Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/163 E. 2021/31 K. 05.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/163 Esas – 2021/31
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/163 Esas
KARAR NO : 2021/31

HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : …
DAVALI : …

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/09/2021
KARAR TARİHİ : 05/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Borçlu aleyhine 03/05/2021 tarihinde Sakarya …. İcra Müdürlüğü’nde … Esas sayılı dosyasında taraflar arasında hesap ekstrelerinde görüldüğü üzere davacı şirketin alacağına dayalı olarak icra takibi başlatıldığını, işbu icra takibine borçlu tarafından icra dairesine yapılan 27/05/2021 tarihli itirazda davalının borçlu olmadığını beyan etmekle asıl alacağa , ferilerine, faize itiraz etmiş olmakla takibin durduğunu, davacı şirket tarafından davalıya gönderilen havalelerin 06/10/2019 yılında başladığını, davalının davacı firmaya borcunun 2019 yılı için 34.372,90 TL olduğunu, davacı şirketin davalıya ilişkin olarak 2019 yılından devreden 34.372,90 TL bakiye sonrasında 01/01/2020 yılında davalının davacı firmaya borcunun toplamda 84.482,63 TL olduğunu, davacı şirketin davalıya ilişkin olarak 2020 yılından devreden 84. 482,63 TL bakiye sonrasında 01/01/2021 yılında başlayarak 06/03/2021 tarihine kadar davalının davacıya firmaya borcunun toplamda 93.968,63 TL olduğunu, davalı tarafın icra dosyasına yapmış olduğu itirazlarını destekler nitelikte bir belgenin mevcut olmaması ve davacı şirket tarafından gönderilen bedellerin banka yoluyla dekontlarla kanıtlanacak şekilde gönderilmesi davalının bu bedelleri itiraz etmeden kabul etmesi sebebiyle davalı için İİK M.257 ve 257/2’de belirtilen ihtiyati haciz koşullarının oluştuğunu, davalının borca yeter tutarda taşınır ve taşınmaz malları ile 3. Şahıslardaki hak ve alacaklarına ihtiyati haciz konulmasını, itirazın iptali ile takibin faiziyle birlikte devamını, borcun %20’sinden aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 04/10/2021 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini iş bu sebeple dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Çekişmeli yargıda kural olarak “tasarruf ilkesi” geçerlidir ve taraflar dava konusu üzerinde serbestçe tasarrufta bulunabilirler. Bu suretle davaya son verilebilmesinin bir yöntemi davadan feragattir ve anılan kurum 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 307-312.maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm kesinleşinceye kadar kullanılabilen bir hak niteliğindeki feragat, davacının istem sonucundan vazgeçmesi olup, kesin hükmün hukuki sonuçlarını doğurmaktadır. Geçerliliği için davalının rızasına veya mahkemenin kabulüne gerek olmayıp, bu konudaki tek taraflı irade beyanının mahkemeye ulaşması yeterlidir. Mahkemece, yalnızca, feragatin gerçekten anılan anlamı içerip içermediğinin ve yasal yönteme uygun yapılıp yapılmadığının araştırılması ve koşullar gerçekleşmişse feragat nedeniyle davanın reddi yönünde hüküm kurulması gerekmektedir. Diğer taraftan, davacı tarafından feragat bildirimi yapıldıktan sonra mahkemece henüz buna dayalı olarak karar verilmemiş olsa da, feragatten dönülemez. Davacının bu tür durumlarda, hata, hile veya ikrah nedeniyle feragatin geçersiz olduğunu aynı davada ileri sürebilme veya feragatin feshi için ayrı bir dava açabilme hak ve olanağı bulunmaktadır. Feragatin kesin hüküm oluşturma etkisi maddi anlamdadır ve feragat nedeniyle reddedilen dava, aynı konuda, aynı taraflar arasında ve aynı dava sebebine dayanılarak yeniden açılamaz. Ayrıca, feragat ile dava konusu uyuşmazlık esastan sona erdiğinden ve koşula bağlı hüküm verilemeyeceğinden, koşullu feragat geçersiz olduğu gibi, davacının istem sonucunun bir kısmından vazgeçmesi (kısmî feragat) durumunda, davanın feragat edilmeyen bölümü yönünden yargılamaya devam edilmesi zorunludur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekilinin davadan feragat beyanı doğrultusunda davanın feragat nedeni ile reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Açılan davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 59,30 TL harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, fazla alınan harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dair; tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde, istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.05/10/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı