Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/517 E. 2022/1171 K. 18.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/517 Esas – 2022/1171
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/517 Esas
KARAR NO : 2022/1171

BAŞKAN : ….
ÜYE : ….
ÜYE : ….
KATİP : ….

DAVACI : ….
VEKİLLERİ : Av…
DAVALI :….
VEKİLLERİ : Av…
….

DAVA : Ticari Satış ayıp sebebiyle değişim (TBK 227/1 md 4. bend)
DAVA TARİHİ : 25/09/2021
KARAR TARİHİ : 18/05/2022
G KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili firmanın davalı firmadan 2020 model ….plaka sayılı …. …. ……..marka ve modelli sıfır kilometre bir adet araç satın aldığını, satış tarihinden kısa bir süre sonra sürüş esnasında araçta titreme problemi başladığını, müvekkilinin problemin giderilmesi için davalıya ait yetkili servise başvurduğunu, ayıbın giderilmesini talep ettiğini, firmaya ait yetkili servisin her seferinde arızayı giderdiklerini belirterek aracı müvekkiline teslim etmelerine rağmen araçtaki titreme probleminin bir türlü giderilemediğini, araçtaki problemin gizli ayıp niteliğinde olup aracın garanti süresi içerisinde ayıbın giderilmediğini, izah edilen nedenlerle müvekkili firmaya satışı yapılan ….plaka sayılı aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini, olmaması halinde aracın dava tarihindeki güncel bedelinin müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Dava açıldıktan sonra davacının 01/12/2021 tarihinde tescil edilen kararla tür değişikliği yaparak Anonim Şirket olduğu anlaşılmış, buna göre Uyapta değişiklik yapılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu aracın ticari garanti şartlarına tabi bulunduğunu, davalı şirketin sadece aracın ücretsiz onarımından sorumlu olup ticari bir satım söz konusu olduğu için işbu davada davacının aracı satın alırken kabul etmiş olduğu ticari garanti esasları gereği hiçbir zaman için araç değişimi talep etme hakkının bulunmadığını, dava konusu araçta ayıp olarak nitelendirilebilecek maddi bir hasar ya da eksikliğin de söz konusu olmadığını, dava konusu aracın alındığı tarih olan 28/01/2020’den itibaren sorunsuz bir şekilde kullanıldığını, araçta üretimden kaynaklı herhangi bir ayıp bulunmadığını, her ne kadar 26/07/2021 tarihinde araçta titreme meydana gelmesi şikayeti ile yetkili servise başvurulmuş ise de yetkili servisçe 150 km yol testi yapıldığını ve cihaz verilerinde herhangi bir titreme problemi tespit edilemediğini, araçta işlem yapılmadan teslim edildiğini, davacının aracını kullanım kılavuzunda belirtilen şartlarda kullanmamasından doğan sorunlardan, kullanıcı hatalarından müvekkili firmanın hiçbir şekilde sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
…. …. A.Ş tarafından dava konusu araca ait iş emri kayıtları, garanti belgesi ve servis klavuzun gönderilmiş, dava konusu araçta keşif yapılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
Aracın ayıpsız misli ile değişiminin talep edilmesi itibariyle dava değeri 540.000,00 TL olduğundan davacı taraf verilen kesin süre içinde eksik peşin harcı tamamlamış, dosya heyete tevdi edilmiştir. Bu aşamadan sonra yargılamaya heyetçe devam olunmuştur.
Dava, ayıplı araç satışı nedeniyle aracın misli ile değişimi, mümkün olmaması halinde dava tarihindeki değerinin tahsili istemine ilişkindir.
Tacirler arası satış sözleşmelerinde 6102 sayılı TTK’nun 23. maddesi ile, bu madde yollamasıyla 6098 sayılı TBK’nun satış sözleşmesine ilişkin hükümleri uygulanacaktır. Dava konusu araçta açık ayıp veya olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılabilecek bir ayıp değil, gizli ayıp yani kullanımla ortaya çıkan bir ayıp söz konusu olduğundan ayıp ihbar süreleri bakımından TTK’nun 23.maddesi hükmü değil, yine TBK’nun 223. ve 225.madderi hükümleri dikkate alınacaktır. 6098 sayılı TBK’nun 223/2.maddesi “Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Dava konusu aracın 28/01/2020 tarihinde satın alındığı, teslim tarihinin 29/01/2020 olduğu, motora ilişkin arızanın fark edilmesinden sonra ilk kez 22/06/2021 tarihinde yetkili servise başvurulduğu, aynı şikayetle 07/07/2021 tarihinde yetkili servise ikinci kez başvurulduğu, yetkili servisçe DPF değişiminin yapıldığı, bu aşamadan sonra 26/07/2021 tarihinde üçüncü kez aynı şikayetle servise gidildiği ve yapılan incelemelerde servisçe bir sorun görülmediğinin not edildiği anlaşılmaktadır. Davacının arızayı fark etmesinden sonra yetkili servise başvurusu dahi ayıp ihbarı niteliğinde olduğundan (Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 04.04.2019 tarihli 2017/4068 E., 2019/2268 K. sayılı emsal kararı) ve ayıbın daha öncesinde ortaya çıktığı davalı tarafça iddia ve ispat edilmediğinden ihbarın süresinde ve usulüne uygun olduğu kabul edilmiştir.
