Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/230 E. 2023/1334 K. 07.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas … Karar

DAVACILAR : 1- …
2- …
VEKİLİ : Av. …

İSTİNAF EDEN DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 07/06/2023
YAZIM TARİHİ : 08/06/2023
Davacılar tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında … tarihinde tesis edilen karara karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı yanca, dava dışı …’ın borcundan dolayı Konya …İcra Dairesi’nin … E. Sayılı dosyası ile icra takiplerinin başlatıldığını, Konya …İcra Dairesi’nin … E. Sayılı dosyası içinde takibe konu belge olarak genel ticari kredi sözleşmesinin sunulduğunu, bu belge incelendiğinde takdirde genel ticari kredi sözleşmesinin 6098 sayılı yasaya aykırı düzenlendiğinin görüleceğini, sözleşmede kimin asıl alacaklı olduğu yazılmamış olup, müvekkillerinin imzası dahi bulunmadığını, ayrıca kanunda sayılan geçerli şartların sağlanmadığını, sözleşmede müvekkillerinin imzası, kefalet tarihi,kefil sıfatı, sorumlu tutulan azami miktarın müvekillerinin el yazısı ile yazılmadığını, kefalet miktarı, türü, tarihinin hiçbirinin yazılmadığını, bilindiği üzere 6098 sayılı TBK m. 584/1’e göre eşlerden biri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı olmadıkça veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı doğmadıkça, ancak diğerinin yazılı rızasıyla kefil olabilir; bu rızanın sözleşmenin kurulmasından önce ya da en geç kurulması anında verilmiş olması şartı olduğunu, ancak kefalet işlemi gerçekleştirilirken kanunen aranmış bulunan şartlar yerine getirilmemiş olup müvekkillerinin eşlerinin bu kefalet işlemine yazılı rızası mevcut bulunmadığını, ayrıca davalı tarafın ilk olarak asıl borçlu olduğunu ileri sürdüğü …’dan alacağını tahsil etmesi gerektiğini, davalı tarafından alınmış bir aciz belgesi dahi bulunmadan müvekkilleri aleyhine takip yapması kanuna aykırılık teşkil ettiğini beyan ederek fazlaya ilişkin hakları saklı tutmak kaydıyla, müvekkillerinin Konya …İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasındaki borçtan dolayı borçlu olmadıklarının tespiti ile, müvekkilleri yönünden takibin iptaline ve müvekkillere ait taşınmazların satışının durdurulmasına karar verilmesini, karşı taraf aleyhine asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacıların davasının haksız ve kötüniyetli olup, usul ve yasalara aykırı davanın ve taleplerin reddine karar verilmesi gerektiğini, genel kredi sözleşmesi borçluları … ve davacılar hakkında müvekkili banka, muaccel hale gelmiş borcun tahsili amacıyla Konya …İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyasıyla icra takibi başlattığını, tanzim edilen 22.03.2018 tarihli ödeme emri borçlulara tebliğ edilmiş ve icra takibi kesinleştiğini, kesinleşen icra takibi neticesinde borçlular adına kayıtlı menkullere-gayrimenkullere haciz şerhi işlendiğini, icra takibinde yapılan işlemlerden dolayı borçlulara davet kağıdı ve diğer bildirimlerin yapıldığını, davacı borçlular kendilerine tebliğ edilen ödeme emrine ve diğer bildirimlere hiçbir şekilde itiraz etmediklerini, sadece davacı … Konya …İcra Hukuk Mahkemesinde 07.09.2018 tarihinde meskeniyet ve taşkın haciz iddialarında bulunduğunu beyan ederek davacıların davasının ve taleplerinin tamamen reddine, davacıların takip miktarının % 20 ‘sinden aşağı olmamak üzere davalıya tazminat ödemesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacılara yükletilmesini karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “….Dava; Konya …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takibine konu bono dolayısıyla borçlu olunmadığına ilişkin açılan Menfi Tespit davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava konusu takibe konu Genel Ticari Kredi Sözleşmesinde müvekkillerinin isim ve imzasının olmaması nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacıların davasının ve taleplerinin tamamen reddine karar verilerek haksız ve kötüniyetli davacıların takip miktarının % 20’sinden aşağı olmamak üzere davalıya tazminat ödenmesini talep etmiştir.
Davaya konu Konya …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; takip talebine konu edilen borcun sebebi “Ticari Kredi Borcu Alacağı” olarak gösterilmiş ve ilgili takip talebine ek olarak sunulan ” Genel Ticari Kredi Sözleşme” başlıklı sözleşmede davacıların isim ve imzalarının bulunmadığı anlaşılmıştır. İlgili hususta açıklama yapmak üzere davalı banka vekiline ihtarlı kesin süre verilmiş olup, kesin süre içerisindeki sunulan beyanlarda; davacıların kredi borçlusu …’ın borcuna müteselsil kefil oldukları, ilgili kredi sözleşmesinin mahkemeye sunulduğu, ilgili sözleşmede kefalete kefillerin eşlerinin de onay verdiği, …’ın kefaletine ilişkin imzaların özel vekaletname ile dava dışı … tarafından atıldığı, davacıların borca itirazlarının bulunmadığı ifade edilmiştir. Davalı banka tarafından gönderilen 512 sayılı 04/12/2012 tarihli sözleşmenin incelenmesinde; davalı banka ile dava dışı … arasında imzalanan tarımsal kredi sözleşmesi olduğu, ilgili sözleşmede; müteselsil kefillerin …, …’in müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının bulunduğu ancak sunulan bu sözleşme ile dava konusu edilen Konya …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında takibe konu sözleşmelerin farklı olduğu, neticeten davacıların davaya konu Konya …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki takibe konu sözleşmede taraf olmadıklarından davalı bankaya da herhangi bir borçlarının olmadığı anlaşılmakla; davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle davanın kabulü ile; davacılar … ve …’in Konya …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasındaki alacağa ilişkin borçlu olmadığının tespitine, ilgili takibin davacılar yönünden iptaline karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; icra takibinde taşınmazların paraya çevrilmesinden dolayı davanın menfi tespit olarak görülerek karar verilebilmesi hukuken mümkün olmayıp, davanın istirdat davasına dönüştüğü kabul edilerek buna göre karar verilmesi gerekeceğini, delillerin tamamen toplanmadığını, Konya …İcra Müdürlüğü’nün … Esas, Konya …İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyaların ve … Tapu Sicil Müdürlüğü’nden kredi borçlularının taşınmazları üzerindeki ipotek belgelerinin tamamen celbi ile yapılacak inceleme sonucunda hüküm kurulması gerektiğini, hukuki dinlenilme haklarının ihlal edilerek hüküm kurulduğunu, davacılardan … Konya …İcra Hukuk Mahkemesinde 07.09.2018 tarihinde meskeniyet ve taşkın haciz iddialarında bulunduğunu, dava dilekçesinde davacı-borçlu; borçlu …’ın kullandığı krediye kefil olduğunu, taşınmazlarına haciz konulduğunu, yapılan takibe herhangi bir itirazı olmayıp borcunu kabul ettiğini açıkça beyan ettiğini, yine bu davadaki tüm beyanlarında davacı borca itirazda bulunduğuna dair hiçbir beyanda bulunmadığını, sadece hacizlere itiraz ettiğini, sözleşmenin mevzuata uygun yapıldığını, borçlular tarafından doldurulması gereken yerler el yazıları ile doldurulduğunu, davacı borçlular kredi sözleşmesindeki miktarı kefaletin şeklini ve diğer tüm bilgileri öğrendiklerini, emsal kararlara göre itiraza dayanak kredi sözleşmesinin akdolunduğu 2012 yılından bu davanın açıldığı tarihe göre dokuz yıllık uzun bir süre geçtikten sonra davalı-borçlu tarafça kefaletin geçerli olmadığına ve böylelikle borçlu bulunmadıklarının tespitine dair iddiaları ileri sürmeleri dürüstlük kurallarına da aykırılık teşkil ettiğini, ayrıca borçluların taşınmazlarında bankanın ipotekleri bulunduğunu, davacı-borçlular hakkında banka kredi sözleşmesinin mahkemeye sunulduğunu, sözleşmede açıkça görüleceği üzere kredi borçlusu … olup, müteselsil kefiller sırasıyla …, …, … olduğunu, kefalete ise eşler olarak …, … ve …’ın onay verdiklerini, kredi sözleşmesinde … vekili olarak …’ın imza attığını, bu konuda kendisinin yetkili olduğuna dair … Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye sayılı özel vekaletnamesi de bulunduğunu, kararın kesinlikle kabul etmemekle, dava konusu asıl alacak miktarı, mahkemenin davayı usulden kabul etmesi ve dava dilekçesindeki diğer talepler hakkında karar verilmemekle bu taleplerin reddi anlamına geleceğinden hükmedilen vekalet ücreti fahiş olup, yargılama giderlerinin de buna göre oranlanmasının yapılması gerekeceğini beyanla ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak davanın reddi ile %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; menfi tespit istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Somut olayda Konya …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasında, davalı tarafından icra takibine konu edilen kredi sözleşmesinin ticari kredi sözleşmesi olduğu, icra dosyasında kredi sözleşmesinin tüm sayfalarının bulunmadığı, mahkemece davalı banka genel müdürlüğüne müzekkere yazılarak dava dilekçesi eklenmek suretiyle, davaya konu genel kredi sözleşmesine ilişkin tüm belge ve kayıtların bir örneğinin gönderilmesinin istendiği, davalı bankanın … Şubesi tarafından davacıların müteselsil kefil olarak imzalarının bulunduğu 04/12/2012 tarihli ”Genel Tarımsal Krediler Sözleşmesi” başlıklı tarımsal kredi sözleşmesinin bir örneğinin gönderildiği, gönderilen sözleşme suretinin takibe konu edilen ticari kredi sözleşmesi olmadığı görülmüştür.
Bu sebeple öncelikle davalı bankanın … Şubesinden takibe konu ticari kredi sözleşmesinin eksiksiz olarak tamamının onaylı bir suretinin istenmesi, geldikten sonra takibe konu kredi sözleşmesinde davacıların imzalarının bulunup bulunmadığının denetlenmesi, sözleşme hükümlerinin değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi yerinde değildir. Kabule göre de dava açıldıktan sonra davacılara ait taşınmazların satışı ile ya da başka bir şekilde icra dosyasına davacıların borcuyla ilgili ödeme olarak para girişi olmuş ise davanın istirdat davasına dönüşeceğinin düşünülmemesi de yerinde değildir. Bu sebeple davalının istinaf talebinin kabulü ile HMK’nın 353/1.a.6 maddesi gereğince; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava dosyasının taraflar arasındaki ihtilaf ile ilgili esasa ilişkin delillerin toplanması ve değerlendirilmesi sonucunda karar verilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalının istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan 1.042,00 TL istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 07/06/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

A.Ç