Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/163 E. 2022/354 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :…
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/12/2021
NUMARASI : … Esas – … Karar

ASIL DAVA DOSYASINDA
İSTİNAF EDEN
DAVACILAR : 1- … – (T.C. Kimlik No: …)
2- … – (T.C. Kimlik No: …)
3- … – (T.C. Kimlik No: …)
4- … – (T.C. Kimlik No: …)
5- … – (T.C. Kimlik No: …)
6- … – (T.C. Kimlik No: …)
7- … – (T.C. Kimlik No: …)
8- … – (T.C. Kimlik No: …)
9- … – (T.C. Kimlik No: …)
10- … – (T.C. Kimlik No: …)
11- … – (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLLERİ : Av. … – Av. … …

İSTİNAF EDEN
DAVALILAR: 1- … İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.
2- …-…
3- … – …
4- … – …
5- … – …
6- … – …
7- … – …
8- …-…
9- … – …
10- … – …
11- … -…
12- … – …
13- … Ltd. Şti. – …
VEKİLLERİ : Av. … – …

BİRLEŞEN CİHANBEYLİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NİN
… ESAS … KARAR SAYILI DOSYASINDA
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. … …

DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av. … -….
DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 15/03/2022
YAZIM TARİHİ : 17/03/2022
Asıl ve birleşen dosya davacısı tarafından asıl ve birleşen dava davalıları aleyhine Cihanbeyli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası açılan, Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilen ticari şirket davasında 03/12/2021 tarihinde tesis edilen davanın usulden reddine ilişkin karara karşı asıl dosya taraflarının istinaf kanun yoluna başvurmaları üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Asıl dava dosyası davacıları vekili dava dilekçesinde özetle; … İnşaat Sanayi ve T.A.Ş.’nin çok ortaklı şirket olduğunu, hakim ortakların şirket ana sözleşmesinde azlık ortaklarında şirketin yönetim ve denetime seçilmesine ilişkin değişikliğe göre seçimin yapıldığı 2005 yılı öncesindeki tüm genel kurullarda kendilerini ve istedikleri kişileri yönetim ve denetime seçtiklerini, bu şekilde oluşan yönetim ve denetim organlarının, şirketin kendileri dışındaki ortakları zarara uğratacak şekilde idare ettiklerini, hakim ortakların sahip oldukları pay çoğunluğu nedeniyle genel kurullarda diğer ortakları zarara uğratacak kararlar alındığını, şirketin yüksek cirolarla satış yapmasına rağmen, bilançosunda kar oluşmadığını ve kar dağıtmaktan kaçınıldığını beyan ederek TTK’nın 531.maddesi uyarınca haklı nedenlerle şirketin feshine, fesih yerine başka bir çözümün uygun olacağına kanaat getirilmesi halinde müvekkillerinin hisselerinin karar tarihine en yakın tarihteki gerçek değeri üzerinden davalı şirkete veya hakim ortaklara satılması suretiyle müvekkillerinin ortaklıktan çıkarılmasına veya hakim ortakların hisselerinin karar tarihine en yakın tarihteki gerçek değeri üzerinden müvekkillerine satılması yönünde müvekkillerinin veya diğer ortakların meafantlerine olan en uygun kararın verilmesi ve ayrıca dava sonuna kadar şirkete ait gayrimenkul ve menkul mallarla ilgili satış veya borçlandırıcı işlemlerin yapılmaması ve ayrıca şirketin seçilecek kayyum tarafından yönetilmesi konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…HSK’nın 07/07/2021 gün ve 608 s. kararında, 01/09/2021 tarihinden önce açılan davaların da Konya Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderileceğine ilişkin bir düzenleme bulunmadığı gibi, bu yönde herhangi bir yasal düzenleme de yoktur. Ayrıca, 01/09/2021 tarihinden önce açılan ve derdest olan davaların devretme/gönderme kararı ile Konya Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesi, yukarıda yazılı Yargıtay HGK emsal içtihadında ve Samsun BAM … HD’nin ve Ankara BAM … HD’nin emsal kararlarında belirtilen tabii hakim ilkesine de aykırı olduğundan Mahkememizin görevsizliğine…” şeklinde karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesince verilen karar asıl dosya taraflarınca istinaf edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun Geçici 3.Madde “(1) Bölge adliye mahkemelerinin, 26/9/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2 nci maddesi uyarınca Resmî Gazete’de ilan edilecek göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin yürürlükteki hükümlerinin uygulanmasına devam olunur. (2) Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26/9/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur. (Ek cümle: 1/7/2016-6723/34 md.) Bu kararlara ilişkin dosyalar bölge adliye mahkemelerine gönderilemez. (3) Bu Kanunda bölge adliye mahkemelerine görev verilen hallerde bu mahkemelerin göreve başlama tarihine kadar 1086 sayılı Kanunun bu Kanuna aykırı olmayan hükümleri uygulanır.” hükmünü içermektedir.
Aynı Yasanın 373/4.maddesi ise “Yargıtayın bozma kararı üzerine ilk derece mahkemesince bozmaya uygun olarak karar verildiği takdirde, bu karara karşı temyiz yoluna başvurabilir…” şeklindedir.
Adalet Bakanlığı tarafından 07.11.2015 tarihinde ilan edildiği üzere Bölge Adliye Mahkemeleri 20.07.2016 tarihinde faaliyete geçmiştir.
İstinafa konu edilen eldeki dava dosyasında, kanun yoluna başvurulan karar 03/12/2021 tarihinde verilmiş ise de dava dosyasında daha önce Cihanbeyli Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) tarafından 11/09/2014 tarihinde verilen ilk kararın Yargıtay 11.Hukuk Dairesi 2015/2387 Esas 2015/8048 Karar 10/06/2015 tarihli ilamı ile temyiz incelemesinden geçtiği, inceleme sonunda İDM kararının bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyularak görevsizlik kararı verildiği ve dosyanın görevli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderildiği, Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda da istinaf istemine konu edilen kararın verildiği, bu şekilde kararın daha önce Yargıtay incelemesinden geçtiği gözetildiğinde yukarıda belirtilen yasa hükümleri uyarınca ancak temyiz yoluna başvurulabileceği, dolayısıyla kanun yolu incelemesi yapması gereken üst mahkemenin temyiz mahkemesi durumundaki Yargıtay olacağı açıktır.
İstinafa konu karara karşı dairemize gönderilen dava dosyası ile ilgili başvuru sebeplerinin inceleme merciinin Yargıtay olması nedeni ile dairemizin inceleme yapma konusunda görevli olmadığı sonuç ve kanaatiyle HMK’nın 352/1.a maddesi gereğince; dava dosyasının Yargıtay ilgili dairesine gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine iadesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Dairemizin YETKİSİZLİĞİNE,
2- Dava dosyasının yetkili Yargıtay Hukuk Dairesine gönderilmek üzere ilk derece mahkemesi’ne GERİ ÇEVRİLMESİNE,
Dair, yapılan ön inceleme sonucu 15/03/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır