Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1717 E. 2023/106 K. 20.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM .. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/11/2022
NUMARASI : … Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI :
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 20/01/2023
YAZIM TARİHİ : 24/01/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan kıymetli evrak iptali davasında 08/11/2022 tarihinde tesis edilen davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Bankası … şubesinde ait …, …, …, .., …, …, …, …, … ve … numaralı 10 adet boş çek yaprağını kaybettiğini, bu sebeple çek yapraklarının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; “…Zayi nedeniyle iptal davasının senet hamillerine tanınmış bir hak olduğu, bu bakımdan keşidecinin iptal davası açmasının mümkün olmadığı, somut olayda davacının davaya konu çeklerin yetkili hamili olmadığı, bilakis çeklerin keşidecisi olduğu anlaşılmakla…” gerekçesiyle davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı şirket vekili istinaf dilekçesinde özetle; Delillerin toplanmadığını, eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiğini, kararın gerekçesinin olmadığını, kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olduğunu, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında birer birer açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiğini, yemin delili ve bilirkişi incelemesinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmediğini, tanıkların dinlenilmediğini belirterek; davanın kabulü ile, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Dava, çek iptali istemine ilişkindir. TTK’nın 651/2 maddesi uyarınca çek iptali davasını ancak yetkili hamil açabilecek olup keşideci dava açamaz.
Ayrıca davacının boş çek yapraklarının iptali talebinde bulunduğu dikkate alındığında, iptal davası açılabilmesinin ilk koşulu, senedin zayi olması; ikinci koşulu, senette yer alan hakkın halen mevcut olması; üçüncü koşulu, iptal talebinde bulunanın hak sahibi olması; dördüncü koşulu, senet zilyetliğinin yeniden iktisabının mümkün olmaması, beşinci ve son koşulu ise iptali dava edilen senedin kıymetli evrak niteliğini taşımasıdır. Kıymetli evrak niteliğinde olmayan senetlerin TTK hükümlerine göre iptali istenemez.
Davacı iptalini istediği çeklerin zorunlu unsurları olan keşide tarihi, keşide yeri, miktarına ilişkin bilgileri mahkemeye bildirmemiş, boş çek yapraklarının iptalini talep etmiştir. Boş çek yapraklarının kıymetli evrak niteliğinde olmadığı, kaybolan boş çek yaprağının üçüncü kişilerce doldurularak kullanılması halinde bu durumun onlara karşı genel hükümlere göre açılacak bir menfi tespit davasında ileri sürülmesi gerektiğinden ve keşideci zayi nedeniyle çek iptali davası açamayacağından, ilk derece mahkemesince aktif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir. Yargıtay’ın müstekar kararları da bu yöndedir. (Yargıtay 11.HD’nin 2015/3702 Esas 2015/10367 Karar 13/10/2015 tarihli ilamı) İstinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazlar açıklanan nedenlerle yerinde olmadığı ve kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık da bulunmadığından, HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince davacının istinaf başvuru talebinin esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2- Alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinafa başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6- Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 20/01/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1.ç maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

…Ç