Bilirkişi tarafından düzenlenen raporda; aracın 120 km hızı aştıktan sonra hızla orantılı şekilde normal olmayan bir titreme meydana geldiği ve bu titremenin özellikle direksiyon ve ön göğüs bölümünde hissedildiği, sürüş güvenliğini etkileyecek nitelikte olduğu, bu ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu, sorunun tork konvektörü ve volan sisteminden kaynaklanabileceği gibi motor takozlarının sertleşmesinden veya aşınmasından yada motor enjektör ayarlarının bozulmasından da kaynaklanabileceği, ayrıca aracın elektronik kontrol sisteminin güncellenmesinin veya değişiminin gerekebileceği, arızanın servis kayıtlarında değiştirildiği belirtilen DPT den de kaynaklanabileceği, araçtaki bu arızanın üç kez servis kaydı yapılmasına rağmen giderilemediği ve aracın ayıplı olduğu ve ayıbın gizli ayıp niteliğinde bulunduğu, araçtaki arızanın giderilmesi için birden çok işlem yapılması gerektiği, aracın hatalı olabileceği tespit edilen parçaların değiştirilmesinin ve onarımlarının yapılmasının aracın orijinalliğinin bozulmasına neden olacağı gibi ayıbı ortadan kaldıracağının kesin olarak söylenemediğini, bu haliyle değişiminin uygun olduğu, dava tarihi itibarıyla aracın piyasa rayiç değerinin 540.000,00 TL olduğu ancak mevcut ayıbın piyasa rayiç değerinde %40 oranında bir değer kaybına neden olacağı, buna göre aracın ayıplı halinin piyasa rayiç değerinin 325.000,00 TL olduğu belirtilmiştir. Bilirkişi raporundaki teknik açıklamalardan hareketle araçta tespit edilen arızanın üretiminden kaynaklandığı, yetkili servisin müdahaleleri ile giderilemediği, kullanıcı hatası olmadığı, zaman ile ortaya çıktığı ve gizli ayıp niteliğinde olduğu kabul edilmiştir.
TBK’nun 227.maddesi “(1)Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.(2) Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.(3) Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir. (4)Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. (5)Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir. “ hükmünü haizdir.
Somut olayda davacı TBK 227/1-4 m. uyarınca ayıpsız benzeri ile değişim hakkını kullanmıştır. Mevcut arızanın sürüş güvenliğini ciddi şekilde olumsuz etkilemesi ve arızanın sebebinin tam olarak belirlenememesi itibariyle aracın motorunda yapılması gereken birden çok onarım ve değişikliklerin aracın orjinalliğini bozacak nitelikte olması, bun karşılık bu onarım ve değişimlerin sorunu çözeceğinin kesin olmaması hususları dikkate alındığında aracın ayıpsız benzeri ile değişiminin hakkaniyete uygun olduğu değerlendirilmiştir.
Aracın sigorta kayıtlarında görünen hasar kaydı ön camın çatlaması sebebiyle değişiminden kaynaklı olduğundan değer kaybına yol açmadığı kabul edilmiş, hüküm kurulurken nazara alınmamıştır.
Açıklanan gerekçelerle davanın kabulüne ve aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Araç kaydında görünen rehnin ve haczin davacıya ayıpsız misli olarak verilecek araca veya aracın temin edilememesi ihtimalinde İİK 24 maddesi gereğince tahsil edilecek bedele yansıtılması da gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, Dava konusu …. plakalı …. marka …. …. modeli 2020 model ….motor numaralı aracın davalıya İADESİ ile aracın davalı tarafından AYIPSIZ MİSLİ İLE DEĞİŞTİRİLMESİNE, Araç üzerindeki takyidatların davalı tarafından ayıpsız misli olarak verilecek araca yansıtılmasına,
2-Aracın ayıpsız misli ile değişimi mümkün olmaz ise İcra İflas Kanununun 24. maddesi gereğince işlem yapılmasına, Bu ihtimalde araç üzerindeki takyidatların bedele yansıtılmasına,
3-Dava değeri üzerinden belirlenen 36.887,40 TL nispi harçtan başlangıçta yatan 59,30 TL’nin ve tamamlama olarak yatan 9.162,55 TL’nin mahsubu ile bakiye 27.665,55 TL nispi karar harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 127,10 TL ilk masraf (harç) ile tamamlama harcı olarak yatırılan 9.162,55 TL, 419.90 TL keşif harcı ve 600 TL bilirkişi masrafı ile 102,60 TL posta giderinden ibaret toplam 10.412,15 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca belirlenen 44.050,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
7-Karar kesinleştiğinde kararın bir örneğinin bilgi mahiyetinde araç üzerinde rehin ve haciz sahibi Kuveyt …. …. Bankası AŞ …. Şubesine ve….Vergi Dairesi Müdürlüğüne gönderilmesine,
8- Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 216/1 maddesi uyarınca talep halinde gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğine,
Dair taraf vekillerinin yüzünde, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi . 18/05/2022

Başkan ….
e-imzalı
Üye ….
e-imzalı
Üye ….
e-imzalı
Katip ….
e-imzalı