Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/448 E. 2023/1049 K. 12.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/02/2023
NUMARASI : … Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : … – (T.C Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : Hasımsız
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 12/05/2023
YAZIM TARİHİ : 16/05/2023
Davacı tarafından Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile açılan zayi belgesi verilmesi istemine ilişkin davada 16/02/2023 tarihinde tesis edilen davanın usulden reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Mahallesi … Sokak No. … adresinde … sicil ve … vergi numarası ile … İmalatı işiyle uğraşan müvekkilinin iş yerinde 21.11.2021 tarihinde yangın çıktığını, meydana gelen yangın sonucunda imalathanede bulunan tüm alet, edavat,makine,tesisat ve malzemelerin yandığını ve iş yerinin kullanılamaz hale geldiğini, söz konusu yangında müvekkilinin saklamakla yükümlü olduğu 2019, 2020 ve 2021 yıllarına ait tüm ticari defter ve belgeleri ile mal alış faturalarının, her türlü masraf ve gider belgelerinin, yaptığı satışlara ilişkin olarak düzenlemiş olduğu hasılat faturaların ve diğer belgelerin yanarak yok olduğunu, ancak müvekkilinin ticari defter ve belgelerinin yanarak yok olduğunu 18.11.2022 tarihinde öğrendiğini belirterek; müvekkilinin saklamakla yükümlü olduğu 2019, 2020 ve 2021 yıllarına ait Yevmiye, Envanter ve Defter-i Kebir defterleri ile mal alış faturaları, her türlü masraf ve gider belgeleri, yaptığı satışlara ilişkin olarak düzenlemiş olduğu hasılat faturaları ve diğer tüm belgelerinin T.T.K’nın 82/7 maddesi gereğince zayiine ve bu hususta zayi belgesi verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince 6102 sayılı TTK’nın 82/7. Maddesinde düzenlenen 15 günlük hak düşürücü sürenin dava tarihi itibariyle dolup dolmadığının resen incelenmesi gerektiği, davacının ticari defterlerin 22/11/2021 tarihinde iş yerinde meydana gelen yangın olayında zayi olduğunu iddia ettiği, yangın olayı ile dava tarihi arasındaki süre dikkate alındığında davanın 15 günlük hak düşürücü süre içinde açılmadığının açık olduğu, her ne kadar davacı tarafça ticari defterlerin zayi olduğunun 18/11/2022 tarihinde öğrenildiği iddia edilmiş ise de aradan geçen süre zarfı dikkate alındığında bu iddianın hayatın olağan akışına uygun olmadığı, bu iddianın doğru olduğu kabul edilse dahi aradan geçen süre zarfı dikkate alındığında davacının defterlerin zayi olduğunu sonradan öğrenmesinin kendi kusurundan kaynaklandığı, madde metninde sürenin öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlayacağı belirtilmiş ise de bunun sadece elde olmayan sebeplerden kaynaklı geç öğrenme halinde uygulanabileceği, somut olayda davacının geç öğrenme iddiasına dayalı talepte bulunmasının mümkün olmadığı, dolayısıyla davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığı gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığı sonucuna varılığından davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş ise de; hak düşürücü sürenin başladığı tarih kabul edilen öğrenme tarihinin mahkemece tespit edilmeden hüküm kurulduğunu, taraflarınca öğrenme tarihinin tespitine ilişkin tanık …’in dinlenilmesinin istendiğini, ancak mahkemenin tanığı dinlemeden ve gerekli araştırmayı yapmadan hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu gerekçesiyle haksız bir şekilde davanın reddine karar verdiğini, delillerin toplanmadığını, her ne kadar mahkemece gerekçeli kararda TTK’nın 82/7 maddesindeki sürenin 15 gün olduğu belirtilmişse de bu maddenin değişikliğe uğradığını ve sürenin 30 gün olarak belirlendiğini, müvekkilinin ticari defter ve belgelerinin zayi olduğunu öğrenme tarihinin 18.11.2022 olup dava tarihinin de 16.12.2022 olduğundan davanın süresinde açıldığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi talebi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; ticari defter ve kayıtların zayi olması nedeniyle 6102 sayılı TTK’nın 82/7. maddesine göre zayi belgesi verilmesi talebine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Türk Ticaret Kanunu’nun 82/7. maddesinde “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren otuz gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Türk Ticaret Kanunu’nun 82/7 maddesi uyarınca tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterlerin afet veya hırsızlık sebebiyle ziyaya uğraması halinde mahkemeden belge talep edilebileceği hususu düzenlenmiş olup, değinilen düzenleme uyarınca tacirin defter ve belgelerini özenli bir şekilde saklama yükümlülüğü bulunmaktadır. Bir başka anlatımla tacir özen yükümlülüğüne uymasına rağmen defter ve belgelerin zayi olduğunu kanıtlamak durumundadır. Anılan madde uyarınca tacir, afet veya hırsızlık halinde mahkemeden zayi belgesi talep edebilecektir.
Dava konusu olayda davacıya ait işyerinde 22/11/2021 tarihinde yangın meydana geldiği, davacının işbu davayı 16/12/2022 tarihinde açtığı görülmektedir. Davacı, dava dilekçesinde yangından saatler sonra olay mahalline geldiğini beyan etmektedir. Şu halde davacının yangının meydana geldiğini öğrendiği 22/11/2021 tarihinde ticari defterlerinin ziyaını öğrendiğinin kabulü gerekir. Buna göre davacı, işyerinde meydana gelen yangının üzerinden bir yıldan fazla bir zaman geçtikten sonra ziya davasını açmış olup, dava TTK 82/7 maddesinde öngörülen 30 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmamıştır. Bu nedenle ilk derece mahkemesince davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davacının istinaf başvuru talebinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2- Alınan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6- Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 12/05/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 352/1.a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır

O.B