Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1718 E. 2023/107 K. 20.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM .. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/09/2022
NUMARASI : … Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI :
VEKİLİ : Av. …

DAVALI
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 20/01/2023
YAZIM TARİHİ : 24/01/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davasında 20/09/2022 tarihinde tesis edilen davanın usulden reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı kooperatifin elektrik sayacına müdahale ederek kaçak elektrik kullandığının 28/03/2013 tarihli … seri nolu kaçak elektrik tespit tutanağı ile tespit edildiğini, 241.234,46 TL bedelli fatura tahakkuk ettirildiğini, davacı tarafından açılan menfi tespit davasının Çumra Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas-… Karar sayılı kararıyla reddedildiğini ancak henüz kararın kesinleşmediğini, davalının kaçak elektrik kullanması sebebiyle borcunun sabit olduğunu, Çumra İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, ancak davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirterek, davalı borçlunun itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde davalının ünvanını doğru olarak belirtilmediğini, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddedilmesi gerektiğini, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmadığını, daha önce açtıkları menfi tespit davasının bu dava ile birleştirilmesine karar verilmesini, icra inkar tazminatı şartlarının oluşmadığını, ihtiyati haciz talebinin ve davanın da reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; “…Eldeki dava, davalı sulama birliğinin davacı şirkete olan elektrik aboneliğine ilişkin olarak kaçak elektrik kullandığı iddiasıyla davacının kesmiş olduğu faturanın ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın iptaline ilişkin olduğu, uyuşmazlığın davalı sulama kooperatifinin elektrik aboneliğine dayalı kaçak kullanım iddiasından kaynaklandığı, sulama kooperatifinin tacir vasfının bulunmadığı bu sebeple mahkememizin görevli olmaması…” gerekçesiyle davanın, 6100 sayılı HMK uyarınca Mahkememizin görevli olmaması nedeniyle usulden reddine, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine, şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yargıtay içtihatlarında Tarımsal Sulama Kooperatiflerine ilişkin davalarda görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi mi yoksa Asliye Ticaret Mahkemesi mi olduğu konusunda farklılıkların mevcut olduğunu, iş bu içtihatlar arasındaki farklılıkları gidermek için Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunca 2020/2 Esas sayılı 12.11.2021 tarihli kararıyla” Kooperatiflerin/Yapı Kooperatiflerinin tacir sayılacağı” yönünde karar verildiğini, bu kararın bütün mahkemeleri bağladığını, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurul Kararından sonra iş bu davanın açıldığını, bu sebeple de Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunu belirterek; istinaf taleplerinin kabulü ile usul ve yasaya aykırı kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, tarımsal sulama abonesi olan davalının kaçak elektrik kullanımından kaynaklı borcunun tahsili için yapılan ilamsız takibe vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Ticaret mahkemelerinin görevi TTK’nın 5.maddesinde düzenlenmiş ve maddenin 1. bendinde “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.” denilmiştir. Aynı maddenin 3.bendinde ise asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu ve bu durumda göreve ilişkin usul hükümlerinin uygulanacağı şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Bir davanın ticari dava olup olmadığı TTK’nın 4. maddesinde gösterilen ilkelere göre belirlenmekte olup, ticari davalar kendi aralarında mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Mutlak ticari davalar için tarafların sıfatlarına ve dava konusunun ticari işletme ile ilgili olup olmadığına bakılmazken, nispi ticari davalarda dava konusunun ticari işletme ile ilgili olup olmadığı kriter olarak kabul edilmiştir.
Görev kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden nazara alınması gerekir (HMK’nın 1. maddesi).
Mahkemece sulama kooperatifi olan davalının tacir vasfının bulunmadığı bu sebeple mahkemenin görevli olmadığı ve tüketici mahkemesinin görevli olduğu şeklinde değerlendirme yapılarak görevsizlik kararı verilmişse de karar yerinde değildir. Yargıtay İctihadı birleştirme genel kurulunun 2020/2 Esas- 2021/3 Karar sayılı kararıyla kooperatiflerin 6102 Sayılı TTK kapsamında tacir olduğuna karar verilmiştir. Somut olayda taraflar arasında elektrik abonelik sözleşmesi bulunduğu, tarafların tacir olduğu, uyuşmazlığın 6102 sayılı TTK’nın 5. maddesi uyarınca Asliye Ticaret Mahkemesinin görevine girdiği bu nedenle mahkemece görevsizlik kararı verilmesinin yerinde olmadığı anlaşılmakla davacının istinaf talebinin kabulü ile HMK’nın 353/1.a.3 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının İstinaf talebinin KABÜLÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/09/2022 tarih, … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4 maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 20/01/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır
(Muhalif)

