Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/980 E. 2023/1883 K. 04.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/04/2022
NUMARASI : Esas – Karar

DAVACI : … – T.C Kimlik No: …
VEKİLİ : Av. ….
İSTİNAF EDEN
DAVALILAR : 1- …
: 2-
VEKİLLERİ : Av. … & Av. …

DAVA : Alacak

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 04/10/2023
YAZIM TARİHİ : 06/10/2023
Davacı tarafından, davalılar aleyhine Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan alacak davasında 28/04/2022 tarihinde tesis edilen davanın kabulüne ilişkin karara karşı davalıların istinaf kanun yoluna başvurmaları üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendi;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalılar arasında 30/06/2007 vade tarihli 20.000,00 TL bedelli ve 20/09/2007 vade tarihli 30.000,00 TL bedelli senetlerin keşide edildiğini, anılan senetlerin müvekkili tarafından icra yolu ile takibe konulduğunu ancak işlemden kaldırıldığını, sonra dosyasının yenilenerek takibe devam edildiğini, davalılarca iş bu icra takibinin geri bırakılması için dava açıldığını ve takibin yenileme zamanaşımı nedeniyle geri bırakıldığını, İİK’nın 71.yollamasıyla İİK 33/a maddesi uyarınca takibin yenilenme zamanaşımı nedeniyle geri bırakıldığını, açıklanan nedenlerle davalarının kabulü ile Konya ..İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyalarındaki senetlerin dosya muhteviyatına alınarak işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde; davanın müvekkiline yöneltilmesinin hukuka ve usule aykırı olduğunu, zira icra takibinin müvekkil yönünden halihazırda derdest olduğunu, derdestlik itirazında bulunduklarını, davanın dava şartı yokluğundan reddinin gerektiğini, davanın reddi ile alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı %10 para cezasına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davacı … vekili cevap dilekçesinde; davanın pasif husumet yokluğundan reddinin gerektiğini, senedi düzenleyen … Otomotiv Şirketi ile lehtar …’ın davaya dahil edilmesinin gerektiğini, davacının dava dilekçesinde belirttiği üzere senetlerin şirket kaşesi ile düzenlendiğini, davacının kötüniyetli olarak senedi elinde bulundurduğunu, bu nedenle yetkili hamil sayılamayacağını, haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; “…T.C Konya … İcra Müdürlüğünün…. Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde dava konusu senetlere ilişkin son işlem tarihinin 26/07/2012 tarihi olduğu, davaya konu senetlerin verilmesindeki temel ilişkinin ortaklık hissesinin devrine ilişkin olması sebebiyle talep isteminin 5 yıllık zamanaşımına tabii olduğu, 6098 Sayılı TBK’nın 154/1-2, 155/1, 156/1 ve 157/2 maddeleri gereğince alacağın tahsili amacıyla yapılan her icra işleminden sonra zamanaşımı süresinin kesilerek yeniden başladığı, icra dosyasında son işlem tarihinin 26/07/2012 tarihi itibariyle yapıldığı ve zamanaşımı kesen son işlemin bu işlem olduğu, eldeki davanın 17/03/2017 tarihinde yani 5 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı, yukarıda detayıyla izah edildiği üzere davalıların temel ilişkiyi inkar etmediği, nitekim gerek cumhuriyet savcılığında alınan beyanlarıyla gerekse de tanık anlatımlarından temel ilişkin olan ortaklık hissesinin devri nedeniyle düzenlenen bonolar dolayısıyla davalıların borçlu olduğu ve sebepsiz zengileşmediklerine ilişkin ispat yükünün de davalılar üzerinde olması lakin aksine bir delil ibraz etmemeleri karşısında davacının davasının kabulüne ile 01/06/2007 Tanzim, 30/06/2007 vade ve 20.000,00 TL bedelli bono ile 01/06/2007 Tanzim, 20/09/2007 vade ve 30.000,00 TL bedelli bonodan kaynaklı olmak üzere toplam 50.000,00 TL’nin yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulunun 25/12/2019 Tarih ve 2019/1 Esas-2019/8 Karar sayılı ilamı çerçevesinde dava tarihi olan 17/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir….” gerekçesiyle davacının davasının kabulü ile; 01/06/2007 Tanzim, 30/06/2007 vade ve 20.000,00 TL bedelli bono ile 01/06/2007 Tanzim, 20/09/2007 vade ve 30.000,00 TL bedelli bonodan kaynaklı olmak üzere toplam 50.000,00 TL’nin dava tarihi olan 17/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulunun 2019/1 Esas 2019/8 Karar sayılı ilamı uyarınca davacının davasının reddi gerektiğini, davacının ancak lehtara karşı dava açabileceğini, Konya BAM 6.Hukuk Dairesi’nin 2019/2090 Esas sayılı ilamında zamanaşımının İİK’nın 33/a-2 maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden bahsedildiğini, ancak yerel mahkemenin Bölge Adliye Mahkemesi kararına aykırı şekilde davanın türünü belirlediğini, yerel mahkemece gerekçeli kararın 1.paragrafında davacının senedi tahsil cirosu ile aldığını, cironun tahsil cirosu olduğunu tespit ettiğini, ancak mahkemenin bu değerlendirmesinin hatalı olduğunu, davacının ileri sürdüğü senedin düzenlenme sebebi hakkında taraflarınca beyanda bulunulmamasının aleyhe değerlendirilemeyeceğini, çünkü taraflarının davacı ile hiçbir hukuki ilişkisinin mevcut olmadığını, ayrıca alacağın kaynağı yönünden davacının tanıklarının beyanlarının hükme esas alındığını, senet hükümde tespit edildiği gibi lehtarın şirket ortaklığından ayrılma sonucu hisse bedeli sebebiyle düzenlenen bir senet olsa senedin asıl borçlusunun şirket olamayacağını, davalı ile davalılar arasında ticaret sicil kayıtlarına bakıldığında hisse devrinin söz konusu olmadığını, savcılık soruşturma dosyasında bahsedilen senetler ile davaya konu senedin aynı olduğu yönünde kesin bir tespit olmadığını, yerel mahkemenin senetlerin aynı olduğu yönündeki tespitinin hukuka aykırı olduğunu beyanla kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; alacak istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacının davalılar hakkında Konya ..İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasında davalılar hakkında kambiyo senedine mahsus haciz yoluyla takip yaptığı, Konya ..İcra Hukuk Mahkemesinin 14/02/2017 tarihli kararı ile icranın geri bırakılmasına ve kararın kesinleşmesinin davalı alacaklıya tebliğinden sonra 7 gün içinde genel mahkemede dava açmakta muhtariyetine karar verildiğini belirterek alacak talebinde bulunduğu, icra dosyasındaki son işlem tarihinin 26/07/2012 olduğu, yenileme tarihinin ise 22/10/2015 tarihi olduğu, son işlem tarihi ile yenileme tarihi arasında zamanaşımı süresinin dolduğu, takibe konu bonoların vade tarihlerinin 30/06/2007 ve 20/09/2007 olduğu, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanun’un 644.maddesi göre dava açma süresinin 30/06/2011 ve 20/09/2011 tarihlerinde dolduğu, davacı ile davalılar arasında temel ilişki bulunmadığı, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi usulüne uygun bulunmadığından davalıların istinaf başvuru taleplerinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK’nın 353/1.b.2. maddesi gereğince davanın reddine ilişkin yeniden karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) Davalıların istinaf başvuru taleplerinin KABULÜ ile; Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/04/2022 tarih ….Esas …. Karar sayılı ilamının KALDIRILMASINA,
1-İstinaf başvurusunda bulunan davalı … tarafından yatırılan 853,88 TL istinaf karar harcının talep halinde bu davalıya iadesine,
2-İstinaf başvurusunda bulunan davalı … tarafından yatırılan 220,70 TL istinaf yoluna başvuru harcının davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davalı … tarafından yatırılan 854,00 TL istinaf karar harcının talep halinde bu davalıya iadesine,
4-İstinaf başvurusunda bulunan davalı … tarafından yatırılan 220,70 TL istinaf yoluna başvuru harcının davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflara ücreti vekalet taktirine yer olmadığına,
B) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.2 maddesi gereğince davacı talebi ile ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 854,03 TL peşin harçtan alınması gereken 269,80‬ TL harcın mahsubu ile fazla yatırıldığı anlaşılan ‬584,23‬ TL’nin karar kesinleşince ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalılar davada kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 17.900,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı … tarafından yapılan 106,10 TL tebligat ve posta giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,

6-HMK’nın 333 ve HMKGAT’nin 5/1. maddeleri gereğince yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının gider avansını yatıran taraflara iadesine,
7-İlk derece mahkemesince yazılan 04/07/2022 tarihli harç tahsil müzekkeresinin bila infaz iadesinin istenmesine, iade işleminin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
C) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4.maddesi gereğince kararın ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
D) Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 04/10/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır