Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1850 E. 2023/1 K. 06.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/12/2022
NUMARASI : … D.İş Esas – … D.İş Karar

TALEP EDEN :
VEKİLİ :

KARŞI TARAFLAR
İSTİNAF EDEN :
VEKİLLERİ :

TALEP : İhtiyati Tedbir

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 06/01/2023
YAZIM TARİHİ : 06/01/2023
İhtiyati tedbir isteyen vekili tarafından Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş Esas sayılı dosyası ile açılan ihtiyati tedbir talebi ile ilgili 19/12/2022 tarihinde tesis edilen talebin kısmen kabulüne ilişkin karara karşı, … Şirketi’nin istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra; dosya incelendi.
TALEP: Talep eden vekili dilekçesinde özetle; … A.Ş.’nin Konya Ticaret Sicil Müdürlüğünde kayıtlı bir anonim şirket olduğunu, sermayesinin 90.000.000,00TL olup beheri 100,00 TL’den 900.000 paya ayrıldığını, bu paylardan 639.000 payının müvekkili şirkete ait olduğunu, kalan 261.000 payının da …’e ait olduğunu, şirketin %71 hissesinin Romanya merkezli müvekkil şirkete ait olduğunu, şirketin yönetim kurulunun iki üyeden oluşup her ikisininde münferiden temsil yetkisinin bulunduğunu, yönetim kurulu başkanı olan …’ın sürekli yurt dışına gidip gelmesinden dolayı şirketin yönetiminin diğer yönetim kurulu üyesi olan … tarafından yapıldığını ve şirketin kötü yönetildiğini, …’in şahsi menfaat sağladığını, şirket kaynaklarının suistimal edildiğini, defter ve kayıtlarda usulsüzlük yapıldığını, şirketin borçlandırılmak suretiyle sermayesinin eritildiğini, şirket araçlarının … tarafından elden çıkarma ve mal edinme gayretine girildiğini, banka hesabından nakit çekilerek kasa hesabına kaydedilen nakit paraların fiilen mevcut olmadığını, şirket paralarının şahsi menfaat için kullanıldığını, … sahibi olduğu şirkete satılan araç bedellerinin şirket banka hesaplarından çekildiğini, yine …’in sahibi olduğu şirketle davaya konu şirketin fiili bir ticari ilişkisi olmamasına rağmen yüksek tutarlı para transferler işlemlerinin olduğunu, fiilen mevcut olmayan ticari malların stok beyanlarında olduğunu, şirketin banka hesabına şirkete ait … plakalı araç için kaparo açıklamasıyla 2.000,00TL para girişi olduğunu bu durumunda şirket aracının satılması çabasına girişildiğinin göstergesi olduğunu, müvekkili şirketin açtığı davanın kabulü üzerine kayyım marifetiyle 06/01/2023 tarihinde olağanüstü genel kurul toplantısı yapılacağını beyanla, şirket yetkilisi …’in tutumu ve kötü yönetimi nedeniyle şirkete ait taşınır, taşınmaz tüm malları ile şirket değerleri üzerine satış ve devrin önlenmesi için tedbir konulmasını, şirkete yönetici kayyımı veya olmadığı takdirde denetim kayyımı atanarak …’in şirketi borçlandırıcı ve malvarlığını azaltıcı işlemlerin kayyım onayına tabi tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan değerlendirme sonucunda; “…1- Talebin Kısmen Kabulü ile; aleyhine ihtiyati tedbir istenen … A.Ş’nin, üzerine kayıtlı tüm taşınmazlarının ve her türlü motorlu araçlarının üzerine devir ve satışı önleyici ihtiyati tedbir şerhi konulmasına,
Sair ihtiyati tedbir taleplerinin reddine,
2-İş bu tedbir kararının talep eden tarafa tebliğinden tarihten itibaren 1 haftalık kesin süre içerisinde 6100 s. HMK’nın 393/1. maddesi gereğince 100.000 TL nakdi veya kesin ve süresiz banka teminat mektubu niteliğindeki teminatın Mahkememize ibrazı ve kararın infazının talep edilmesi halinde, Mahkememiz Yazı İşleri Müdürünce karar gereğinin infazının sağlanmasına,
3-İhtiyati tedbir isteyene (vekiline), HMK 393/1. maddesi gereğince kararın tebliğinden tarihten itibaren 1 haftalık kesin süre içerisinde tedbir kararının uygulanmasını talep etmemeleri (teminatı yatırmamaları) veya HMK 397/1. maddesi gereğince tedbir kararının uygulanmasının talep edildiği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde (zorunlu arabuluculuğa ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla) esas hakkındaki davalarını açmamaları ya da dava açılmasına rağmen davanın açıldığına dair belgeyi Mahkememizin bu dosyasına ibraz etmemeleri halinde, verilen tedbir kararının kendiliğinden kalkmış sayılacağı hususunun ihtarına,