MUHALEFET ŞERHİ
Yargıtay’ın yerleşik kararlarında da belirtildiği üzere, davanın kaçak elektrik alacağının tahsiline ilişkin takibe yapılan itirazın iptaline ilişkin olduğu ve aboneliğin tarımsal sulama aboneliği olduğu dikkate alındığında, uyuşmazlığın 6502 Sayılı Kanun kapsamında da bulunmadığı anlaşılmakla görevli Mahkeme, Asliye Hukuk Mahkemesidir. Nitekim Yargıtay 3. H.D’nin 04/10/2018 tarih ve 2016/22805 Esas- 2018/9587 Karar sayılı “….Tarımsal amaçlı kooperatiflerin amacı; yeteri derecede iktisadi güce sahip olmayan gerçek kişilerin meslek ve geçimlerine ait ihtiyaçlarını karşılıklı yardım,dayanışma ve kefalet suretiyle rasyonel bir şekilde ve ekonomik olarak karşılamak ve temin etmektir.
Tarımsal Amaçlı Kooperatifler kapsamında yer alan; Sulama Kooperatiflerinin Amaçları: ise; Devletçe ikmal edilmiş veya edilecek sulama tesislerinden alınacak veya her ne suretle olursa olsun tarım sahalarından çıkarılacak suyun ziraatta kullanılması ile ilgili arazi tesviyesi, tarla başı kanalları, tarla içi sulama ve drenaj gibi zirai sulama tesislerini kurmak veya kurulmuş olan sulama tesislerini işletmek, işlettirmek ve bakımını yapmak ve yaptırmak, amacıyla kurulup faaliyet göstermektedir.
Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında ise; dava, davacı kooperatiften tahsil edilen kaçak elektrik bedelinin istirdatı istemine ilişkindir ve abonelik tarımsal sulama aboneliğine ilişkin olup; uyuşmazlığın 6502 sayılı Kanun kapsamında da kalmadığından Asliye Hukuk Mahkemesi olarak davanın görülmesi gerekir…” şeklindeki kararıyla Tarımsal amaçlı kooperatifler ile elektrik dağıtım şirketleri arasındaki abonelik sözleşmesinden kaynaklı uyuşmazlıklarda görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu ifade edilmiştir.
Heyetçe atıf yapılan Yargıtay İctihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 2020/2 Esas- 2021/3 Karar sayılı kararı, kooperatiflerin 6102 Sayılı TTK kapsamında tacir olduklarına ilişkin olup, davalının tacir olduğu hususunda tereddüt bulunmamaktadır. Ancak TTK 4/1 maddesi uyarınca bir davanın nisbi ticari dava olarak kabulü için tarafların her ikisinin tacir olması yeterli olmayıp işin de her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması gerekir. Somut olayda her iki taraf tacir ise de, davaya konu uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmadığı, davalının aboneliğinin tarımsal elektrik aboneliği olduğu ve Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu, ilk derece mahkemesinin görevsizlik kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunu, davacının istinaf başvuru talebinin HMK 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiğini düşünüyorum, bu nedenle sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.

…Ç