Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/512 E. 2022/815 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/03/2022
NUMARASI : … D.İş Esas … D.İş Karar

İHTİYATİ HACİZ
TALEP EDEN :
VEKİLİ :

İSTİNAF EDEN
KARŞI TARAF :
VEKİLİ :
DİĞER KARŞI
TARAFLAR :

TALEP : İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 17/05/2022
YAZIM TARİHİ : 18/05/2022
Talep eden tarafından karşı taraf aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş Esas sayılı dosyası ile açılan ihtiyati haciz talebinde 14/03/2022 tarihinde tesis edilen itirazın reddine ilişkin ek karara karşı karşı tarafın istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
TALEP: İhtiyati haciz talep eden vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkili banka tarafından imzalanan genel kredi sözleşmesine istinaden adı geçen borçlulara kredi kullandırıldığını, karşı taraf borçluların kredi sözleşmesini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzalayarak borcun tamamının sorumluluğunu üstlendiklerini, borçların geri ödenmemesi konusunda borçlularla görüşmeler yapılmış ancak borcun ödenmediğini, borcun kötüniyetli olarak ödenmediği gibi borçluların mal kaçırma girişiminde bulundukları ve ikametgahlarını terk etmek üzere olduklarını belirterek, alacaklarına yeter miktarda olmak üzere borçluların menkul gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince 17/01/2022 tarihli değişik iş kararı ile özetle; “…Talebin Kısmen Kabulü İle, İİK nun 257 ve devamı maddeleri gereğince, alacaklının ileride ihtiyati hacizde haksız çıkması halinde karşı taraf olan borçlu/borçlular ile üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları bütün zararlardan sorumlu olması kaydıyla, … ve …. ŞİRKETİ’nin gerek elindeki gerekse üçüncü kişilerdeki taşınır ve taşınmaz malları ile hak ve alacaklarının, 63.860,43 TL alacağa yetecek kadar kısımlarının İhtiyaten Haczine,
Borçlu/kefil … hakkındaki talebin REDDİNE….” şeklinde karar verilmiştir.
İTİRAZ: İtiraz eden karşı taraf … vekili itiraz dilekçesinde özetle; asıl borçlu ….’nin kredi sözleşmesi gereği borcuna karşılık aracını rehin göstermiş olduğunu, ancak alacaklının rehin teminatını görmezden gelip bahsi geçen kredi sözleşmesine kefil olan müvekkili adına ihtiyati haciz talep ettiğini, alacaklının ilk olarak rehinin paraya çevrilmesi yoluyla alacağını alması gerektiğini, borç asıl borçlu tarafından tam olarak kapanmaz ise ancak kefillere müracaat etme hakkına sahip olacağını, rehinle teminat altına alınmış bir alacak için ihtiyati haciz kararı verilmesinin ancak rehinle karşılanmayan kısım kadar olacağını, yapılan tebligatın usulsüz olup ihtiyati haciz isteyen tarafın müvekkiline yeniden kat hesap ihtarnamesini tebliğ etmesi gerektiğini belirterek itiraz etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ EK KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince 14/03/2022 tarihli ek kararı ile özetle; “… Muteriz vekili itirazlarında kat ihtarının usulsüz tebliğine ve borcun rehinle teminat altına alınmış olması nedeniyle müvekkiline başvurulamayacağına yönelik itirazlarda bulunmuştur. Her ne kadar borcun rehinle teminat altına alındığı hususuna itiraz edilmiş ise de; davalı borçlu kredi sözleşmesinin kefili olup Borçlar Kanunu 487.maddesi uyarınca alacağın rehinle temin edilmiş olunsa dahi müteselsil kefil aleyhine takip yapma mümkün olduğundan ihtiyati haciz de istenebilir. Bu cihetle borcun rehinle teminat altına alınmış olması hususuna yönelik itirazların reddine karar verilmiştir. Yine her ne kadar kat ihtarının usulsüz şekilde tebliğ edildiği beyan edilmiş ise ilgili husus esas yargılamayı gerektirdiğinden ve borcun bulunmadığına yönelik bir etkisi olmayıp, yalnızca faiz tarihlerine tesir edeceğinden bu yöndeki itirazların reddine …” şeklinde itiraz eden ….’in ihtiyati hacze itirazının reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: … vekili istinaf dilekçesinde özetle; itiraz dilekçesindeki tekrarlarını aynen tekrar ederek, rehinle teminat altına alınmış alacaklarda ihtiyati haciz kararı verilemeyeceği ve yapılan tebligatın usulsüz olduğu nedenleriyle istinaf talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep; ihtiyati hacze itirazın reddine ilişkin ek kararın kaldırılması istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Taraflar arasında düzenlenen kredi genel sözleşmesi uyarınca borçlu …..’ye kredi kullandırıldığı, kredi sözleşmesi uyarınca alacaklı banka tarafından hesap katının yapılarak Ankara ….Noterliği’nin 19/08/2021 tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 56.071,47 TL nakit kredi alacağının 1 gün içinde ödenmesinin istendiği, hesap kat ihtarnamelerinin asıl borçluya 25/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Alacaklının müteselsil kefile başvurma koşullarının düzenlendiği 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK)’nın 586. maddesine göre, kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebilir. Ancak, bunun için borçlunun, ifada gecikmesiyle ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerekir (Uygur, Turgut; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu Şerhi, Ankara, Nisan 2012, Cilt II, s. 2541).
İcra İflas Kanununun 257/1.maddesinde; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir” düzenlemesi muaccel bir başka deyişle vadesi gelmiş alacaklar yönünden ihtiyati haciz koşulları” düzenlemiş olup,
İcra ve İflâs Kanunu’nun 258.maddesinin 1.fıkrası uyarınca; “…Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur…” Bu hükme göre alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi aranmamakta, bu konuda mahkemeye kanaat verecek delilleri göstermesi yeterli kabul edilmektedir. Bununla birlikte, özellikle hukukî bir işlem söz konusu olduğunda, alacağın varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye veya belgeler zincirine dayanması tercih edilmesi gereken bir seçenektir (HMK m.200).
Aynı kanunun 45.maddesi asıl borçlular ile ilgili olarak düzenlenmiş olup, alacağı rehinle temin edilen bir kimsenin, “rehni veren” hakkında doğrudan doğruya genel haciz yolu ile takibe geçilmesini önlemekte ve rehinle temin edilmiş bir alacağın borçlusu iflasa tabi şahıslardan olsa bile, alacaklının yalnız rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapabileceğine ilişkindir. İpoteğin kefaletinin teminatı olarak verilmediği hallerde alacaklı bankanın müteselsil kefiller hakkında doğrudan takip yapmasında İİK’nın 45.maddesine aykırı bir yön bulunmamaktadır.
Somut olayda, taraflar arasındaki kredi genel sözleşmesi ve buna ilişkin hesap kat ihtarı uyarınca alacaklı bankanın nakdi kredi alacağının varlığına kanaat oluşturacak belgeleri ibraz ettiği, bu nedenle yaklaşık ispat şartlarının mevcut olduğu gözönünde bulundurularak ilk derece mahkemesince muteriz borçlu kredi sözleşmesinin kefili olup TBK’nın 487.maddesi uyarınca alacağın rehinle temin edilmiş olunsa dahi müteselsil kefil aleyhine takip yapma mümkün olduğu kabul edilerek, alacağın muaccel olduğu ve rehinle temin edilmediğinden itiraz eden müteselsil kefil borçlunun itirazının reddine karar verilmesi usul ve hukuka uygun bulunduğundan müteselsil borçlunun istinaf başvuru taleplerinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Karşı taraf …’in istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2- Alınan harç yeterli olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinafa başvuran … tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6- Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 17/05/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Katip
e-imzalıdır

M.Y.