4-Tedbir isteyen tarafından karşı taraf aleyhine talebe konu ihtilafa ilişkin olarak 2 haftalık kesin süre içinde asıl davanın açılması halinde, tedbirin devamına karar verilip verilmeyeceğinin veya teminat oran veya miktarının değiştirilip değiştirilmeyeceğinin yetkili ve görevli asıl mahkemesince takdir edilmesine,…” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ : … Şirketi vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava dilekçesinde belirtmiş olduğu iddiaların soyutluktan ödeye geçmediğini, davacı tarafın yaklaşık ispat şartlarını yerine getirmediğini, ayrıca şirket ticari defter ve belgeleri ile kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesinin yapılarak, daha sonra tedbir kararının değerlendirilmesinin talep etmiş olmalarına rağmen, bu talebimizde dikkate alınmadan usul ve yasaya aykırı bir şekilde hüküm tesis edildiğini, müvekkili şirketin bu döneme kadar kötü yönetildiği veya zarara uğratıldığına ilişkin herhangi bir delil veya “yaklaşık ispat” olarak kabul edilebilecek bir olgunun da davacı tarafça ortaya konulmadığını, yerel mahkemenin, davacı tarafın basit ve soyut iddialarından öteye geçmeyen iddiaları dikkate alınarak ve müvekkil şirket adına dosyaya koymuş olan cevap dilekçesindeki talep ve beyanları dikkate alınmaksızın tedbir kararına hükmedildiğini belirterek yerel mahkemenin tedbir kararına yönelik olarak tesis etmiş olduğu hükmün usul, yasa ve içtihatlara aykırı olması nedeni ile ortadan kaldırılarak, davanın reddi yönünde karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması istemine ilişkidir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İhtiyati tedbir talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm davalı … Şirketi tarafından istinaf edilmiştir.
Aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen şirketin istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde; HMK’nın 394. maddesinde karşı taraf dinlenmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir kararlarına itiraz edilebileceği, aynı kanunun 4. fıkrasında itiraz üzerine mahkemenin tarafları dinlemek üzere davet edip gelmedikleri taktirde dosya üzerinden inceleme yaparak itiraz hakkında karar verileceği ve 5. fıkrada ise itiraz hakkında verilen karara karşı kanun yoluna başvurulabileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda, ilk derece mahkemesince 19/12/2022 tarihli ihtiyati tedbir ara kararının kabul edilen tedbir talebi yönünden itirazı kabil, reddedilen kısım yönünden istinaf yolu açık olmak üzere karar verildiği, aleyhinde ihtiyati tedbir kararı verilen şirketin istinaf dilekçesinde, şirket hakkında verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını istediği, aleyhinde ihtiyati tedbir kararı verilen şirket vekilinin bu talebinin, yukarıda açıklanan HMK hükümlerine göre ihtiyati tedbire itiraz mahiyetinde olduğu ve mahkemece yukarıda anılan yasa hükümlerine göre itiraz dilekçesi olarak kabul edilerek, yapılan itiraz hakkında duruşma açılarak karar verilmesi gerektiği halde dosyanın istinaf incelemesi için dairemize gönderilmesi doğru değildir.
İstinaf incelemesine tabi kararlar HMK’nın 341. maddesinde belirtilmiş olup, ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne ilişkin kararlara karşı istinaf kanun yolunun açık olmadığı sonuç ve kanaatiyle karşı tarafın istinaf kanun yoluna başvuru talebine ilişkin dilekçesinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davalı … A.Ş’nin istinaf başvuru dilekçesinin REDDİNE,
2- İstinaf başvurusunda bulunan … A.Ş tarafından yatırılan 179,90 TL karar harcının talep halinde … A.Ş’ye iadesine,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinaf başvurusunda bulunan tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
6- Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 26/12/2019 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 352 ve 362/1.f maddeleri gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Katip
e-imzalıdır