Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/284 E. 2022/676 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/12/2021
NUMARASI :… Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALI :

DAVA : İtirazın İptali

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 21/04/2022
YAZIM TARİHİ : 29/04/2022
Taraflar arasında görülen davada Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas – … Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içerisinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten ve üye hakimin görüşleri alındıktan sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
DAVA: Davacı vekili, davalı ile müvekkili şirketi arasında yapılan sözleşmeye istinaden … numaralı tesisatta elektrik kullanmaya başlandığını, davalı borçlu adına 31/03/2020 fatura tarihli, 13/04/2020 son ödeme tarihli, 09/04/2020 fatura tarihli, 18/05/2020 son ödeme tarihli, 09/04/2020 fatura tarihli, 20/04/2020 son ödeme tarihli elektrik faturaları düzenlendiğini, davalının fatura bedellerini ödememesi nedeniyle aleyhine takip başlatıldığını ancak, davalının haksız itirazı ile takibi durdurduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamını ve davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, “… Konya …İcra Müdürlüğünün …sayılı dosyasına davalı borçlunun yapmış olduğu haksız ve mesnetsiz itirazın iptali ile takibin devamını, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava ettiği, 6102 sayılı Türk Ticaret kanunun’na eklenen 5/A maddesi uyarınca 1.1.2019 tarihi itibarıyla Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiştir. Ayrıca Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. (HUAK m. 18/A/2, c. 1-3). Davacının arabulucuya başvurma zorunluluğunu yerine getirdiği bu halde, anlaşmazlığa ilişkin son tutanağı dava dilekçesine eklememesi şeklindeki noksanlıklar bu sayede tamamlanabilecektir. ARABULUCUYA BAŞVURULMADAN DAVA AÇILDIĞININ ANLAŞILMASI HALİNDE HERHANGİ BİR İŞLEM YAPILMAKSIZIN VE DOSYA ÜZERİNDEN DAVANIN, DAVA ŞARTI YOKLUĞU SEBEBİYLE USULDEN REDDİNE KARAR VERİLİR. (HUAK m. 18A/2, c. 4; HUAK Yönetmeliği m. 22/3). Burada dava şartı arabuluculuk sürecinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 115 inci maddesinin ikinci fıkrası çerçevesinde, gider avansı yatırılmasında veya gerekli hallerde teminat gösterilmesinde olduğu gibi TAMAMLANABİLEN BİR DAVA ŞARTI EKSİKLİĞİ OLARAK DÜZENLENMEDİĞİ GÖRÜLMEKTEDİR. BİR BAŞKA İFADEYLE, DAVA ŞARTI NOKSANLIĞININ GİDERİLMESİ VE ARABULUCUYA BAŞVURULMASI İÇİN MAHKEMECE DAVACIYA SÜRE VERİLMEYECEKTİR. (Ticari Uyuşmazlıklarda Dava Şartı Arabuluculuk Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü Arabuluculuk Daire Başkanlığı Yayını Birinci Baskı, Yazarlar; İlker Koçyiğit Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi Başkanı, Alper Bulur Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Görevlisi) yine 7155 sayılı Kanun’un 23.maddesi ile eklenen 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-1.ve 2. Maddesinde;”(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” şeklinde, 6100 sayılı HMK’nun 114/2.maddesinde;” (2) Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.” şeklinde, HMK’nun 115/1.ve 2. maddesinde;” (1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. (2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.” şeklinde düzenlemeler yapıldığı, davacı tarafça arabuluculuk son tutanağını dosyaya sunduğu ancak dosya içerisinde yapılan inceleme sonucunda dava açılış tarihinin 22/01/2021 olduğu, davacı vekilinin 21/10/2021 havale tarihli beyan dilekçesinin ekinde bulunan arabuluculuk son tutanağı incelemesinde ise arabuluculuk sürecinin başladığı tarihin 04/10/2021 olduğu anlaşılmış olduğundan “6102 sayılı Türk Ticaret kanunun’na eklenen 5/A maddesi uyarınca 1.1.2019 tarihi itibarıyla Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında DAVA AÇILMADAN ÖNCE ARABULUCULUĞA BAŞVURULMUŞ OLMASI DAVA ŞARTI OLARAK KABUL EDİLMİŞTİR” şartı sağlanamadığı anlaşılmıştır. Davanın HMK’nun 115. Ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2. maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine…” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, Asliye Hukuk Mahkemelerinde arabuluculuk şartının bulunmadığını, görevsizlik nedeniyle bu şartın ortaya çıktığını, Yargıtay tarafından bu durumun istisna olarak değerlendirildiğini ve ticaret mahkemesince esasa girilmeden evvel bu eksikliğin giderilmiş olması halinde davanın esastan karara bağlanması gerektiğinin belirtildiğini ileri sürerek, mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlendiği şekilde karar verilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve re’sen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Somut olayda işbu davanın, 22.01.2021 tarihinde Tüketici Mahkemesi’nde açıldığı ve davanın açılmasından önce arabuluculuğa başvurularak 08.09.2020 tarihli tutanağın dosyaya ibraz edildiği, Konya … Tüketici Mahkemesi’nin 24.02.2021 tarih, … E-… K. sayılı ilamı ile, davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle reddine ve davaya bakmakla görevli mahkemenin Konya Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine karar verildiği, kararın istinaf edilmeksizin 23.04.2021 tarihinde kesinleştiği, görevsizlik kararı ile dosyanın gönderildiği Konya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 23.09.2021 tarih, …. E-… K. sayılı ilamı ile de mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar verildiği ve kararın istinaf edilmeksizin 11.11.2021 tarihinde kesinleştiği, yargılama sürecinde 11.10.2021 tarihli arabulucuk tutanağının da ibraz edildiği, kesinleşen görevsizlik kararı sonrası dosyanın gönderildiği ilk derece mahkemesince de yazılı olduğu şekilde davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verildiği anlaşılmış olmakla birlikte, davacı tarafça dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulduğu ve yargılama sırasında da yeniden başvuru yapılarak tutanağın dosyaya ibraz edildiği hususları nazara alındığında, mahkemece işin esasının incelenmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi yerinde görülmediğinden davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile kararın HMK’nın 353/1.a.4 maddesi uyarınca kaldırılmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜ ile, Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/12/2021 tarih, … Esas- … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 21/04/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

R.T