Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/485 E. 2022/925 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/02/2022
NUMARASI : … Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : … – T.C Kimlik No:…
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 31/05/2022
YAZIM TARİHİ : 03/06/2022
Davacı tarafından Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … sayılı dosyası ile açılan çek iptali davasında 10/02/2022 tarihinde tesis edilen karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendi;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 31.01.2017 keşide tarihli, keşide yeri Konya, … seri no’lu 20.000,00-TL bedelli …. İhsaniye Şubesi’ne ait keşidecisi … (… Kitap Dağıtım), lehtarı … hamili …. olan çekin cirantası olduğunu, söz konusu çekin müvekkil uhdesinde iken, ciro yoluyla son hamil Orhan Kotanak’a devredildiğini, çek’in son hamile devrinden sonra keşideci tarafından keşide tarihinde ödenmemesine rağmen söz konusu çekle ilgili herhangi bir yasal işlem yapılmadığını ve uzun uğraşlara rağmen çekin son hamiline hiç bir surette ulaşılamadığını, dava konusu çekin keşide tarihinden itibaren 5 yıla yakın bir zaman geçmesine rağmen çekin akıbetinin bilinemediğini, müvekkilinin çekte ciranta konumunda olduğundan, bu çekin müvekkili aleyhine kullanılması ve/veya birileri tarafından çekin tahsil edilmek üzere bankaya ibraz edilerek çekin tahsil edilmesi halinde müvekkilinin geri dönüşü olmayan zarara uğratılma tehlikesi ile karşı karşı olduğunu, bu nedenle dava konusu çekin iptaline, dava konusu çek nedeniyle muhatap bankanın herhangi bir kimseye ödemede bulunmaması ve müvekkilinin oluşabilecek mağduriyetlerinin önlenebilmesi bakımından çeke ödeme yasağı konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; “…keşidecinin dava açma sıfatının bulunmadığı, davacının da keşideci olduğu, oysa davayı açma yetkisinin hamile ait olduğu anlaşılmakla TTK 757. maddesi ve HMK 115/2. maddesi nazara alınarak dava şartı yokluğundan davanın usulden reddi gerektiği….” gerekçesiyle davacının davasının aktif husumet ehliyeti yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili söz konusu çekte keşideci olmayıp ciranta olmak suretiyle hamil konumunda olduğunu, müvekkilinin söz konusu çeki tahsili için tahsil cirosuyla Orhan Kotanak’a devrettiğini, iş bu nedenle Orhan Kotanak’ın vekil hamil konumunda bulunduğundan müvekkilinin bu davayı açmakta yetkili olduğunun kabulü gerektiğini, iptali istenen iş bu çekte dava açmakta hukuki yararının bulunduğu açık olduğundan yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İptal davası açılabilmesi için senedin zayi olması, senette yer alan hakkın halen mevcut olması, iptal talebinde bulunanın hak sahibi olması, senet zilyetliğinin yeniden iktisabının mümkün olmaması ve dava edilen senedin kıymetli evrak niteliği taşıması gerekir.
Türk Ticaret Kanunu’nun (6102 Sayılı) 818/1-s maddesindeki atıf uyarınca aynı Kanun’un 757 ve devamı maddelerine göre tedbir ve iptale ilişkin istemde bulunma hakkının iradesi dışında çek elinden çıkan hamile ait bulunduğu, davacının dava dilekçesinde hamil olmadığını beyan ettiği anlaşılmıştır.
Çek iptali davası TTK 651. maddesi gereğince ancak hamil tarafından açılması gerektiği nazara alındığında; ilk derece mahkemesince delillerin esastan değerlendirilmesi sonucu davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığından davacının istinaf başvuru talebinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2-Alınan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4.maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6-Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 31/05/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1-ç maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

A.G