Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/723 E. 2021/168 K. 13.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/723 Esas – 2021/168
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2021/723 Esas
KARAR NO : 2021/168

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
DAVALI : …

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/02/2021
KARAR TARİHİ : 13/12/2021
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 13/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı hakkın da Hendek İcra Müdürlüğünün … esas sayı dosyasıyla 17.600.00 TLlik alacak takibi yapıldığını, davalının borcun 5.000,00 TL sini kabul ettiğini 12.600,00 TL borcu kabul etmediğini, davalının, davacının kısıtlı babasına ait taşınmazı almak istediğini , kısıtlı babasının yerini cüzi miktarda almak için uğraşmaktaydı. Satıştan vazgeçilmesi için için sözleşme düzenleyerek teminat olarak 12.600,00TL senet istendiğini, senet düzenlendiğini, satış işleminin yapıldığını, davalı söz konusu 12.600,00TL’lik senedi kaybettiğinden bahisle senedi bize geri vermediğini, iki yıl geçtikten sonra kötü niyetli olarak senet ile ilgili olarak icra takibi başlatıldığını, bu borcu kabul etmediğini, ekonomik durumum bozuk olması nedeni ile davalıdan söz konusu 5.000,00T1. Tik senede konu davalıdan 3.000,00T1. borç aldığını, ekonomik durumum çok bozulması nedeni ile acil paraya ihtiyacı olduğundan , borcunu fazlasıyla ödeyeceğini belirterek 3.000,00TL aldığını paraya karşılık 5.000,00TL.’lik senet imzaladığını, ancak ekonomik durumum bozulması nedeni ile ödeyemediğini , bu nedenle 5.000.00 lik senede ilişkin borcunu kabul ettiğini, davalı kendisinde bulunan dava konusu 12.600,00TL senedi kaybettiğini söyleyerek geri vermediği gibi icra takibi başlatan davalının kötü niyetli olduğundan davalıya 12.600.0011L. lik senede iliskin borcumun olmadığının tespitinive yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasını talep dava etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; Açılan davayı kabul etmediğini, davacı ile arazi satışı için anlaşmanın 28.000,00TL olduğunu, davacının babasının kısıtlı olması nedeni ile Mahkeme satışı ile işlemlerin yapıldığını bedelin 42.700,00TL olduğunu davacı ile anlaştıklarını, 12.600,00Tl aradaki fark için senet verildiğini , dava dilekçesinin gerçekleri yansıtmadığını, açılan davanın haksız ve yersiz olduğunu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Hendek İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, dosyanın incelenmesinde, davalı tarafından davacı hakkında 17.600,00 TL alacak için icra takibi başlatıldığı görülmüştür.
Dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkindir. HMK m.114/1-c gereğince görev dava şartı olup HMK m.115/1 uyarınca taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmelidir. Taraflar da yargılama süresince mahkemenin görevli olmadığını ileri sürebilirler.
HMK’nın 2. maddesinde asliye hukuk mahkemelerinin görevi düzenlenmiş olup, bu hükme göre “Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.” Ancak aynı maddenin ikinci fıkrasında istisna öngörülerek “Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir.” ifadesine yer verilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde nisbi ve mutlak ticari davalar düzenlenmiş olup her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları nisbi ticari dava olup, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın maddenin ilk fıkrasında a, b, c, d, e ve f bentlerinde sayılan hususlardan doğan hukuk davaları ise mutlak ticari dava niteliğindedir. TTK m.5 uyarınca aksine hüküm bulunmadıkça dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.
Hukuk Genel Kurulunun 17.12.2003 gün ve E:, K:2003/768; 12.10.2011 gün ve E:2011/19-473, K:2011/607; 04.12.2013 gün ve E:2013/19-89, K:2013/1645;14.05.2014 gün ve E:2013/19-1155, K:2014/660; 18.02.2015 gün ve E:2013/19-1362, K:2005/826 sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere; bütün mücerret alacaklarda olduğu gibi kambiyo senedi alacağı da kural olarak, uygun bir asıl borç ilişkisine, bir illi ilişkiye dayanır. Bir kambiyo senedi düzenleyip veren ve bu senedi alan herkes, bütün hukuki işlemlerin yapılmasına temel teşkil eden bir gayeye ulaşmak istemektedir. Kambiyo senedinden kaynaklanan talebin geçerliliği, temel ilişkiden kaynaklanan temel talebin ve bununla ilgili olarak taraflar arasında varılmış amaca ilişkin mutabakatın geçerliliğinden tamamen bağımsızdır. Kambiyo senedinden doğan talep hakkına kambiyo hukuku, temel talebe ise, bu talebin ait olduğu hukuk kuralları uygulanır.
Somut uyuşmazlık, dava dilekçesi içeriği ve sunulan delillere göre , davacı tarafın dava dilekçesinde, davalı tarafın ise cevap dilekçesinde doğrudan kambiyo hukukuna dayanmadıkları, temel ilişki olan gayrimenkul satım ve ödünç ilişkilerine dayandıkları, dolayısıyla az yukarıda açıklanan Hukuk Genel Kurulu kararlarına göre davacı temel ilişkiye dayandığından mevcut olaya temel ilişkiye dayanan hukuk kurallarının uygulanmasının gerektiği, Bu kapsamda tarafların iddialarına göre göre sözleşmenin satış ve ödünç sözleşmesi olduğu, UYAP sisteminden GİB entegrasyon ekranından yapılan kontrolde tarafların tacir de olmadığı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 2. Maddesi dikkate alındığında uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu anlaşılarak mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereği davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal süresi içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli Hendek 1. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yargılama giderleri ve harçların görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 (İki) haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye dosyanın gönderilmesi talep edildiği takdirde, dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine, süresi içerisinde gönderme talebinde bulunulmaması halinde mahkememizce dosyanın resen ele alınarak yargılama giderleri hakkında karar verilmesine,
Dair dosya üzerinden tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Sakarya Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 13/12/2021

Katip …
E-İmza

Hakim …
E-İmza