Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/843 E. 2023/1545 K. 12.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/04/2023
NUMARASI : … Esas … Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVALI : … -…

İSTİNAF EDEN
DAHİLİ DAVALI : … – (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Şirketin İhyası

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 12/07/2023
YAZIM TARİHİ : 13/07/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan şirketin ihyası davasında 19/04/2023 tarihinde tesis edilen davanın kabulüne ilişkin karara karşı dahili davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Ltd.şti ile müvekkili aleyhine dava dışı işçi … tarafından açılan işçilik alacağı davasında mahkemece verilen kararın istinaf aşamasından geçerek kesinleştiğini, mahkeme kararıyla hüküm altına alınan işçilik alacağının müvekkilince icra dosyasına ödendiğini, ilgili dosyada davalı … ltd.şti’e karşı Konya … Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan rücuen alacak davasında, yargılama sırasında ticaret sicilden terkin edilen şirketin ihyası konusunda mahkemece kendilerine süre verildiğini belirterek; … Ltd. Şti.’nin ek tasfiye işlemleri için ihyasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Davacı yargılama sırasında …Ltd.Şti’ni davaya dahil etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde ; dava konusu Tasfiye Halinde … Ltd. Şti.’nin sicil kaydının 6102 sayılı TTK. 529 ve devamı maddelerine istinaden ve tasfiye sonucu genel kurul kararıyla 07.01.2019 tarihli tescilden terkin edildiğini, davacının dava dilekçesi ile “şirket tüzel kişiliğinin ihyasına” karar verilmesini talep ettiğini, oysa ki ihyası istenen şirketin TTK. geçici 7. maddesi hükümlerine göre değil, 6102 sayılı TTK. 529 ve devamı maddelerine istinaden ve tasfiye sonucu genel kurul kararıyla kaydı silinmiş bir şirket olduğunu, yine eldeki davanın TTK. geçici 7. maddesinin 15. fıkrası hükümlerine göre değil, 6102 sayılı TTK. 547. maddesi hükümlerine göre açılması gereken bir dava olduğunu, bu nedenle davacının dava konusu şirketin ihyasını değil TTK. 547 maddeleri uyarınca “ek tasfiye” sini talep ve dava etmesi gerektiğini, Yargıtay l. HD. 2014/16398 E. 2015/1464 K. sayılı ilamı gereğince de usulen ve davanın niteliği gereği Ticaret Sicili Memurluğu yasal hasım olduğundan dolayı yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasını talep ettiklerini belirterek; davanın 6102 sayılı TTK.’ nın 547. maddesine istinaden açılması gereken bir ek tasfiye davası olduğunun tespit edilmesini, tarafları aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmemesini talep etmiştir.
Dahili davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dışı işçinin Konya … İş Mahkemesi ilamındaki tüm işçilik alacakları için doğrudan … Bakanlığı’na karşı icra takibi başlattığını, … Bakanlığı tarafından dava dışı işçiye 20.08.2021 tarihinde 15.535,79 TL ödeme yapıldığını, her ne kadar İş Kanunu’nun 112/6. maddesi hükmü gereğince taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinde rücuya ilişkin açık bir düzenleme bulunmaması karşısında davacının alt işveren … Ltd. Şti.’ne rücu hakkının bulunmadığını, dolayısıyla davacının işbu davayı açmakta HMK 114/1-h maddesi uyarınca hukuki yararı bulunmadığını, tasfiye işlemlerinin usulüne uygun şekilde eksiksiz olarak yerine getirildiğini, davacının alacaklı olduğunun kabul anlamına gelmemekle; davacı tarafından dava dışı işçiye ilişkin ödemenin altı aylık süre içerisinde 20.08.2021 tarihinde gerçekleştirilmesine rağmen davaya konu şirketten alacak talebinde bulunulmadığını, davacının sunduğu belgelerden davaya konu şirkete 20.10.2021 tarihinde alacak talepli yazı yazıldığı ancak bu yazının da tebliğ edildiğine dair hiçbir bilgi ve belgenin de dava dilekçesine eklenmediğinin görüleceğini, alacaklı olduğunu iddia eden davacının alacağından ötürü başvurmamasının sorumluluğu tasfiye memuru olan müvekkile yükletilmesinin kabul edilemeyeceğini belirterek; davacının davasının usulden reddine, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde davanın esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…İhyası istenilen şirketin 15/09/2021 tarihinde tasfiye sonucu terkin olduğu, terkin öncesi son tasfiye memurunun da dahili davalı … olduğu anlaşılmıştır.
Davacının ihyası istenilen şirkete karşı Konya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası üzerinden açtığı alacak davasının da derdest olduğu, davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu belirlenmiş, davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Yargılama giderlerine ilişkin olarak yapılan değerlendirmede de; ilgili şirketin 6102 s. TTK’nin Geçici 7. maddesine göre değil, tasfiye sonucu terkin olduğu, davalılardan … Müdürlüğü’nün bu davanın açılmasına sebebiyet vermediği gibi yasal hasım olarak davada yer aldığı anlaşıldığından, … Müdürlüğü’nün yargılama giderlerinden sorumlu olmadığı, yargılama giderlerinden sadece dahili davalının sorumlu tutulması gerektiği…” gerekçesiyle davacının davasının kabulü ile … Müdürlüğü’nün … ticaret sicil sırasında kayıtlı iken tasfiye sonucu terkin olan, Tasfiye Halinde … Ltd. Şti.’nin ek tasfiye işlemleri için ihyasına ve … sicil Müdürlüğü’ne yeniden tesciline, kararın … Sicil Müdürlüğünce tescil ve ilanına, İhya edilen şirketin, ihya kararının tescili ile diğer ek tasfiye işlemlerinin yapılması için … T.C. Kimlik numaralı …’in tasfiye memuru olarak tayin edilmesine, karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dışı işçinin Konya … İş Mahkemesi ilamındaki tüm işçilik alacakları için doğrudan … Bakanlığı’na karşı icra takibi başlattığını, … Bakanlığı tarafından dava dışı işçiye 20.08.2021 tarihinde 15.535,79 TL ödeme yapıldığını, her ne kadar İş Kanunu’nun 112/6. maddesi hükmü gereğince taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinde rücuya ilişkin açık bir düzenleme bulunmaması karşısında davacının alt işveren … Ltd. Şti.’ne rücu hakkının bulunmadığını, dolayısıyla davacının işbu davayı açmakta HMK 114/1-h maddesi uyarınca hukuki yararı bulunmadığını, cevap dilekçeleri ile ileri sürdükleri hususların gerekçeli kararda tartışılmadığını, kararın HMK’nun 297/1-e maddesindeki unsurları içermediğini, tasfiye işlemlerinin usulüne uygun şekilde eksiksiz olarak yerine getirildiğini, ancak davacı tarafından ilan süresi içerisinde hiçbir başvuru yapılmadığını, müvekkilin böyle bir alacağın varlığından haberdar olduğunun ispatlanamadığını, mahkeme “yargılama giderlerinden sadece dahili davalının sorumlu tutulması gerektiği” gerekçesiyle haksız olarak müvekkil aleyhine vekalet ücretine hükmettiğini, davacı tarafından dava dışı işçiye ilişkin ödemenin altı aylık süre içerisinde 20.08.2021 tarihinde gerçekleştirilmesine rağmen davaya konu şirketten alacak talebinde bulunulmadığını, davacının sunduğu belgelerden davaya konu şirkete 20.10.2021 tarihinde alacak talepli yazı yazıldığı ancak bu yazının da tebliğ edildiğine dair hiçbir bilgi ve belgenin de dava dilekçesine eklenmediğinin görüleceğini, ayrıca tasfiye memuru müvekkilin tasfiye sürecinde işbu alacaktan haberdar olduğuna dair de hiçbir bilgi ve belgenin dosya kapsamına ibraz edilemediğini belirterek; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına, aksi kanaatte ise; tasfiye sürecine ilişkin kusuru bulunmayan tasfiye memuru müvekkil aleyhine hükmedilen yargılama gideri ve vekalet ücretinin kaldırılmasına, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Limited şirketin ihyası talebine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
6102 Sayılı TTK’nın “Ek tasfiye” başlıklı 547 maddesi;
“(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.
(2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.” hükmünü içermektedir.
Somut olayda ihyası talep edilen … Ltd.Şti’nin 15/09/2021 tarihinde tasfiye edilerek ticaret sicilden terkin edildiği, İş Mahkemesinde görülen işçi-işveren ilişkisinden kaynaklı alacak davasında verilen karar üzerine dava dışı işçinin işçilik alacaklarının davacı-asıl işverence ödenmesi üzerine rücuen alacak davası açıldığı, davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, davanın TTK 7. Maddeye göre değil, tasfiye sonucu terkin olan şirketin ihyası talepli olarak açıldığı, davanın açılmasına dahili davalının sebebiyet verdiğinden dahili davalı aleyhine yargılama giderleri ile vekalet ücretine hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, açıklanan nedenlerle dahili davalının ileri sürdüğü istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı, mahkemece delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından dahili davalının istinaf başvuru talebinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dahili davalının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,80 TL harçtan peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,90 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-İstinafa başvuran dahili davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4.maddesi gereğince kararın dairemiz tarafından tebliğe çıkarılmasına,
6-Dava dosyasının temyiz edilmeden kesinleşmesi halinde ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda verilen kararın HMK’nın 361/1 maddesi gereğince; taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde dairemize, temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne veya ilk derece mahkemesine verilecek dilekçe ile temyiz kanun yoluna başvurma talebinde bulunulabileceğine 12/07/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

…Ç