekilde fotoğraflanır.” denilmiştir.
Bu düzenlemeler ile menfi tespit davalarındaki genel kural birlikte değerlendirildiğinde; ispat yükü, abonesi olan davacının sözleşme hükümlerine aykırı olarak kaçak elektrik kullandığı yönündeki tespite dayanarak davaya konu bedeli talep eden davalı şirkete aittir.
Davaya konu 01/07/2021 tarihli tutanağın, bir özel hukuk tüzel kişisi olduğu tartışmasız olan davalı şirkette hizmet akdiyle çalışan görevliler tarafından düzenlenmiş olduğu gözetildiğinde, HMK’nın 204 üncü maddesinin ikinci fıkrasında hüküm altına alınan belgelerden olmadığı tartışmasızdır. Eş söyleyişle, kaçak elektrik tutanağı, aksi sabit oluncaya kadar geçerli belgelerden değildir. (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/4894 Esas 2021/10580 Karar) Dolayısıyla davacı tarafından imzalanmamış olan ve kabul edilmeyen tutanağın varlığı tek başına kaçak elektrik kullanıldığının tespiti için yeterli değildir.
Davalı tarafça yapılan 01/07/2021 tarihli tespitte yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre kaçak kullanıma ilişkin tespitlerin kullanım yerini de kapsar şekilde fotoğraflama yapılıp yapılmadığı ispat açısından önem arz etmektedir.
Talimat yoluyla alınan 06/01/2023 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda da belirtildiği üzere; Dosyaya sunulan fotoğraflarda sadece akım transformatörünün S1 ve S2 uçlarının köprülendiğinin görüldüğü, ancak davacı şirketin tesisatını gösteren veya kullanım yerini gösteren bir fotoğraf bulunmadığı, Yönetmeliğe uygun bir tespit yapılmadığı, mevcut fotoğraflar ile davacının tesisatının ilgisinin kurulamadığı anlaşılmaktadır.
Ayrıca 01/07/2021 tarihli tutanakta yazılı mühürlerin numaraları bir önceki mühürlemeler ile uyuşmamaktadır. Davalı bu mühür farklılıklarının kendisi dışında yapılan müdahaleler ile gerçekleştiğini savunmuş ise de bu yönde bir delil sunmadığı gibi suç teşkil eden bu eylem hakkında adli mercilere yapılmış bir müracaatın varlığından da bahsetmemiştir. Dolayısıyla kaçak tespiti yapılan sayaç üzerinde bir önceki mühürlemede takılan mühürlere rastlanılmaması farklı mühürlerin bulunması da kaçak kullanım tespiti açısından giderilmesi gereken bir şüphe olarak ortada durmaktadır.
Bu haliyle ispat yükü kendisinde bulunan davalı davacının 01/07/2021 tarihli tutanağa konu yapılan kaçak kullanım eylemini ispatlayamamış olmakla davanın kabulüne, davacının 01/07/2021 tespit tarihli kaçak ve usulsüz elektrik kullanımı sebebiyle tahakkuk ettirilen 10/09/2021 Tarihli … Numaralı 894.182,48-TL tutarlı fatura sebebiyle borçlu olmadığının tespitine, bu faturanın davacı tarafça ödenmiş olması sebebiyle 894.182,48-TL nin (30/09/2021) ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine dair karar vermek gerekmiştir.
Duruşmada verilen kısa kararda ilk paragrafta maddi hata sonucu “davalının borçlu olmadığının tespitine” yazılmış ise de bu maddi hatanın gerekçeli karar yazımı sırasında düzeltilmesi mümkün görülmüş ve hüküm kısmında bu ibare “davacının borçlu olmadığının tespitine” şeklinde yazılmıştır.
Hüküm: Gerekçesi Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE, Davacının kaçak ve usulsüz elektrik kullanımı sebebiyle tahakkuk ettirilen 10/09/2021 Tarihli … Numaralı 894.182,48-TL tutarlı fatura sebebiyle davacının borçlu olmadığının tespitine, bu faturanın davacı tarafça ödenmiş olması sebebiyle 894.182,48-TL nin (30/09/2021) ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Yürürlükte Bulunan Yargı Harçları Tarifesine göre dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 61.081,61-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 15.270,41-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 45.811,20-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 116.360,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 59,30-TL başvuru harcı, 15.270,41-TL peşin/nisbi harcı, 6.150,00-TL bilirkişi ücreti, 495,50-TL tebligat, posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 21.975,21-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Artan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
6- Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 216/1 maddesi uyarınca talep halinde gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğine,
Dair, davacılar vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.15/02/2023

Başkan…
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı