Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/686 E. 2022/1350 K. 08.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/686 Esas – 2022/1350
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/686 Esas
KARAR NO : 2022/1350

HAKİM :…
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av….

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/10/2021
KARAR TARİHİ : 08/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı aleyhine … Asliye Hukuk Mahkemesinin …/….Esas sayılı dosyasıyla dava ikame edilmiş ve mahkeme tarafından …/… Karar sayılı kararıyla, dava öncesi arabuluculuğa başvurulmadığından bahisle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddedildiğini, Ferizli Mahkemesinin red kararı üzerine davalı tarafla …/… arabuluculuk numarasıyla (Sakarya Büro No: …/…) arabuluculuk görüşmesinin yapılmış olduğunu, 05/12/2018 tarihli yapım işi teklifi sözleşmesi gereğince işlerin yapılmış ve 60 iş günü içerisinde teslim edilmiş olduğunu, işin bitmesine ve sözleşmede olmamasına rağmen ilave fosseptik çukur (kapak hariç) yapılmasına rağmen davalının kalan bedeli ödemeyince müvekkilin elektrik işini yapmadığını, elektrik işinin davalı tarafından yaptırılmış davaya konu iş yerinin davalı tarafından 2019 yılından bu tarafa fiilen kullanılmakta olduğunu, sözleşme gereği davalının ödemesi gereken ancak ödenmeyen bedelin KDVe dahil 169.000,00-TL olduğunu, bu bedele fosseptik çukur bedelinin eklenmesi ve elektrik iş bedelinin düşülmesi gerektiğini, sözleşme kapsamı dışında kalan ve davalı tarafça müvekkile yaptırılan fosseptik çukur bedeli olan yaklaşık 13.000,00-TL’nin de müvekkili ödenmediğini, bu alacağın da hesaplanmasını ve elektrik iş bedelinin mahsup edilmesi gerektiğini, davacının taraflar arasında akdedilen sözleşmede belirlenen bedel kadar fatura düzenlenmiş olduğunu, tarafları bağlayanın fatura değil faturanın düzenlenmesine neden olan sözleşme olduğunun, davacının sözleşmede belirtilen hususlardan elektrik işi dışında tüm işi yapmış olduğunu, ayrıca sözleşmede olmamasına rağmen ve elektrik işinden daha pahalı olan fosseptik çukurun da (kapak hariç) yapılmış olduğunu, davalı tarafın ödeme yapmayı sürekli ertelemesi nedeniyle faturaların davacı tarafından düzenlenmiş ve davalıya gönderilmiş olduğunu, bu güne kadar davacının iyi niyetinin sürekli suiistimal edildiğinin, tüm bu nedenlerle; fazlaya dair talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydıyla; şimdilik (fazlaya ilişkin haklarının saklı olmak kaydıyla) 10.000,00-TL tazminat bedeli ile 720,69-TL ihtarname bedelinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline ve tarafına ödenmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 08/12/2021 Tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın açmış olduğu alacak davasının haksız ve mesnetsiz olup reddinin gerekmekte olduğunu, davalı Mutlu Bülbül’ün davacı taraf … … ile 05/12/2018 tarihinde Anahtar Teslimi Yapım İşi Teklifi başlıklı inşaat sözleşmesini … … isimli tanığın huzurunda imza altına aldıklarını, yüklenici davacı tarafın, davacının babasına ait … İli, … İlçesi, … Mahallesi, 0 Ada, … Parsel sayılı taşınmaz üzerine Büyükbaş Hayvan Ahırı ve Müştemilatını yapıp teslim etmeyi yüklenmiş olduğunu, davacı tarafın sözleşmeden itibaren en geç 60 iş günü içerisinde anahtar teslim olarak taahhüt ettiği inşaatı eksiksiz olarak teslim edeceğini taahhüt etmiş olduğunu, sözleşmenin tarafı olan ve inşaatın yüklenicisi konumunda olan davacı tarafın sözleşmede belirtilen işleri belirtilen sürede tamamlamadığı gibi Karasu Noterliği’nin 22/07/2020 Tarih 8891 Yevmiye numaralı ihtarnamesi ile sözleşmede belirtilen bedelin ödenmeyen kısmını talep etmiş olduğunu, ancak talebin haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle taraflarınca Sakarya 4. Noterliği’nin 31/08/2020 Tarih, 19093 Yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ihtara