Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO :
KARAR NO :
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/12/2021
EK KARAR TARİHİ : 07/04/2022
NUMARASI : Esas – Karar
DAVACI :
VEKİLİ : Av.
DAVALI :
VEKİLİ : Av.
DAVA : Alacak
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 09/10/2023
YAZIM TARİHİ : 10/10/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….esas sayılı dosyası ile açılan alacak davasında 28/12/2021 tarihinde tesis edilen davanın reddine ilişkin karar ve 07/04/2022 tarihinde tesis edilen istinaf talebinin reddine ilişkin ara kararına karşı, davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; işletmesi davacı şirkete ait olan Konya Valiliği … Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’ne bağlı faaliyet gösteren …… Bakım Merkezinde yaşlı, hasta ve engellilerin bakımı ve barınma ihtiyaçlarının karşılandığını, davalı idare ile …. numaralı abonelik sözleşmesi tesis edildiğini, bu abonelik sözleşmesinin KOSKİ Tarifeler Yönetmeliği’nin 6. Maddesine göre iş yeri aboneliği olarak işlem gördüğünü, söz konusu aboneliğin mesken aboneliği üzerinden işlem görmesi gerektiğini, bu sebeple son 5 yıla tahakkuk ettirilen ücretlerin davacıya iadesi talebi ile …. kayıt numarasıyla davalıya başvurulduğunu, fakat taleplerinin reddedildiğini, bunun üzerine Konya .. İdare Mahkemesi’nin ….sayılı dosyası ile dava açıldığını fakat davanın adli yargıda çözülmesi gerektiğinden reddedildiğini, istinaf taleplerini de kesin olarak reddedildiğini, barınma gayesi ile oturulan, içme ve kullanma amaçlı su tüketen ve atık su üreten yerlerin kime ait olduğuna bakılmaksızın bu yerlerin mesken abonesi olacağının KOSKİ Tarifeler Yönetmeliği’nde belirtildiğini, bu nedenle müvekkili şirketin aboneliğinin işyeri aboneliği olarak gerçekleştirilmesinin Koski tarifeler yönetmeliğine aykırılık teşkil ettiğini ileri sürerek davacının su aboneliğinin “iş yeri aboneliği” uygulamasının iptali ile “mesken aboneliği” olarak tespitine, son 5 yılda tahakkuk ettirilen ücretlerin toplam miktarının mesken aboneliği tarifesine göre fazla gelen kısmının bilirkişi marifetiyle hesaplanarak dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın idari yargıda açılması gerektiğini, davacının su aboneliğinin bulunduğu yerin rehabilitasyon merkezinin iş yeri olduğu ve bu merkezin ….. .. Ltd. Şti. tarafından kâr elde etmek için ticari gaye ile kurulduğunu, her ne kadar barınma gayesi ile engellilerin bu merkezde kaldığı belirtilmiş ise de; kâr elde etme gayesinin bulunduğunu, ayrıca …. sayılı kanun gereğince indirimli su verilmesi veya mesken tarifesi uygulanmak suretiyle gerçekte su bedelinde indirim yapılmasının da mümkün olmadığını, KOSKİ Tarifeler Yönetmeliği’nin Abone Türleri ve Abone Gruptan başlıklı 6. Maddesinin 1/b fıkrası uyarında davacının aboneliğinin iş yeri aboneliği kapsamında olduğunu, davacının talebinin de yapılan incelemeler neticesinde yerinde görülmeyerek reddedildiğini, davalı idare ile davacının yapmış olduğu sözleşmeden kaynaklı yasal mevzuat uyarınca anılan sözleşme ve hükümler doğrultusunda tahakkuk eden su ve atık su bedelinin ödenmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; davacının Limited Şirket olduğu, bu sebeple kar gütme amacıyla hareket ettiğinin karine olarak kabul edilmesi gerektiği, her ne kadar bakım hizmeti verilenler yaşlı, hasta ve engelli kişiler olsa da, davalı Konya Su Ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü’nün mesken aboneliği kapsamında sözleşme düzenleyebilmesi için bu konuda taraflar arasında düzenlenmiş bir sözleşme yada kanuni bir muafiyetin bulunması gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme harca esas değerinin 500,00 TL olması sebebiyle miktar yönünden kesin olduğunu belirttiğini, davalarının belirsiz alacak davası olması sebebiyle mahkemenin kararında hukuki isabet bulunmadığını, şöyle ki, müvekkiline ait Bakım Merkezinin kapasitesi 128 kişi olduğunu ve bu durum dikkate alındığında abonelik türünün değiştirilmesi halinde 5 yıllık (60 aylık) toplam tüketim bedeli farkının 2021 yılı istinaf kesinlikle sınırı olan 5.880,00 TL’nin üzerinde olacağını, bu doğrultuda talepleri doğrultusunda mahkeme tarafından bilirkişi raporu aldırılmış olsaydı ortaya çıkacak alacak bedelinin istinaf sınırının çok üzerinde olacağının tartışmasız olacağını, Koski Tarifeler Yönetmeliği’nde abone türleri ve abone grupları; mesken abonesi, işyeri abonesi, resmi daire abonesi şeklinde sınıflara ayrıldığını, müvekkil şirkete ait bulunan ve “engellilikleri nedeniyle normal yaşamın gereklerine uymama durumunda olan kişilerin, fonksiyon kayıplarını gidermek ve toplum içinde kendi kendilerine yeterli olmasını sağlayan beceriler kazandırmak veya bu becerileri kazanamayanlara devamlı bakmak” maksadıyla açılmış olan bu kuruluşun, muhtelif engelli bakım hizmetlerinin yanında asıl olarak engelli kişilerin devamlı barınması hizmetini ifa ediyor olması dolayısıyla su aboneliğinin “mesken abonesi” türünde olması gerektiğine şüphe olmadığını, ancak davalı tarafından işyeri aboneliği olarak gerçekleştirilmiş olması Koski Tarifeler Yönetmeliği’ne aykırılık teşkil ettiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması talebi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Mahkemece 07/04/2022 tarihli ek karar ile kararın kesin olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı Vekili 19/04/2022 tarihli istinaf dilekçesi ile 17/02/2022 tarihli istinaf dilekçesini tekrarla istinaf dilekçesinin reddine ilişkin ek kararın kaldırılması, istinaf dilekçelerinin esas yönünden incelenerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması talebi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacının “işyeri aboneliği” niteliğinde tesis edilen su aboneliğinin iptali ile aboneliğin “mesken aboneliği” türünde yapılması gerektiğinin tespiti ve hatalı abonelik tesisi nedeniyle fazla ödenen paranın iadesi taleplerine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
1-Yerel mahkemece 07.04.2022 tarihli ek karar ile kararın kesin olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun HMK m.346 gereğince reddine karar verilmişse de davacının davacının; birincisi “işyeri aboneliği” niteliğinde tesis edilen su aboneliğinin iptali ile aboneliğin “mesken aboneliği” türünde yapılması gerektiğinin tespitine ilişkin, ikincisi hatalı abonelik tesisi nedeniyle fazla ödenen paranın iadesine ilişkin olmak üzere iki ayrı talebi bulunmakta olup davacının davacının “işyeri aboneliği” niteliğinde tesis edilen su aboneliğinin iptali ile aboneliğin “mesken aboneliği” türünde yapılması gerektiğinin tespitine ilişkin talebi yönünden miktar yönünden kesinlik söz konusu olmayacağı gibi davacının miktara ilişkin talebi de belirsiz alacak davası şeklinde ileri sürüldüğünden alacak miktarı belirlenmeksizin ilk derece mahkemesi kararının miktar yönünden kesinliğinden söz edilmesi mümkün değildir. Bu nedenle mahkemece davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmesinin doğru olmadığı anlaşılmakla söz konusu ek kararın 346/2. maddesi gereğince kaldırılmasına ve istinaf dilekçesine göre inceleme yapılmasına karar verilmiştir.
2-Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, toplanan delillere göre davacının ticari şirket olduğu, bu nedenle davacının aboneliğinin KOSKİ Tarifeler Yönetmeliği’nin Abone Türleri ve Abone Gruptan başlıklı 6. Maddesinin 1/b fıkrası uyarınca iş yeri aboneliği kapsamında olduğunun kabulü gerektiği, buna göre davacı tarafça ileri sürülen istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı, mahkemece delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, davanın reddine ilişkin kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) Davacının 07/04/2022 tarihli ek karara yönelik istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/04/2022 tarih, … Esas …. Karar sayılı EK KARARIN KALDIRILMASINA,
– Davacı tarafça ek karara yönelik yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde talep halinde kendisine iadesine,
B) Davacının 28/12/2021 tarihli asıl karara yönelik istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2- Alınması gereken 269,80 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 189,10 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin dairemiz tarafından yapılmasına,
6- Kararın temyiz edilmeden kesinleşmesi halinde; dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda verilen kararın HMK’nın 361/1 maddesi gereğince; taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde dairemize, temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne veya ilk derece mahkemesine verilecek dilekçe ile temyiz kanun yoluna başvurma talebinde bulunulabileceğine 09/10/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Başkan
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Katip
e-imzalıdır