Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/537 E. 2022/931 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 23/02/2022
NUMARASI : … Esas

İSTİNAF EDEN DAVACI :
VEKİLLERİ : Av. … & Av. …

DAVALILAR : 1- … – T.C Kimlik No: …
2- … – T.C Kimlik No: …
3- … – T.C Kimlik No: …
VEKİLLERİ : Av. … & Av. … –
DAVA : Alacak

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 31/05/2022
YAZIM TARİHİ : 09/06/2022
Davacı tarafından, davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … sayılı dosyası ile açılan alacak davasında 23/02/2022 tarihinde tesis edilen ara karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendi;
DAVA: Davacı vekili Asliye Hukuk Mahkemesine hitaben verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin başlangıçta … Kooperatifi olarak 2006 yılında kurulduğunu, daha sonra 2008 yılında … tarafından devralındığını ve isminin … Konut yapı Kooperatifi olarak değiştirildiğini, …. Yapı Kooperatifini 290.000.000,00 TL’lik bir bakiye ile … Yapı Kooperatifinin devraldığını, …’in kendi imzasıyla miktarın yukarıdaki gibi olduğunu beyan ettiğini, yüklenici firma sahibi olan … Kooperatif Yönetiminin yeni yönetim kurulu hariç, eski yönetim kurulu üyelerini hep kendisi belirleyerek, kooperatifi istediği şekilde yönettiğini, yaptığı işlemlerin çoğunluğunun usulsüz ve suç teşkil edecek işlemler olduğunu, davalıların Kooperatife ait defterde alınan kararlarda birden fazla usulsüzlükler yaptıklarının tespit edildiğini, davalılar hakkında çok sayıda yeni oluşturuları yönetim kuruluna ve denetim kuruluna şikâyetler geldiğini, hesap tetkik komisyonunun vermiş olduğu raporda gelir-gider dengesini kurmaya çalışmış ve ortada çok ciddi rakamların kooperatife ödenmiş olduğu halde yapılan maliyet dengesi kurularak ortada olmadığının tespit edildiğini, yapılan tespit neticesinde 1.723.454,00 TL’nin ortada olmadığını, açıklanan nedenlerle …. ili, … ilçesi, … mah. … parsel, Sayfa no: …, cilt no:…, … ili, … ilçesi, … mah. … parsel, Sayfa no:…, cilt no: …, …. ili, … ilçesi, … mah. … parsel, Sayfa no: …, cilt no:…, … ili, … ilçesi, … mah. … parsel, Sayfa no: …, cilt no:…, … ili, … ilçesi, … mah. … parsel, Sayfa no: …, cilt no:…, … ili, … ilçesi, … mah. … parsel, Sayfa no: …, cilt no:…, …. ili, … ilçesi, … mah. … parsel, Sayfa no: …, cilt no:…, numarada kain taşınmazlarda davalılar …, …, … tapuda malik veya hissedar iseler iş bu davanın sonuna kadar 3. şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi için salt bu yönde tapu kaydı üzerine taktiren teminat alınmaksızın ihtiyati haciz/ihtiyati tedbir konulmasına, maddi zararın tazmine ilişkin fazlaya dair talep ve dava hakkı saklı kalmak üzere şimdilik davalı … üzerine kayıtlı … İlçesi … Mahallesi .. Parsel … Ada numalarında kayıtlı taşınmazın tapu sicil kayıtları üzerine 3.kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati haciz/ihtiyati tedbir kormasına, maddi zararımızın dava tarihinden itibaren işleyecek kanuni faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Konya …Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 16/09/2013 tarih … esas … karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek dosyanın Konya …Asliye Ticaret Mahkemesinin yukarıdaki esasına kaydının yapıldığı görülmüştür.
Davacı vekili 21/04/2022 havale tarihli talep dilekçesinde özetle; mahkemece verilen … ili, … ilçesi, … mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmaz üzerindeki tedbir şerhinin kaldırılmasına davaya konu diğer taşınmazlar üzerindeki tedbir kararının devamına karar verildiğini, tedbir şerhinin kaldırılması kararının hatalı olduğunu, tedbirin yeniden konulmasına karar verilmesini, müvekkilinin alacaklarını daha sonra alamama ihtimallerinin çok yüksek olduğunu, dava bedelinin 8.000,00TL olmadığını, mahkememizce belirlenin 2.029.837,80TL dava değeri üzerinden 13/10/2015 tarihinde 36.572,28TL tamamlama harcı yatırıldığını, dava değerinin 2.029.837,80TL olarak belirlendiğini, bu nedenle tedbiri kaldırılan taşınmaz üzerine yeniden tedbir şerhi konulmasına veyahut ihtiyati haciz kararı verilmesini, dava dilekçelerinde hem ihtiyati tedbir hem de ihtiyati haciz talep ettiklerini, mahkemece sadece tedbir kararı verildiğini beyanla tedbir tarihleri muhafaza edilmek kaydıyla ihtiyati hacze çevrilmesine karar verilmesini, ihtiyati tedbirin ihtiyati hacze çevrilmesini, tedbir konulduğu tarihteki haklarının korunmasını, tedbiri kaldırılan taşınmaza da ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ 15/12/2021 TARİHLİ ARA KARARINDA ÖZETLE; İlk derece mahkemesince; “…1-Davacı vekilinin 21/04/2021 tarihli talebinin kabulü ile; İİK nun 257 ve devamı maddeleri gereğince, alacaklının ileride ihtiyati hacizde haksız çıkması halinde karşı taraf olan borçlu/borçlular ile üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları bütün zararlardan sorumlu olması kaydıyla, … ili, … ilçesi, … mahallesi, … ada, … parsel, … ili, … ilçesi, …. mahallesi, … ada, … parsel, … ili, … ilçesi, … mahallesi, … ada, … parsel, … ili, … ilçesi, …. mahallesi, … ada… parsel, … ili, … ilçesi, … mahallesi, … ada, … parsel,
…. ili, … ilçesi, … mahallesi, … ada, … parsel, sayılı taşınmazlardaki davalı … adına kayıtlı hisselerin ihtiyaten haczine…. 3-Alacaklının teminat olarak, talebe konu alacağın %10’u (yüzde onu) miktarına isabet eden 202.983,78TL tutarındaki nakdi teminat tutarını veya muteber bir banka tarafından ilgili icra dosyası veya mahkememiz dosyası namına düzenlenmiş kesin ve süresiz nitelikteki teminat mektubunu (şayet alacaklı bir banka ise kendisi dışındaki başka bir bankaya ait teminat mektubunu) infaz dairesi olan İcra Müdürlüğü kasasına yatırmasına veya ibraz etmesine ve infaz dairesince teminatın karşılanıp karşılanmadığı hususuna dikkat edilmesine ve alacaklı tarafından teminatın karşılandığı hususu resmi bir belge ile belgelendirilemediği takdirde ihtiyati haciz kararının uygulanmamasına…. 5-Taraf vekillerinin talebi ve dosya kapsamı gözetilerek … ili, …. ilçesi, …. mahallesi, … ada, … parsel, …. ili, …. ilçesi, …. mahallesi, …. ada, … parsel, … ili, …. ilçesi, … mahallesi, …. ada,… parsel, …. ili, …. ilçesi, … mahallesi, …. ada,… parsel, … ili, …. ilçesi, …. mahallesi, … ada, … parsel, … ili, …. ilçesi, … mahallesi, … ada, … parsel, sayılı taşınmazlardaki davalı … adına kayıtlı hisselerdeki ihtiyati tedbir şerhlerinin kaldırılmasına….” karar verilmiştir.
Davacı vekili 15/12/2021 ve 11/01/2022 havale tarihli dilekçelerinde özetle; mahkemece 15/12/2021 tarihli duruşma ara kararında 202.983,78TL üzerinden teminat karşılığında ihtiyati haciz kararı verildiğini, müvekkili kooperatifin uğradığı zararlar nedeniyle ekonomik sıkıntıya düştüğünü, eldeki davanın da bu nedenle açıldığını, önceki verilen tedbir kararının teminatsız olarak verildiğini, mahkememizce bilirkişi raporu aracılığıyla tespit edilen dava değeri üzerinden eksik harcın tamamlanarak dava değerinin belirlendiğini, belirlenen dava değerine karşılık tedbirlerin devam ettiğini, İİK’nu ve HMK’nun açık hükümleri gereğince de ihtiyati haciz kararının oluştuğunu, verilen haciz kararının teminatsız verilmesi gerektiğini, gelinen aşamada dosyanın sefahati de dikkate alınarak müvekkilinin teminat yatırmasının mümkün olmadığını beyanla ara karar gereğince verilen ihtiyati haciz kararının teminatsız olarak verilmesini, tapu müdürlüğünden celbi sağlanarak belirlenecek yeni taşınmazlar üzerinde de ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; “….davacı taraf, İİK’nun 261 maddesi uyarınca ihtiyati haciz teminatını 10 gün içerisinde yatırarak kararın infazını talep etmediğinden mahkememiz 15/12/2021 tarihli ihtiyati haciz kararının kendiliğinden kalkmış sayılmasına…” karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme tarafından 23/02/2022 tarihli duruşmanın 1 ve 2 nolu ara kararlarından ivedi olarak dönülerek 15/12/2021 tarihli 3 nolu ara kararda hükmedilen teminat yatırılma şartının kaldırılmasını, teminatsız olarak ihtiyaten haczine şeklinde duruşmasız olarak ara karar verilmesini, dava değeri dikkate alınarak davalı adına kayıtlı üzerinde şerh olmayan taşınmaz malların ilgili tapu müdürlüğünden celbi sağlanarak yeni taşınmazlar üzerine teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Talep; ihtiyati haciz kararının kendiliğinden kalkmış sayılmasına dair verilen ara kararın kaldırılması istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İcra İflas Kanununun 261/1. maddesinde; “Alacaklı, ihtiyati haciz kararının verildiği tarihten itibaren on gün içinde kararı veren mahkemenin yargı çevresindeki icra dairesinden kararın infazını istemeye mecburdur. Aksi halde ihtiyati haciz kararı kendiliğinden kalkar.” hükmü yer almaktadır.
Somut olayda; davacının Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde hem ihtiyati haciz hem de ihtiyati tedbir talep ettiği, Asliye Hukuk Mahkemesince ihtiyati tedbir kararı verildiği, dosyanın görevsizlik ile geldiği Asliye Ticaret Mahkemesince 14/04/2021 tarihli ara karar ile bir taşınmaz üzerindeki tedbirin kaldırılmasına karar verildiği, davacının 21/04/2021 tarihli dilekçesi ile ihtiyati haciz talebinde bulunduğu, 15/12/2021 tarihli ara kararı ile ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verildiği, ilk derece mahkemesince 23/02/2022 tarihli ara karar ile de süresi içinde teminat yatırılmadığından ihtiyati haciz kararının kendiliğinden kalkmış sayılmasına karar verildiği görülmüştür.
İcra İflas Kanununun 261/1. maddesi gereğince ihtiyati haciz kararının verildiği tarihten itibaren on gün içinde infazının istenmesi gerekmektedir. On günlük sürenin başlangıcı ihtiyati haciz kararının tebliğ tarihi değil, verildiği tarihtir.
Bu sebeple ihtiyati haciz kararından sonra davacının süresi içerisinde teminat yatırarak kararın infazını talep etmediğinden ihtiyati haciz kararının kanun gereği kendiliğinden kalkmış olduğu, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacının istinaf başvuru talebinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2-Alınan harç yeterli olduğundan harç ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-İstinafa başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6-Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 31/05/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1.f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

A.G