Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/229 E. 2023/1409 K. 14.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av. …
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 14/06/2023
YAZIM TARİHİ : 15/06/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan alacak davasında … tarihinde tesis edilen karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında pos cihazı kullanılmasına ilişkin anlaşmaya varıldığını, davalı banka ile şifahen yapılan görüşmelerde, banka yetkilileri müvekkilinin kendileriyle çalışması halinde pos cihazından yapılacak çekimlerde ertesi gün paranın hesaba geçirileceği ve bu işlemlerden herhangi masraf talebinde bulunmayacaklarını taahhüt ettiklerini, davalı banka pos cihazından kaynaklanan zararların karşılanmadığını belirterek müvekkilinin mevduat hesabında para tutmasını talep ettiğini, müvekkilinin taraflar arasındaki ilişkinin iyi niyetli bir şekilde devam etmesi amacıyla mevduat hesabında bir miktar para tuttuğunu, müvekkilinin çabalarına rağmen davalı banka, taraflar arasında “pos zarar bedeli” adı altında banka tarafından kesinti yapılacağına dair hiçbir anlaşma bulunmamasına rağmen; 02.07.2019 Tarihinde 7.500,00-TL, 31.07.2019 Tarihinde 7.500,00-TL, 29.08.2019 Tarihinde 7.500,00-TL, 18.11.2019 Tarihinde 11.120,00-TL olmak üzere toplam 33.620,00-TL’yi haksız ve hukuka aykırı olarak müvekkili hesabından tek taraflı olarak tahsil ettiğini, yapılan bu kesintinin Borçlar Kanununa aykırık teşkil ettiğini, bu nedenlerle; davalı tarafça müvekkilinden pos zarar bedeli adı altında tahsil edilen 33.620,00-TL’nin ticari işlere uygulanan en yüksek mevduat faiziyle ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerine tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Müvekkili Banka ile davacı arasındaki ilişkinin üye işyeri ilişkisi olup, 20/02/2018 tarihinde davacı tarafından imzalanan Üye İşyeri Sözleşmesi’ne dayandığını, sözleşme hükümlerinden birinin sözleşme tarafın müşterinin sözleşmenin diğer tarafın bankaya bir kısım ücret, komisyon ve sair masrafların ödeme yükümlülüğü altında olduğunu açıkça düzenlemiş olduğunu, bu tutarların tahsil edildiğini, davacının Üye İşyeri Sözleşmesi ile komisyon, masraf ve sair yükümlülükler kendisine ait olduğunu ve kendisince ödeneceğini, müvekkili bankanın komisyon ve masraf miktarlarını/oranlarını en üst sınırdan olmak üzere tek taraflı olarak belirleyip uygulayabileceğini açıkça kabul ettiğini, bankaların verdiği hizmetlerin yerine getirilmesinde ayrı bir maliyetin bulunduğunun izahı gerekmeyecek kadar açık olduğunu, davacının davaya konu vaki iddiasına tacir sıfatına haiz olması nedeniyle itibar edilemeyeceğini, davacının faiz talebini kabul etmediklerini, tüm bunların ötesinde ve davacı’nın müvekkili bankadan herhangi bir alacağı olmadığı hususu bir yana; bilakis davacının, imzalamış olduğu sözleşmeler çerçevesindeki taahhütlerini yerine getirmemesi sebebiyle müvekkili bankanın zarara uğradığını, uğramış olduğu zararlarla ilgili müvekkili bankanın her türlü talep, dava, şikayet ve başvuru haklarının saklı olduğunu,bu nedenlerle; davanın tüm talepler yönünden reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “….Taraflar arasındaki sözleşmede ”Üye işyerinin pos aracılığıyla aylık satış hacmi, üye işyerine bildirilecek limitin altında kaldığı takdirde, üye işyeri …’n belirleyeceği ücrete, …e ödemeyi kabul etmiştir.” şeklinde taahhütün bulunduğu, yine yargılamaya esas alınan bilirkişi raporlarında da ayrıntıları açıklandığı üzere, üye işyeri sözleşmesinde “aşağıda ortalama olarak taahhüt ettiğim verilerin sağlanamaması ve ay sonu net getiride Bankanıza zarar yansıması durumunda tahakkuk etmiş olan bu zararın … müşteri numaralı cari hesaplarımın müsait olanından tahsil edilmesi uygundur” açıklamasının yer aldığı; bilirkişi raporunda davalının pos kullanımı nedeniyle toplam zararının 48.203,69 TL olduğu, banka tarafından yapılan kesinti bedelinin toplam zarar bedelinden daha az miktarda olduğu anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle davacının davasının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; işbu davaya konu olan taahhütnamede pos adedi, aylık işlem adedi, aylık ciro, CH ortalaması, KH ortalaması ve talep edilen çalışma şekli bilgilerinin boş bırakılması ve bunun neticesinde davalı bankanın müvekkilinin cari hesabından neye göre tahsilat yaptığının belirsiz olması hususunun hiç dikkate alınmadığını, yerel mahkemenin … celse tarihli … nolu ara kararı gereğince davalı bankanın hesap ettiği pos masraflarının diğer bankaların ortalaması ile uyumlu olup olmadığı hususunun değerlendirilmesini talep etmesi neticesinde 20.09.2021 tarihli bilirkişi ek raporunda bu hususla ilgili bir değerlendirme yer almadığını, rapordan beklenen amaç ve görevin yerine getirilmemesinden dolayı hükme esas alınmasının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, ayrıca taraflar arasında ”pos zarar bedeli” adı altında yapılan veya başka adla yapılan kesintilerin Türk Borçlar Kanunu’na aykırılık teşkil ettiğini, genel işlem koşullarının yazılmamış sayılacağını, sözleşmede müvekkilinin ortalama olarak taahhüt etmiş olduğu herhangi bir sayısal veri bulunmamasından ötürü hangi miktarda veri sağlanamaması halinde bankanın müvekkilinin cari hesaplarından tahsilat yapma imkanının doğacağının anlaşılamadığını, 16/11/2020 tarihli bilirkişi kök raporunun 1-c pos taahhütnamesi kısmında müvekkilinin imzası bulunan “aşağıda ortalama olarak taahhüt ettiğim verilen sağlanamaması..’ şeklinde başlayan taahhütnamenin aşağısında bulunan POS Adedi, Aylık İşlem Adedi, Aylık Ciro, CH Ortalaması, KH Ortalaması ve Talep Edilen Çalışma Şekli bilgilerinin boş bırakılması hangi verilerin sağlanamaması halinde davalı bankanın müvekkilin cari hesabından tahsilat yapmasına cevaz verildiğini belirsiz kılmakta olup esasında davalı bankaya ilgili tahsilat için onay dahi verilmediğinin görüldüğünü, hali hazırda müvekkilinin davalı bankaya tahsilat yapabilmesi için taahhüt vermiş olduğu herhangi bir veri ortalamasının bulunmadığını, yerel mahkemenin kendinden beklenen amacı yerine getirmeyen ek bilirkişi raporuna hükme esas alarak hukuken aykırı bir karar verdiğini beyanla ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak davalarının kabulünü talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; üye iş yeri sözleşmesine dayalı olarak pos zararı olarak davacıdan yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Taraflar arasındaki üye iş yeri sözleşmesinde; üye iş yerinin pos/kart’lar aracılığı ile aylık satış hacmi üye iş yerine bildirilecek limitin altında kaldığı takdirde üye iş yerinin …n belirleyeceği ücreti …’e ödeyeceği düzenlenmiş olup, ayrıca davacı tarafından pos taahhütnamesi imzalanmış ise de taahhütnamedeki taahhüt edilen verilerin boş bırakıldığı görülmüştür.
Mahkemece bankacı bilirkişiden rapor ve ek raporlar alınarak karar verilmiş ise de raporların hüküm kurmaya elverişli olmadığı, bilirkişinin davalı banka kayıtlarına göre rapor hazırladığı, diğer bankaların aynı işlemlerle ilgili verilerinin dikkate alınmadığı, ayrıca mahkemece diğer bankalara yazılan yazıda kesinti tarihleri belirtilmediğinden kesinti tarihlerindeki verilerin değil de yazı cevabı tarihindeki verilerin bildirildiği bu sebeple diğer bankalardan kesinti tarihlerindeki veriler istenerek diğer bankaların oranları da nazara alınarak hesaplama içerir açıklayıcı ve denetime elverişli, bankacılık alanında uzman yeni bir bilirkişi heyetinden bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi yerinde olmadığından davacının istinaf talebinin kabulü ile HMK’nın 353/1.a.6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 14/06/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır
A.Ç