Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/248 E. 2021/64 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/248 Esas – 2021/64
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/248 Esas
KARAR NO : 2021/64

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : …
DAVALI : 1- …
VEKİLLERİ : …
DAVALI : 2- …
VEKİLİ : …
DAVA : İstirdat
DAVA TARİHİ : 22/05/2019
KARAR TARİHİ : 21/10/2021
GEREKÇELİ KARAR TARİHi : 23/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete çek keşidecisi Ziraat Bankası, Yarımca/Kocaeli şubesine ait,körfez keşideli, 24/01/2019 keşide tarihli, 57.000,00TL miktarlı,… mersis, … vergi kimlik numaralı çekin kaybolduğunu, bahse konu çekin meşru hamilinin müvekkili şirket olduğunu, kaybolan çekin iptali için, muhatap bankaya göre yetkili Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/746 Esas sayılı dosyası ile hasımsız dava açıldığını, dava sırasında söz konusu çekin davalı …tarafından muhatap bankaya ibraz edildiğini öğrendiklerini söz konusu çekin istirdatı için bu davayı açmaları gerektiğini, müvekkil şirket yetkilisinin 2016 yılından itibaren … TC kimlik numaralı … olduğunu,müvekkili şirket ile davalı şirket arasında herhangi bir ticari münasebet bulunmadığını, çekin müvekkili şirket tarafından kaybedilip, davalı şirket eline geçen çek üzerindeki cironun müvekkili müvekkili şirketeait olmaması sebebi ile hamil olmayan davalıdan söz konusu çekin istirdatı için işbu davayı açmak zorunda kaldıklarını, Ziraat Bankası, Yarımca/Kocaeli şubesine ait,körfez keşideli, 24/01/2019 keşide tarihli, 57.000,00TL miktarlı,…mersis, … vergi kimlik numaralı çekin istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davaya konu çeki, müşterisi …’nden, müşterisi ile olan ticari ilişkisinden doğan alacağını temin etmek maksadıyla aldığını, sonrasında bankaya takasa verdiğini, çekin karşılığı çıkmayınca bankadan iade alarak anılan müşterisine iade ettiğini,müvekkilinin çeki iktisap etmesinden önceki veya çeki iade etmesinden sonraki durum hakkında bilgi sahibi olmadığını,Davaya konu çek müvekkil tarafından bankaya ibraz edildikten (takasa sokulduktan) sonra …i’ne iade edildiğini, dosya içeriğinden davaya konu çekin bu şirket tarafından icra takibine konu edildiği anlaşıldığını, bu nedenle işbu davanın müvekkili şirkete değil, …’e yöneltilmesi gerektiğini, müvekkiline yönlendirilen işbu davanın reddine karar verilmesini, davacının davasının reddine ve yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacının üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dahili davalı cevap dilekçesinde özetle; dava konusu çekin …’ne ciro silsilesi ile müvekkiline geçmiş olup yine cirolar arasında …’nde bulunduğunu, davaya konu çekin …. şirket yetkilisi tarafından imzalandığını ve müvekkiline verildiğini, daha önceden de çeklerin ve senetlerin verildiğini ve ödendiğini, davanın reddini, alacağın %20 ‘inden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Muhatap bankaya müzekkere yazılarak dava konusu çekin keşideciye verilip verilmediği, çekin ibraz edilip edilmediği, keşideci bilgileri, ödeme yapılıp yapılmadığı, çeke dair tüm bilgi belgelerin gönderilmesinin istendiği, gelen yazı cevabının incelenerek dosya arasına alındığı anlaşıldı.
Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/746 Esas sayılı dosyasının bir suretinin Uyap’tan gönderilmesinin istendiği, dosyanın Uyap sistemi üzerinden gönderilerek dosya arasına alındığı anlaşılmıştır.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davacı şirketin ticari sicil kayıtlarının gönderilmesi istenildiği, gelen yazı cevabının incelenerek dosya arasına alındığı anlaşıldı.
