Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/506 E. 2021/212 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/506 Esas – 2021/212
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/506 Esas
KARAR NO : 2021/212

ÜYE : …
KATİP : …

DAVACI :…
VEKİLLERİ :…
DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 15/09/2017
KARAR TARİHİ : 21/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 15/09/2017 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde… No.lu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik Sigortası) Sigorta Poliçesi ile 15.04.2014 – 15.04.2015 tarihleri arasında … adına (“Davalı”) sigortalı olduğunun, Sigortalı aracın, 09.10.2014 tarihinde 1,43 Promil alkolün etkisi altındaki sürücü…sevk ve idaresinde iken, sürücünün önünde seyir halinde bulunan bisiklete 2918 sy. Kanun’un 84/d maddesi ile 48/5.maddelerini ihlal etmek suretiyle … tam kusuru ile sebep olduğu kazada, bisiklet sürücüsü …in yaralanarak sakat kalmış olduğunun, söz konusu kaza sonucunda sürekli olarak malul kalan … tarafından müvekkil şirket aleyhine İstanbul Anadolu….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyası ile tazminat davasının ikame edilmiş olduğunu, yargılama sırasında kazazede ile sulh olunarak tazminat, yargılama masrafları ve fer’ileri olmak üzere toplam 72.997,00 TL sürekli sakatlık tazminatı 31.10.2016 tarihinde ibraname karşılığında ödendiğini, tüm bu nedenlerle ve yargılama esnasında re’sen gözetilecek hususlar doğrultusunda, fazlaya ilişkin tüm hak, alacak ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla; ihtiyati Tedbir Talebimizin Teminatsız Kabulü ile; davalıdan toplam 72.997,00 TL’nin 31.10.2016 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İstanbul Anadolu ….Asliye Ticaret Mahkemesinin…esas sayılı dosyasının DYS üzerinden gönderilmesi için müzekkere yazılmış ve müzekkere cevabı dosyamıza arasına alınmıştır.
Sakarya….Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının tetkik ve iade edilmek üzere mahkememize gönderilmesi için müzekkere yazıldığı anlaşılmıştır.
Davacı ……Sigorta A.Ş. Genel Müdürlüğü’ne…nolu hasar dosyasının tasdikli bir suretinin gönderilmesi için müzekkere yazılmış ve müzekkere cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Davacı …….Sigorta A.ş. Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılarak… nolu ZMMS poliçesinin bir suretinin gönderilmesi için müzekkere yazılmış ve müzekkere cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Dava dışı Hakkı Özdemir’in maluliyet durumunun tespiti hususunda rapor düzenlenmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan rapor talep edildiği anlaşılmıştır.
Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’nun 2018/17161/4604 sayılı 19/03/2018 tarihli ön raporu ile;”Kişinin dosya konusu sağlık şikâyetleri ile ilgili tüm tıbbi evrakının (asılları ya da okunur kopyalarının) ve varsa tüm grafilerinin mümkün olduğu takdirde dijital ortamda (DICOM)-CD formatında, kişinin kendisinden/yakınlarından da sorulmak suretiyle temini, Kişinin kendisinde mevcut dava konusu yaralanma ile ilgili sağlık şikâyetleri ve son sağlık durumu hakkında bir tıp fakültesi ya da eğitim araştırma hastanesine sevki sağlanarak yaptırılacak muayene ve gerekli tetkikleri sonucu düzenlenecek raporlar ve tetkiklerin gönderilmesi, işinin bir tıp fakültesi ya da eğitim araştırma hastanesine sevki sağlanarak yeni yaptırılacak; eklem açıklıklarını dereceleri ile belirtir, nötral sıfır metoduna göre, sağ ve sol taraf çap ve uzunlukları da dahil mukayeseli yapılacak ortopedik muayenesi sonucu düzenlenecek raporun gönderilmesi, Yeni çekilecek, kırık/yaralanma alanını içine alan grafilerin mümkün olduğu takdirde dijital ortamda (DICOM)-CD formatında, bu incelemelerin düzenlenecek raporları ile birlikte teminen gönderilmesi, Kişinin bir tıp fakültesi ya da eğitim araştırma hastanesine sevki sağlanarak yeni yaptırılacak ayrıntılı nörolojik muayenesi sonucu düzenlenecek raporun gönderilmesi,” şeklindeki ön raporda tüm istenilen hususlardaki eksiklikler giderilmiş olup;
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’na dosyasının tetkiki ile maluliyet oranının tespiti hususunda raporun düzenlenmesi için… havale tarihli yazı ile rapor talep edildiği anlaşılmıştır.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’nın 2018/84386/18169 sayılı, 02/11/2018 tarihli raporu ile; “Kişinin 27 MART 2019 ÇARŞAMBA günü kimlik belgesiyle ve tüm tıbbi belgeleriyle birlikte saat 08:30’da Kurumumuzda hazır bulunacak şekilde muayeneye gönderilmesi,” şeklinde ATK Muayene günü verildiği anlaşılmıştır.
