Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/631 E. 2023/2185 K. 08.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/03/2022
NUMARASI : Esas Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI :
VEKİLİ : Av.

İSTİNAF EDEN DAVALI :
VEKİLİ : Av.
DAVA : Alacak (Banka Düzenlemelerinden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 08/11/2023
YAZIM TARİHİ : 09/11/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyası ile açılan alacak davasında 08/03/2022 tarihinde tesis edilen usulden reddine ilişkin karara karşı tarafların istinaf kanun yoluna başvurmaları üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın Konya Ticari Şubesi nezdinde, davalı borçlu ile aralarında imzalanan kredi sözleşmelerine istinaden Ticari Kredi, doğrudan borçlanma, 0/N Endeksli krediler kullandırıldığını, davalı şirketin verilen taahhütname hükümlerini yerine getirmeyerek ödeme yapmadığını, bunun üzerine Beyoğlu ..Noterliği’nin 20.05.2019 tarih .. yevmiye numaralı ihtarnamenin gönderildiğini, daalının ihtara rağmen ödeme yapmayarak temerrüde düştüğünü, müvekkili bankanın davalı nezdinde bulunan çek yaprakları nedeniyle müvekkili banka tarafından ödenmesi garanti edilen meblağ olan 117.450,00 TL olmak üzere toplam faizler ve masraflar hariç 1.063.582,38 TL alacağının bulunduğunu, davalı firma hakkında konkordato kararı verilmiş olması nedeniyle yalnızca kefil olan borçlular aleyhine Konya . İcra Müdürlüğü’nün …E. no’lu dosyası ile 12.06.2019 tarihinde icra takibine başlandığını, 119.480,00 TL gayrinakit toplamı olmak üzere toplam 1.106.330,83 TL alacağın 1.050.958,52 TL’lik kısmına 12.06.2019 tarihinde ödeninceye kadar işleyecek TBK madde 100 uyarınca kısmı ödeme öncelikle faize mahsup edilerek hesaplanacak yıllık %55,5 temerrüt faizi, faizin %5 gider vergisi, avukatlık ücreti ve icra masraflarıyla birlikte ve ilaveten taahhütname gereği alacaklı bankaca verilen ve hala iade edilmeyen 65 adet çekin garanti tutarı olan toplam 119.480,00 TL’nin nakit teminat olarak depo edilmek üzere avukatlık ücreti ve icra masraflarıyla birlikte fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla ve Konya ..İcra Müdürlüğü’nün … E. nolu davası ile irtibat kurularak, irtibatlı dosyadan ve işbu dosyadan tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla tahsilinin talep edildiğini, Konya ..İcra Müdürlüğü’nün … E. no’lu dosyasının rehin takibi olduğunu, tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla yer aldığı için ayrıca bir borç miktarı veya alacak talep edilmediğini, her iki takibe konu borcun da Beyoğlu …Noterliği’nin 20.05.2019 tarih …. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile talep edilen alacaklar olduğunu, davalı şirket tarafından tedbir kararı verildiğinin ve aleyhine icra takibi başlatılmamış olduğundan taraflarından alacak kaydının 1.093.790,82 TL olarak bildirilmiş ise de, bu miktarın 16.715,54 TL’lik kısmının rehinli, 1.077.075,28 TL’lik kısmının ise adi alacak niteliğinde olduğunu, komiser tarafından da 16.715,54 TL’lik kısmının rehinli alacaklar nisabında değerlendirildiğini, bankanın bildirdiği 1.077.075,28 TL’lik adi alacağa karşı borçlunun kayıtlarındaki alacak miktarının ise 372.766,65 TL olduğunu, aradaki farkın bankanın yaptığı tahsilatların mahsup edilmemesinden kaynaklandığının anlaşıldığı belirtilerek; alacaklarının 704.308,63 TL’lik kısmının çekişmeli hale geldiğinin, müvekkili bankanın alacak kaydının talep ettikleri miktar olan 1.093.790,82 TL’nin üzerinde olduğunun, ancak mahkemenin alacak miktarlarını 372.766,65 TL olarak kabul ettiğini, kesin mühlet tarihi itibari ile alacaklarının gayrinakit ve mer’i alacakları hariç 930.555,94 TL olduğundan bahisle; Fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkili bankanın çekişmeli hale gelen 704.308,63 TL’nin borç miktarına dahil olduğun tespitine ve davalıdan konkordatonun yürürlükte olması halinde konkordato şartlarınca, konkordatonun yürürlükte olmaması halinde temerrüt faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından Beyoğlu … Noterliğinden 20/05/2019 tarih ve… yevmiye numaralı ihtarnameye karşı Konya …Noterliği’nden 28.05.2019 tarih ve … yevmiye numaralı cevabi ihtarnamenin keşide edilerek hesap katına itiraz edildiğini, müvekkili şirket adına Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası nezdinde konkordato başvurusunda bulunulduğunu, 16.11.2018 tarihinde 3 aylık geçici mühlet kararı verildiğini, 13.02.2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 1 yıllık kesin mühlet kararı verildiğini, müvekkili şirkete çekilen ihtarın kesin mühlet süresi içerisinde olduğunu, geçmiş dönemden kaynaklanan doğmuş herhangi bir borcun ödenmesinin hukuken mümkün olmadığını, kesin mühlet süresi içerisinde 2004 sayılı İİK’nun 296.maddesi gereğince bu süreçte kredinin geri çağrılması ve ödenmeyen kredinin muaccel hale gelmesi irade dışında geliştiği için mümkün olmadığını, bununla birlikte Konya ..Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasının 13.02.2019 tarihli duruşmasında verilen 8 nolu ara kararı gereğince, iradesi dışında davacı bankaya ödemelerde bulunamadığının, müvekkili şirketin davacı bankadan 862.819,20 TL rotatıf kredi, 52.000,00 TL spot kredi, 555.186,70 TL taksitli kredi, 16.715,74 TL(rehinli borç) taşıt kredisi, 16.362,10 TL kredi kartları, 42.625,56 DBS kredileri kullandığını, ayrıca ek olarak rehinli borç listesine geçen 16.715,54 TL tutarında … plakalı aracın bulunduğunu, konkordato süresi içerisinde veya öncesinde kredi kullanırken müvekkili şirket tahsil/teminat amacıyla davacı bankaya müşteri çeklerinin tevdi ettiğini, ancak bu çeklerin tahsil edilmeleri sonucu elde edilen miktarın davacı banka tarafından kullandırılan kredi meblağından düşülmediğini, davacı bankanın çek deposuna müvekkili şirket tarafından takasa verilen çeklerin meblağı toplamının 1.156.226,91 TL olduğunun, bu miktarın davacı bankanın toplam adi alacağından mahsup edildiğini, kaldı ki bu hususa ilişkin taraflarınca davacı bankanın Konya Selçuklu Ticari Şubesine Konya …Noterliği’nin 04.12.2018 tarih ve … yevmiye numarası ile ihtarname keşide edildiğini, ihtarnamede 16.11.2018 tarihli geçici mühlet kararının yerine getirilmesinin, konkordato süresince müvekkiline gelen tüm ödemelerin komiser nezaretinde açılan banka hesabına aktarılması gerektiğinin bildirildiğini, mahkemenin verdiği ara kararda takas yasağının bulunmasına rağmen davacı banka tarafından ödemelerin bildirilen banka hesabına aktarılmadığı gibi tahsil edilen senet ve çeklerin de kredi borçlarına takas/mahsup edildiğini, davacı banka tarafından tanzim edilen Konya …Noterliği’nin 12.12.2018 tarih ve …. yevmiye numaralı cevabi ihtarnamede hangi çekleri tahsil ettiği ve hangi kredilerin borçlarından mahsup ettiğinin açıkça yazmakla birlikte söz konusu çeklerin tahsil tarihlerinin geçici mühlet kararı sonrası olduğunu, tahsil edilen bazı çeklerle ilgili olarak taraflarınca tahsil bedellerinin müvekkili şirkete ödenmesi için Konya ..İcra Müdürlüğü’nün … E. ve …. E. sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, ancak davacı bankanın haksız itirazı neticesinde icra takibinin durduğunu, bu sebeple takibin devamını sağlama amacıyla taraflarınca itirazın iptali talebiyle dava açılmış olmakla Konya ..Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….Esas sayılı dosyasından yargılamaya devam edildiğini, müvekkili şirket lehine kefil olan kişilere karşı başlatılan Konya .. İcra Müdürlüğü’nün …. E. ve … E. sayılı dosyalarına itiraz edildiğini, her ne kadar davacı banka tahsilde tekerrür olmamak üzere tahsil talebinde bulunduklarını belirtseler de; buna ek olarak her iki takibin konusunun da Beyoğlu …Noterliği’nin 20.05.2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinde talep edilen alacaklar olduğunu, davacı bankanın aynı alacağa ilişkin farklı takipler yapmakla kötü niyetli olduklarını açıkça beyan ettiklerini, nitekim takibe konu alacakların müvekkili şirketin tasdik edilen konkordato projesinde 18 taksitte ödeme planı içerisinde yer alan alacaklar olduğunun, müvekkili şirketin davacı bankaya olan borcunun 372.766,65 TL olduğunun Konya ..Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından tasdik edildiğini, bu miktarın tasdik edilen konkordato projesi kapsamında müvekkili şirket tarafından 18 taksitte ödeyeceğinin de ortada olduğunu, konkordato komiseri tarafından kabul edilmeyen davacı bankanın var olduğunu iddia ettiği alacağın müvekkili şirket kayıtlarındaki çek takas hesabında gözüken davacı bankanın zaten tahsil etmiş olduğu ve müvekkiline ödemesini gerçekleştirmediği miktarlar olduğunu belirterek; her türlü dava, şikayet, istirdat vs. hakları saklı kalmak üzere; davacının haksız davasının reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Yapılan yargılama sonucunda; “…mahkememizce davacı bankanın alacağının kesin mühlet tarihi itibariyle hesaplandığı, bilirkişiler SMMM bilirkişisi …. ve Bankacı bilirkişi …’ın sunmuş olduğu 01/03/2021 havale tarihli ve 27/01/2022 havale tarihli ayrıntılı rapor ve ek rapor kapsamından, 13/02/2019 tarihli kesin mühlet tarihi itibariyle davacı bankanın toplam 1.563.852,92 TL adi alacağının olduğu, davalı şirket tarafından davalı bankaya 16 adet 1.205.000,00 TL tutarında tahsil için müşteri çeki verildiği, müşteri çeklerinin davalı şirkete iade edilmediği, 580.000,00 TL tutarında 9 adet müşteri çekinin davacı banka tarafından 16/11/2018 geçici mühlet tarihi ile 13/02/2019 kesin mühlet tarihi arasında tahsil edildiği, tahsil edilen bu çek bedellerinin davacı banka tarafından alacak bildirimi yapılırken davalının kredi borcundan düşülmediği, yine 625.000,00 TL tutarında 7 adet çekin de kesin mühlet tarihi olan 13/02/2019 tarihinden sonra ve fakat tasdik tarihi olan 06/12/2019 tarihinden önce davacı bankaca tahsil edildiği, davacının kesin mühlet tarihi itibariyle 1.563.852,92 TL adi alacağından kesin mühlet tarihinden önce tahsil edilen 580.000,00 TL müşteri çekinin mahsup edilmesini sonucu davacının kesin mühlet tarihi itibariyle 983.852,92 TL adi alacağının bulunduğu, bunun da 372.766,65 TL’sinin konkordato tasdik projesinde kabul edildiği, kesin mühlet tarihi itibariyle davacı bankanın bakiye 611.086,27 TL projeye dahil edilmesi gereken adi alacağının olduğu, davacı bankanın davalı şirkete iade etmediği 625.000,00 TL’lik müşteri çeklerinin bedellerini kesin mühlet tarihi olan 13/02/2019 tarihinden sonra konkordato tasdik tarihi olan 06/12/2019 tarihinden önce dolayısıyla dava tarihinden önce tahsil ettiği, böylece davacının kesin mühlet tarihi itibariyle projeye dahil edilmesi gereken adi alacağından daha fazla bir tahsilat yaptığı, bu tahsilatın davalıya iade edilmediği, bakiye çekişmeli alacağın tasdik kararından önce tahsil edilmesine rağmen tekrar projeye dahil edilmesinin davalı şirket yönünden mükerrer ödemeye sebebiyet vereceği gibi konkordato projesini diğer alacaklılar aleyhine olumsuz etkileyeceği, dava tarihi itibariyle projeye dahil edilmeyen bakiye alacağının tasdik olunan projenin ödeme planına dahil edilmesini talep etmesinde davacının hukuki yararının bulunmadığı anlaşılmakla…” gerekçesiyle HMK’nın 115.maddesi gereğince davanın hukuki yarar dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkil bankanın alacaklarının konkordatoya dahil edilmesi gerektiğini, konkordatoya dahil edilen nisap eksik hesaplanmış olup, müvekkil bankanın zararına yol açtığını, kesin mühlet tarihinden önce bankaya davalı tarafından ibraz edilen çeklerin borçtan mahsup edilmesinin kanuna ve yerleşik yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu, dosyada mevcut bilirkişi raporları incelendiğinde bilirkişilerin görev tanımını aşarak hesaplamalar yaptığı, davalıların talepleri olmamasına rağmen borçtan mahsup edilmeyen çeklerin ve bu çeklerin ferilerinin toplam ancak miktarından mahsup edilerek hesaplama yapıldığı, bu hususun Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’ nun 30.05.2018 tarih, 2017/19-817 E. 2018/1145 K. sayılı ilamına aykırı olduğunu, Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….E. Nolu dosyasında davalının tahsil edildiğini iddia ettiği çekler hakkında davalı firma tarafından itirazın iptali davası açılmış olup Yerel Mahkemenin davanın reddine karar verdiğini, davalının Yerel Mahkeme tarafından mahsup edilen çeklerle alakalı olarak cevap dilekçesinde ya da cevaba cevap dilekçesinde herhangi bir beyanda bulunmadığını, bilirkişiler ve yerel mahkemenin hesaplama yaparken davalının bu beyanı olmaksızın talep aşarak hesaplama yaptığını, bu yönü ile HMK madde 141’de düzenlenen ‘’İddia ve Savunmanın Genişletilmesi Yasağı’’ gereğince davalının beyanlarına muvafakatları olmadığını, nitekim davalının bu hususta 13.04.2021 tarihinde açıklamalar yaptığını, iş bu tarih öninceleme duruşmasının tarihi olan 06.10.2020 tarihinde sonrasına denk gelmekte olup, öninceleme aşamasından sonra yapılacak iddia ve savunmanın genişletilmesi hususu taraflarının muvafakatına bağlı olduğunu, bu nedenlerle davalının bu talebinin hükme esas alınamayacağını belirterek; Konya ..Asliye Ticaret Mahkemesi …. E. nolu dosyada verilen kararın kaldırılarak dava dilekçesindeki talepler ve iş bu istinaf dilekçesindeki talepler dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosyada bulunan tüm yazılı ve sözlü beyan ve itirazlarını tekrar ettiklerini, nakdi alacağa yönelik talebin hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddi hatalı olup, davanın esastan reddi gerektiğini, bankanın basiretli bir tacir olmanın gerektirdiği yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini, banka nezdinde tutulan kayıtların esas alınması ile rapor düzenlendiğini ve dosyanın karara çıktığını, banka tarafından mahsup edilen çeklerin müvekkil şirket tarafından istenmiş olmasına ve hatta konkordato dosyasında verilen ara karar ile başka bir hesaba tevdii edilmesi gerekmekte iken bankanın kötü niyetli olarak çekleri tahsil ettiğini, kaldı ki bankanın tahsil edildiğini bildiği halde işbu davayı açtığını, bu nedenle davanın usulden değil esastan reddi ile nisbi ücreti vekalete hükmedilmesi gerektiğini belirterek; Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/03/2022 tarih ve …. E. … K. Sayılı kararın kaldırılarak yeniden yargılama gerektirmediğinden davanın esastan reddine, maktu yerine nispi ücreti vekalete hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, çekişmeli alacağın tahsili istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 294/3 maddesinde “Tasdik edilen konkordato projesi aksine hüküm içermediği takdirde kesin mühlet tarihinden itibaren rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesi durur.”
299. maddesinde “Alacaklılar, komiser tarafından 288 inci madde uyarınca yapılacak ilânla, ilân tarihinden itibaren onbeş gün içinde alacaklarını bildirmeye davet olunur. Ayrıca, ilânın birer sureti adresi belli olan alacaklılara posta ile gönderilir. İlânda, alacaklarını bildirmeyen alacaklıların bilançoda kayıtlı olmadıkça konkordato projesinin müzakerelerine kabul edilmeyecekleri ihtarı da yazılır.”
300. maddesinde “Komiser, borçluyu iddia olunan alacaklar hakkında açıklamada bulunmaya davet eder. Komiser, alacakların varit olup olmadığı hakkında borçlunun defterleri ve belgeleri üzerinde gerekli incelemelerde bulunarak bunların neticesini 302 nci madde gereğince vereceği raporda belirtir.”
308/b maddesinde “Alacakları itiraza uğramış olan alacaklılar, tasdik kararının ilânı tarihinden itibaren bir ay içinde dava açabilirler. Tasdik kararını veren mahkeme, konkordato projesi uyarınca çekişmeli alacaklara isabet eden payın, kararın kesinleşmesine kadar borçlu tarafından, mahkemece belirlenen bir bankaya yatırılmasına karar verebilir. Süresi içinde dava açmamış olan alacaklılar, bu paydan ödeme yapılmasını talep edemezler; bu durumda yatırılan pay borçluya iade edilir.” hükümlerinin yer almaktadır.
Davalı tarafından davacı bankaya karşı Konya .. İcra Müdürlüğünün …Esas ve …. Esas sayılı dosyalarıyla ilamsız takip yapıldığı, davacı bankanın takibe itiraz etmesi üzerine davalı tarafından Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesinin ….Esas sayılı dosyasından itirazın iptali davası açıldığı, davalının Konya ..Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından verilen 16/11/2018 tarihli ara karar ile takas yapılmamasına karar verilmiş olmasına rağmen keşidecisi… olan T.İş Bankasına ait 5.000,00 TL bedelli müşteri çeki ile keşidecisi… olan Denizbank A.Ş’e ait 150.000,00 TL bedelli müşteri çekinin bankaca tahsil edilmesinin hukuka aykırı olduğu iddiasıyla itirazın iptali talebinde bulunduğu anlaşılmakla, Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesinin ….Esas sayılı dosyasından açılan itirazın iptali davasının kesinleşmesi beklenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken karardaki gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi hatalı olmuştur. Bu nedenlerle davalının istinaf talepleri incelenmeksizin davacının istinaf başvuru talebinin kabulü ile HMK 353/1.a.4 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, eksiklikler giderilerek karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının istinaf başvuru talebinin KABULÜ ile; Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/03/2022 tarih …. Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 08/11/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır