Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/886 E. 2022/1283 K. 19.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/04/2022
NUMARASI : … Esas

İSTİNAF EDEN DAVACI : … (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. … –

DAVALILAR : 1- … (T.C. Kimlik No: …)
2- S
3- … (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. … –
4- … (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. … –
5- … (T.C. Kimlik No: …) –
DAVA : Tapu İptali Ve Tescil

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 19/09/2022
YAZIM TARİHİ : 23/09/2022
Davacı tarafından davalılar aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile açılan tapu iptali ve tescil davasında, 12/04/2022 tarihinde tesis edilen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ilişkin ara karara karşı, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra; dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; müvekkilinin davalı kooperatifin halen üyesi olduğunu, müvekkiline aidat ödemeleri için bildirme yapılmadığından müvekkilinin yaptığı ödemeleri denetleme imkanının olmadığını, müvekkili kooperatif kayıtlarını incelemek ve bilgi edinmek istemiş ise de kooperatifçe bu talebinin reddedildiğini, davalı kooperatifin müvekkili hakkında ihraç kararı aldığını, ihraç kararlarının alındığı ihtarlarda müvekkilinin sadece toplam borcunun bildirildiğini, müvekkili tarafından ihraç kararının iptaline ilişkin açılan davanın Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında görüldüğünü ve ihraç kararının iptaline karar verildiğini, müvekkilinin üyeliğinin halen devam etmesine rağmen davalı kooperatifin müvekkiline … İlçesi … Mahallesi … Ada .. Parsel … Bağımsız Bölüm numaralı taşınmazın tapusunu vermediğini, ilgili taşınmazın davalı kooperatif adına tescil edildiğini, eksik ödeme aldığı üyelere tapuları verilmişken müvekkilinin tapusunun teslim edilmediğini, müvekkilinin davalı kooperatife borcunun olmamasına rağmen davalı kooperatifin takip başlattığını, müvekkilinin ödemesi gereken aidat borcu varsa mahkemece tespit edilerek belirlenen bedelin mahkeme veznesine depo ettirilmesi için müvekkiline süre verilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, müvekkilinin depo edimini yerine getirdikten sonra sözü geçen bağımsız bölümün müvekkili adına tesciline karar verilmesine, müvekkiline tahsis edilen taşınmazın kooperatif borcundan dolayı satıldığını, ihalede usulsüzlükler yapıldığını, müvekkilinin fiili hakimiyetinde bulunan taşınmazın ihale yoluyla satışından sonra müvekkiline tahliye emri gönderildiğini, müvekkilinin yaptığı aidat ödemelerinin davalı kooperatif ile yöneticilerinden tazmini talep ettiklerini, kooperatif yöneticilerinin müvekkiline tahsil edilen taşınmazın tapusunu vermeyerek müvekkilini zarara uğrattıklarından bahisle müvekkilinin daha fazla mağdur olmaması için Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında taşınmazın tahliyesinin tedbiren durdurulmasına, dava konusu taşınmazın 3. Kişilere devrinin engellenmesi için ihtiyati tedbir konulmasına, tazminat talepleri sebebiyle davalı kooperatif yöneticilerinin şahsi mal varlıklarına ihtiyati haciz konulmasını, davalı kooperatifin tasfiyesinin tedbiren durdurulmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince 12/04/2022 tarihli ara karar ile özetle; “…davacının muaccel bir alacağının varlığına ilişkin yaklaşık ispat gerçekleşmemekle birlikte, davalı kooperatif yöneticilerinin sorumluluklarının henüz ispat edilememiş olması, davalıların muayyen yerleşim bir yerlerinin bulunmadığına, mallarını kaçırmaya veya gizlemeye hazırlandıklarına yönelik herhangi bir delil sunulmadığından ihtiyati haciz taleplerinin tüm davalıların yönünden ayrı ayrı reddine…” karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesine 22/04/2022 tarihli ara karar ile özetle; “…davacı vekilince davalılar aleyhine açılan tapu iptali ve tescil-alacak-tazminat davasında davaya konu edilen … İli … İlçesi … Mahallesi … Ada … Parsel … Bağımsız Bölümün 3. Kişilere devir ve temlikinin önlenmesi ve tahliyesinin durdurulması ve davalı kooperatifin tasfiyesinin durdurulmasına karar verilmesi yönünde ihtiyati tedbir tedbir talep edilmiş ise de; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünden celp edilen davalı kooperatifin kayıtlarına göre davalı kooperatifin tasfiyeye girdiğine ilişkin her hangi bir bilgi bulunmadığından tasfiyenin durdurulması yönündeki talebin reddine, yine celp edilen tapu kayıtları ve Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası kapsamına göre dava konusu bağımsız bölümün cebri icra yoluyla satış ve ihalenin kesinleşmesi suretiyle davalı … adına tescil edildiği anlaşıldığından ve Yargıtay İçtihatlarıyla da ihtiyati tedbirin taşınmazın cebri icra ile satışını engelleyen her hangi bir hüküm doğurmayacağından (Yargıtay 12. HD 2016/7095 E, 2017/446 K, 17/01/2017 Tarihli içtihadı) davacı vekilinin taşınmazın 3. Kişilere devrinin önlenmesi talebinin reddine ve bu kapsamda davacının dava konusu taşınmazda üstün kullanım hakkının bulunup bulunmadığının tespiti yargılamayı gerektirdiğinden, davacı vekilinin tahliyenin önlenmesi yönündeki ihtiyati tedbir talebinin de mevcut delil durumu nazar alınarak reddine…” karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kooperatif yöneticilerinin özen yükümlülüğüne aykırı hareket ederek görevlerini ihlal etmeleri sebebiyle kooperatifi zarara uğrattığını, kooperatif borçlarının ödenmediğini, kötü yönetim sebebiyle müvekkiline tahsis edilen, kura zaptıyla belirli olan taşınmazın satışına sebep olan dosyanın kaynağının da yine bir üyenin tazminat talepli dosyası olduğunu, bu hususun kooperatifin kötü niyetli olduğunu ortaya koyduğunu, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararı verilmesi için esas hakkında kesin bir kanaat oluşmasına gerek bulunmadığı gibi tam bir ispat aranması da gerekmediğini, davalarının tazminata dönüşmesi halinde tahsil imkanının ortadan kalkma ihtimali değerlendirilerek taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini, mahkemece ihtiyati tedbir ve haciz taleplerinin reddedilmesinin hatalı olup kararların kaldırılarak tedbir ve haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesini istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dosyanın incelenmesinde; davacı tarafın, ilk derece mahkemesince 12/04/2022 tarihinde verilen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara karara ve 22/04/2022 tarihinde verilen ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararlara karşı ayrı ayrı istinaf talebinde bulunduğu anlaşılmış olup;
Her ne kadar ilk derece mahkemesince bir tane “Bölge Adliye Mahkemesi dosya gönderme formu” düzenlenmiş ve sadece bir ara karar yönünden istinaf harçları ikmal edilmiş ise de; istinaf talebinin 12/04/2022 tarihli ve 22/04/2022 tarihli ara kararlara yönelik olduğu, buna rağmen iki ayrı karara yönelik gönderme formu düzenlenmesi gerekirken tek form düzenlendiği ve iki ayrı istinaf başvuru ve karar harcı yatırılması gerekirken 13/05/2022 tarihinde 220,70 TL başvuru ve 80,70 TL istinaf karar harcı yatırıldığı, anlaşıldığından;
Davacının iki ayrı karara yönelik istinaf talebi nazara alınarak, her karar için ayrı ayrı istinaf başvuru ve maktu karar harcının bir hafta içerisinde yatırılması hususunda davacı vekili adına muhtıra düzenlenerek tebliğ edilmesine,
1-Verilen süre içerisinde eksik harcın ikmal edilmemesi halinde; istinaf başvurusunun 12/04/2022 tarihli ara karara yönelik olduğunun dairemizce kabul edileceği, davacının 22/04/2022 tarihli ara karara yönelik istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmesi, kararın usulüne uygun olarak ilgililere tebliğ edilmesi, karara karşı istinafa başvuru süresinin geçmesinden sonra her halükarda davacının 12/04/2022 tarihli ara karara yönelik talebinin incelenmesi için dosyanın dairemize gönderilmesi,
2-Verilen kesin süre içerisinde eksik harcın tamamlanması halinde; geçici hukuki koruma ara kararlarına yönelik istinaf talebi ile ilgili HMK 393/5. maddesi gereğince özellikle istinaf edilen ara kararların tarihleri ayrı ayrı belirtilmek suretiyle, her iki ara karar için ayrı ayrı suret dosya ve istinaf başvuru formu hazırlanarak davacının ara kararlara yönelik istinaf incelemesi yapılmak üzere dava dosyasının dairemize gönderilmesi için dosyasının mahkemesine geri çevrilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Dava dosyasının HMK’nın 352/1.ç maddesi gereğince, İlk Derece Mahkemesi’ne GERİ ÇEVRİLMESİNE,
2- Hukuk Muhakemeleri Kanununun 344 maddesi gereğince yapılarak ve istinaf edilen her bir karar için ayrı ayrı form düzenlendikten sonra dosyanın dairemize gönderilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda, 19/09/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

M.Y.