Gerekli hususlar yerine getirilmiş olup;
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 3. İhtisas Kurulu’nun 13/05/2019 havale tarihli raporu ile; “SONUÇ: Mevcut belgelere göre, …’in 09.10.2014 tarihinde maruz kaldığı trafik kazasına bağlı sağ ve sol kruris kırığı yaralanması nedeniyle olay tarihinde yürürlükte olan 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak:Gr1 XII(32b……….5)A %9E cetveline (yaşına) göre %11,3(yüzdeonbirvirgülüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik / iş ve güçten kalma) süresinin olay tarihinden itibaren 9(dokuz) aya kadar uzayabileceği, kesin iş göremezlik süresinin kişinin tedavi ve takibini yapan hekimler (sağlık kuruluşu) tarafından düzenlenmiş istirahat veya çalışabilir raporu ile belirlenebileceği, Aynı yönetmelik çerçevesinde başka birisinin bakımına muhtaç durumda olmadığı oy birliği ile mütalaa olunur.” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Davacı vekili 13/05/2019 havale tarihli Adli Tıp raporuna karşı 27/05/2019 havale tarihli beyan dilekçesinde özetle; ” Dosyasında alınan 13.05.2019 tarihli Adli Tıp Kurumu Raporunda kişinin 27.03.2019 tarihinde yapılan muayenesi sonucu %11,3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı kanaatine varılmış olduğunun, 13.05.2019 tarihli Adli Tıp Kurumu Raporunda yer alan aleyhe hususları kabul etmediklerini, tüm bu nedenlerle ve yargılama esnasında re’sen gözetilecek hususlar doğrultusunda, fazlaya ilişkin tüm hak, alacak ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla; ihtiyati Tedbir Talebimizin Teminatsız Kabulü ile; davalıdan toplam 72.997,00 TL’nin 31.10.2016 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ederiz, şeklinde beyan dilekçesi sunmuştur.
Dosya kusur raporu aldırılmak üzere; Nöroloji Uzmanı Bilirkişi …, Makine Yüksek Mühendisi …, Hukukçu Bilirkişisi…’e tevdi edilmiştir.
Nöroloji Uzmanı Bilirkişi…, Makine Yüksek Mühendisi…, Hukukçu Bilirkişisi…07/07/2020 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Sonuç: a) …Plakalı araç sürücüsü Halil İbrahim Bayrak’ın olaydan dört saat sonra yapılan ölçümde kanında 1,43 Promil alkollü olduğu için kazanın salt alkolün etkisiyle meydana geldiği, b) 34 DM 4199 Plakalı araç sürücüsü …’ın olayda %100 kusurlu olduğu, c) Bisiklet Sürücüsü …’in olayda herhangi bir kusurunun OLMADIĞI kanaat ve sonucuna varılmıştır.” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Davacı vekili 07/07/2020 havale tarihli bilirkişi raporuna karşı 24/07/2020 havale tarihli beyan dilekçesinde özetle; “Bilirkişi raporu’nda yapılan değerlendirme ve tespitlerin davayı kanıtlar mahiyette olup haklı davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiklerini, tüm bu nedenlerle; dosyada mübrez bilirkişi raporu haklı davayı kanıtlar mahiyette olduğundan, fazlaya ilişkin tüm hak, alacak ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla 72.997,00 TL’nin 31.10.2016 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, harç, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ederiz, şeklinde beyan dilekçesi sunmuştur.
Dosya aktüerya hesap bilirkişisinden rapor aldırılmak üzere …’ye tevdi edilmiştir.
