Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1209 E. 2022/1436 K. 26.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/1209 Esas – 2022/1436
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/1209 Esas
KARAR NO : 2022/1436 Karar

BAŞKAN : ….
KATİP :….

DAVACI : ….
VEKİLLERİ : Av. ….

DAVALI :….
VEKİLİ : Av….
DAVALI :….
VEKİLLERİ : Av….

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/12/2021
KARAR TARİHİ : 26/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; müvekkiline ait …. …. …. plakalı aracın servis hizmeti için davalı …. AŞ ye bırakıldığını, davalı şirketin çalışanı diğer davalı …. araç ile test sürüşü yaptığı sırada dava dışı …. Ltd Şti’ne ait araç ile çarpışarak yaptığı, kaza sonucunda aracın zorunlu trafik sigortacısı ….n….Sigorta AŞ tarafından …. AŞ lehine yapılan ödeme sebebiyle sürücünün yeterli ehliyetinin bulunmaması itibariyle poliçeye aykırılık gerekçesiyle …. icra Müdürlüğünün …./…. esas sayılı dosyasında kendileri aleyhinde rücuen tahsil talepli takip yapıldığını, davacının bu takip sebebiyle sigortacısına 33.174,75 TL ödeme yaptığını, davalılar ile yapılan arabuluculuk görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını belirterek ödemiş olduğu 33.174,75 TL nin ödeme tarihi 20/08/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. A.Ş vekili ; talebin zamanaşımına uğradığını, icra dosyasında aleyhlerinde bir takip bulunmadığını, husumet yöneltilemeyeceğini, …. …. …. plakalı aracı kaza anında kullanan sürücü davalı ….’in kusurunun bulunmadığını, diğer araç sürücüsü …. …. yasak dönüş yapması sebebiyle tam kusurlu olduğunu, hesaplanan zarar tutarının doğru olmadığını, davalı …. …. kabul edilse dahi zararın hesaplanmasının gerektiğini ve davalının kusuru oranında sorumluluğunun söz konusu olabileceğini, talep edilebilecek faizin yasal faiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı …. vekili; diğer davalı işverenin talimatı ile aracın test sürüşüne çıkarıldığını, adam çalıştıranın sorumluluğunun söz konusu olduğunu, diğer araç sürücüsünün dönüşün yasak olduğu yerde dönüş yapmakla tam kusurlu olduğunu, kendisinin kusurunun bulunmadığını, icra dosyasında kendilerine yöneltilen bir talep bulunmadığından bu davanın kendilerine karşı açılamayacağını, tazminat hesaplamasının da hatalı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Taraflar arasında anlaşmazlık; Davacının …….. plakalı aracının servis hizmeti için davalı şirkete bırakıldığında diğer davalının test sürüşü amacıyla sevk ve idaresindeyken dava dışı …. A.Ş’ye ait araç ile çarpışarak yapmış olduğu kazada sürücü …. kusurunun bulunup bulunmadığı, davacının sigortacısının poliçeye aykırılık sebebiyle davacıya yapmış olduğu rücu talebinin ve davacının bu talep gereğince icra dosyasına yaptığı ödemenin yerinde olup olmadığı, yapılan ödemenin …. A.Ş’nin aracında meydana gelen hasara ve sürücü …. kusuruna uygun olup olmadığı, davacının yaptığı 33.174,75 TL’lik ödemeyi davalılardan rücuen tahsil edip edemeyeceği, davalılara husumet yöneltilip yönetilemeyeceği, talep edilecek faizin avans faizi ya da yasal faiz olup olmadığı hususlarındadır.
….icra Müdürlüğü’nün …./…. Esas sayılı dosyası, Sigorta hasar dosyaları, …. …. plaka sayılı aracın davalı şirket nezdindeki servis kayıtları, davacı tarafça sigorta şirketine yapılan ödemeye ilişkin kayıtlar getirtilmiş ve incelenmiş, Karayolları Bölge Müdürlüğünden kaza yerinde dönüş yasağı bulunup bulunmadığı araştırılmış, makina mühendisi bilirkişiden kazanın oluşumunda sürücülerin kusurlu eylemlerinin tespitine ve hasar miktarı ile sigorta şirketi tarafından diğer sigorta şirketine ve davacı tarafından da kendi sigortasına yapılan ödemenin gerçek zarar miktarı ile uyumlu olup olmadığı yönünde rapor alınmıştır.
Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre:
Davacı şirkete ait aracın bakımlarının yapılması için davalı şirkete ait …. yetkili servisine bırakıldığı dönemde aracın servis çalışanı davalı …. tarafından …. Anayolun yanındaki yolda …. istikametinde test sürüşünün yapıldığı sırada kaza mahallinde geldiğinde anayoldan yan yola giriş yapan dava dışı …. …. yönetimindeki ……… Ltd Şti’ye ait …. plakalı araç ile çarpışması neticesinde maddi hasarlı kazanın meydana geldiği, sürücü …. yan yola dönüş yaptığı yerde dönüş yasağının bulunmadığı ancak sağa dönüşlerde yan yoldan gelmekte olan davalı …. geçiş üstünlüğüne riayet etmeyerek kusurlu davrandığı, davalı sürücü …. ise sürücü belgesi yetersiz olmakla birlikte kavşaklara yaklaşırken hızını azaltmaması sebebiyle kusurlu olduğu, davalı …. kamyon kullanmak için gerekli ehliyetinin bulunmamasının kazanın oluşumunda belirleyici olmadığı dolayısıyla kusur dağılımına etki etmediği, sürücülerin kusurlu hareketlerine nazaran davalı …. %25 oranında diğer sürücü …. ise %75 oranında kusurlu olduğu, dava dışı …. Ltd Şti’e ait kazalı …. plakalı aracın kasko sigortacısı olan …. Sigorta AŞ tarafından sigortalısına toplam 94.250,00 TL yapıldığı, buna karşılık Ak Sigorta AŞ tarafından karşı araç olan….plakalı aracın ZMM Sigortacısı olan… AŞ’den kusur oranını %25 kabul edilerek 23.563,00 TL rücuen talep edildiği, Allianz Sigorta AŞ nin 28/08/2020 tarihinde 23.563,00 TL yi …. Sigorta AŞ ye ödeyerek bu rakam için …. …. İcra Müdürlüğünün …./…. esas sayılı dosyası ile 24/03/2021 tarihinde sürücünün ehliyetsiz olması sebebiyle poliçe hükümlerine dayanarak işlemiş faizi ile birlikte sürücü …. ve sigortalısı araç maliki davacı şirketten rücuen tahsilini talep etmiş, bu takibe borçlu …. tarafından itiraz edilmiş, davacı şirket yönünden ise takip kesinleşmiş, davacı malik şirket 20/08/2021 tarihinde dosya borcunu ferileri ile birlikte 33.174,75 TL olarak icra veznesine ödeyerek takibi sonlandırdığı, eldeki bu dava ile de aracını servis amaçlı bıraktığı davalı şirkete ve onun çalışanı sürücüye 33.174,75 TL nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte rücuen tahsili talepli dava açmıştır.
KTK 104. Madde “Motorlu araçlarla ilgili mesleki faaliyette bulunan teşebbüslerin sahibi, gözetim, onarım, bakım, alım – satım, araçta değişiklik yapılması amacı ile veya benzeri bir amaçla kendisine bırakılan bir motorlu aracın sebep olduğu zararlardan dolayı; işleten gibi sorumlu tutulur. Aracın işleteni ve araç için zorunlu mali sorumluluk sigortası yapan sigortacısı bu zararlardan sorumlu değildir” hükmünü amirdir. Motorlu aracın, motorlu araçla ilgili mesleki faaliyette bulunana bırakılması durumunda KTK m. 104’teki şartları taşıyan farazi işleten teşebbüs sahibi de işleten gibi sorumlu olacaktır. Bu durumda, araç kendisine bırakılan işletme sahibi aracın zilyetliği kendisine geçtiği anda sorumlu olacaktır.
Somut olayda davacı malik Karayolları Trafik Kanunun 104 maddesine göre işleten olarak sorumlu olmadığı halde takip alacaklısı sigortacısına ödeme yapmıştır. Tazminattan sorumlu olan farazi işleten olan davalı şirket ve araçla kaza yapan davalı şirket çalışanı davalı … Davacı malikin zorunlu trafik sigortacısı tarafından karşı tarafa kusura isabet eden oranda ödeme yapılması ve bu ödemenin poliçeye aykırılık sebebiyle rücu talebi üzerine davacı malik şirket tarafından icra dosyasında sigorta şirketine ödenmesi ile tazminattan asıl sorumlu olan davalıların pasifinde azalma meydana gelmiş, bu haliyle sebepsiz zenginleşme gerçekleşmiştir. Davacı ödediği rakamı sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalılara rücu edebilir.
…… Sigorta şirketi tarafından …. Sigorta AŞ’ye yapılan ödemenin ve davacı tarafından sigortacısı …. AŞ’ye yapılan ödemenin gerçek zarar ile uyumlu olup olmadığı , fazla ödeme yapılıp yapılmadığı değerlendirilmelidir.
Alınan bilirkişi raporunda …. plakalı araçta kaza sebebiyle oluşan hasarın …. sigorta AŞ tarafından yapılan tespitlere ve ödemeye uygun olduğu belirtilmiştir. …. Sigorta AŞ kendi sigortalısına 94.250,00 TL ödeme yapmıştır. Mahkememizce de kabul edildiği üzere davalı sürücü …. %25 oranında kusurlu olup Ak Sigorta AŞ kusur oranına göre 23.563,00 TL yi araç malikinin ZMM sigortacısından talep etmiş ve bu rakam ……… Sigorta şirketi tarafından ödenmiştir. Bu ödeme ile birlikte Sigorta şirketi rücu alacaklısı konumuna gelmiştir. …. …. İcra Müdürlüğünün …./…. esas sayılı dosyasında işletilen faiz ve feriler uygun bulunmuştur. İşin ticari olması sebebiyle kaza sebebiyle oluşan zararın tazmininde ticari faiz işletilebilecektir. Dolayısıyla davalılar icra dosyası kapsamında davacı tarafından ödenmiş olan ve aslında kendi sorumluluklarında bulunan 33.174,75 TL yönünden tam sorumludurlar. Davacının icra dosyasında itiraz etmemiş olması davalılar açısından sonucu değiştirmeyecektir.
Açıklanan gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiş, davanın sebepsiz zenginleşmeye dayanması nazara alınarak ticari faize hükmedilmemiş, 33.174,75 TL’nin ödeme tarihi olan 20/08/2021 den itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE, 33.174,75 TL’nin 20/08/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 2.266,17-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 566,55-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 1.699,62-TL harcın davalılardan müştereken müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 İkinci Kısım İkinci Bülüm) göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 59,30-TL Başvuru Harcı, 566,55-TL Peşin/nisbi Harcı, 800,00 TL bilirkişi ücreti, 831,25-TL tebligat ve posta giderleri olmak üzere toplam 2.257,10-TL’nin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen kararın, taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, 6100 sayılı yasanın 321/2. Maddesi uyarınca gerekçeli kararın en geç bir ay içinde re’sen tebliğe çıkarılacağı hususu da bildirilerek verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
26/10/2022

Katip ….
e-imzalı

Başkan ….
e-imzalı