Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/131 E. 2023/1152 K. 22.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA …ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas – …Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : … – (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLLERİ : Av. …

DAVALI : … – (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Menfi Tespit

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 22/05/2023
YAZIM TARİHİ : 23/05/2023
Taraflar arasında görülen davada Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas – … Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içerisinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten ve üye hakimin görüşleri alındıktan sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
DAVA: Davacı vekili, müvekkili ile davalının 18/06/2020 tarihinde boşandıklarını, her iki tarafın da ikinci evlilikleri olması nedeniyle müvekkilinin takip konusu senedi sadece imza atmak suretiyle evlilik güvencesi olarak resmi nikahtan önce yapılan imam nikahı sonrasında davalıya resmi nikah yapılacağının da güvencesi olması hususunda teminat niteliğinde verdiğini, senette tahrifat yapıldığını ileri sürerek, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, takibe konu bononun TTK’nın 776.maddesi uyarınca düzenlenen kıymetli evrak niteliğinde olduğunu, senedin illetten mücerret olup, davacının ilgili bonoya ilişkin ödeme yaptığını ispat etmesi gerektiğini, senet üzerinde evlilik için verildiğine dair bir ibare de bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle, reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, senedin düzenlendiği tarihte taraflar karı koca olduğundan HMK’nın 203. maddesi gereğince tanıkların dinlenmesi ve diğer delillerin toplanması gerekirken eksik inceleme sonucu hatalı karar verildiğini, senedin sonradan doldurulduğuna dair ses kaydını içeren CD incelenmeksizin karar verilmesinin hatalı olduğunu, adli tıp raporundaki senet üzerindeki yazıların farklı olup, farklı elin ürünleri olduğu yönündeki tespitlerin de değerlendirilmediğini ileri sürerek, mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve re’sen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Her ne kadar ilk derece mahkemesince verilen karara karşı yukarıda yazılı gerekçelerle davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ise de, davacı vekilinin Uyap sistemi üzerinden gönderdiği 09/05/2023 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirdiği, davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Davaya son veren taraf işlemleri olan feragat, kabul ve sulh, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307 ilâ 315. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Tasarruf ilkesinin bir sonucu olarak davaya son veren taraf işlemleri hüküm kesinleşinceye kadar yapılabilir. Bir başka ifade ile taraflar davayı kabul ederek ya da davadan feragat ederek veya sulh sözleşmesi yaparak yargılamanın her aşamasında ve hatta kanun yollarında herhangi bir hükme gerek kalmaksızın davayı sona erdirebilirler. Ancak bu işlemler vekil tarafından yapılacaksa vekilin vekâletnamesinde özel yetkinin bulunması gerekir (HMK m. 74).
Davadan feragat, davayı kabul ve sulh, içerikleri itibariyle birer maddi hukuk işlemi olmakla birlikte, yapılış şekli itibariyle birer usulü işlemdir. Bu nedenle söz konusu işlemler bir taraftan maddi hukuk anlamında uygulama imkânı bulan iradeyi bozan hâllere dayanılarak iptal edilebilirken, diğer taraftan kesin hüküm gibi sonuç doğurmaktadır.

Davadan feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir (HMK m. 307). Davadan feragat eden davacı, bununla dava dilekçesinin talep sonucu bölümünde istemiş olduğu haktan kısmen veya tamamen vazgeçer. Feragat, davayı kesin olarak sonuçlandıran bir hukuki neden olup, yapıldığı anda kesin hükmün sonuçlarını doğurur.
Yukarıda yapılan açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde ise, davacı vekili tarafından ibraz edilen 09/05/2023 tarihli dilekçenin davadan feragat dilekçesi olduğu, HMK’nın 310. maddesi gereğince karar kesinleşinceye kadar davadan feragat mümkün olduğundan ve Dairemizce henüz davacı vekilinin istinaf sebepleri esastan incelenip karara bağlanmadığından, davacı vekilinin, davadan feragat beyanı nazara alınarak ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ve HMK’nın 353/1.b.2 maddesi gereğince yeniden karar verilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) Davacı vekilinin davadan feragat beyanı nazara alınarak istinaf talebine ilişkin dilekçesinin REDDİNE,
1- Davacı tarafından yatırılan 179,90 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
3
– İstinaf kanun yoluna başvuru sırasında davacı tarafından yatırılan 492,00 TL istinaf başvurma harcı ile yapılan 19,00 TL yargılama giderleri olmak üzere toplam 511,00 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,

B) Davacının davadan feragat beyanı nazara alınarak, Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih, … Esas – … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
C) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1.b.2 maddesi gereğince davacı talebi ile ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
1- Davanın FERAGAT nedeniyle REDDİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gereken 179,90 TL harçtan, peşin alınan 8.538,75 TL harcın mahsubu ile fazla yatırıldığı anlaşılan 8.358,85 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3- Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca takdir olunan 73.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333 ve HMKGAT’nin 5/1. maddeleri gereğince yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep edildiğinde yatıran tarafa iadesine,
D) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince kararın Dairemiz tarafından tebliğe çıkarılmasına,
E) Dava dosyasının temyiz edilmeden kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda verilen kararın HMK’nın 361/1 maddesi gereğince, taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Dairemize, temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile temyiz kanun yoluna başvurma talebinde bulunulabileceğine 22/05/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

R.T