Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : …
KARAR NO : …
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas
İSTİNAF EDEN DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 1- …
2- …
3- …
4- …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 12/07/2023
YAZIM TARİHİ : 14/07/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan alacak davasında tarihinde tesis edilen davanın davacının ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan …’ın, diğer davalılardan … ünvanlı kardeş şirketlerin tamamının tek ortağı ve temsilcisi olduğunu, aynı zamanda …vatandaşı olan …’ın 2017’den bu yana …’de … ismini kullandığını, birçok şirketin tek ortağı ve temsilcisi olduğunu, davacı şirketin …’da olup, döküm malzemelerinin satışı işi ile uğraştıklarını, sattıkları ürün çeşitliliğini geliştirmek adına ” …” isimli maddenin satışını gerçekleştirmek isteyerek, tedarikçi arayışına girdiğini, davalı … ile bu vesile ile tanıştıklarını, davalının da ürünlerin bedellerinin ödenmesi halinde yalnızca davacı ile çalışacağını bildirdiğini, ürünlerin hazır olduğunu ve hemen teslim edeceklerini belirttiklerini, bunun üzerine davalıya belirli zamanlarda belirli ödemeler yapıldığını, eksik malzeme teslim edildiğini, davalı tarafça oyalandıklarını, 2021 yılı Kasım ayında davalı …’ın sözleşmeyi ifa edebileceğini, davanın kabulü ile ifa edilmeyen sözleşmeden kaynaklı 884.768,57 $’ın ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte ve gereği gibi ifa edilmeyen sözleşmeden kaynaklı TBK m112 vd hükümleri gereğince müvekkili nezdinde oluşan henüz belirsiz zararların tazmini için şimdilik 1.000 $’ın ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, davalıların şirketi borçlandırarak kendilerine mal edindikleri, sürekli yeni şirketler kurmak sureti ile mal kaçırma işlemlerine altyapı hazırladıkları, tüzel kişilik perdesinin arkasına sığınmaları, nedeniyle uygun görülecek teminat karşılığında davalıların menkul gayrimenkul malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının dava değeri kadar ihtiyaten haczine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 19/04/2023 tarihli talep dilekçesinde özetle; mahkeme nezdinde görülen tüzel kişilik perdesinin aralanması davasının baş aktörlerinden olan davalı … hakkında Uluslararası Kara Para Aklama Suçuyla itham edildiği yargılamada … (… Orta Bölgesi … Bölge Mahkemesi) … Judge (… Sulh Ceza Hakimi) … tarafından ” … ve İlgili … Şirketleriyle 150 Milyon dolarlık muvaazalı işlemlerde bulunmak, kara para aklamak ve dolandırıcılık” suçlarıyla yargılandığı davada hakkında tutuklu yargılama kararı verildiğini, 17.04.2023 tarihinde …, … tarafından davalı … hakkında verilen bu tutuklama kararının resmi sitesinde yayınlandığını, İİK 257. Madde de belirtilen tüm koşullar mevcut olup davalılardan …’ın taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa çalıştığı … hükümeti tarafından da ispat edilerek çıkarıldığı mahkemede tutuklanmasıyla bu hususun ispat olunduğunu, bu nedenle davalılardan …’ın taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunması ihtimalin ötesine geçip ispat olması dolayısıyla alacağın tahsili bakımından davalıların menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz kararı talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince “…davacı tarafın ihtiyati haciz talep ettiği, ihtiyati hacze ilişkin düzenlemelerin İİK’nun 257 v.d. eden maddelerinde düzenlendiği, İİK.257.maddesinde; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:1- Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa; 2 – Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa; Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.” şeklinde düzenleme yapıldığı, davanın niteliği gereği açılan dava tüzel kişiliğinin perdesinin aralanması suretiyle ticari satımdan kaynaklı alacağın tahsili talepli dava olduğu, davaya konu teşkil eden sözleşmenin davalılardan hiçbiri ile akdedilmemiş olması ve tüzel kişilik perdesinin aralanması şartının yargılama ve yargılamada istenecek belgelerle tespit edilebileceği, somut olayda talebin dayanağı olan dava dilekçesine ekli belgelere ilişkin olarak Mahkememizin 30/12/2022 tarihli ara kararı ile davacılar vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği, davacılar vekilinin 19/04/2023 tarihli ihtiyati haciz talebine dayanak sunulan belgelerin incelenmesinde davacının alacağını yaklaşık olarak ispat eder nitelikte yeni bir durumu ortaya çıkarmadığı, taraflar arasında borç alacak ilişkisinin ancak yargılamayla neticelenebileceği, alacağın varlığı konusunda yaklaşık ispat şartının sağlanamadığı nazara alınarak, davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin mevcut dosya ve delil durumu dikkate alınarak reddine…” gerekçesiyle davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İİK 257. Maddede belirtilen şartların gerçekleşmiş olup ihtiyati haciz kararı verilmesinin zaruri olduğunu, gerek esas dosyada gerekse değişik iş dosyalarında yaklaşık ispatın ötesine geçen bilgi ve belgeler sunulduğunu, davanın niteliğine istinaden yargılama yapılması ve yargılamada istenilecek belgelerle tespit edileceği gerekçe gösterilerek ihtiyati haciz kararı vermekten kaçınılmasının hiçbir hukuki dayanağının bulunmadığını, esas hakkında yargılama yapılıp nihai bir karar verilene dek çok fazla süre geçmiş olacak ve davalarının kabul edilmiş olsa da alacaklarına kavuşamayacak olduklarını, önceki taleplerine ek hiçbir bilgi ve belgenin sunulmadığı ve bu nedenle talebin yaklaşık olarak ispat eder nitelikte yeni durumun bulunmadığı gerekçesinin haklı bir yanı bulunmadığını, dilekçelerinde davanın ve taleplerinin seyrini değiştirecek nitelikte bulunan …’de ortaya çıkmış gelişmeleri gösterir iddianame sunulduğunu, ve müvekkili tarafından taraflar arasındaki görüşmelere ilişkin ek beyanlar sunulduğunu belirterek istinaf talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
İhtiyati haciz rehinle temin edilmemiş bir alacağın tahsilinin güç ya da imkansız olduğu iddiasıyla alacağın tahsilini güvence altına alan bir geçici hukuki koruma önlemidir. İhtiyati haczin hangi koşullarda verileceği İcra ve İflas Kanunu’nun 257’nci maddesinde gösterilmiştir.
İcra ve İflâs Kanunu’nun (İİK’nın) 257.maddesinin 1.fıkrası uyarınca “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” Bu hükme göre, bir para alacağının vadesinin gelmesi hâlinde alacaklı ihtiyati haciz talebinde bulunabilecektir. İİK’nın 258’nci maddenin 1’nci fıkrası uyarınca, “…Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur….” Bu hükme göre, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için yaklaşık ispat yeterli olup, kesin bir ispat aranmamakta ise de özellikle hukukî bir işlem söz konusu olduğunda, alacağın varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye veya belgeler zincirine dayanması tercih edilmesi gereken bir seçenektir.
Somut olayda ihtiyati haciz talep eden davacı tarafından İİK’nın 258. maddesi gereğince yaklaşık ispata yarar delil sunulmadığı, ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından, ihtiyati haciz talep eden davacının istinaf başvuru talebinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2- Alınması gereken 269,80 TL harçtan peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,90 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinafa başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6- Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 12/07/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.
Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır
M.Y.