cevap verilerek eksik işlerin tamamlanması için davacı tarafa 15 gün süre tanındığını, davacı tarafın kendisine tanıdıkları süre içerisinde eksik işleri tamamlamadığı gibi herhangi bir irtibat dahi kurmamış ve iş bu davayı tanzim etmiş olduğunu, iş bu davada davacı tarafından talep edilen bedellerin işin eksik ifa edilmesi veya hiç ifa edilmemesi nedeniyle haksız nitelikte olup yapılan işin gereği gibi yapılmadığı hususunun tespit edilmesi amacıyla taraflarınca Ferizli Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2020/4 Değişik İş sayılı dosyasıyla tespit davasının açıldığını, davacı tarafın her ne kadar işin zamanında ve gereği gibi yapıldığını iddia etmişse de yerinde yapılacak olan keşif neticesinde tanzim edilen bilirkişi raporunda işin layığıyla yapılmadığını, eksik işlerin müvekkil tarafından tamamlandığının görüleceğinin, tüm bu nedenlerle; haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 14/12/2021 Tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle; Davalı tarafın eksik işler başlığı altına ifade ettiği hususların gerçeği yansıtmamakta olduğunu, pencere havalandırmanın yapıldığını, normalde yapıda 2 kapı olmasına rağmen 8 kapının yapılmış olduğunu, 6 kapının davalının talimatı doğrultusunda pencere vazifesi görmek için yapılmış olduğunu, havalandırmanın davalının isteği doğrultusunda çatıda yapılmış olduğunu, çatı oluklarının sözleşme kapsamı dışında olduğunun, davalının oluk yapılmasını istememiş olduğunu, su tesisatının davalının istediği şekilde ve sucuya verdiği talimat doğrultusunda imal edildiğinin, kapıların eksik ve ayıplı olduğu iddiasının doğru olmadığını, 2 kapı olması gerektiği halde 8 kapı, pencere vazifesi görmek üzere davalının talimatı ile yapılmış olduğunun, kapılarda bir aşınmaz ve bozulma var ise bunun tamamen davalıdan kaynaklı olduğunun, zira davalının 2 yıldır burasını fiilen kullanmakta olduğunu, çatı panelinin sandviç panel olarak sözleşmeye uygun olarak imal edilmiş olduğunun, çatının kepli olacağının sözleşmede ifa edilmiş ve sözleşmeye uygun olarak kepli yapılmış olduğunu, çatıya yapılacak kepin de sandviç panel olarak yapılacağının sözleşmede yer almadığı gibi kepi sandviç panelden yapmanın fiilen de mümkün olmadığının, davalının isteğine uygun olarak kepin 0,5 mm trapez saçtan yapıldığını, saha betonundan neyin kastedildiğinin anlaşılmadığının, sözleşmede saha betonundan bahsedilmediğinin, delil tespitinin ne şekilde ve hangi koşullarda yapılacağı kanunda açıkça düzenlenmesine rağmen hukuka aykırı olarak bir tespit işleminin yapılmış olduğunu, delil tespitinin yapılabilmesi için hukuki yararın olması gerektiğinin açık olduğunu, hukuki yararın neler olduğunun kanunda açıkça düzenlenmiş olduğunu, bu nedenle tespit tespit işleminde hukuki yararın bulunmadığını, olay mahallinde keşfin, yokluklarında yapılmış bir işlem olması hasebiyle de yok hükmünde olduğunu, bilirkişi raporunun tamamen tespit isteyenin tek taraflı beyanları dikkate alınarak üstün körü bir hesaplama yöntemiyle yapılmış olduğunun, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin hiçe sayılarak ve dikkate alınmaksızın bir tespit işleminin yapılmış olduğunu, tarafları bağlayanın fatura değil faturanın düzenlenmesine neden olan sözleşme olduğunun, tüm bu nedenlerle; taraflar arasında akdedilen sözleşme gereği davacı tarafından elektrik işi hariç olmak üzere yerine getirilmiş ayrıca sözleşme kapsamı dışında davalının isteği doğrultusunda foseptik çukur (kapağı hariç) imal edilmiş olduğunu, davalı tarafın herhangi bir itirazı kayıt koymadan yapıyı kullanmaya 2019 yılı başından buyan fiilen de kullanmakta olduğunu, davacının tüm çabalarına rağmen, iş bedelinin bir kısmını yaklaşık iki yıldır, davalı tarafından ödenmemiş, davacının resmi yola başvuracağını ihtar etmesinden sonra davalı tarafından kötü niyetli olarak hareket etmeye başlamış olduğunu talep etmiştir.
Davalı vekili 31/12/2021 Havale Tarihli ikinci cevap dilekçesinde özetle; Sözleşme kapsamında ifa edilmesi gereken hizmetin eksik ifa edilmiş ya da hiç ifa edilmemiş olup davacı tarafın görülmeyen hizmet karşılığında alacak talebinde bulunmasının kötü niyet teşkil etmekte olup davalı tarafça kabul edilmez nitelikte olduğunu, zira davacı tarafın iş bu dava ile sebepsiz zenginleşmeye çalışmakta ve tarafınca ifa edilmeyen hizmetin karşılığının hukuka ve hakkaniyete aykırı şekilde tahsil etmeye çalışmakta olduğunu, tüm bu açıklama ve itirazlar doğrultusunda haksız ve mesnetsiz davanın reddini talep etmek zaruretinin hasıl olduğunu, tüm bu nedenlerle, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Ferizli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/175 Esas 2021/141 Karar sayılı dosya aslı mahkememiz dosyası arasına celp edilmiştir.
Mahkememizce 18/02/2022 günü mahallinde keşif yapılmıştır.
İnşaat Mühendisi Bilirkişisi Soner Koca 04/04/2022 Tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Yapılan hesaplamalarda davacı aleyhine 27.144,21-TL -19.167,50-TL=7.976,71-TL (KDV Hariç) bedel fark oluştuğu hesaplanmıştır. Sözleşme bedelinin kdv hariç 550.000,00-TL olduğu, davalının davacıya 480.000,00-TL ödediği hususları değerlendirildiğinde taraflarca imzalanan sözleşmeye göre; davacı tarafın sözleşme tarihi itibari ile 550.000,00-TL – 480.000,00-TL -7.976,71-TL= 62.023,29-TL (Kdv Hariç) alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır.” şeklinde rapor düzenlemiştir.
Taraf vekillerinin 04/04/2022 Havale Tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunmuş oldukları anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyası ek rapor düzenlenmek üzere bilirkişi … … 09/05/2022 Tarihinde tevdi edilmiştir.
İnşaat Mühendisi Bilirkişisi … … 08/08/2022 Havale Tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; “Sözleşmeye göre KDV dahil işin toplam bedelinin 550.000,00 x (1,18)=649.000,00-TL olduğunun, tarafınca eksik ve kusurlu olarak yapıldığı tespit edilen pencere havalandırma işinin, çatı olukları yapım işinin, aydınlatma elektrik iç tesisat işleri yapımının ve su tesisatının kusurlu yapılması işlerinin değerlendirildiğinde işin fiziksel gerçekleşme oranının işin tamamının %94’ü olacağı kanaatine varıldığının, dolayısıyla sözleşme kapsamında hak edilen işin bedelinin 649.000,00-TL x %94= KDV dahil 610.060,00-TL olarak hesaplanmış olduğunun, kök raporda fazla yapılan işlerin daha önce hesaplanmış olduğunun, ancak Sakarya Ticaret ve Sanayi Odasının 22/07/2022 Tarih ve 10294230/2193 sayılı yazısında belirtilen iş kalemlerinin serbest piyasa mahalli rayiç piyasa fiyatları ve araştırma yapılarak ulaşılan rayiç fiyatların kullanılarak yeniden hesaplama yapılmış ve KDV ilave edilerek; KDV dahil fosseptik imalatının; 20.430,58-TL olarak hesaplandığının, yapılan serbest piyasa rayiç fiyat araştırmasına göre aynı özelliklerde kapı imalatı için saç kaplama malzemesi hariç olmak üzere sözleşme tarihi değerinin 1 adet kapı için 600,00-TL olduğunun değerlendirildiğini, KDV dahil toplam 8 Adet kapının bedelinin; 8 x 600= 4.800,00-TL, Fazla yapılan işler toplamının; 20.430,58-TL + 4.800,00-TL= 25.230,58-TL, sözleşme kapsamında hak edilen işin bedelinin eksik yapılan imalatlar düşüldükten sonra kdv dahil 610.060,00-TL olduğu, davalının davacıya 480.000,00-TL ödediği ve 25.230,58-TL fazla yapılan iş bedeli hususlarının değerlendirildiğinde; davacı tarafın sözleşme tarihi itibari ile 610.060,00-TL – 480.000,00-TL + 25.230,58-TL = 155.290,58-TL (KDV dahil) alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır.” şeklinde ek rapor düzenlenmiştir.
Davacı vekilinin 07/09/2022 havale tarihli dilekçesi ile; gördükleri lüzum üzerine açmış oldukları iş bu davadan feragat ettiklerini, davalı taraftan vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bildirdiklerini talep ve beyan ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin 08/09/2022 tarihli dilekçesi ile davacının feragat beyanı doğrultusunda davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasını, tarafların anlaşması sonucu vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığına ilişkin beyan dilekçesi sunmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Çekişmeli yargıda kural olarak “tasarruf ilkesi” geçerlidir ve taraflar dava konusu üzerinde serbestçe tasarrufta bulunabilirler. Bu suretle davaya son verilebilmesinin bir yöntemi davadan feragattir ve anılan kurum 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 307-312.maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm kesinleşinceye kadar kullanılabilen bir hak niteliğindeki feragat, davacının istem sonucundan vazgeçmesi olup, kesin hükmün hukuki sonuçlarını doğurmaktadır. Geçerliliği için davalının rızasına veya mahkemenin kabulüne gerek olmayıp, bu konudaki tek taraflı irade beyanının mahkemeye ulaşması yeterlidir. Mahkemece, yalnızca, feragatin gerçekten anılan anlamı içerip içermediğinin ve yasal yönteme uygun yapılıp yapılmadığının araştırılması ve koşullar gerçekleşmişse feragat nedeniyle davanın reddi yönünde hüküm kurulması gerekmektedir. Diğer taraftan, davacı tarafından feragat bildirimi yapıldıktan sonra mahkemece henüz buna dayalı olarak karar verilmemiş olsa da, feragatten dönülemez. Davacının bu tür durumlarda, hata, hile veya ikrah nedeniyle feragatin geçersiz olduğunu aynı davada ileri sürebilme veya feragatin feshi için ayrı bir dava açabilme hak ve olanağı bulunmaktadır. Feragatin kesin hüküm oluşturma etkisi maddi anlamdadır ve feragat nedeniyle reddedilen dava, aynı konuda, aynı taraflar arasında ve aynı dava sebebine dayanılarak yeniden açılamaz. Ayrıca, feragat ile dava konusu uyuşmazlık esastan sona erdiğinden ve koşula bağlı hüküm verilemeyeceğinden, koşullu feragat geçersiz olduğu gibi, davacının istem sonucunun bir kısmından vazgeçmesi (kısmî feragat) durumunda, davanın feragat edilmeyen bölümü yönünden yargılamaya devam edilmesi zorunludur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının davadan feragat beyanı doğrultusunda davanın feragat nedeni ile reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
Hüküm: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Açılan davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Harçlar kanunu gereğince davadan feragat muhakemenin ilk celsesinden sonra vuku bulduğundan, maktu karar ve ilam harcının üçte ikisi olan 53,80-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 129,29-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın kullanılmayarak karar kesinleşmesi ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Taraf vekillerinin birbirlerinden vekalet ücreti talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde davacı vekilinin ve davalının yokluğunda verilen kararın, taraflara tebliğinden itibaren 2(İki) Hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, 6100 sayılı yasanın 321/2. Maddesi uyarınca gerekçeli kararın en geç bir ay içinde re’sen tebliğe çıkarılacağı hususu da bildirilerek karar verildi. 08/09/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı