Emsal Mahkeme Kararı Sakarya Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1089 E. 2021/200 K. 22.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. SAKARYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/1074 Esas – 2021/198
T.C.
SAKARYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2021/1074 Esas
KARAR NO : 2021/198

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI :…
VEKİLİ : …
DAVALI : …

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/12/2021
KARAR TARİHİ : 20/12/2021
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 20/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı şirket ile dava dışı sigortalı Toprak Mahsülleri Ofisi Genel Müdürlüğü arasında 01.03.2018 başlangıç 01.03.2019 bitiş tarihli,… poliçe numaralı “İşyeri Güvence Sigortası” ile sigorta poliçesi akdedildiğini, davacı tarafından teminat altına alınan sigortalı Toprak Mahsülleri Ofisi Genel Müdürlüğü’nün sigortalı emtiasına 04/04/2018 tarihinde davalıya ait olan depolardan sızan suların sirayet etmesi neticesinde hasar meydana geldiğini, Hasar gören mahsüllere ilişkin Ekspertiz Raporu alınmış olup hasar bedeli tespit edildiğini, davacı şirket tarafından davalı şirkete halefiyet ilkesi gereği sigortalıya yapılan 10.898,00 TL’ lik alacağın tarafına ödenmesi için çeşitli başvurular yapıldığını, davalı tarafından bu başvuruya herhangi bir cevap verilmediği gibi ödeme de yapılmadığını, davacı tarafından paranın tahsil edilebilmesi için icra yoluna başvurulduğu, Sakarya …. İcra Müdürlüğü… Esas sayılı dosyası ile davalı adına icra takibi yapıldığı, davalı tarafından haksız olarak icra takibine itiraz edildiğini, bu sebeple yapılan itirazın iptali ile takibin davamına karar verilmesini taleple dava etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;Davacı vekili; müvekkili nezdinde işyeri güvence sigorta poliçesi sigortalı bulunan Toprak Mahsülleri Ofisi Genel Müdürlüğüne ait emtianın, davalının depolarından sızan sular nedeniyle zarar gördüğünü, sigortalı iş yerinde oluşan hasar nedeniyle 10.898,00 TL’nin müvekkili sigorta şirketi tarafından ödendiğini, olayda davalıların kusurlu olduğunu, davalı hakkında başlatılan takibe haksız olarak itiraz ettiğini, davalının yaptığı itirazın iptalini talep etmiştir.
Dava işyeri güvence sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkindir.
Davacı sigorta şirketi, eldeki davayı sigortalısının halefi olarak açmış olmasına göre, görevli mahkemenin tayininde sigortalı ile davalı arasındaki ilişkinin hukuki mahiyeti nazara alınır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun 22.03.1944 tarihli 37 Esas ve 9 Karar sayılı ilamında bu husus “sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak, sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” şeklinde vurgulanmaktadır.
Öte yandan, TTK’nun “Halefiyet” başlığı altındaki 1472.(eski TTK 1301.) maddesinde; “sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder” hükmüne yer verilmiştir.
Bu durumda, davanın sigorta sözleşmesinden değil, davalının kusuru ile gerçekleşmesine sebebiyet verdiği iddia edilen haksız fiilden kaynaklandığı, sigortalı Toprak Mahsülleri Ofisinin tacir de olmadığı anlaşılmakla, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; görev kurallarının kamu düzenine ilişkin olduğu ve yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerektiği, davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu gözetilerek; HMK’nun 114/1-c maddesine göre, görevsizlik nedeniyle HMK’nun 115/2. maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir.
KARAR; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereği davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal süresi içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yargılama giderleri ve harçların görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 (İki) haftalık süre içeirsinde görevli mahkemeye dosyanın gönderilmesi talep edildiği takdirde, dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine, süresi içerisinde gönderme talebinde bulunulmaması halinde mahkememizce dosyanın resen ele alınarak yargılama giderleri hakkında karar verilmesine,
Dair dosya üzerinden tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Sakarya Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı . 20/12/2021
Katip…
E-İmza

Hakim …
E-İmza