25/09/2019 tarihli duruşma ara kararı gereği İlgili kurumlara müzekkere yazılarak şirket yetkilisi Hülya Mengüç’ün imza incelemesine esas imza örneklerinin alınması için İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmasına ve iligili kurumlardan imza örneklerinin istenilmesine karar verildiği, cevapların gelmesinden sonra çek aslındaki imzanın şirket yetkilisi Hülya Mengüç’e ait olup olmadığı hususunda imza incelemesi yaptırılmak üzere dosyanın ATK Fizik İhtisas Dairesine gönderilmesine karar verildiği anlaşıldı.
Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi 12/04/2021 tarihli raporunda ”6.1. Tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından yapılan incelemede;
İnceleme konusu çekin arka yüzündeki “ORDER PETROL” kaşe izi üzerindeki 1. ciro imzası ile …’ün mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediği,
6.2. Yazı incelemesi isteniyorsa, …’ün huzurda inceleme konusu belge kendisine gösterilmeden çek içerik yazılarının aynı tip harflerle büyük küçük harflere dikkat edilerek dikte suretiyle ve normal yazma hızıyla birçok kez yazdırılması ile elde edilecek tutanakların temin edilerek mevcutlar ile birlikte kurumumuza gönderilmesinin gerektiği hususlarını bildirir KANAAT RAPORUDUR.” olarak rapor ettiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde ;
Açılan dava; 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesi uyarınca, rıza hilafına elden çıktığı iddia edilen çekin istirdadı istemine ilişkindir.
TTK’nın 792. maddesine göre, “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” düzenlenmiştir.
TTK’nın 790. maddesinde ise, “cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır” hükmü düzenlenmiştir.
Çek istirdatı davalarında davacı; çekin yetkili hamili olduğunu, çekin rızası hilafına elinden çıktığını ve davalının çeki kötüniyetle iktisap etmiş veya çeki iktisapta ağır kusurlu bulunduğunu kanıtlaması gerekmektedir. Çeki elinde bulunduran davalının çeki edinme nedenini açıklama mecburiyeti bulunmamaktadır, aksi düşüncenin kabulü çekin “mücerretlik” vasfını ortadan kaldırır. Bu kapsamda eldeki davada davalıların çeki iktisapta kötü niyetli veya ağır kusurlu olduğu kanıtlanamamıştır. Kural olarak kambiyo senetleri soyut borç ikrarını içeren senetlerdir. Kambiyo senetlerinde soyutluk prensibinin en önemli işlevi ispat açısından kendisini gösterir. Buna göre, bir kambiyo senediyle borç altına giren kimse, borçlu olmadığını iddia ediyor ise bu hususu ispat etmekle yükümlüdür. Somut olayda, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi ile davacı şirket ciro kaşesi altındaki ciro imzasının davacı şirket yetkilisine ait olmadığı tespit edilmiştir. TTK’nın 659. maddesi gereğince ciro imzasının sahteliği iddiası mutlak defi niteliğinde bulunduğundan herkese karşı ileri sürülebilir niteliktedir. Somut dosyamızda davacı ciro imzasının sahte olduğu iddiasını aldırılan ATK raporuna göre kanıtlamış ise de TTK’nın 677. maddesindeki düzenlemeye göre, imzaların istiklali prensibine göre ciro imzalarından biri sahte bile olsa, düzgün ciro silsilesine göre çeki iktisap edenin, çeki iktisapta ağır kusurunun bulunduğunun ayrıca kanıtlanması gerekir. Davacının dosya kapsamında menfi tespit talebi bulunmadığından davalıların çeki kötüniyetle iktisap etmiş veya çeki iktisapta ağır kusurlu bulunduğu hususu da ispat edilemediğinden açılan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 973,42-TL harcın mahsubu ile kalan 914,12-TL harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 8.210,00-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayarak arta kalan kısmın taraflara iadesine,
7-Kararın kesinleşmesi halinde dosya arasına gönderilen imza asıllarını içerir belge asıllarının ve mahkeme kasasında bulunan çek aslının ilgili kurumlara iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yokluğunda verilen kararın, taraflara tebliğinden itibaren 2(İki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.21/10/2021
Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı