Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/587 E. 2022/1360 K. 23.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 10/03/2022
NUMARASI : … Esas

ASIL DOSYADA
DAVACI : …- (T.C Kimlik No: … )
VEKİLİ : Av. … –

DAVALI : … – (T.C Kimlik No: … )
VEKİLİ : Av. … –

BİRLEŞEN KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
… ESAS … KARAR SAYILI DOSYASINDA
DAVACI : …- (T.C Kimlik No: … )
VEKİLİ : Av. … –

İSTİNAF EDEN DAVALI : … – (T.C Kimlik No: … )
VEKİLİ : Av. … –
ASIL VE BİRLEŞEN DAVA : Alacak

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 23/09/2022
YAZIM TARİHİ : 27/09/2022
Davacı tarafından, davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan alacak talebine ilişkin 10/03/2022 tarihinde tesis edilen ara karara karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili birleşen dosyadaki dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin …’ nin eşi ile birlikte hissedarı olduklarını, müvekkilinin hisse oranının %2, müvekkilinin eşinin ise hisse oranının %38 olduğunu, geriye kalan %60 lık hissenin ise müvekkilinin eşinin kardeşi ve çocuklarının olduğunu, müvekkilinin eşinin sözü geçen şirketin başlangıçtan beri iş yerinin üretim kısmında daima bulunarak verimli üretim için var gücüyle gece gündüz demeden çalıştığını, şirketin idari ve mali işlerini müvekkilinin babası ile birlikte müvekkilinin eşinin yürüttüğünü, müvekkilinin sade bir ortak olduğunu, şirketin yıllarca iyi işler yapmasına karşın her hangi bir kar dağıtımı yapılmadığını, müvekkilinin irade fesadı ortamında hissesini davalıya devrettiğini, karşılığında her hangi bir ödeme yapılmadan müvekkilinin elindeki hissenin davalı tarafından elinden alındığından bahisle dava dışı …’ nin özvarlığının ve müvekkiline ait iken devredilmek zorunda kalınan %2 hissenin dava tarihindeki değerinin bilirkişi marifetiyle tespiti ile davalıdan tahsiline ve müvekkiline ödenmesine, şirketin %2 hissenin 3. şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosyada verilen 01/11/2021 tarihli ara karar ile “….davacı ile davalı arasında imzalanan hisse devir ferağ sözleşmesinin içeriğine göre devire ve davaya konu hisselerin devrinin önlenmesi için üzerine ihtiyati tedbir konulmasında hukuki yarar bulunduğu kanaatine varıldığından dosyadaki delil durumu ve HMK 389. ve devamı maddeleri de nazara alınarak davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulü gerektiği….” gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin teminatsız olarak kabulü ile; dava dışı …’ nin %2 oranındaki hissenin 3. şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir şerhi konulmasına karar verilmiştir.
İTİRAZ: Davalı vekili 16/11/2021 tarihli itiraz dilekçesi ile birleşen dosyadaki 01/11/2021 tarihli ihtiyati tedbir kararına itiraz ederek kaldırılmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN 10/03/2022 TARİHLİ ARA KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince davalının ihtiyati tedbir kararına itirazı duruşmada değerlendirilerek verilen ara karar ile “…T.C. Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 11/04/2017 Tarih ve 2016/1708 Esas-2017/1671 Karar sayılı ilamında; ” … Bankasından yapılan 4 adet havale dekontunda sözleşme konusu işle ilgili olduğuna dair bir açıklama bulunmadığı gibi göndericisi dava dışı …, alıcısı dava dışı …’dır. Keza 18.09.2012 tarihli 150,00 TL’lik ödeme de … imzasına yapılmış olup herhangi bir açıklama bulunmamaktadır. Bu dekont ve belgelerde ödemeyi yapan ve yapılanlar tarafların yakınları olsa dahi, bedele hak kazanan yüklenicinin talimatı ve muvafakati ile yapıldığı ispatlanamadığı ve davacı bu ödemeleri kabul etmediğinden, davalı iş sahibinin kabul edilen 22.250,00 TL dışındaki ödemeyi kanıtlayamadığının kabulü zorunludur.” denilmiştir. Dosya içerisinde yer alan 18/12/2020 Tarihli Hisse Devir Ferağ Beyanına ilişkin belgenin incelenmesinde özetle; Birleşen dosya davacısının 240 paya karşılık 240.000,00 TL’lik sermaye hak ve hissesini davalıya devir ettiğini, devir bedelini ise bu husustaki hakları saklı kalmak kaydıyla devir tarihi itibariyle belirlenen şartlarda tahsil edeceğini ifade etmiştir. Ferağ belgesinden anlaşıldığı üzere devir bedeli sermaye hak ve hissesinin devredildiği tarih itibariyle ödenmemiştir. Dosya içerisinde yer alan … Bankasına ait 21/12/2020 tarihli Banka Dekontunda özetle; Gerek esas gerekse de birleşen davacılar yönüyle hisse bedelleri toplamı 4.800.000,00 TL’nin … ve … açıklamasıyla …’e havale edildiği görülmektedir. Lakin birleşen davacı …, eşine yapılan bu ödemeyi kabul etmemekte ve bu yönde kendisine herhangi bir ödeme yapılmadığı iddiasındadır. Her ne kadar davacılar eş ise ve hisse devir bedeli birleşen davacının eşine ödendiği iddiası mevcut ise de yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 11/04/2017 Tarih ve 2016/1708 Esas-2017/1671 Karar sayılı ilamında ifade edildiği üzere birleşen davacının eşine yapılan ödeme yönüyle bedele hak kazanan …’in talimatı ve muvafakati ile yapıldığı hususunun muhakemeyi gerektirdiği ve davanın niteliği de nazara alındığında bu aşamada ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin yasal şartları oluşmadığına kanaat edilmekle talebin reddine karar verilerek Mahkememizde oluşan vicdani tezahürü olarak aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.” gerekçesiyle davalı vekilinin birleşen dosya yönüyle tedbir kararının kaldırılması yönündeki talebinin bu aşamada reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yapılan ödemelerin miktarı konusunda davacıların herhangi bir itirazı olmadığını, ödemelerin %40 hisse için, yani davacı …’in %2 hissesini de kapsayacak şekilde yapıldığını, …’in hisse devir ferağını da bu nedenle imzaladığını, ancak davacı … hisse devirleri gerçekleştirildikten yaklaşık 6 ay sonra eşi … birlikte kendi %2 hissesi için gabin iddiasında bulunduğunu, bunun yanında %2 hissesine karşılık kendisine herhangi bir ödeme yapılmadığı iddiasında da bulunarak, bu bedelin de ödenmesini talep ettiğini ve bu nedenle %2 hisse bedeli karşılığında dava başvurusu ile birlikte ihtiyati tedbir talebinde bulunduğunu, davacıların 28.000.000 TL’yi peşin aldıklarını, 1.535.000 USD’lik bonoyu da yine vadesinde herhangi bir itirazi kayıt ileri sürmeden tahsil ettiklerini, görülen üzere davacı …, eşi … adına tanzim edilmiş 1.535.000 USD’lik bononun tahsil edilmesinden sonra, bu meblağ hissesine düşen parayı almadığını iddia etmediğini, zaten eşi ile birlikte hareket ettiğini, …’in “Bana para ödenmedi” şeklinde beyanda bulunarak dava açmasının gerçeklere aykırı olduğunu, bu sebeple davacının ihtiyati tedbir koşulları oluşmadığı için hukuka aykırı olduğunu, şirketin dava dışı olduğunu ve ihtiyati tedbir nedeniyle dava dışı şirketin bütün tasarruf yetkilerinin kısıtlandığını beyan ederek ilk derece mahkemesince verilen 10.03.2022 tarihli ara kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Talep; ihtiyati tedbir kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin kararın kaldırılması talebine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 389. maddesinde ” Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Birinci fıkra hükmü niteliğine uygun düştüğü ölçüde çekişmesiz yargı işlerinde de uygulanır. ” hükmü düzenlenmiştir.
Aynı kanunun 390. maddesinde de ” İhtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir. Talep edenin haklarının derhâl korunmasında zorunluluk bulunan hâllerde, hâkim karşı tarafı dinlemeden de tedbire karar verebilir. Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. ” düzenlemesi bulunmaktadır.
Somut olayda birleşen dosyada ihtiyati tedbir talebinde bulunan davacı …’in devrettiği şirket hisseleriyle ilgili hisse devrinin iptali yönünde bir talebinin olmadığı, talebinin devrettiği hisselerin bedelinin tahsiline ilişkin olduğu yani alacak talebinde blunduğu, devrettiği hisselerin aidiyeti ile ilgili bir uyuşmazlığın olmadığı, HMK’nın 389.maddesi gereğince uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, bu sebeple uyuşmazlık konusu olmayan konuda verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılması gerekirken itirazın reddine karar verilmesinin yerinde olmadığı anlaşıldığından davalının istinaf talebinin kabulü ile; ilk derece mahkemesi ara kararının kaldırılmasına, HMK’nın 353/1.b.2.maddesi gereğince yeniden karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)Davalının istinaf başvuru talebinin KABULÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/03/2022 tarih … Esas sayılı ARA KARARININ KALDIRILMASINA,
1-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
2-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflara ücreti vekalet taktirine yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin; ilk derece mahkemesince davanın esası ile ilgili kurulacak hükümde değerlendirilmesine,
B) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.2 maddesi gereğince davalı talebi ile ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
1-Davalının birleşen dosyadaki ihtiyati tedbir kararına yaptığı itirazının kabulü ile, birleşen Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında verilen 01/11/2021 tarihli … Esas sayılı ihtiyati tedbir ARA KARARININ KALDIRILMASINA,
C) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince kararın ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
D) Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 23/09/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nun 362/1.f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

A.Ç