Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1815 E. 2023/2373 K. 29.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/10/2022
NUMARASI : Esas – Karar

DAVACI :
VEKİLİ : Av. … – [

İSTİNAF EDEN DAVALI :
VEKİLLERİ : Av. … & Av. … –
Av. … & Av. …

DAVA : Alacak

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 29/11/2023
YAZIM TARİHİ : 01/12/2023
Davacı tarafından, davalı aleyhine Konya.. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan alacak davasında 18/10/2022 tarihinde tesis edilen davanın kabulüne ilişkin karara karşı, davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendi;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili olduğu bankanın … Şubesi takip borçlusu “… Ltd. Şti.’nin teminatında bulunan çeklerin, çek kanunu gereği bankanın çek sorumluluk tutarının tahsili için ….Bankası A.Ş. ….Şubesine ibraz edildiğini, ancak çekin hamili olmadığı gerekçesiyle ödemeden imtina edildiğini, 5941 sayılı Çek Kanununun 3. ve 7. Maddelerinde açıkça bankanın ödemekle yükümlü olduğu banka çek sorumluluk tutarı ve gecikme cezası ile ilgili hükümlerin mevcut olduğunu, dava dışı …. Şti. ile müvekkili banka arasında akdedilen Kredi Genel Sözleşmesi uyarınca adı geçene kredi açıldığını, dava dışı şirket tarafından teslim edilen tüm çeklerin cirolandığını, müvekkili olduğu bankanın dava konusu çeklerin yetkili hamil konumunda olduğunu, keşidecisi ….Şti. olan; …. Şubesi 25.02.2016 vadeli 68.250 TL bedelli … no.lu, 12.03.2016 vadeli 67.500 TL bedelli … no.lu, 04.04.2016 vadeli 90.250 TL bedelli … no.lu, 15.04.2016 vadeli 68.000 TL bedelli …. no.lu, 15.03.2016 vadeli 49.100 TL bedelli …. no.lu, 10.03.2016 vadeli 87.950 TL bedelli … no.lu çeklerin, ayrıca; keşidecisi … olan … Şubesi 25.03.2016 vadeli 42.500 TL bedelli … no.lu çeklere ait banka çek sorumluluk tutarları toplamı ve gecikme cezası bedeli toplamı olan 17.563.35 TL olduğunu belirterek; bu bedellerin fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla davalıdan alınarak taraflarına tahsiline, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı bankanın çeklerin dava dışı …. Ltd. Şti. tarafından cirolanarak kendilerine verilen 7 adet çekin arkasına karşılıksız işlemi yaparak, müvekkili olduğu bankanın … şubesine ibraz ederek çek sorumluluk bedellerinin ödenmesini talep ettiklerini, ancak çekte davacı bankanın usulüne uygun cirosunun bulunmadığı gerekçesiyle çek sorumluluk bedellerinin ödenmediğini, dava konusu çeklerin incelendiğinde son yetkili hamilin dava dışı firma olduğunun görüldüğünü, davacı bankanın çeklerin ciro yoluyla kendilerine teslim edildiğini iddia etmişlerse de dava konusu çeklerden bu hususun anlaşılmadığını, davacı bankanın ciro silsilesinde yer almaması sebebiyle çekin meşru hamili olmadığı ifade edilerek delillerin beyan edildiğini belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; “…Bam kaldırma kararı gereği; davacı tarafça başvuru harcı ve peşin harç tamamlanmıştır. Yukarıda izah edilenler, ilgili icra dosyası, bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın dava konusu yapılan çeklerle ilgili olarak davacı bankanın çeklerin meşru hamili olup olmadığı hususuna ilişkin olduğu, dosya kapsamındaki çeklerin davacı banka tarafından dava dışı …. Ltd. Şti. emrine keşide edildiği, aynı şirket tarafından davacı bankaya devredildiği, …. Ltd. Şti. İle davacı banka arasında kredi sözleşmesi imzalandığı ve krediler kullandırıldığı, davalı bankanın ise söz konusu kredilere karşılık olarak…. Ltd. Şti.’den nakdi teminat adı altında çeşitli çekler aldığı, …. Ltd. Şti. İle davacı banka arasında imzalanan kredi sözleşmesine istinaden dava konusu çeklerin davacı bankaya teslim edildiği, çeklerin teslim tarihlerinde muaccel hale gelmiş herhangi bir kredi borcunun bulunmadığı, bu bakımdan söz konusu çeklerin tahsilinden sonra kredi borçlarına mahsup amacıyla verilmiş olduğu, dava konusu çeklerin davalı bankaya süresi içerisinde ibraz edildiği, davacı bankanın yetkili hamil konumunda olduğu, dava konusu çekler bakımından davalı banka tarafından ödenmesi gerekli sorumluluk tutarının 7 adet çek için 9.030,00 TL olduğu, 5941 s. Yasa’nın 3/7.b maddesi gereğince çek bedelinin hamile ödenmesinin geciktirilmesi halinde her gün için binde 3 oranında gecikme cezası ödenmesi gerektiği, davalı bankanın çek sorumluluk tutarlarını ödemeyeceğini beyan ettiği 30.06.2016 tarihi ile dava tarihi arasında gecikme cezasından sorumlu olduğu, dava tarihi itibariyle 9.030,00 TL banka sorumluluk tutarı ve 8.668,80 TL gecikme cezası olmak üzere davalı bankanın 17.698,80 TL tutarında sorumluluğunun bulunduğu, dava konusu çeklere istinaden davacı bankaya herhangi bir ödeme yapılmadığı, bilirkişi …. tarafından düzenlenen 21.03.2018 tarihli kök rapor ve 15.05.2018 tarihli ek raporun denetime elverişli, gerekçeli, usul ve yasaya uygun olduğu gözetilmek suretiyle hükme esas alınarak davanın kabulü ile taleple bağlı kalınarak 17.563,35 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulmasına karar vermek gerekmiştir….” gerekçesiyle davacının davasının kabulü ile; taleple bağlı kalınarak 17.563,35 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı bankanın çeklerin yetkili hamili olmadığını, dava konusu çekler incelendiğinde, son yetkili hamilin dava dışı firma olduğunun görüleceğini, davacı banka her ne kadar çeklerin ciro yoluyla kendilerine teslim edildiğini iddia etmişse de dava konusu çeklerden bu hususun anlaşılamadığını, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 30.11.2021 tarih 2017/(19)11-2738 E. 2021/1513 K. sayılı ilamında da dava konusu emre yazılı çeklerde çekin devri; ciro ve teslim yolu ile gerçekleşeceği, davacının ciro silsilesinde yer almaması sebebiyle çekin meşru hamili olmadığı açık olup, usul ve yasaya aykırı bu kararın kaldırılması gerektiğinin belirtildiğini, davacı banka ile dava dışı şirketin arasındaki teminat ilişkisinin hükme esas alınmasının mümkün olmadığını, dava konusu çekler takas odası aracılığyla ibraz edilmiş olup, davacı bankanın takas bankasında muhatap konumunda olduğunu, davacı bankanın, kendisine ibraz edilen çekleri takas odası aracılığıyla müvekkili bankaya sormuş ve müvekkili banka adına vekaleten karşılıksız işlemi yaptığını, davacının, bu işlem sebebiyle yetkili hamil değil, takas bankası nezdinde muhatap banka konumunda olduğunu, bu nedenle müvekkili bankanın zorunlu karşılık bedelini yetkili hamil olmayan davacıya ödememesinin usul ve yasaya uygun olduğunu beyanla yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; alacak talebine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacının davalı bankaya ibraz ettiği çeklerin çek sorumluluk bedellerinin ödenmemesi nedeniyle bu bedelin ve gecikme cezasının tahsili talebinde bulunduğu, dava konusu çeklerin dava dışı şirket tarafından davalı bankaya temlik cirosu ile ciro edilerek verildiği, ciroda rehin cirosuna ilişkin herhangi bir kaydın bulunmadığı, hal böyle olunca çekin rehin cirosuyla değil, temlik cirosu ile devredildiğinin kabulü gerektiğinden (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 25.01.2022 tarih 2019/(19)11-59 Esas 2022/46 Karar ve Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 13.06.2023 tarih 2021/8007 Esas 2023/3720 Karar sayılı ilamları) davacının yetkili hamil olduğu, davalı bankanın 5941 sayılı Çek Kanunu’nun 3.maddesi uyarınca çek sorumluluk bedelini ve gecikme halinde gecikme cezasını ödemek zorunda olduğu, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davalının istinaf başvuru talebinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 1.199,75 TL harçtan peşin alınan 300,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 899,75‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-İstinafa başvuran davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6-Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 29/11/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır