Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1617 E. 2023/2116 K. 25.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/09/2022
NUMARASI : .. Esas … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI :
VEKİLİ : Av.

İSTİNAF EDEN
DAVALILAR : 1-
2-
VEKİLİ : Av.
DAVA : İtirazın İptali (Banka Sözleşmesinden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 25/10/2023
YAZIM TARİHİ : 26/10/2023
Davacı tarafından davalılar aleyhine Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davasında 15/09/2022 tarihinde tesis edilen davanın kısmen kabulüne ilişkin karara karşı tarafların istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili olan bankanın Konya ….. Şubesi nezdinde davalı kredi borçlusu ….. lehine ve diğer davalı …… Tic. Ltd. Şti’nin müşterek ve müteselsil kefaleti ile 23/01/2018 tarihinde imzalamış oldukları genel kredi ve teminat sözleşmesine istinaden kredi hesapları açıldığını ve çeşitli krediler kullandırıldığını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine davalılara Beyoğlu .. Noterlik vasıtası ile 16/11/2021 Tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarname gönderildiğini, işbu ihtarname ile ödenmeyen kredi borçlarından dolayı toplam 220.656,36TL nakit alacaklarının ödenmesini istedikleri, karşı tarafın sadece 13.250,00TL ödediğini ancak kalan borcu ödemediğini, davalılar hakkında Konya .. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası ile 22/11/2021 tarihinde icra takibine başlanıldığını, davalıların borca itiraz ettiklerini, davalıların itirazlarının haksız olduğunu belirterek; davalıların itirazlarının iptali ile %20’den aşağı olamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin de davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket davacı bankadan 2018 yılı Aralık ayında olmak üzere bir kez kredi çekmiş ve kredi borcunu yapılandırmaya dayalı olarak 2018,2019,2020 ve 2021 yıllarında büyük oranda ödendiğini, fakat söz konusu ödemeler davacı tarafından nazara alınmadan icra takibi yapıldığını, müvekkil …..’ndan talep edilecek temerrüt faizi, davacı tarafından gönderilen ihtarda eğer süre öngörülmüşse bu süre sonunda başlaması gerektiğini, kefil olarak ….’ndan talep edilen faizin başlangıç tarihinin yanlış olduğunu, davacı tarafından uygulanan yıllık %46,8 temerrüt faizinin çok yüksek olduğunu, belirterek davanın reddine yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; “…Bilirkişi raporunda neticeten; Taleple Bağlılık Kuralına göre yapılan hesaplamada; 22.11 2021 icra takip aynı zamanda temerrüt tarihi itibariyle; Davacı …..Bankası A.Ş.’nin Davalılar …… ve….. Ltd Şti’den takibe konu kredi ile ilgili olarak 181.697.06 TL anapara, 18.393,57 TL akdi faiz, 919,68 TL Bsmv ve 1.013,46 TI masraf olmak üzere toplam 202.023,77 TL banka alacağının hesap edildiğini, 22.11.2021 icra takip tarihinden sonra uygulanması gereken temerrüt faizi oranının %46,80 olduğu tespit edilmiştir.
Taraf itirazlarını değerlendirmek üzere dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişi ek raporunda neticeten; …. nolu krediye bağlı olarak 22/11/2021 temerrüt tarihine bağlı olarak 181.697,06 TL anapara, 18.393,57 TL işlemiş akdi faiz ve 919,68 TL BSMV olmak üzere toplam 201.010,31 TL banka alacağının olduğunu, temerrüt tarihi itibariyle temerrüt faiz oranının %46,80 olduğu tespit edilmiştir. Ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli bu rapor hesaplama yöntem yönüyle mahkememizce yargılamaya esas alınmıştır.