Hesap Bilirkişisi Av…. 26/02/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; ” Sonuç: Mahkemenin hak kazandığını takdir etmesi halinde; davacının rücu edebileceği miktarın 28.,949,55-TL olduğu, oranlama sonucu davacının ödemiş olduğu vekalet ücreti için 3.353,25-TL icar vekalet ücreti için 2.756,50-TL; yargılama gideri için 241,79-TL talep edebileceğinin tespit edildiğini, mahkemenin hak kazandığını takdir etmesi halinde; maddi zarar 66.150,93-TL tespit edilmiş olup davacının (taleple bağlı kalınarak) ödemiş olduğu 59.863,00-TL tazminatı rücu edebileceği, davacının ödemiş olduğu, 6.934,00-TL, vekalet ücretini, 5.700,00-TL icra vekalet ücretini, 500,00-TL davca masrafını talep edebileceğinin tespit edildiği görüş ve kanaatindeyim,” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Davacı vekili 26/02/2021 havale tarihli bilirkişi raporuna karşı 17/03/2021 havale tarihli beyan dilekçesinde özetle; “Bilirkişi Raporu’nda tespitlerin talep, iddia ve davalarının haklı olduğunu tevsik ettiğinden rapor doğrultusunda davanın kabulünü talep etiklerini, tüm bu nedenlerle; bilirkişi raporu’nun aleyhe yönlerine itiraz ettiklerini belirtir raporda yer alan 2.Alternatif hesaplama dosya kapsamına uygun bulunduğundan, haklı davalarının rapor doğrultusunda kabulüne karar verilmesini talep ederiz.” şeklinde beyan dilekçesi sunmuştur.
Davalı vekili 26/02/2021 havale tarihli bilirkişi raporuna karşı 11/03/2021 havale tarihli beyan dilekçesinde özetle; “Bilirkişi raporunda öncelikle;Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden verilen sağlık kurulu raporunda maluliyet oranının %31 olarak belirlendiği raporu kabul etmediklerini, bu rapor gerçek maluliyet durumunu yansıtmamakta olduğunu, dosyada bulunan Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Kurulu’nun raporunun, maluliyet oranını gerçekçi olarak belirleyen bir rapor olduğunu, Taraflar arasındaki dava sulh ile sonuçlanmış olduğunu, Kısacası dava süreci yapılan bir yargılama sonrası verilen hüküm ile değil, tarafların sulh olmasıyla neticelendiğinden,davacı şirket kendi insiyatifi ile davayı sonuçladığından, kazazedeye yapılan bu ödemelerden sorumlu olmadığını, Daha önce dosyaya sundukları, bilirkişi raporunda kusura, kusur ile netice arasındaki illiyet bağına itirazlarda bulunmuş olduklarının, bu itirazlarını yinelediklerini, Bilirkişi raporunun tümüne bu yönlerden itiraz etmekte ve raporu kabul etmediklerini, mahkeme aksi kanaatte ise Bilirkişinin 1. Alternatifte belirlenen Adli Tıp Kurumu raporu çerçevesinde maluliyet oranına göre yapılan rücu alacağı hesabı olan 28.949,15 TL. olarak, rücu alacağının belirlenmesini talep ederiz.” şeklinde beyan dilekçesi sunmuştur.
Dosyanın 13/04/2021 Celse tarihli duruşma (1) nolu ara kararı uyarınca eksiklikler bakımından incelemeye alındığı anlaşılmıştır.
Sakarya …. Asliye Hukuk Mahkemesinin… tarih… Esas,… Karar sayılı dosyası verilen gönderme kararı ile mahkememize tevdii edilmiş, mahkememizin…Esas (YENİ ESAS) sırasına kaydı yapılmıştır.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde; Davacı sigortacı, ZMMS kapsamında sigortalı aracın kusuru ile sebebiyet verdiği kazada yaralanan 3.şahsa ve hasar gören araç için tazminat ödedikten sonra dava dışı sürücünün alkollü olması nedeniyle zararın poliçe kapsamında olmadığını iddia ederek kendi sigortacısı olduğunu iddia ettiği davalıya karşı eldeki davayı açmıştır.
28.11.2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun (TKHK) 2. maddesinde Kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için Kanunun amacı içerisinde yukarıda tanımı verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevlidir.
Somut olayda, davacı sigorta şirketine ZMMS sigortası bulunan aracın karıştığı kaza sebebi ile dava dışı 3. kişilere ödenen tazminatın aracı kullanan sürücünün alkollü olması sebebi ile rücuen tahsiline karar verilmesi talep edilmektedir. Sigortalı araç hususi nitelikte araçtır. Bu durumda davalı sigortalı, 6502 sayılı Kanun’un 3.maddesinin k bendi kapsamında tüketici; sigortalı ile davacı arasındaki sigorta sözleşmesi ise aynı Kanun’un 3.maddesinin l bendi gereğince tüketici işlemidir. Bu durumda uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereği davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal süresi içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yargılama giderleri ve harçların görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 (İki) haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye dosyanın gönderilmesi talep edildiği takdirde, dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine, süresi içerisinde gönderme talebinde bulunulmaması halinde mahkememizce dosyanın resen ele alınarak yargılama giderleri hakkında karar verilmesine,
Dair dosya üzerinden tarafların yokluğunda verilen gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Sakarya Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere tensiben karar verildi.21/12/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı