Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/1011 E. 2023/1695 K. 20.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
EK KARAR TARİHİ : 22/02/2023
NUMARASI : ……… Esas – …… Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALILAR : 1-
2-
VEKİLİ :
DAVA : Alacak

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 20/09/2023
YAZIM TARİHİ : 22/09/2023
Davacı tarafından, davalılar aleyhine Konya …. .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …….. Esas sayılı dosyası ile açılan alacak davasında 22/02/2023 tarihinde tesis edilen ek karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendi;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile ………… arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, imzalanan sözleşme kapsamında sözü geçen tüzel kişiliğin krediler kullandığını, kullandırılan kurumsal finansman kredisinin geri ödeme toplamının 1.321.867,67 TL, masraf geri ödeme toplamının ise 19.683,81 TL olduğunu, müvekkili bankanın OHAL kapsamında kapatılan …………’ den olan alacakları için 670 sayılı KHK nın 5. maddesi gereğince İl Bürosunda müracaatta bulunduklarını, müvekkilinin alacağına konu olan kurumsal finansman alacağının bir kısmı ve kâr mahrumiyetinin tamamı için ödeme yapılmasına gerek bulunmadığının bildirildiğini, bu yüzden huzurdaki davayı açmak zorunda kaldıklarını, OHAL kapsamında kapatılan tüzel kişiliğin mal varlıklarının Hazineye bedelsiz olarak devredildiğini, ilgili idarenin alacak taleplerinin kısmen reddetmesi üzerine idarenin işleminin iptali için idare mahkemesine dava açılmış ise davalarının reddedildiğini, müvekkili bankanın bir kısım kredi alacaklarının ödenmesine karar verildiğini, hukuken geçerli ve varlığı da tartışmasız olan kurumsal finansman kredisi alacağının bir kısmı ile kredi borçlarının vadesinde ödenmemesi nedeniyle ödenmesi gereken kâr mahrumiyeti alacaklarının da ödenmesine karar verilmesi gerektiğinden bahisle 11.076,07 TL asıl alacak, 8.607,74 TL dava tarihine kadar olan gecikme kar payı olmak üzere toplam 19.683,81 TL nin asıl alacak tutarına dava tarihinden işleyecek %13 gecikme kâr payı ile birlikte müvekkili bankaya ödenmesine, kurumsal finansman kredisinin ödenmeyeceği bildirilen 45.626,86 TL’ nin dava tarihinden itibaren işleyecek %13 gecikme kâr payı ile birlikte müvekkili bankaya ödenmesine, kurumsal finansman kredisinin ödenmesinde temerrüde düşülen asıl alacak tutarına dava tarihine kadar işlemiş olan 669.726,21 TL gecikme kâr payı ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesi ile özetle; davacının müvekkilleri aleyhine açılan davanın olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan 675 KHK nın 16. maddesinin 3. fıkrası gereğince öncelikle dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, bu talepleri kabul görmediği takdirde husumet yönüyle reddine yine bu talepleri de reddedildiğinde, hak düşürücü süre ve zamanaşımı yönüyle reddine, bu taleplerinin reddedilmesi halinde nihayetinde esas yönüyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “….29/10/2016 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 675 sayılı KHK’ nun 16/3 fıkrası ve 670 sayılı KHK 5. maddesi gereğince davacının davasının dava şartı bulunmaması nedeniyle usulden reddine…..” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; gerekçeli kararın davayı takip etmeyen avukata tebliğe çıkarılmasının hukuka aykırı olduğunu, gerekçeli kararda ıttıla olunan tarihin 08/02/2023 olduğunu ve hukuka aykırı kararı süresinde içinde istinaf ettiklerini, müvekkili bankanın, önce 670 sayılı KHK’nın 5.maddesi gereğince alacaklarının ödenmesi için ilgili idari makama başvurduğunu, ilgili idarenin müvekkili bankanın başvurusuna konu alacakların bir kısmının ödenmemesine karar verdiğini, bu gelişmelerden sonra müvekkili bankanın ödenmemesine karar verilen alacakları için dava açıldığını, müvekkili banka 670 sayılı KHK madde 5 gereğince önce idari makama başvurma dava şartını yerine getirdiğini, müvekkil bankanın kurumsal finansman kredisi alacaklarının bir kısmının ödeneceği kabul edildiği halde, ödenmeyeceği belirtilen; haklı, hukuken geçerli ve varlığı da tartışmasız olan kurumsal finansman kredisi alacağının bir kısmı ile kredi borçlarının vadesinde ödenmemesi nedeniyle ödenmesi gereken kâr mahrumiyeti alacaklarının da ödenmesine karar verilmesi gerektiğini, kararın kaldırılarak talepleri doğrultusunda kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ EK KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince 22/02/2023 tarihinde; “….İşbu istinafa konu edilen karara karşı istinaf başvuru süresi iki haftadır. İstinaf süresinin başlangıcı istinaf olunan kararın usulen tebliğinden itibaren işlemeye başlamaktadır. İstinafa konu karar, miktar veya değeri itibariyle kesin nitelikte değildir, istinafı mümkün kararlardandır. Ancak istinaf talebinin incelenebilmesi için yasal süresinde istinaf talebinde bulunulması şarttır. İşbu istinafa konu karar istinaf eden tarafa usulen 21/11/2022 tarihinde tebliğ edilmiştir, tebliğ tarihinin ve sürenin sonunun adli tatille ilgisi olmadığından istinaf süresi 05/12/2022 günü mesai bitiminde sona ermektedir. İstinaf eden tarafın verdiği 21/02/2023 tarihli istinaf dilekçesi 21/02/2023 tarihinde kaydedilmiştir. İstinaf dilekçesinin kayıt tarihi istinaf başvuru tarihidir. İstinaf isteği süresinde değildir. Mahkememiz istinaf talebinin reddine karar vermeye yetkili ve görevli olduğundan işbu istinaf talebinin süre yönünden reddine ilişkin aşağıdaki karar verilmiştir….” gerekçesiyle istinaf talebinin süre yönünden reddine karar verilmiştir.
EK KARARA YÖNELİK İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince usulsüz tebligatlar yapmak suretiyle müvekkili bankanın anayasal haklarına halel geldiğini, davayı takip etmeyen avukata tebliğ çıkarılmasının hukuka aykırı olduğunu, istinaf taleplerinin reddine dair verilen 22/02/2023 tarihli ek kararın tebliğ işleminin de usul ve hukuka aykırı olduğunu, bu nedenle 22/02/2023 tarihli istinaf talebinin reddi kararında ıttıla olunan tarih olan 15/03/2023 tarihi itibariyle süresi içerisinde 22/02/2023 tarihli ek kararı istinaf ettiklerini beyanla öncelikle yerel mahkemenin 22/02/2023 tarihli ek kararının kaldırılmasına ve istinaf dilekçelerinin süresinde olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep, alacak talebine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
İstinaf yoluna başvurma süresinin HMK’nın 345. maddesinde 2 hafta olduğu ve bu sürenin ilamın usulen taraflara tebliği ile başlayacağının, aynı yasanın 346. maddesinde ise; kanuni süre geçtikten sonra verilen istinaf dilekçesinin reddine karar verileceği açıkça düzenlenmiştir.
Davacı tarafından davalılar aleyhine açılan alacak davasında ilk derece mahkemesince 18/07/2022 tarihinde davanın dava şartı bulunmaması sebebiyle usulden reddine karar verildiği, gerekçeli kararın davacı tarafından verilen vekaletnamede ismi bulunan …………’na 21/11/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin 21/02/2023 tarihli dilekçesi ile istinaf talebinde bulunduğu, ilk derece mahkemesince 22/02/2023 tarihinde istinaf talebinin süre yönünden reddine karar verildiği, bu karara karşı davacı vekilinin istinaf talebinde bulunduğu, 7201 Sayılı Tebligat Kanununun vekile ve kanuni mümesile tebligat başlıklı 11. Maddesi; “(Değişik fıkra: 06/06/1985 – 3220/5 md.) Vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. Vekil birden çok ise bunlardan birine tebligat yapılması yeterlidir. Eğer tebligat birden fazla vekile yapılmış ise, bunlardan ilkine yapılan tebliğ tarihi asıl tebliğ tarihi sayılır. Ancak, Ceza Muhakemeleri Usulu Kanununun, kararların sanıklara tebliğ edilmelerine ilişkin hükümleri saklıdır. (Ek fıkra: 11/01/2011-6099 S.K./4.md.) Avukat tarafından takip edilen işlerde, avukatın bürosunda yapılacak tebligatlar, resmî çalışma gün ve saatleri içinde yapılır. Kanuni mümessilleri bulunanlara veya bulunması gerekenlere yapılacak tebligat kanunlara göre bizzat kendilerine yapılması icabetmedikçe bu mümessillere yapılır.” hükmünün yer aldığı, ilk derece mahkemesince gerekçeli kararın vekaletnamede ismi bulunan avukata tebliğ edildiği, davacının istinaf başvuru talebinin süresinde olmadığı, bu nedenle ilk derece mahkemesince istinaf talebinin süre yönünden reddine karar vermesinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacının istinaf başvuru talebinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2-Alınan harç yeterli olduğundan harç ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-İstinafa başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin dairemiz tarafından yapılmasına,
6-Kararın temyiz edilmeden kesinleşmesi halinde; dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda verilen kararın HMK’nın 361/1 maddesi gereğince; taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde dairemize, temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne veya ilk derece mahkemesine verilecek dilekçe ile temyiz kanun yoluna başvurma talebinde bulunulabileceğine 20/09/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Katip
e-imzalıdır