Tüm dosya muhtevası birlikte değerlendirildiğinde; yargılamaya esas alınan bilirkişi raporundaki tespitler ve icra dosyasındaki talepler nazara alındığında düzenlenen bilirkişi raporunda temerrüdün oluşmadığı ve dolayısıyla temerrüt faiz hesabının yapılmadığı buna rağmen davacının takip talebinde temürrüt faizine yönelik taleplerde bulunduğu, akdi faize yönelik herhangi bir talebinin bulunmadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile ilgili takibin 181.697,06 TL asıl alacak, 1.013,46 TL ihtar gideri üzerinden takibin devamına, temerrüt faizine yönelik taleplerin reddine karar verilmiştir. Alacak likit ve muayyen olduğundan hüküm altına alınan miktar üzerinden % 20 oranında hesaplanan 36.542,10 TL icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilererek…..” gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davaya konu Konya .. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyasındaki itirazın kısmen iptali ile, takibin; 181.697,06 TL asıl alacak ve 1.013,46 TL ihtar gideri üzerinden devamına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, alacak likit ve muayyen olduğundan hüküm altına alınan miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan 36.542,10 TL icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; faizler açısından verilen red kararının hatalı olduğunu, mahkeme tarafından “akdi faize yönelik bir talepte bulunulmadığı” gerekçesi ile akdi faize hükmedilmemesinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu, zira, Genel Kredi Sözlemesi’nde uygulanacak akdi faiz oranının yer almakla beraber davalı-borçluların sözleşmeyi imzalamakla akdi faiz ödemeyi kabul ettiklerini, taraflarınca Genel Kredi Sözleşmesi’ne istinaden icra takibi başlattıkları dikkate alındığında faiz alacağı taleplerinin de bulunduğunu, aynı zamanda 29/04/2022 tarihli Bilirkişi Raporu ile 07/07/2022 tarihli Bilirkişi Ek Raporunda da 18.393,57 TL akdi faiz alacağının bulunduğu tespitinin yer aldığını, ancak mahkemece bilirkişi raporu, sözleşme hükümleri ve yasanın göz ardı edildiğini, kararda her ne kadar bilirkişi raporunda temerüdün oluşmadığı tespitinin yer aldığından bahsedilmiş ise de bilirkişi raporunda temerrüt tarihinin 22/11/2021 olarak belirlendiğini, ayrıca takibe hangi faiz oranı ve tarih üzerinden devam edileceğine yönelik herhangi bir hüküm kurulmadığını, görüldüğü üzere bilirkişi raporunda temerrüt tarihi ile temerrüt faizi oranına yönelik tespitler bulunmakta olup temerrüt koşullarının oluştuğunu, ayrıca verilen kararda icra takibinin hangi tarihten itibaren ve hangi faiz oranı üzerinden devam edeceğine yönelik bir hüküm bulunmadığını belirterek; Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/09/2022 Tarihli ve…. E. ….. K. sayılı ilamının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın eksik inceleme sonucu verildiğini, istinafa konu iş bu dava dışında, müvekkiller hakkında Konya .. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyası ile 244.372,62 asıl alacak üzerinden Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesine istinaden icra takibi başlatılmış olup müvekkillerin itirazı üzerine davacı tarafından itirazın iptali konulu dava açıldığını, davanın Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi ….. Esas sayısıyla derdest olduğunu, derdest dosyanın mahkemece celp edilerek bilirkişiye inceleme yetkisi verilmesini talep etmişlerse de taleplerinin nazara alınmadığını ve eksik inceleme sonucu dosyanın karara çıkarıldığını, müvekkil ……nın, yetkilisi bulunduğu müvekkil şirket adına kefil sıfatıyla davacı bankadan bir kez kredi çektiğini daha sonra bu kredinin yapılandırıldığını ve söz konusu kredi bedelinin icra takiplerinin asıl alacak toplamından çok daha düşük olduğunu, davacının iddia ettiğinden çok daha fazla ödeme yaptığını ifade ettiğini, müvekkil şirketin diğer müvekkil Kerim Taşbaşı’ın yetkili sıfatıyla kefili olduğu ve davacı bankadan “Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesine istinaden” çekmiş bulunduğu, halen ödenmemiş veya kısmen ödenmiş kredi sayı, tutarı ve tahsilde mükerrerlik olup olmadığı hususuna yeterli inceleme ve araştırma yapılmaması sebebiyle açıklık ve netlik kazandırılmadığını, bilirkişice yüksek belirlenen faiz miktar ve oranına dayalı karar verildiğini belirterek; yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, genel kredi sözleşmesine dayalı ilamsız takibe itirazın iptali talebine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacı banka tarafından davalılara karşı Konya .. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası üzerinden 207.406,36 TL asıl alacak, 2.174,25 TL muacceliyetten takip tarihine kadar yıllık % 46,80 TL üzerinden temerrüt faizi, 108,69 TL faizin gider vergisi ve 1.013,46 TL masraf olmak üzere toplam 210.702,76 TL alacağın ödenmesi hususunda ilamsız takip yapıldığı, davalıların borca itiraz etmeleri üzerine takibin durdurulduğu, takibin devamının sağlanması için eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, toplanan delillere ve özellikle Dairemizce usul ve yasaya uygun görülen bilirkişi raporlarına göre davacının alacağının hesaplandığı; davalılar ile davacı banka arasında genel kredi sözleşmesi düzenlendiği, sözleşmede asıl borçlunun davalı ……ltd.şti olup davalı……’nın müteselsil kefil olduğu, davacı banka tarafından davalıların kredi sözleşmesinde bildirdikleri adreslerine hesap kat ihtarının gönderildiği, davalıların 22/11/2021 tarihinde temerrüde düştükleri, bu tarihin aynı zamanda takip tarihi olduğu, takip tarihinden önce işlemiş temerrüt faizi alacağı bulunmadığı, mahkemece bu tespit ve değerlendirmeler doğrultusunda karardaki gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, açıklanan nedenlerle taraflarca ileri sürülen istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı, mahkemece delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, davanın kısmen kabulüne ilişkin kararda kamu düzenine aykırı bir hususun da bulunmadığı anlaşıldığından tarafların istinaf başvuru taleplerinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Tarafların istinaf başvuru taleplerinin ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 189,15 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Alınması gereken 12.480,95 TL harçtan peşin alınan 3.121,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 9.359,95‬ TL karar ve ilam harcının davalılardan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-İstinafa başvuranlar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
6-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
7-Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 25/10/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1.a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır