Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/439 E. 2023/1495 K. 10.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA… ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas … Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …

İSTİNAF EDEN DAVALI : …
VEKİLİ : Av. … …
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 10/07/2023
YAZIM TARİHİ : 12/07/2023
Davacı tarafından, davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyası ile açılan tazminat davasında … tarihinde tesis edilen davanın kısmen kabulüne ilişkin karara karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendi;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu … Plakalı aracın satışı için davalı tarafından … isimli internet sitesinden satış ilanı konulduğunu, şirket yetkilisi … ve çalışanı …’ın aracı satın almak amacıyla …’ya gittiklerini, aracın muhtelif yerlerinde boyalar olduğu, bunun dışında herhangi bir sıkıntının olmadığına dair eksper raporu gösterildiğini, ikinci bir ekspere gidilmek istenmesi sonrasında satıcının tanıdığı başka bir ekspere yönlendirildiğini, nihayetinde 235.000 TL bedelle aracın satın alındığını, …’a dönüş esnasında araçtan beklenen performans, yol tutuşu konfor ve güvenliğin görülemediğini ve … isimli yetkili servise götürüldüğünde aracın kendilerine sunulan eksper raporları haricinde pek çok ayıbının bulunduğunun ortaya konulduğunu, bunun üzerine Üsküdar … Noterliğinin … tarihi … yevmiye nolu ihtarnamesinin çekildiğini ancak bir sonuç alınamadığını, Bakırköy… Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası üzerinden araçtaki ayıplara ilişkin tespit yapıldığını ve tespit sonrasında yeniden Beyoğlu … Noterliğinin … tarih… yevmiye nolu ihtarnamesinin gönderildiğini, ayıbın giderilmesi için uğradıkları 82.000,00 TL, 400,00 TL ihtarname gideri ile aracın 3 ay boyunca kullanılamamasından dolayı 1.000,00 TL’nin davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; HMK madde 6 gereğince uyuşmazlığın çözümünde Konya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkili olduğunu, davacıya dava konusu araçtaki tüm hasar durumu ile ilgili ayrıntılı bilgi verildiğini, davacının da bunları bilererek aracı satın aldığını, tazminat koşullarının oluşmadığını, ayrıca dava konusu tazminat talebinin zamanaşımına uğradığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “….hasar ve mahrumiyet zararına ilişkin bilirkişi …’ın düzenlediği 22/10/2021 tarihli raporda; araçta ayıplı olarak tespit edilen parça ve işçilik bedelinin KDV hariç 49.439,08 TL olarak hesaplandığının, aracın onarım aşamasında kullanılmaması nedeniyle oluşan mahrumiyet bedeli olarak talep edilen 1.000,00 TL’nin makul olduğu görüş ve kanaatinin bildirildiği, daha evvel düzenlenen raporlar araındaki çelişkilerin giderildiği, ayrıntılı, gerekçeli ve denetlenebilir 22/10/2021 tarihli raporun hükme esas alındığı, ilgili raporda toplam hasar bedeli 49.439,08 TL olarak KDV hariç hesaplandığı, davacının ödemek zorunda kaldığı, bedel KDV dahil olarak hesaplanması gerektiğinden ve bu durum basit hesap niteliğinde olduğundan ek rapor aldırılmadığı, mahkemece yapılan hesaplama ile toplam parça ve işçilik bedelinin (49.439,08 TL x %18) = 58.338,11 TL olduğu,
…araçtaki ayıbın satıcının elindeyken mevcut olması ve ayıpların satış esnasında davacıya bildirildiğine dair harhangi bir delil sunulmaması nedeniyle, araçtaki ayıplardan davalı satıcının sorumlu olduğu…” gerekçesiyle
davanın kısmen kabulü ile;
1- Hasar bedeli olarak KDV dahil 58.338,11 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2- Aracın kullanılamadığı süre içerisindeki zarar için 1.000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, 3-İhtar masraflarının tahsiline ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece hükme esas alınan 22.10.2021 tarihli bilirkişi raporuna itirazlarının dikkate alınmadığını, rapordaki çelişkilerin de giderilmediğini, bu raporlara dayanarak hüküm kurulmasının usule, yasaya ve hukuka aykırı olduğunu, yargılama aşamasındaki tüm beyanlarında davacı tarafın kötüniyetli olduğunu belirttiklerini, ayrıca bilirkişi tarafından dosyanın yapılan incelemesi sonucunda söz konusu tanık beyanlarının göz önüne alınmaksızın, dosya kapsamına aykırı olacak şekilde aracın gizli ayıplı olduğu kanaatine varıldığını, davacının davasını ispatlayamadığını, müvekkil şirketin söz konusu satış işleminde hiçbir kusurunun bulunmadığını, buna rağmen davanın kısmen de olsa müvekkil şirket aleyhine sonuçlandığını, mahkemenin karardaki gerekçesinin dosya kapsamına aykırı olduğunu, satış öncesindeki eksper raporlarında bilirkişi raporunda belirtilen parçalara ilişkin arızaların belirtilmemiş olup, bu hususun müvekkil şirket lehine değerlendirilmesi gerektiğini, mahkemece müvekkili delillerinin göz ardı edilerek sonuca gidildiğini belirterek; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, ayıplı satıştan doğan zararların tazmini talebine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacı, davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olduğunu iddia etmekte; davalı ise davacının araçtaki hasar ve ayıpları bildiğini, mevcut durumuna bilerek davacının aracı satın aldığını savunmaktadır.
Ticari satış ve mal değişimi başlıklı 6102 sayılı TTK. 23/1 maddesinde; özel hükümler saklı kalmak şartıyla, tacirler arasındaki satış ve mal değişimlerinde TBK. satış sözleşmesi ile mal değişim sözleşmesine ilişkin hükümlerin uygulanacağı buna göre malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmesi gerektiği, açıkça belli değilse alıcının malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde inceleyip veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlü olacağı, diğer durumlarda, TBK. 223. maddesinin ikinci fıkrasının uygulanacağı düzenlenmiştir.
6098 sayılı TBK. ayıba karşı tekeffülü düzenleyen 219. maddesine göre “Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur.” düzenlemesi mevcuttur.
6098 sayılı TBK. 222. maddesinde ise; satıcının, satış sözleşmesinin kurulduğu sırada alıcı tarafından bilinen ayıplardan sorumlu olmayacağı, satıcının, alıcının satılanı yeterince gözden geçirmekle görebileceği ayıplardan da, ancak böyle bir ayıbın bulunmadığını ayrıca üstlenmişse sorumlu olacağı düzenlenmiştir.
6098 sayılı TBK. 223/2 madde hükmünde ise alıcının gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal etmesi halinde, satılanı kabul etmiş sayılacağı. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hükmün uygulanmayacağı, bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmesi gerektiği; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılacağı düzenlenmiştir.
Somut olayda Mahkemece 20/02/2020, 10/05/2021 tarihli raporları ile 22/10/2021 tarihli bilirkişi raporları aldırılmış, en son bilirkişi raporu hükme esas alınarak karar verilmiştir. Ancak davacının aracın ön torpidosundaki ayıbı aracı satın alırken yaptığı incelemede gördüğü, davacı vekili ile davacı tanığının beyanından anlaşılmakta olup, ön torpidodaki ayıbın açık ayıp niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Davacının ön torpidodaki açık ayıba ilişkin ayıp ihbarını kanunda düzenlenen 2 günlük süre içerisinde davalıya ihbarda bulunmayarak ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediği anlaşılmakla, mahkemece ön torpidodaki açık ayıp yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu kısım yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur. Bu nedenlerle davalının istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararınınn kaldırılmasına, ancak eksikliğin giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HMK 353/1.b.2 maddesi gereğince dairemizce davanın esası hakkında yeniden hüküm kurulması gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) Davalının istinaf başvuru talebinin KABULÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih … Esas – … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
1-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan 1.013,35 TL istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
2-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflara ücreti vekalet taktirine yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan 220,70 TL istinaf yoluna başvuru harcı ile 6,50 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 227,20 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
B) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.2 maddesi gereğince davacı talebi ile ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
1-Hasar bedeli olarak KDV dahil 44.740,11‬ TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Aracın kullanılamadığı süre içerisindeki zarar için 1.000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
3-İhtar masraflarının tahsiline ilişkin taleplerin REDDİNE,
4-Alınması gereken 3.056,20 TL harçtan peşin alınan 1.424,27 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.631,93 TL‬ karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T göre belirlenen 8.513,95 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı, 1.424,27 TL peşin harç, 1.450‬,00 TL bilirkişi ücreti, 458,50 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 3.368,67 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre 1.847,52 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Kabul ve red oranına göre; davalı tarafından yapılan 280,00 TL yargılama giderinden 126,43 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333 ve HMKGAT’nin 5/1. maddeleri gereğince yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının gider avansını yatıran tarafa iadesine,
C) İlk Derece Mahkemesi tarafından 17/03/2022 tarihinde yazılan harç tahsil müzekkeresinin bila ikmal iadesinin ilk derece mahkemesince istenmesine,
D) Konya …İcra Dairesince …Esas sayılı icra dosyası üzerinden tehiri icra talebi ile ilgili İİK’nın 36/5 maddesi gereğince alınan teminatın iadesine yer olmadığına,
E) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4.maddesi gereğince kararın ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
F) Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 10/07/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

…Ç