Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/469 E. 2022/855 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM .. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/02/2022
NUMARASI : … Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : …
VEKİLİ : Av. … –

DAVALI : …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 24/05/2022
YAZIM TARİHİ : 27/05/2022
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan alacak davasında 02/02/2022 tarihinde tesis edilen davanın usulden reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 20.04.2020 tarihli proforma faturası ile müvekkilinin davalıdan satın aldığı RCV-19 makine kodlu maske üretiminde kullanılan mask automat isimli makinenin teslim tarihi aynı proformada 15.05.2020 tarihi yazılmasına rağmen müvekkiline 24.06.2020 tarihinde teslim edilmiş olup 29.06.2020 tarihinde kurulumunun yapıldığını, kurulum tarihinden itibaren makinenin davalı firmanın dava konusu makineye ilişkin broşüründe belirtildiği ve davalı firmaca söz verilen kapasitede çalıştırılamadığını, bu hususun kanuni süresi içerisinde davalı firmaya bildirildiğini, servis elemanları tarafından defalarca tamir, onarım parça değişim işlemleri yapıldığını, 12.08.2020 tarihinde kaynak ünitesinin parçalarının değiştiğini, ultrasonik kesme ve şekillendirme ünitesinin de tamamının değiştirildiğini fakat makineden broşürde dakikada 120-150 adet maske üretimi olarak gösterilmesine rağmen dakikada 30 adeti geçemediğini, davalının yönlendirmiş olduğu teknik elemanlarca da makinenin bundan daha fazla veriminin olamayacağının belirtildiğini, makinenin çalıştığı ilk 50 gün boyunca günlük 20 saat çalışma ile toplam 650.000 adet üretimin yapılabildiğini, şu anda ise makinenin hiç çalışmadığını, müvekkili firmanın işinin aksadığını, makinedeki ayıbın gizli bir ayıp olduğunu, müvekkili firmanın makinenin geç teslim edilmesi, arıza yapmaksızın broşürde belirtilen tam verimle çalışamamasından dolayı ticari olarak menfi ve müspet zararlarının oluştuğunu, davalı yanın dava konusu makinedeki verim düşüklüğünden kaynaklanan ayıptan sorumlu olduğunu, ayıptan doğan sorumluluk kapsamında alıcının seçimlik haklarının TBK’nın 227. maddesine göre ayıplarından sorumlu olduğunu, ürünün gizli ayıplı olması nedeniyle 20.04.2020 tarihli proformada belirtilen makine satışından haklı nedenle döndüklerini, davalıya ürünün iade edileceğinin noter aracılığıyla ihtar edildiğini fakat davalının tarafın bu ihtara cevap vermediğini ve bedel iadesini de gerçekleştirmediğini beyan ederek şimdilik 1.000,00 TL’nin gizli ayıplı ürün iadesi karşılığında satış bedelinin temerrüd tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetki itirazında bulunduklarını, ayrıca zamanaşımı itirazları da bulunduğunu, davanın belirsiz alacak davası olarak ikame edildiğini fakat tutarın belirli olması gerektiğini, ayıp iddiasının süresi içerisinde bildirilmediğini, davacı tarafından iddia edilen dava konusu makinede verim düşüklüğünün yaşandığına ilişkin ayıbın gizli ayıp olmadığını, dava konusu makinenin şartnamede belirtildiği özelliklere ve düz maske üretim yeterliliğine sahip olduğunu, söz konusu makinede hata ya da eksiklik var ise bu müvekkilinden kaynaklı bir durum olmayacağını, bu hususun davacının kullanımından kaynaklanan bir durum olacağını, müvekkiline hiçbir kusur atfedilemeyeceğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, satış sözleşmesi olduğu (velev ki montaj yapılacak olsa bile broşürdeki bir makineyi satın aldığından bir başka ifade ile ortada bir eser sözleşmesi olmadığından) satıcının edimini İstanbul’da ifa ettiği gerekçesiyle yetkili mahkemenin İstanbul Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi Olduğunun tespitine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki anlaşmanın sadece makinenin satışından ibaret olmayıp dava konusu makinenin çalışır vaziyette teslimini de içerdiğini, müvekkilinin Konya’da bulunan iş yerinde kullanmak ve yine davalı tarafından kurulumu yapılmak üzere satın alındığını, dava konusu makinenin nakliye şirketine kurulu ve çalışır vaziyette teslim edilmediğini, İstanbul’da nakliye şirketine teslim edilen şeyin, broşürdeki makine değil makinenin parçaları olduğunu, ifa yerinin dava konusu makinenin kurulumunun yapıldığı Konya ili olarak kabul edilmesi gerektiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılarak Konya Mahkemelerinin yetkili olduğuna karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; ayıplı mal nedeniyle alacak istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 6/1 maddesinde “Genel yetkili mahkeme davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir….” hükmünün aynı kanunun 10.maddesinde “Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.” hükmünün sözleşmeden doğan para borçlarının ifa yerini düzenleyen TBK’nın 89/1 maddesinde “…taraflar arasında aksine bir anlaşma bulunmaması halinde, para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ödenir…” hükmünün yer aldığı,
Taraflar arasındaki akdi ilişki inkâr edilmemiş olup, sözleşmeden kaynaklı para borcu olduğunda sözleşmede aksine bir şart konulmamış ise para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ödeneceğinden, ifa yeri de alacaklının yerleşim yeri olacaktır. Böyle bir durumda alacaklı kendi yerleşim yerinde bulunan mahkemede dava açabilecektir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 6.maddesi hükmü uyarınca kural olarak yasada aksine hüküm bulunmadıkça davanın açıldığı tarihte davalının ikametgahı sayılan yer mahkemesi yetkili ise de, davacının istemi sözleşmeden kaynaklanan para alacağı olduğuna göre Türk Borçlar Kanunu 89. (eski B.K’nın 73.) maddesi gereğince para borcu alacaklıya götürülerek ödenmesi gereken borçlardan olduğundan, davacının yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir. Davacının yerleşim yerinin Konya olduğuna göre alacağın ifa edileceği yer itibariyle yetkili mahkeme Konya Asliye Ticaret Mahkemesi olduğundan, ilk derece mahkemesince işin esası incelenmeksizin yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde yetkisizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesinde hukuka uygunluk görülmediğinden davacının istinaf başvuru talebinin HMK 353/1-a-3 madde gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ve yeniden değerlendirme yapılmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/02/2022 tarih, … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4 maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 24/05/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

M.Y